dipnot: şarkının orjinalı bonnie tyler' a aittir. fakat coverla uzaktan yakından alakası yok orjinali çok sikimsonik. aynı şarkının alt yapısı ile oluşturulmuş bir ajda pekkan şarkısı da vardır vesselam.
yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani, o derece, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkandan, sırtın duvarda,
yahut, kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel, en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde..
kim kardashian(29) ile flört eden 16 yaşındaki çocuk. kahverengi gözleri çok seviyormuş. kardashian ona twitter da hayranlığını dile getirmiş ve ölüm tehditleri almış. baksen.
yazmış sayın, sevgili bir arkadaşımız, altında da onlarca baş sağlığı iletisi, üzgün smiley ler falan. deden ölüyor ve sen facebook a giriyorsun ileti yazıyorsun.*
sancı dan ziyade, yazın 45 derece sıcaklıkta regl olmak ve bütün gün bacaklarının arasında taşıman gereken bir naylon parçasıyla bir haftanı geçirmek*, sıcaktan bacak aran pişik olmak ve bütün bu bedensel sıkıntıların yanında bir de psikolojik sıkıntılarla uğraşmak nedir, nasıldır.
ankara'da sıhhiye metrosuna doğru ağır ağır yol almaktaydım. önümde 12-13 yaşlarında bir tane erkek çocuğu yürüyordu. çantasının açık olduğunu gördüm ve çocuğun omzuna dokundum, 'canım çantan açık kalmış' dedim.
çocuk hiç bozuntuya vermedi 'saol' dedi ve temposunu artırarak metronun merdivenlerine yürüdü.
biraz sonra çocukla aynı metroya binecektim ve çocuğun çantasının aslında bozuk olmadığını, x belediyesi tarafından dağıtılan çantasının fermuarının patlamış olduğunu, utangaç tavırlarla oturduğu yerden fermuarı yapmaya çalıştığını, bunu yaparken de muhtemelen annesi tarafından yapılan ve öğle saatlerinde yenmesi planlanan ekmek arası bişelerin yere düştüğünü, çocuğun yere düşen ekmeğini alıp kafasını kaldırırken benimle göz göze geleceğini, yine utanarak başını çevireceğini görecektim.
bu hadise iki kere başıma gelmiştir efem.
partner aniden çok sıkışır ve tuvalete gider. şaşkınlık, hiddet ve şiddetle yatakta onu bekleyen öteki partner ne yapacağını bilemez affalar önce bir, daha sonra usul usul yataktan süzülür ve karanlığa karışır.*
ankara' da iki tane metro hattı vardır. birincisi ankaray ikincisi metro. senin muhattabın ankaray. doğruu ilk ankaray çıkışını bulacaksın ordan inip aştiye gideceksin ve geldiğin yere geri döneceksin.
internette örgütlenen türkler, recep tayyip erdoğan'ı time'in anketinde tepeye oturttu. erdoğan, 4 günde 16'ncılıktan zirveye ulaştı.
time dergisinin başlattığı 'yılın kişisi' anketi türklerin hücümuna uğradı. anketin türk basınında haber olmasından sonra yapmaya başlayan örgütlü oylar, erdoğan'ı 16. sıradan 1. sıraya yükseltti.
başbakan recep tayyip erdoğan'ın da adaylar arasında yer aldığı 'yılın kişisi' anketinde toplam 25 kişi yarışıyor. anket haberi perşembe günü medyada çıkmadan önce recep tayyip erdoğan, 16'ncı sırada yer alıyordu. olay, internet sitelerinde yayılınca aynı gece başbakan 5'inci sıraya kadar yükseldi. erdoğan şu anda 65 bin oyla listenin tepesinde. onu 60 bin oyla lady gaga, 54 bin oyla julian assange izliyor.
akp'liler ve erdoğan fanatikleri, başbakan'a puan vermek için internette örgütleniyor. ayrıca, sadece erdoğan'a oy vermiyor. diğer adayların ortalama reytinglerini düşürmek için onlara düşük puan veriyor.
gün geçmiyor ki sabri'yle ilgili bir espri daha yapılmasın. "bazen kendimi tek kişilik baraja çarpan sabri'nin ortası gibi hissediyorum..." allah düşürmesin*
11 sene.. dile kolay 11 sene.. ne acılar çektim neler yaşadım en ufak bir fikrin bile olamaz. suretini unuttum bir ara geçen sene, kıyıda köşede hala saklıyor olduğum fotoğrafına baktım. sana hiç benzemediğimi bir kere daha anımsadım. hiç bir şeyimi senden alamamışım malesef. sadece soğukkanlıyım biraz. tıpkı senin gibi. sevdiklerimi terkettim bende zamanında ve bir kere bile arkama dönüp bakmadım. yalan söyledim defalarca en ufak bir iç acısı yaşamadan..
bazen bana sesini duyuruyorsun ya hani, hiç bilmediğim bir dilden hiç bilmediğim nağmeler, ezgiler akıp gidiyor sanki dudaklarının arasından.. bense sadece ritme eşlik etmeye çalışıyorum..
küçükken düşüp dizimi kanırtırdım ve bunu sana anlatıp üzülmeni isterdim, şimdiyse yüreğimi kanırtmayı, bunu bilmeni ve üzülmemeni istiyorum.. sanırım büyüdüm..