daha adaylığını açıkladığı konuşmasında hdp ile görüşlerinin bağdaşmadığını söyleyen adamı, sanki hdp'den aday olmuş gibi göstermek için önünü arkasını bilmeden alıntılanan, muharrem ince'ye ait cümle.
siz siz olun, birinin nasıl bir adam olduğuna seçim zamanı karar vermeyin.
bravo gerçekten de ırkçı değilmişsin bak türk yerine türkiyeli dedin ya, bütün sorunlar halloldu şu an meğer sihirli sözcükler bunlarmış dolar elli kuruş oldu bak şu an ülkece refaha eriştik sağol kardeş.
cenaze törenlerinde kimlerin tabutuna Türk Bayrağı örtüleceği 2983 Sayılı Türk Bayrağı Kanunu ve 17 Mart 1985 tarih ve 18697
Sayılı Türk Bayrağı Tüzüğü'ne göre hükme bağlanmıştır. hükme göre yalnız şehitler değil devlet adamları, devlet sanatçıları, milletvekilleri, hatta üstün hizmet madalyası almış vatandaşlar da yüz kızartıcı suç işlemedikleri taktirde cenaze töreninde bayrak ile örtülebilir.
oluşum ne amına koyayım? eğer pkk'dan farklı olduğunu iddia ediyorsan pkklıdan farklı davranacaksın. zaten pkklılar da kendilerine oluşum diyorlardır muhtemelen.
destekçisi oldğun ekibin kürtleri temsil ettiğine veya bu ülkede sadece -özellikle etnisiteye bağlı- belli bir kesime hitap ederek ederek ülkeye herhangi fayda sağlanabileceğine yürekten inanıyor musun?
sevdiği çocukla üniversite yıllarında elde cepte kuruş para yokken evlenir, seviyoruz aşığız umrumuzda değil diyerek. sonra maddi sıkıntılar baş gösterince, kavgalar edilir, aileler de fişfikler falan. derken bir iki yıla kalmaz boşanma davasını açar çoğu. geçim derdi bu, boru değil.
gerçekten de ülkenin yarısının sahip olduğunu iddia ettiği hastalıktır. benim kişiliğim bozukmuş demenin havalı gözüktüğünü zannetmek belki bir çeşit ruh hastalığıdır ama arkadaşlar bordırlayn öyle bişi diil uyandırim.
her göz önünde olan şeyi toplumun tek tek her ferdine mal etme alışkanlığını şimdiki nesil ne izleyerek kazanmış olabilir acaba? şimdi bok attığınız o çocuklar da büyüyünce tıpkı böyle oturduğu yerden her şeye bok atan adamlar olacak. bütün toplumların geneli standart bir aptallığa sahiptir zaten kendine göre. aradan fırlayanlar iyi yerlere gelir. vallahi cavır gibi çocuklar var, çok da şeyapmamak lazım.
not: işbu entry hiç enes batur videosu izlememiş user tarafından atılmıştır.
son 5 yıldır mitinglerde ne söyleniyorsa aynıları tekrar edilmiştir. tıpkı chp'nin 36. kurultayı'nda kılıçdaroğlu'nun yaptığı konuşma gibi bir saat boyunca kayda değer tek kelimenin edilmediği bayat bir konuşma yapılmıştır.
sosyalistlikle bağlantısı olmadığını düşündüğüm önermedir. insanın içinde olmayan karşına çıkmazmış. eline bir şey geçecek olsa, oradan bi çıkarı olsa sosyalisti de kapitalisti de narsisti de fetöcüsü de kuruturdu o gölü. iyi insanlar kim olursa olsun, neye hizmet ederse etsin iyi insandır.
bir önceki genel seçimlerde oyumu akp lehine kullandığım için soruyu şahsıma yöneltilmiş sayıyorum. öncelikle bu güzel memleketin insanlarından özür diliyorum. paşalar gibi koltuğuma yaslanıp "yav kandırılmışız hay allah ehi ehi." demeyeceğim. içerde dışarda itibar namına bir şey kalmadı. 100 sene önce üstümüze geldiklerinde anasını bellediğimiz milletin torunları şimdi bizle kedinin fareyle oynadığı gibi oynar oldu tabiri caizse. bunu kabul edelim arkadaşlar. bakın osmanlı büyük devletler ligindeydi, ilk cumhuriyet ekibi yani mustafa kemal ve arkadaşları da çok büyük işler yaptılar, hem sahada hem masada. bi' de işte stratejik konum falan. biliyorsun bu yüzden adam yerine koyuyorlardı seni beni. ama ne zaman ki çıktın ey avrupa ey amerika şöyle yaparız böyle yapmasını iyi biliriz dedin ve hiçbir şey yapamadın, o zaman anladılar asıl marifetini. o zaman anlaşıldı kuru sıkı olduğun.
nerde birleşmiş milletler'e katılma mevzuuna "davet etsinler, düşünürüz" denen günler, nerde hollanda'nın dış işleri bakanımıza "holanda'ya anca laleleri görmeye gelirsin" demesi. bu her şeyi özetliyor. aslında ak parti bi yere kadar iyi götürdü işleri ama 2010lara girerken adamların içerde ve dışarda tek politikalarının oy almak olması büyük talihsizlik oldu. seçimlerden önce yapılan dalkavukluklar, rüşvetler, yolsuzluklar, bunların aciz bir şekilde üstünün kapatılma çabası, iddialara doğru düzgün makul cevaplar vermek yerine yargısız infazlar, kendilerini eleştiren herkese fetöcüsün, şucusun bucusun demeler, en önemlisi yandaşlığın ve yalakalığın, liyakatten daha önemli bir kriter olması. bütün bunları sana yaşattığım için, bu zehir zemberek çorbada tuzum olduğu için bütün milletimden özür diliyorum. vicdanım rahat değil. inşallah güzel günler görürüz milletçe.
1920'lerin birmingham'ında olaylar başlar. henüz winston churchill'in saçları dökülmemiştir. sırf british aksanı duymak için bile izlenebilir. john'un ağzında kürdanla "tummi, tummi" diye koşturması diyorum. açın, izleyin diyorum.