bursa, ankara, izmir, ısparta, erzincan farketmez tüm illerdeki mpal'lilerin destek vermesi gereken kampanyadır. sanki sadece bizim okulun adı değişiyor. mpalli uyuma okuluna, adına ve kültürüne sahip çık!
kumara teşvik ettiği iddia edilen okulum. dalga geçer gibi ya. adında "milli piyango" bulunuyor diye mezunların elinde iskambil kağıtlaryla dolaştığını düşünen bir milli eğitim bakanlığı mevcut. yapmayınız etmeyiniz rica ederim. mpalliler uyuma okuluna, adına ve kültürüne sahip çık.
ben bu adama çok gülüyorum. cidden bak. bi şekilde bursa ve bursalılarla alıp veremediği var. absürd sayılacak bursa girileri yazıyor o zaman ağzımı bırakıp kıçımla gülüyorum kendisine. sanıyorum çekemediği şeyde bursa'nın, yazdıklarının aksine bi şehir olması, sindiremiyor zaar. ya hakikaten liseli falan, yoksa hangi aklı selim bir insan yaşadığı ülkenin en çok ekonomik getirisi olan şehirine şiddetle bu derece karşı çıkar ki* ya da ne bileyim giren çıkan birşey var, kıskançlık olabilir. kendi haline bırakınız diyorum.
özel not: olum/kızım seninle laf dalaşına giren bursalıların aklına edeyim ben, değer misin ki?
ileride meslektaşım diyeceğim arkadaşlarımın bile ne iş yapacaklarını bilmedikleri meslek grubu. efendim sen okulda sadece beherde suyla oynuyosan bu senin okulunun anormalliği yada daha ilk lab dersinizdir birşey yapmamışsınızdır. benim 3. sınıfta yaptığım son deney jar testi idi hani şu firmaların yaptırmak zorunda olduğu. miktobiyoloji lab'larına girmiyorum bile her tür bakteri ve tek hücreli ile haşır neşir olduk.
ayrıca sadece bok mühendisi olmak zorunda değilsiniz arıtmacı kaç tane çevre mühendsi var. idareci ol arkadaş, atık yönetiminde çalış gir bi firmaya bakanlıkla ilişkileri yürüten eleman ol. sen emret altındaki tekniker arıtmaylada atık sahası ilede ilgilensin.
beğenmedin mi iso 14001 ohsas 18001 be iso 9001 öğren kalite sistemleri, iş güvenliği, çevre sağlığı konularında yine yönetimsel vede denetleyici olarak çalış.
ama önce gidin çevre mühendisi olarak neler yapabileceğinizi öğrenin. siz kendi mesleğinize inanmadıkça sizi peyzaj mimarları ile karıştıran çok olacaktır.
3 senedir yazmadığımı farkettiğim ve bugün oradada yazmaya devam etmeye karar verdiğim sözlük. ama favorim tabiki uludağım sözlüğüm sempatik sevgi yuvam. *
koca koca insanları bile liseli aptal hayranlara çevirebilecek nitelikteki, ingiliz oyuncu. hele gg'deki "i'm chuck bass" deyişi ile kızları baştan çıkartabilecek kadar yakışıklı* ve seksi erkek güzeli. ayrıca şu videosunu izleyin bi daha bi daha aşık olun diyorum: http://www.youtube.com/watch?v=rdg6rqwkqlc
sen insan oğlu isen diğerleri ne? diyerek girdime son veriyorum.*
söylemessem çatlarım notu: yakışıklılığına hasta olduğum halde gay olmayan tek eleman çok şükür! **
sağlık ve aile dışında başka hiçbir şey olamaz, kariyer diyenlere acıyorum * edindiğiniz kariyerde kazandığınız paraları aşk olmadığında kıçınıza mı sokacaksınız.
Demet Akalın'ın insanı fena halde moda sokan şarkısı, özellikle sevgilinizle ayrılıp ayrılmamak konusunda şüpheleriniz varsa bi anda karar vermenize neden olabilir. Sözlerinide yazalım tam olsun:
gidiyorum şimdi elimde bir yürek
bu sonuca nasıl geldik delice severek
güm güm atıyor çok üzülerek
ölüyorum ama gidiyorum
gücüme gidiyor kurduğun cümleler
düştüğüm hallere inanamıyorum
üstümde kurduğun edepsiz baskıya
dayanamıyorum
bu sabah aynada kendime bir söz verdim
beklide bu aşka ve sana zarar verdim
yıllarca senin için özümden verdim
çok iyi anlıyorum
en azından beraberken
ayrılalım yol yakınken
henüz saygı duyarken
ve severken
gidiyorum şimdi elimde çanta
tüm bağlantımı kestim şu anda
üzülüpte başına vurduğu anda
zor olacak ama gidiyorum
gidiyorum şimdi elimde bir yürek
bu sonuca nasıl geldik delice severek
güm güm atıyor çok üzülerek
ölüyorum ama gidiyorum
vasatı çoktaaaaan aşmış şehirdir, öyle ki izmir'deki ankara'daki adamlar iş ve ekmek derdine düştüğünde topuklarını kıçlarına vura vura buraya göç etmektedir/etmiştir/edeceklerdir.
söylemessem çatlarım notu: eksilerken gerçekten elini vicdanına koyarak eksile, yalan değil çünkü.
bugün kü bölüm kıvanç tatlıtuğ'yu son kez gördüğümüz bölüm olacaktır. **
edit 1: sekiz'in kenan birkan karşısında göt oluşunu izledik. şu konuşmadan sonra hala kenan birkan'ın kendi tarafında olduğuna inanmıyordur diye tahmin ediyorum.
edit 2: sekiz'in gerçekleri öğrenmek konusunda illa geçmişine saplantılı gittiğini görmenin çok üzücü olduğunu gösteren dizi. ayrıca kıvancın oyunculuk konusunda ona bok atanlara inat döktürdüğü dizidir. ezlle ramizin ofisindeki sahnede tavırları ağlayışı her şekilde gerçeklik payı taşıyor.*
edit 3: edit 2'dekini güncelliyorum dedesiyle olan sahnede muhteşemdi. ama bu kenan birkan'ın ayak oyunlarıda sıkmaya başladı ya. sekiz kendi intihar etti, bu gene ezel yapmış gibi gösterdi. yok artık lebron james diyor, kendisini kahpe bizans oyunları dolayısıyla esefle kınıyoruz.