özel üniversitelerin yanısıra aslında hemen her devlet üniversitesinde de görebileceğiniz alternatif üniversite ortamlarıdır bunlar. burjuvaziden gelenler x kafetaryasında veya mekanında takılırken proletarya sınıfı olarak gördükleri diğerleri ile muhatap olmazlar, hatta anfide bile özel bölümleri vardır. kendi kurdukları dünyada kendileri gibi yaşayan insanlarla birlikte yarattıkları üniversite ortamları da burjuva üniversitesidir.
ermeni soykırımı yoktur dediği için lozan da yargılanan ve duruşmasına gitmek üzere gereken isviçre vizesini alamadığı için orada kendini savunma imkanı bulamayan TC vatandaşıdır. davanın konusu bu ülkenin başbelası bir konu olduğu için uluslararası ilişkilerin bu konuyu çözüme kavuşturması gerekirken TC vatandaşı olarak durumdan içinin yandığı şahsiyettir. Davasında haklı veya haksız ama en azından savunma hakkı savunulmalıydı dediğim işçi partisi lideridir.
Bir de sigorta prodüktörleri vardır ki bunlar ne alıcıya ne de satıcıya bağlı, sektörü tanıyan ve kurallarını bilen biri olarak poliçenin yapılmasına aracılık eden ve bunun neticesinde de komisyon alan kimselerdir.
Talep babadan gelmişse ivedilik arzeden bir durumdur ve ne olursa olsun o ekmek alınacaktır.
yer: canlı müzik yapılan, alkol alınan çok eğlenceli bir bar
saat: 01.00-01.30 arası bir saat
caretta'nın telefonu çalar:
-aloooo babaaa duyamıyorum
-.... (bu kısımda baba kesinlikle duyulamamış ve anlaşılamamıştır)
-tamam baba seni duyabiliyorum
-eve gelirken ekmek getir
-geç gelecektim ama ben
-olsun sen yine de getir ben acıktım
-tamam baba
sonra taksici ve caretta gece yarısı bakkal bakkal ekmek aramaya başlarlar.
içlerinde birebir çevirilince değil de anlam olarak Türkçe'deki atasözlerini birebir karşılayanları vardır ki pek bir severim. Örneğin;
The grass is always greener on the other side of the fence: komşunun tavuğu komşuya kaz görünür
Pot calling kettle black: tencere dibin kara seninki benden kara
Bir önceki gün dozunu kaçırdığınız alkolün hala damarlarınızda ve hatta beyininizin kıvrımlarında dolaştığını hissetmek ve o varlığın dayanılmaz ağırlığıyla günü bir an önce geçirme çabası içinde uyumak, uyumak ve daha çok uyumak.