tanrının varlığına inanmakla inanmamak arasında kalmış bünye eylemi. inanıyorsa, mükkemmelliğine de inanıyordur (mükemmel olmayan bir varlığın yaratıcı olması fikri saçma çünkü), inanmıyorsa zaten sorgulama gereği duymuyordur. kendisine göre olmayan bir şeyi sorgulaması olanaksız.
kişiliği yerine oturmuş, sağlam olan insandır. yalnız dışarıdan güzel görünmesine rağmen, aslında daha derin sorunlara yol açabilir bu mevzu. çünkü aşırı derecede bir içine kapanıklık sendromu da olabilir yaşanan. hepsi bir arada da mümkün. yani; dışarıya sağlam karakterli ve soğukkanlı görünürken, aslında içine kapanıklığı yüzünden her şeyini içinde yaşayan, her türlü dışavurumdan nefret eden insan da olabilir. bir zaman bir şeyler anlatsa bile birilerine, ona da pişman olur. halk dilinde sopalık.
haksız olduğunu anlamasına rağmen ses tonuyla ve konuşmasıyla karşısındakini susturmaya çalışan insandan daha kabullenilebilir kişidir. beterin beteri var.
çocuk doğurup, onu yetiştirmektir dense bi nebze anlaşılabilecek önerme. çocuk yetiştirmek, yani anne olmak dünyanın en zor ve en güzel mesleği olduğuna göre bunun kadına verilmiş olmasına şaşmamak gerek.
şehir içinde karşılaşılan iki ayaklı öküzlerden sonra söylenebilecek kötümser insan sözü. ben de karşılaşıyorum, ama azınlıktalar,bunu kesin olarak bilmesem de umut ediyorum. hem istanbul'un ne suçu var?
dini mantığına oturtamamış, akledememiş bünye eylemi. kendisinden çok çevresindekilere zararı vardır. özellikle çocukların çok yanlış öğrenmelerine sebep olur.
"dön bak dünyaya" gibi çok güzel şarkıları olan grup. dizi öncesinde dinliyordum, hala da dinliyorum. populer olması, kalitesini kaybettiğini göstermiyor.
özgüveni tavan yapmış karakter. kadın ve mimar. henüz mimarlığı tanımaya yeni bir adım atmış öğrenci olarak kendisinden anladığım, yapılarında fonksiyonelliği umursamamasıdır. ya da bilemiyorum, o binalarda bulunan, çalışan insanlarla tanışmak isterdim.
milyonların adını anarken elini kalbine götürdüğü, her şeyden çok sevdiği ve saydığı kişi hakkında çaktırmadan hakaret etme biçimidir. mesele, arap milletinin kötü olması, arap kelimesinin başlı başına bir hakaret olması (asla) değil; yüce bir insan hakkında bahsederken (ve üstelik ona inanıyorken) adını anmayacak kadar saygısızlık yapmaktır. bir başka tanım olarak; densizliğin en âlâsıdır.
defterleri kitapları ellerinde taşımak istemeyen kızların merakıdır. ha bir de büyük çanta takıp, yine de kitaplarını elinde taşıyan model vardır ki o tanımsızdır.