atamıza dünya minnettar olmalıdır.zira onun önderliğinde kurulan ülkemiz dünyadaki her insana,her millete ilham vermiştir.halklar başarımızı görüp bağımsız yaşama isteğiyle hareket etmiştir.ha başarabilmidirler,ortada.
bir eğitim ve öğretim kurumuna insanlar çocuklarını göndermeyi tercih ediyorsa ona karşı bir talep vardır demek.devletin de halkının isteklerini(şiddet içermiyorsa) yerine getirmek görevidir.dolayısıyla imam hatiplerin kapatılmaması gerekir.
erkek duygusuzluğu akıl almaz.çünkü öyle bir durum yoktur.niye mi?
"sustukların büyür içinde"yi dinlerken anlatayım.
erkek bir bakışa 7 yılını,her akşamını,gözyaşlarını verir.sonra bu bakışın sahibi hiç alakasız bir nedenle herşeyi siler atar,sanki kendisi hiçbirşey yapmamış gibi.istanbul dan bartın a herhangi biriyle gider.erkek ağlar,bir avuç hap alır,onları tek tek yutar,hastahaneye kaldırılır,midesi yıkanır,kurtulduğu varsayımıyla heryerde o bakışı görerek hergün ölmeyi dileyerek sokaklara salınır.sonra o da herhangi biriyle evlenir ve bir kızı olur.kızının adını ne koyar biliyor musunuz?o bakışların sahibinin adını...
erkeklerin akıl almaz "duygusuzluğu" budur işte.
türkiye de hemen hemen herşey (siyasi açıdan) denendiği halde asla ama asla denenmeyen,tu kaka muamelesi yapılan bir görüşü kalplerine kazıyan insanların aynı muameleyi duvarlara yapmasıdır.onlardaki ateş ve inanmışlık kapitalizmin her türlüsüne maruz kalmış ve akabinde de moloz yığınına dönmüş güzel ülkemizin ve gençliğimizin belki de tek kurtuluş yoludur.o yazılar duvarların dili var dedirtir insana.
çevrende hakkı yenen bir insanın sıkıntısını gidermek için çabalamak ama o kişini vazgeçmişliği ve teslim olmuşluğunu görmek.insanlara olan inancını kaybetmek.
dininin gereğini yapan kişidir.ayrıca "dana eti varken,tavuk eti varken,hindi eti varken ne diye domuz eti yiyeceğim?" diye de düşünebilir kendisi.
yine ayrıca bir günahı işleyen olmak hepsini işlemek zorunda değildir.içki içen,adam da öldürmek zorundadır diye birşey yok.taksimde bir şişe bacardi'yi bitiren bir ya da iki adam ellerindeki whooperları aç bir adama verip iyilikte yapabilirler.yapabildikleri gibi cumaya da gidebilirler.kabul olur ya da olmaz.orasını allah bilir.
aç olan halkı birtakım tehlikelerden korumak amacıyla yapılmış,"8 milyar dolarla füze üretmek için altyapı kursana!" denilmesini gerektiren harekettir.
aşk ve sevginin farklı şeyler olduğu tezini doğrulayan,buna örnek gösterebilecek sözlerdir.
zira aşk içinde tutkuyu,sertliği,depresifliği,karanlık birşeyleri barındırır.aşık olunan kişi arzulanır.ama saçlarını okşamak için değil(!).
sevgi ise saf,yumuşak,şefkatli bir duygudur.aşk gibi bir süre sonra bitmesi kesin bir duygu da değildir.ömürle sınırlıdır.
birkaç soruyla netlik kazandırılabilecek bir paradigmadır.
türkiye de kaçakçılık nerede yapılır?
doğuda.
türkiye de en çok çocuk suçlunun,sokak çocuğunun olduğu bölge,kent neresi?
güneydoğu, diyarbakır.
istanbul'un en büyük sorunlarından biri olan göçün bir sorun olmasının nedeni nedir?
doğudan gelen insanların kent yaşamına adapte olamaması. akabinde kendilerini suçla,şiddetle ifade etmeleri ve kentin içinde kendi diyarbakır'larını, malatya'larını, şırnak'larını oluşturmaları. bunu karadenizliler, iç anadolulular yapmaz.genel itibariyle kürtler yapar.(bu sadece istanbul için değil,tüm büyük kentler için geçerli.)
bugün türkiyede bölge olarak ülke ekonomisine katkısı olmayan,katkısı olmadığı gibi zararı olan yer neresidir?
güneydoğu.
sadece tunceli nin kişi başına ülke ekonomisine zararı 1600 tl dir. ama tunceli de devletin burslarıyla özel okulda okuyan kişiler doktor olunca dağa çıkıyorlar. tunceli bedava özel okul cennetidir.
bu ülkede lazı, kürdü, çerkezi var ama sorun çıkaran tek toplum kürtlerdir.
çekoslovakya örneğine bakarsak anlaşamayan iki toplum yollarına ayrılarak devam etmişler, sorunsuz bir şekilde gelişmişlerdir. varlıklarından itibaren hep büyük toplumların garip, ezilen tebaası olmuş olan kürtlerin nasıl gelişebilecelirini merak etmekle beraber pek de umursamıyorum.
ne olur bilemiyorum ama her iki toplum adına da kötü birşey olmaz. herkes işine bakar. biz(türk milleti) muhtemelen uzaya gitme projeriyle uğraşırken, onlar(kürt milleti) 20 yıl sonra bitecek olan petrolün parasıyla liderlerine armani takımlar, m-16'lar filan alırlar. niye mi? asurlular, hititler, mısırlılar, antik yunanlılar, persler, roma, bizans, araplar, moğollar, türkler, osmanlılar, türkiye cumhuriyeti. bunlar kürtlerin yaşadığı devletlerin adı. bu kadar büyük medeniyetlerin parçası olmuş ve büyük bir nüfusa da ulaşabilmiş bir ırkın bugünkü hali ortadadır. yapabileceklerinin en iyisi ırak'ın kuzeyindeki kürtlerin yapabildikleridir. kürtler,büyük bir devletin sponsorluğunda yaşamaktan başka birşey yapamaz.
bu ülke kürtler olmazsa evindeki çöpü dışarı çıkarmış bir ülke olur.
aşk ve sevginin farklı şeyler olduğu tezini doğrulayan,buna örnek gösterebilecek sözlerdir.
zira aşk içinde tutkuyu,sertliği,depresifliği,karanlık birşeyleri barındırır.aşık olunan kişi arzulanır.ama saçlarını okşamak için değil(!).
sevgi ise saf,yumuşak,şefkatli bir duygudur.aşk gibi bir süre sonra bitmesi kesin bir duygu da değildir.ömürle sınırlıdır.
halkın da muhtemelen "bize köle değil,adam gibi dürüst,adaletli,insanlara saygılı bir yönetici lazım." diye cevap vereceği,bundan 100 yıl önce etkisini (medeni toplumlarda (bkz: fransa)) yitirmiş sözdür.
disipline edilmek istemeyen, şekillendirilmeye, kendisinin yoğurulup kalıba sokulmasına izin vermeyen insanların, hayır insan üstlerinin hayat tarzıdır. pala bıyıklı dinozorların ve onların yardakçıları faşistlerin herbirini terörist, vatan haini ilan etmesine aldanmayın. onlardan daha çok kimse ülkesini sevemez ve ona hizmet edemez. niye mi? sevdiğini özgür bırakırsın. istediğin şekle sokmaya çalışmazsın. neyse odur o. sen sevsende sevmesende böyledir. ve ne kadar uğraşırsan uğraş birgün bir şekilde yolunu bulur.
öyleyse neden disipline etmeye çalışmak, sıkıştırmak? kurallar kime hizmet eder? bireye mi,t opluma? asla! devlet adındaki iğrenç, sömüren, ne sömürmesi yiyip bitiren makineye hizmet eder. bu durumda yapılacak en iyi şey ortak ve onurlu paydalarımızı bulup bizim benliğimizi sömüren bu kurallara direnmektir. anarşizm bunu yapmanın yoludur.
denizlerle başlayan düşünen ama sadece düşünmeyip eylemede geçen adamlar, kadınlar önce 70 darbesinde, sonrada 80 darbesinde ülkemizden silindi. hatta kazındı. elebaşı dedikleri çocukları astılar, asmadıklarını da (15 000 kişi)vatandaşlıktan çıkararak kazıdılar. tüm bunları yaparken de aynı nakarat söylendi. anarşistti bunlar.
anarşizm ilk paragrafta yazdığım gibi onurlu ,azimli, boyunduruk kabul etmeyen, içinde insan sevgisi bulunan ve haklı olan insanların yaşam felsefesidir. ne yazık ki başta ülkemizde olmak üzere dünyada bu fikir solan bir çiçek gibi yok olup gitti. dinazorlar ve yardakçıları kazandı. bu yüzdendir ki kapitalist lehman brothers battığında malatya daki adnan işsiz kaldı.
yönettiği insanların yüzde 40'ına yakını islam olmadığı halde islamın simgesi olan üç hilalli bayraktır.ve yine muhtemelen halkının yüzde 60'ının şekli şemali konusunda bir fikri olmadığı bayraktır.
gelecekte kendi toplumunu bir nevi humeyni gibi yönlendirmesi umulan,dar kafalı arapların kendisine evler,arabalar ve haremler kurmayı teklif ettiği ve bush'a ayakkabı fırlatabilecek cesarete sahip gazetecinin hapisten çıkışıdır.ama unutulmaması gereken şey ırak'takilerin ne türk ne de pers ya da acem olmadığıdır.onlar dar kafalı araplardır ve kıyamete kadar devrim mevrim gibi birşeyler yapabilecek kapasiteye sahip olamayacaklardır.
görevini iyi bir şekilde icra etmiş ancak emekli olduktan sonra nedense sadece ve sadece terör üzerine edindiği askeri tecrübelerle toplumu yönlendirmeye çalışmış,hatta bir de kıytırıktan bir parti kurmuş,fena celallenen ve hala biriyle konuşurken,tartışırken kendisini onun üstü zanneden asker emeklisi bir beydir.
bu beye sormak gerekir parti kurarken türkiye'nin asla 1. sorunu olmayan ve olamayacak olan terörü bitirme projesinden başka ne gibi sorunlara ne gibi çözümler geliştirmiştir? çok mu kazık sordum? peki. terörü nasıl bitireceksiniz? ırak'a savaş mı açacaksınız? kürtleri doğudan sürecek misiniz? yine bir mübadele mi yapacaksınız türkmenlerle kürtleri değiş tokuş ederek?
adam ne zaman televizyona çıksa sürekli 94 teki operasyonda(tarih konsunda yanılıyor olabilirim.)neler yaptıklarını anlatıyor. başka bir birikimin yok mu,yoksa ne işin var partiyle martiyle. aç bir dergi kendi görüşlerini orada yansıt. 50 000 pkk lıyı öldürsen ne yazar? arkasındaki kavramları öldüremedikten sonra. tam bir "her türk asker doğar,dolayısıyla da en iyi yaptığı iş de odur." mantığında olan bir adamdır."ben de türküm ve asker doğmadım.insan olarak doğdum ve mümkünse asker değil sanatçı olmak istiyorum." derse bir kişi bu tip adamlara ya da destekçilerine zerre kadar siklenmez. çünki onlar için emir eri olmak önemlidir ve emir erlerinin canları gerekirse feda edilebilir. "ordudan nefret ederim.dünyadaki tüm ordulardan." dedirten bir mantığa sahip bir adamdır.
dünyası bir futbol maçını izleyen bir kaç milyon kişiden ibaret kişinin kendi bakış açısına göre doğru ama gerçeklerle çelişen iddiasıdır."ulan bu dünyada 7 milyar kişi yaşıyor."denilse de o yine kendi bildiğini okur.
türkiye'de en çok girilen yanılmıyorsam 15. web sitesi olan, gelişmesi için baya bir emek harcanması gereken, ekşinin yansıması görünümünde olan ve acilen bir kimliğe ihtiyaç duyan bir internet fenomenciğidir.(daha olmadı bu ama olacak.)
bilgisayarda tam önemli(!) işlerde uğraşırken gelip "amca bana oyun açsana." (amca diyor veled-i zina.) diye yanınıza gelen ve hemen akabinde annenizin aç çocuğa baksın biraz diye de teşvik ettiği aktivitedir.
ntvmnsnbc ye göre hermafrodit olduğu kesin olan,kliplerinde resmen sevişen,utanmasa saxo yapacak olan,aptal aptal kıyafetlerle mal gibi şarkılar söyleyen maldır.mal lafını her anlamda kullanıyorum.
pislik bir baskıcı ideolojiyi zaten üzerinde dağlar kadar baskı olan öss öğrencilerinin(!) omuzlarına koyan,haremlik selamlık uygulaması yapan,eğitmenlerine piyasanın 3 te 1 i kadar ücret veren(gönül işi ne de olsa.) hertürlü 2. sınıf ve seviyesiz aktivitenin bulunduğu,yapıldığı,astronomik rakamları olan(hani gönül işiydi?),beyni bilgiyle doldurmaktan çok beynin ırzına geçip ona sahip olmayı hedefleyen dershanedir.bir de kendilerini eğitim kurumu diye tabir ederler ya,insanın yiyesi gelir o eğitim kurumu diyen ağızları.
bunların bir de yurtları vardır ve açıkça illegaldir.yurtlarına iki çeşit adam çağırırlar.potansiyel mürit ve derece yapması muhtemel kişi.üçüncü için yer yoktur ama "olmaz gelemezsin." demek yerine kol gibi bir rakam söylerler sen de evde çalışırsın.
çalışkandır, emekçidir, sabırlıdır. ancak sike sike böyledir. başka alternatifi yoktur zira. ansiklopedi yoksa başka birşey var diyemez. basit bir tarih dersi için beyazıt kütüphanesinin karışık raflarında ebesine zevk vermekle meşgul olmuştur saatlerce. gözlerinin neferi sönmüştür. yetmezmiş gibi tüm bunları elleriyle yazmıştır ve sonuçta angut hocası tüm emeği kenara atarak birkaç yazım, imla hatası yüzünden not kırmış ve bu kişi basit bir 70 almıştır.
ancak birkaç dakikada copy paste yapan günümüz gençliği 80' ler 90'lar alırlar. emeğe not vermeyen eğitimcilerin değerini bilemediği bir nesildir.
bir taksim sabahlamasının ardından beşiktaş'a inilmesinin akabinde sahilde sabah koşusu yapan,muhtemelemen turist olan,enfes bacaklara sahip ve de en az 10 dakika aralıksız izlenen kızdır.