ağır geçemeye çalışılan gecenin ilerliyen dakikialarında tuvalete gidip temizlemenememişip kusmuk parçaların kapağında enteresan şeklini görüp oraya çömüp sıçmak zoronda kalmış adam.
gidiyorum demek kolaymı seni seveni ardında bırakmak. gözünden akan tek damlaya kıyamazken nasıl gidicem diyosun bırakıyorsun. ot gözlüm keşkem olmucaksın iyiki girdin hayatıma diyen kızı nasıl bırakıyosun.
ne yapcam ulan senden gidince. bu kadar severken nasıl bırakcam yoluma bakıcam. kimin saçlarını okşayıp omzumda uyumasını izlicem. yerini doldurmak mı? anlatmaya kalksam anlatabilsem cümlerere sığmaz taşardın sevdiğim. her güzel şey gibi bitmek mi? bitmeseydik gitmeseydik ya. hani ne katsak denizin rengi değişmezdi.
yetmiş yaşlarında neneyle dedecim elinde ada çayı satmaya çalışırken sigortalı kendi bölgeleri olan dilenciler var. para vermek istiyorsan başka yollar dene arkadaş.
çok enteresan teknoloji olmadı mı? milletin mühendisleri neler yapıyor bizimkilerde kıçlarını yayıyor. şaşırıyorum zehir gibi çocuklarız aslında nasıl çıkartamıyoruz.
"mission impossible theme" müziğinin yankılarını kulağında hissedip imha görevine odaklanıp sifona yaptığı ani hamleyle işi başarılı bitirmenin verdiği duyguyla rahatlaşır.