kapak tasarımı yapan kişinin grubun ismine uysun diye abartıp işin suyunu çıkarması sonucu oluşan durumdur. kapaklara bakıp felsefik senaryolar yazmamızı bekliyorlar herhalde.
imbdde 6.4 puan almış film. fragmanını görünce merak edip osmanlıyı kötülediğini duyunca bir daha dönüp bakmamıştım. luke evansı severdim ama o da fos çıktı..............
ayrıca korsan izleyerek kendimce ceza vermeyi planladığım film.
tamam bir insan salak olabilir ama her şeyin de bir sınırı var. 9 yaşındaki kardeşim ondan daha mantıklı cümleler kuruyordu resmen. baktım onun salaklığında sınır yok, nirvanaya doğru gidiyor bıraktım ben de. 1 ay daha dayanmaya çalışsam beynim pelteleşecekti galiba. aman iyice tanımadan sevgili edinmeyin.
Hobbit 1 ve hobbit 2'dir. Bir filmin kitabından güzel olabileceğinin nadir örneklerindendir. Efektleri, karakter benzetmeleri inanılmazdır. Özellikle 3d izlemek bambaşkadır.
Bu başlıkları açanların ırkçılıktan başka işi gücü yok mu acaba diye düşündüren, ayrıca bende 1 hafta sözlük hayatımda gözlemlenen durumdur. Her gün her gün yeter arkadaş!
Bakımı zordur kesin. Ondan başkası ne kadar uğraştırdığını bilemez ama o ölürsün dediğin kadın olmasa sen olacak mıydın acaba diye haline şükretmesi temenni edilen yazardır. Kalbi kurumuştur. Bir de muhtemelen küfür yiyesi gelmiştir ki bu söylemini sözlüğe taşımıştır.
Yerli filmlerin kendine hitap etmediğini düşünen insandır. Belki de haklı olarak türk sinemasında tek tük izlenebilir film yapıldığını düşünüyordur. Senelerce öyle bir film mi beklesin adam?
Birlikteyken film izlemeye karar verdiğinizde bütün seçtiklerinize ben izledim diyen, en son onun da izlediği ama "bu güzeldi 2. kez izlerim" diye kabul ettiği bir filmi izlediğiniz kişidir.
Seksendört'ün solisti tuna velibaşoğlunun bir konserde "bu şarkıyı sanıldığı gibi bir sevgili için değil, ailemin ısrarına rağmen lisede onları bırakıp farklı şehre gittikten sonra pişman olduğum için yazmıştım. Onları çok özlemiştim. Üniversitede zaten ayrılacaksınız, siz lisede ailenizi erkenden bırakıp gitmeyin" şeklinde açıkladığı güzel şarkıdır.
Yaşadığım ne varsa ben seçtim ben istedim.
Artık sabah uyandığım ses annem değil.
Bazı şeyler kaybetmeden fark edilmiyor.
Bedenim burada fakat ruhum kabul etmiyor.
(bkz: yarın ailesinden farklı şehre üniversite okumaya gidecek yazar duygusallığı) tam da üstüne geldi.
Genelde evlilik hazırlığı yapan kızın alışveriş döneminde yaptığı şımarıklıktır. Türkiye standratlarında genelde de çoğu 1 kez evlenir. E bırakın onda da şımarsındır.
"Benim zaten az bişey konu eksiğim kaldı ya hemen onları halleder biraz pratik yapar rahat rahat uçururum puanı" diye başlayıp yıl içinde o çok iyi bildiğiniz konuları unuttuğunuzu görünce kalmasa mıydım diye sorduran durumdur.
Bana 5 yaşındasın diyen bi de tebrik eden test. 5(beş). Beş ne la nasıl 5 yani bildiğimiz 5 mi yoksa yabancılarda 5in farklı bir anlamı mı var? Tamam susuyorum.
Ana karakterin her olayda ölmekten beter, kolunu kaldırmaya mecali kalmayacak hale gelip sonra birden coştuğu animedir. Çizimler genel olarak çok kaliteli olmasa da olaylar akıcı ve eğlencelidir. Bir de benim en sevdiğim karakter baş pislik çıkmıştır.
Filmlerde, dizilerde, podyumlarda gördüğü yabancı kadınlarla türkiye'de sokakta gördüğü kadını karşılaştıran erkeğin yorumudur. Yabancı ülkelerde kadınların günlük hayattaki halini görürse koşa koşa türk kızına yamanması muhtemeldir.
Anne tarafından ıspartalı biri olarak bisküvi arası gül lokumu = püskevit formatında tükettiğim yiyecek. Mevlana şekeri, afyon kaymağı gibi yaşıtlarımın nefret ettiği şekerleri seven biri olarak buna da bayılıyorum nalet olmasın.