ingiltere Premier Lig'de milli futbolcu Tuncay Şanlı'nın da formasını giydiği Bolton Wanderers Kulübü, futbol tarihinin en uzun soluklu sözleşmesini imzaladı.
Ada kulübü, izlandalı futbolcusu Gretar Steinsson'la yeniden anlaşırken, imzaların atıldığı sözleşmenin tarihinde yapılan bir yanlışlık mukavelenin farklı bir boyut kazanmasına sebep oldu.
Zira, 30 yaşındaki futbolcu, Haziran ayında bitecek olan sözleşmesini 2 yıl uzatmak isterken, yapılan bir hatayla imzaların atıldığı sözleşmenin bitiş tarihi 2014 yılı yerine 20014 yılı oldu.
Böylelikle Steinsson, kulübüyle 18 bin 2 yıllık sözleşmenin altına imza atmış oldu. Hatanın anlaşılmasının ardından açıklamalarda bulunan izlandalı futbolcu, "Takımımla sözleşme yenilediğim için mutluyum. Aslında ben sözleşmemin bu kadar uzun olacağını düşünmemiştim. Sözleşmem bittiğinde 18 bin 32 yaşında olacağım. Futbolu bırakmak için uygun bir yaş" esprisini yaptı.
fransızca orijinali 1870 yılındaeugène pottier tarafından yazılmışır ve pierre degeyter tarafından 1888 yılında bestelenmiştir. bu beste tüm dünyada geniş bir kabul görmüş ve diğer dillerdeki çevirilerde de bu besteye sadık kalınmıştır.
Şarkı tüm dünyada sol ideolojinin geleneksel şarkısı olmuştur.
Philips firması tarafından üzrilmiştir. abd de satış fiyatı 50 dolardır. 20 yıl ömrü vardır. fiyatı biraz daha uygun olursa enerji tasarruffu açısından çok faydalı olacaktır.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, 6 firmanın taklit ve tağşiş yaptığını belirledi. Bakanlık yaptığı incelemeler neticesinde yüzde 100 dana eti olarak tanıtılan sucukta kanatlı eti, pişmiş dana kavurmada ise tek tırnaklı eti tespit etti.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, laboratuvar sonucu ile taklit ve tağşiş yapıldığı kesinleşen 6 firmanın adları ile tağşiş yapılan ürünlerin isimleri açıklandı:
Buna göre, Konya merkezli Akgökseller Gıda ve Süt Mam. Tar. Ürn. Canlı Hay. Oto. Taş. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin Hasan Dede markalı yağlı tulum peynirinde nişasta ve bitkisel yağ
Kayseri merkezli Birsen Güven Gıda San. ve Tic. A. Ş.nin Yalçıntepe markalı tam yağlı tulum peynirinde (bitkisel yağ), Konya merkezli Güldemce Gıda inş. Otomotiv San. Tic. Ltd.nin Güldemce markalı tam yağlı tulum peynirinde bitkisel yağ
izmitte Efraim Usta Lokantası Nazım Çakmak Çınarlı Mh. N. Erim Cd. Kayacı Sk. No:2de bulunan lokantanın pişmiş dana kavurma yemeğinde tek tırnaklı eti
istanbulda kurulu Etsan Gıda Sanayi A. Şnin Apikoğlu markalı acılı kangal sucuk yüzde 100 dana eti olarak tanıtılan sucukta kanatlı eti
istanbulda kurulu Karizma Beşler Et tesislerinde üretilen Uludağ markalı soyulmuş sosiste yabancı doku ve iç organ tespit edildi.
Fethullah Gülen 28 Şubat sürecini nasıl değerlendirmişti?Gülen 29 Mart'ta Samanyolu TV'de yaptığı konuşmada ''Asker Anayasal yetkisini kullandı'' diyordu..
Fethullah Gülen, 28 Şubat sonrasında Necmettin Erbakan'ı sert şekilde eleştirenler arasında yer almış ve silahlı kuvvetlerin müdahalesini demokratik bulduğunu ifade etmişti.
Gülen 29 Mart 1997'de Samanyolu TV'da katıldığı bir programda silahlı kuvvetleri muhtıra vermekle eleştirenlere seslenerek, "Asker demokratik yollarla sorunların çözümünü istedi" demişti:
"Darbe hiçbir zaman tam bir çözüm değildir. Dağlama en son çaredir. Darbeciler iyi niyetlidir ama her darbe birikim ve tecrübe sahiplerini heba etmiştir. Ülkemiz kriz içinde. Gücü temsil edenler krizi önlemelidir. Bu hükümeti değiştirin demek daha demokratik olur. Burada 'Askeriye muhtıra verdi' diye suçlanmak isteniyor. isteselerdi, bu öyle bu böyle olacak diyebilirlerdi. Oturup onlarla meseleyi altı saat mülahaza etmezlerdi. Demokratik yollarla problemler çözülsün istediler."
Fethullah Gülen, 16 Nisan 1997'de Kanal D'den Yalçın Doğan'a verdiği röportajda ise askerlerin anayasanın kendilerine verdiği yetkiyi kullandıklarını belirtmişti:
"Askerlerimiz bir yönüyle yaptıkları bazı şeylerden ötürü bazı çevrelerce, belki antidemokratik davranıyor sayılabilirler. Ama onlar konumlarının gereğini anayasanın kendilerine verdiği şeyleri yerine getiriyorlar. Hatta dahası, ben zannediyorum, onlar, bazı sivil kesimlerden daha demokrat."
"Herhalde onların temsil ettikleri kuvvet şu partiler arasında birbirini istemeyen insanların elinde olsa bir gece hızlı bir baskınla gelirler hasımlarını bertaraf ederler onun yerine otururlar."
"Kuvvet ellerinde olduğu halde çok mantıki davranıyorlar. Çok muhakemeli davranıyorlar. Epey zamandan beri. His öne çıkmıyor burada ve kuvvet, güç gösterisi şeklinde öne çıkmıyor. Bana demokraside daha dengeli geliyorlar, o açıdan."
YALÇIN DOĞAN'A DA ŞUNLARI SÖYLEMiŞTi
Fethullah Gülen, 16 Nisan 1997'de Kanal D'den Yalçın Doğan'a verdiği röportajda ise askerlerin anayasanın kendilerine verdiği yetkiyi kullandıklarını belirtmişti:
"Askerlerimiz bir yönüyle yaptıkları bazı şeylerden ötürü bazı çevrelerce, belki antidemokratik davranıyor sayılabilirler. Ama onlar konumlarının gereğini anayasanın kendilerine verdiği şeyleri yerine getiriyorlar. Hatta dahası, ben zannediyorum, onlar, bazı sivil kesimlerden daha demokrat."
"Herhalde onların temsil ettikleri kuvvet şu partiler arasında birbirini istemeyen insanların elinde olsa bir gece hızlı bir baskınla gelirler hasımlarını bertaraf ederler onun yerine otururlar."
"Kuvvet ellerinde olduğu halde çok mantıki davranıyorlar. Çok muhakemeli davranıyorlar. Epey zamandan beri. His öne çıkmıyor burada ve kuvvet, güç gösterisi şeklinde öne çıkmıyor. Bana demokraside daha dengeli geliyorlar, o açıdan."
KIVRIKOĞLU: 28 ŞUBAT BiN YIL SÜRECEK
Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğluna atfedilen bu sözü, Kıvrıkoğlunun 28 Ocak 1999 tarihindeki MGK toplantısında söylediği rivayet ediliyor. MGKda irtica ve hükümetin bu konudaki duyarsızlığıyla ilgili genel bir çerçeve çizen Kıvrıkoğlu, sonra o tarihi cümlesini sarf etti: Bu 10 senedir, 20 senedir, 100 senedir veya 500 senedir. O nedenle 28 Şubat defteri, irtica devam ettikçe asla kapanmamalıdır diye düşünüyoruz. Ayrıca bir önceki MGK toplantısında alınan karar gereği, Başbakanlık uygulamayı Takip ve Koordinasyon Kurulunun görevine kesintisiz olarak devam etmesinde de büyük yarar görüyoruz. irticayla mücadele için bir Başbakanlık genelgesinin ivedilikle yayınlanması veya 55inci hükümet döneminde yayınlanan Başbakanlık genelgesinin yürürlükte olduğu ve uygulamaya devam edileceğinin açıklanması, özellikle bunu uygulayacak olan mülki amirler ve diğer bürokratlar nezdinde bir siyasi iradenin varlığını ve desteğini ortaya koyacaktır. Bunların önemine inanıyoruz.
GÜVEN ERKAYA SiNYALi VERMiŞTi
28 Şubat sürecinin en önemli isimlerinden dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkayanın 25 Şubat 1997de dile getirdiği şu sözler ise, müdahalenin en açık işaretlerinden birini oluşturuyordu: Yıllardır, devletin geleceği için birinci tehdit PKK terörü idi. Ancak güvenlik güçleri görevini yaptı ve PKK olayı kontrol altına alındı. Aşırı dinci akımlar ise bugün, PKK tehdidinden daha büyük bir tehlike haline geldi. Tehlike üç boyutludur. Laik Cumhuriyete, çoğulcu demokrasiye ve sosyal hukuk düzenine yönelik tehlike. Oramiral Güven Erkayanın şu sözleri ise, 28 Şubatı karakterize eden sözlerden biriydi: Bu defa silahsız kuvvetler gereğini yapsın. TiSK, TESK, Türk-iş ve DiSKin yayınladıkları Laiklik ve demokrasi sahipsiz değil vurgusunu öne çıkaran bildiri Güven Erkayanın sözlerinin teyidi anlamına geliyordu. Bu kurumlar ve başka bir dizi kurum, rektörler, yargı, kendilerine bizzat asker tarafından verilen brifinglerle 28 Şubat sürecine hazırlandı ve bu müdahalenin silahsız kuvveti olarak rol oynadılar.