Genelde biri düştüğünde yaşadığım duygu. Zira kendim bile bir yeden düştüğümde gülerim.yani iyi misin bir yerin acıyor mu derken içimde katılana kadar gülüyor olurum.
Bizde de bir Ebru vardı ki, sözde komşunun kızıydı ama ben nedense yıllarca hiç göremedim kendisini. Ebru hep ders çalışır, boş vakitlerinde kitap okur odasını toplardı. Ben ne yapmıyorsam kısaca Ebru o idi. Adını ebru koyduğum lahana bebeğin saçlarını bir gün tek tek yolunca Ben, Ebru gitti ve bi daha da gelmedi. Ah anne ah
Aile terbiyesi, sosyal görgü gibi herşeyin şapırdatırken arada gözüme takılan yarı çiğnenmiş yemeklerle küle döndüğü andır. Çatal fırlatmak, ağzının ortasına 4 parmakla vurmak caizir.
Ayağımızı yerden kessin yeter, çalışmasa da olur. Gerekirse kredi kartı ve komple maaşla masraflarını karşılar aslanlar gibi acısını çekeriz kafasıdır, hiç gerek yoktur.
Bazı şeylerin asgari giderlerini düşününce sucukların hayvan derisi ve memesiyle yapıldığını ve hatta tavuk eti olarakta güvercin kestiklerini düşündürten fiyatlara sahip market zincirinin cüzdana dost olduğu kesindir ama sağlığa ne yapıyordur, araştırılmalıdır.
Çekmediğim için çekenlere sabır dilediğim durumdur. Zira hayata karşı motivasyonsuzluk, anksiyete, isyan ve arabesk bir ruh hali ve devamında depresyon gibi sakıncılı sonuçları vardır. Zamanında bizzat deneyimlediğim için en iyi önerim telefon, ağır şarkı ve alkolden uzak durulması olacaktır çünkü bunlar yaraya tuz atar.
Yanına bir bardak kahveyle tüm sıkıntılarınızı yeme süreniz kadar unutturabilen kruvasan Osmanlı'nın kuşatmasından kurtulan Viyana'da ki fırıncıların mükemmel icadıdır. Şeklini de osmanlı bayrağının hilalinden alır. Bazılarına göre de kökleri Fransa'ya dayanan kruvasanın kahvaltında tüketilmesi güne güzel bir başlangıç yapmak için idealdir. Merdaneyle bağlantılı hamur işlerinde gerekli yeteneğe sahip olmayanların defalarca yağlanıp açılması nedeniyle evde kruvasan yapmaya çalışmaması önerilir. En güzeli hazır alıp keyfini çıkartmaktır.
