sevginin en belirgin emarelerinden biridir ama karşındaki insandan görülmediğinde gittikçe azalan, taviz veren insanı yiyip bitiren bir lanettir. salak yerine konulduğu insanın suratına çarpar ve belki de en acısı yüreğindeki her şeyin yok olmasıdır herşeyin sonunda 'ben böyleyim işine gelirse' cevabını aldığında. seveni sikerler dendiğinde kulak ardı etmemenin önemini gösterir.
içini öyle boşaltıyoruz ki kelimelerin, neyi neden dediğimizi bile unutur oluyoruz. ağızlara sakız olmuş ne kadar anlamlı sözcük varsa hepsini samimiyetsiz yerle yeksan ediyoruz.
belki de en içten sandığımız anlarda anlamını bilmeden söylediklerimiz en samimiyetsiz cümlelerimiz oluveriyor dilden söylenen gönüle inmeyince.
okumaya girdiğim her başlıktan geri döndüğümde ana sayfada gözüme kestirdiğim başlıkların yerinde yeller esen uygulamadır efendim. sorun bende mi yoksa ana sayfaya her dönüşte otomatik bir refresh durumu mu söz konusu meraktayım.
pazar günleri saat 22:00 da hayat tv' de izlemelere doyulamayacak, fax nostaljisinin yaşatıldığı, zimbabwenin önemli meselelerinin konu edildiği güzide program.
eşyalı ve hali hazırda oturulan bir evin duvarıysa eğer delinecek duvar, elektrik süpürgesinin ucu çıkarılıp borusu matkabın altına tutulur, ev kirlenmez, hatun kişiler iş bitinceki toz ve pislikten dolayı sinir krizi geçirmez.
er kişinin yapacağı iştir.
burada oturup ak partiye oy veren adam harbi harbi attır. kimse kusura bakmasın, başakşehir ortadan yarılarak aradan sıyrılan ve kilometrelerce ötedeki avcılara bağlanan, ulaşım altyapısından önce binlerce konut yapılan, sabah akşam trafiğinde bahçeşehir ile bir olup mahmutbey gişeler ile ıspartakule tem çıkışını kilitleyen, banliyönün son durağı olan halkalıdan yalnızca bir durak daha ileride olmasına rağmen sirkeci halkalı tren hattı yıllarca uzatılmayan, ve emin adımlarla tüm arsaları doldurulup yeni sakinler kazanan istanbulun balon yerleşim yeri. bu yapılaşma türü Allah'ın takdiri değil yerel yönetim kararıdır. istanbul içinden çıkılmaz, evden dışarıya adım atılmaz bir hal alana kadar doldurulacaktır ve bu işlem ıspartakule gibi yerleşim bölgeleri ezberli yönetim anlayışı ile olacaktır.
baktıkça, denizin artık kumunu geri almasını dilediğim, koşarak kaçtığım eski muhitim.
bölümleri; iyi bir üniversitede, severek ve ilgiyle okunmuyorsa, bir kariyer planına niyetlenilmemiş ise, mezun olunduğunda okunan dört seneye değer bir iş düşüncesine kapılmak çocukça bir hayalden başka bir şey değildir.
malzemesi kalitesiz, vites geçişleri allahlık, iç hacmi küçük, ön konsolu pratik olmayan bir araç. bunlar eksileriydi. artılarına bakacak olursak; şaşkınlık yaratacak şekilde az yakması, yere sağlam basması, tipi güzel olması, üç senedir kullanmama rağmen ağır servislik herhangi bir sorun çıkarmaması. ayrıca, +2 seçeneği arabayı hantallaştırmaktan ve gereksiz yere boyunu uzatıp şeklini bozmaktan başka bir şey değil, almaya niyetli arkadaşları bilgilendirmiş olayım.
beyazıt camii imam hatibidir. kıraatı, ilahileri ve kuran tilavetiyle pazar sabah namazlarında adeta eyüpten rol çalmaktadır. arkasında bir sabah namazı muhakkak kılınmalıdır.
hangisi hangisine sebep? bu duman mı gözyaşına, yoksa gözyaşı mı ona? sorular da cevaplar da korkular da en derin haykırışlar da içinde saklı olan. basit bir isteğin, adi bir bağımlılığın sebebi değil, olmamalı. bütün sessizliğin müsebbibi, en büyük çığlıktır sigara dumanı.
fena olmayan bir filmdir. sinemanın karanlığında kör ve sağır olmak düşüncesinin içine çok fena şekilde düşmeye sebep olur. ama şöyle de bir gerçek var ki insanın içi şişiyor izlerken. zaten hayatımızda bunca dert varken bir de sinemaya gidip iyice dolmaya, gözden yaş akıtmamak için yutkunup durmaya lüzum var mı bilemedim.
beren saatin hakkını da vermek gerek, izlerken aklım bir bihter veya bir fatmagüle kaydı desem günahına girmiş olurum.
hayır çıkarsa ayağını da mı sokacan, çıkarmayınca niye çıkarmıyosun. bir karar verin de bilelim .
üşüyen erkek icraatıdır efendim, o halde bile ıstamayan utansındır.
