hepiniz uzay mekiklerinin, belli bir yüksekliğe ulaştıktan sonra işe yaramaz yakıt tanklarını geride bırakıp daha sağlıklı şekilde uçtuklarını bilirsiniz. bu şekilde fezaya daha hızlı yükseliyorlar. çünkü artık o akıt deposu uzay mekiği için destek değil bir köstek oluyor.
kürtlerle yıllarca yaşadık. her ne kadar yakıt tankı görevi görmeseler de, bu ülkeyi belli bir seviyeye yükseltmeye yardım etmeseler de beraber yaşadık. fakat bence ağırlıklarımızdan kurtulma zamanı gelmiştir arkadaşlar.
özellikle bu yağma olaylarından sonra bu fikir iyice kafama yattı.
düşünün! dünya televizyonları o yağma görüntülerini türkiyede oldu diye veriyor. yani tüm dünya ne diyor biliyor musunuz? "türklere bakın ne kadar geri"
işte bu yüzden artık bize hiç faydası olmayan bu boş yakıt tankını bırakmanın zamanı gelmiştir.
bazı hümanist olma çabasında kişilik sorunu yaşayanların var olduğu ülkedir.
kürtler ile kardeşsek neden olumsuz yorumda faşistlik yapmış oluyoruz, kürtler hakkındaki algılarımız neden farklı çalışıyor.
bursalılar kardeşlerimizdir ve bursalıyız şeklinde eşcinselliği çağrıştıran şakalar yaparız ve hiç bir bursalı faşistsiniz demez.
izmirlilerin geneli muhacirdir ve izmirin kızları şöyle erkekleri böyle dediğimizde hiçbir izmirli faşistsiniz demez.
eskişehirde çok tatar vardır ve eskişehirliler soğuk insanlar dediğimizde hiçbir eskişehirli faşistsiniz demez.
karadenizde laz, hemşin, gürcü vardır ve bizler karadenizlilerin aklı 12 den sonra gelir dediğimizde hiçbir karadenizli faşistsiniz demez.
bu şakaları yapılan tüm insanlarla bizler kardeşizdir bu yüzden hiç kimse faşistsiniz demez ve bu örnekler daha da çoğaltılabilir.
peki soruyorum bu hümanist kesime; doğulular şöyledir, vanlılar böyledir, diyarbakır böyledir diyince neden faşistsiniz diyorsunuz?
neden dediğinizi ben söyleyeyim, çünkü siz dahi kardeş olarak görmüyorsunuz. bir de kalkıp faşist diye aklı sıra hümanist takılıyorsunuz.
papucumun hümanistleri, aslında bir bok değilsiniz...
hepinizin bildiği üzere van depreminin yaralarını sarmak için gönderdiğimiz kamyonlar sürekli yağmalanıyor ve işte bu yağmalara bir yenisi daha eklendi.
benim anlamadığım kürt vatandaşlar kendi kürt vatandaşlarını hiç mi düşünmüyor nedir bu yağma hastalığı anlayabilmiş değilim.
şimdi buna da; türkler yapıyor bizim üzerimize atıyorlar diyemezsiniz.
hepiniz biliyorsunuz ki bu ülkenin aydınlarından olan vitali hakko, bu ülkenin gelişmesinin en büyük faktörlerinden birisi olan şapka devriminin kurucularından sayılmaktadır.
ulu önderimiz atatürk ün yaptığı bu mükemmel devrim, bir türk aydını olan hakkoyu, hakko da bir medeniyet simgesi olan ve tüm dünyada gelişmişlik düzeyimizi yansıtan bu mükemmel markayı üretemeyecekti.
namus kavramını hiç anlayamamış rezil kızdır. patlak değildir fakat patlasa daha iyidir hani.
efendiler düşününüz. biz türk milleti; kızların hamarat, çalışkan ve patlak olmayanını sevmeliyiz diye yıllarca birbirimize telkinde bulunduk, fakat bazı kızlar ne yaptı patlaklığı sadece zar olarak gördü.
bu, namusu zar sanan kızlar ne yaptı; arkasını otoban gibi hunharca kullandırttı ve dillemediği erkek cinsel organı kalmadı, fakat zar hep sağlamdı...
bu mu namus anlayışı? bu mu? elbette ki bu olmamalı.
evliliğe giden yolda kız arkadaşınız diyor ki; sevgilim ben gençliğimde çok büyük hata yaptım ve beni sevdiğini söyleyen birisi tarafından aldatıldım. ben bakire değilim!!!
başınızdan kaynar sular dökülüyor fakat yine de; hataymış olmuş diyorsunuz ve sırf sevginiz için, aşkınız için evleniyorsunuz.
gün geliyor gerdek gecesine!!!
ilişkiye giriyorsunuz ve kız altınızda neredeyse kahkaha atacak halde gülümseyip duruyor, sizin yıllardır kobra diye adlandırdığınız aletiniz kızı sadece gıdıklıyor...
işte o zaman asıl sizin aldatıldığınızı anlıyorsunuz. meğer sevdiğiniz hunharca patlatılıp, yıllarca kucaktan kucağa hoplatılmış. damarlısından damarsızına, kalınından incesine görmediği hissetmediği kalmamış.
arkadaşlar düşünsenize. bu ülkeyi adeta tek başına kurtaran ulu önderimizin olmadığını düşünsenize!
biz türkler kendi kendini organize edebilecek bir millet değiliz ve bu yüzden allah atatürk'ü yarattı... tabi ki tanrı her şeyi biliyor geleceği de biliyor ve bu yüzden bizlerin kurtuluş savaşındaki hallerini görerek atatürk'ü yarattı ve bu büyük kurtarıcı da bizleri organize ederek savaşı kazanmamıza neden oldu.
ya tanrı atatürk ü yaratmasaydı? işte o zaman buralar hep gavur olacaktı.
biliyorsunuz ki kurtuluş savaşımızın tek kurtarıcısı olan ulu önder atatürk, bu topraklarda yaşayan herkesi kurtarmıştır.
dünya üzerinde yaşayan metafiziki varlıkları hepiniz duymuşsunuzdur ve ülkeyi kurtarınca sadece insanlar değil bu varlıklarda kurtuluyormuş. görünmeseler de onlarda bu ülkenin dinini dilini ve adetlerini kullanıyorlarmış...
ülkemiz sınırları içerisinde yaşayan bu varlıklar ki şeytan olabilir peri olabilir; kurtuluş savaşında ulu önderimizi korudukları söyleniyor. bunu anadolu da yaşayan her yaşlı insan bilir ve söyler.
düşündüm de bizler bu topraklarda, bir başkasına ait olan festivalleri kutlayıp duruyoruz.
örneğin; oktoberfest(bira festivali), şarap festivali hatta ve hatta votka festivali. biliyorsunuz bunlar hep başka ülkelerin festivalleridir.
biliyorsunuz ulu önderimiz atatürk; aslan sütü adını verdiği bu yaman içkiden(rakı) başka bir içkiyi tüketmezmiş. ee bizlerde hoş aile ortamlarında olsun, arkadaşlarımızla buluştuğumuzda olsun, güzel sofralar eşliğinde bol bol rakı tüketen insanlarız.
diyorum ki; el aleme özenmekten vazgeçip bizlerde atatürk rakı festivali adında bir festival düzenlesek, müthiş olmaz mı yahu!!!
asıl başlık "van'a gönderilen yardım paketlerini birkaç yıl sonra pkk kamplarında görmek" olacaktı...
dilerim böyle bir şey olmaz, ama bir taraftan da olacakmış gibi geliyor. düşünsenize depremin yaraları sarılmış, oralara toki yeni yeni binalar yapmış, halk yeni evlerne yerleştirilmiş ve dağıtılan malzemeler birden yalan olmuş ve hiç biri ortalarda yok.
aradan birkaç yıl geçiyor ve asker gidip pkk kampı bombalıyor, basıyor, vuruyor... o da ne!!! kızılayın dağıttığı çadırlar, battaniyeler, katalitik sobalar hepsi burada...
dilerim böyle bir şey olmaz, ama ne bileyim olacak gibi geliyor...
öncelikle ben chp yi çok severim, atatürk'ün kurduğu partidir.
fakat bir zamanlar atatürk'ün başında olduğu bu parti de, şimdilerde kılıçdaroğlu gibi bir fırsatçı insanın başkanlığındadır.
yahu arkadaş 7.2 şiddetinde deprem olmuş, olay hala sıcağı sıcağına ve sen kalkıp hükümete suçu atıyorsun.
şimdi öncelikle gün hesap sorma günü değil, akan kanı durdurma günüdür. hesap sorma günü gelmesin demiyoruz gelsin ama koşulsuz şartsız hükümeti suçlamakta neyin nesi!!!
bir de yaptığı fırsatçılığın farkında ve diyor ki; "biz bunun hesabını sormak zorundayız, bunun hesabını gidip kime soracağız tabi ki hükümete soracağız"
yani minareyi çalmadan kılıfını uyduruyor.
yazık diyorum, sadece yazık!!! bir zamanlar atatürk'ün başında olduğu partinin başında senin gibi bir lider(!) olduğu için...
kesinlikle doğru bir önermedir. aksi taktirde bir çok kürt vatandaşını o soğukta çadırsız bırakıp, kendi hayvanları için fazladan çadır alan bir kişi sadece kendisini düşünüyordur.
yardım kamyonunu yağmalayacak kadar bencil insanların varlığı, ki bu varlığın; kendisinden başka hiç bir kürt vatandaşının soğuktan donabileceği, ölebileceği umrunda değildir.
şu bir gerçektir ki genelleme yapmamak suretiyle ve hemen hemen geneline yakınını da kapsaması suretiyle kürtler milliyetçi felan değillerdir. milliyetçilikten önce onlar için bencillik gelir.
ve bu yüzden de kürtler hiç bir zaman bir devlet kuramamışlardır.
bir film ismi, bir şarkı, bir artist ya da eski bir arkadaş.
bazen bunun gibi bir sürü şey insanın aklına takılır ve günlerce düşündükçe bir türlü akla gelmez. hatta bazen yıllar sürer.
mesela benim böyle aylarca bulamadığım bir film ismi var ve sadece yarım yamalak filmin konusu aklımda, ama bir türlü bulamıyorum.
şimdi; yanılmıyorsam 2 yada 3 çocuğu olan bir aile, iş nedeni ile yada herhangi bir nedenden dolayı bir eve yerleşirler. evde bir takım garip olaylar olmaktadır ve yanılmıyorsam 2 kız hayaleti ve yeni taşınan ailenin çocuğuna kanlar içerisinde görünmektedirler.
daha önce bu evde yaşayan aile de, baba delirip balta ile eşini ve çocuklarını öldürmüştür ve yeni taşınan ailede de baba delirmeye başlar.
zamanla balta ile ailesini öldürmeye çalışır ve daha sonra yanılmıyorsam kar makinası yada greyder gibi bir şeyle bu evden kaçıyorlardı...
mesela ben bu film'i aylardır düşünüyorum ve hala bulamadım.
vanın başkale ilçesi yakınlarında, devriye görevindeki askeri aracın gecişi sırasında, pkklı teröristlerce daha önceden yerleştirilen mayının, uzaktan kumandayla patlatılması olayıdır. 4 askerimiz yaralanmıştır.
eğer heykelle sevilecekse, sevilmemelidir zaten. elbette ki atatürk isminin olması çok hoş ama tarihimizde yegane önderlerimiz, düşünütlerimiz, kahramanlarımız var onların isimleri, heykelleri de olsa daha güzel olur. herneyse sonuç olarak kalplerimizden silmeyi kimse başaramaz.
türk asıllı almandır kendisi. açıkçası doğduğu büyüdüğü topraklara saygı duymuş ve alman milli takımında oynamak istemiştir.
şimdi düşünün ki hayko cepkin eurovision şarkı yarışmasına, ermenistan adına katılıyor... ne düşünürsünüz? biraz empati kurmak lazım dostlar bu zor birşey değil.