maç anlatımıyla coşturan spiker. ayrıca her maçta lugata yeni terimler eklemektedir.
'endeerr gözyaşı damlasını bıraktıı!' (turkineyi bıraktı)
'gasolu alışverişe gönderdii' (ömer smacı bastı)
edit: gözyaşı damlası yeni bir terim değildir. (bkz: gözyaşı damlası)
anne : anne bunlar gerçek değil, dizi!
anneanne : hanımın çitliiindekini mezardan nası çıkardılar?
a: anne hiç mezara girmedi ki!!
aa : başbakanı da çıkarsınlar o zaman ( başbakan: turgut özal )
a : o haberdi anneeeee!!
not: annemin anneannesi de erkek spiker çıkınca yanına sokulur çay içmeye davet edermiş. ailecek var bi şeyler...
yeni neslin sokakta yetişmeyen çocuklarından birinin hazin sonudur. bu masum kardeşimiz okula başladığı ilk günlerde, her türlü küfürden haberi olan arkadaşının söylediği kelimeleri annesinin "seni horoza benzetmiştir yavrum" şeklinde yorumlamasıyla yine habersiz yoluna devam etmiştir.
dom-mal ikilisinin en çok isimleriyle ilgimi çektiği filmdir. dom karısından ilk bahsedişinde altyazı "mal, ...." şekline büründü. lan adam küfür mü ediyor, böyle çevirmenlik mi olur bari 'hey lanett' falan yazsaydınız diye içimden geçirirken kadının ismi olduğunu farkettim.
o değil de artık günlük hayatta kullandığım mal, mol' a dönüştü sayesinde.
aslında beklemekten daha kötü olan şey tam pes edip durumu çevrimdışı yapmışken kişinin anında oturum açmasıdır. onu beklediğini belli etmemek için biraz daha sabredersin. tamam yeterli bu süre dediğinde de arkadaş çevrimdışı olur. ve döngü başlar..
daha önce kerem tunçeriye yapılan haksızlığın, şimdi kendisine yapıldığı oyuncu. iyi işler yapıp göz önüne çıkınca ondan iyisi yok, kötü oynamaya başlayınca milli takıma 12 yi doldurmak için alındı oluyor. iyi oyuncu işte kardeşim bu milli takım sokaktan toplanmıyor.
yerleştirmeler açıklandıktan sonra ailelerinin çocuklarını mutlu etmeye çalışmakla meşgul olduğu sınavdır.
tercih öncesinde sadece diş olması için her yeri yazıdırmaya çalışan baba, yerleştirmelerden sonra şu cümleleri sarfeder:
+ sivas diş olsa daha mı iyiydi sanki dağın başı.
- ???????
evde anne yoktur. dışardan yemek çağırılır. baba aç olmadığı gerekçesiyle istememiştir ama yerken gözünün içine bakar.
+ e baba sen de isteseydin madem açsın.
- yok siz yedikçe ben doyuyorum.
+ ...
- yemedim yedirdim..
+ ...
- siz doyun yeter, ben aç kalırım.
+..
- babası kızına bi bağ bağışlamış da, kızı bi salkım üzüm vermemiş.
+ ufff..
hep aynı konuları işler . kitaplarını bir anne, hastalıklı çocuk, avukatlar doldurur belki ama her kitabının sonunda bu diğerinden farklıymış dedirtir.
(bkz: yapboz)
(bkz: kız kardeşim için)
şarkılarını bin kere dinlesem de hiç sıkılmayacağım grup. kelimeleri değişik bi hüzünle yanyana getirirler.
senelerdir dinlerim ama yine dilime takılır sözler..
(bkz: ay gözü yaşlı bakar)