Devletin en çok para ayırdığı bakanlıklardan biri olan Diyanet işleri'nin başkanının açıklamasından bir kesittir.
--
Suriyede yaşanan gelişmeleri değerlendiren Diyanet işleri Başkanı Mehmet Görmez, Kadına karşı şiddetle uğraşacağınıza önce insanlığa karşı cinayetleri önleyin dedi..
--
Şaka gibi la.
Evet bunların kadına 2.sınıf insan muamelesi yaptığı gerçekten koca bi yalanmış..
2.Sınıf bile değilmiş onların gözünde kadın.
baska bir soru:
istihbarat amacıyla kullanılan küçük, dinleme cihazlarına ne ad verilir?
a) pire
b) salyangoz
c) böcek
d) yarasa
nedir abicim bunlar, tamam kademeli zorlasacaksınız anladık da böyle de yapmayın yahu insanın gücüne gidiyor. heleki bazi gariplerim heyecandan bunları yanlıs yapıyor o sandalyeden bir inisleri var titreye titreye. sonra napıyor onlar bilinmez kahırdan, la güler misin aglar mısın la.
turkcell'in biten lys lerinden ardından genc turkcell'lilere verdigi 180 dakikalık bedava konuşma hediyesidir. *
kötü yanı ise sadece turkcellden turkcelle geçerli oluşudur.
s.çıyım turkcell. bi iyilik yapıyosun bari adam gibi yap.
herseyden önce tam baslık : elektrik kesintisini beynin bir kısmının geç algılaması olacaktı. zira aradaki fark cok mühim.
şudur ki bu durum: elektrik gerektiren bir isle mesgulsunuzdur (tv izlemekte, bilgisayarla ugrasmakta, buzdolabının derecesiyle oynamakta vs.) ve bir anda elektrik kesilir. hay kahretsin ya amaan filan dersiniz. sonra ne yapsam ne yapsam derken baska bir elektrikli işe yönelirsiniz. örnegin kapanan bilgisayar ekranından sonra şarjdaki telefonunuz başına gidince " niye şarj olmuyor ya bu?" dersiniz, veyahut gündüz gözüyle banyo yaparken kesilen elektrikten sonra kurutma makinesini fişe takınca "bozulmuş galiba bu." ve sonradan gelen "haa ay kafam, dogru elektrik yoktu". durumunda kalırsınız kısaca.
evet bu tür anlık algı tuzaklarına düşmemek için ne mi lazım? tabikide son zamanlarda gün içerisinde 30 defa elektrigi kesilen ve sizi bu duruma iyice alıştıran ankara büyükşehir belediyesi'nde yaşamak lazım.
yerin metrelerce altındaki oyuklarda seyr halindeyken, o tünellerin, o cakıl cukulların essiz manzarasının görülebildigi, duygusal insanlar tarafından (bilhassa kulagında müzik olanlar) özellikle secilen yerlerdir efendim.
Aşk-ı memnunun senaristlerinin dün gece Milliyet gazetesine yaptıkları açıklamaymış bu efendim.
"Aşk-ı Memnu'nun senaristleri dün CADDE'ye açıkladı: ;Son bölümü ağlaya ağlaya yazdık; Büyük final öncesi herkes nefesini tuttu. Bu gece Bihter'i büyük ihtimalle hazin bir son bekliyor."
bu yazıyı okuyunca insanın aklına şöyle bir soru geliyor:
acaba gecen sezonki finali de sevişe sevişe mi yazdınız ?..
