Güzel hareket ama biraz fazla artis, artislik yapmayıp her gruptan bu işi en iyi yapan kişiye, bu görev verilirse oyun daima kazanılır(dı). Sırf artislik iÇin yapana kesik atmak lazım gelir(di) acımadan.
Erkeklerin de kızların da genel olarak üniversiteye giderken içlerinde daha çok özgür olacağı düşüncesi vardır. Ama bunun bokunu çıkaran herifler, böyle bir başlık açmadan önce özgürlüklerini yollu dediği kızların özgürlüklerine bağlamış, onların özgür olduğu derecede özgür olan dangalaklardır. Eğer o yollu dediği kızlar olmasa bu sadece hücresel faaliyetleri devam eden bir canlı olarak kalacaktı.
- ali ihsan abi ben bugün biraz erken çıkabilirmiyim.
+ sebep
- abi malum 14 şubat biliyosun
+ sen bana söylemişmiydin zabıt katipliği sınavımı vardı.
- yok abi sevgililer günü ya bugün
+ la olum bi siktir git ya ben zaten bunalıyom. 3000 lira elektrik faturası gelmiş.
Bu derece boktan birgündür efendim bu. Cumartesi gecesine denk gelirse tamam, yoksa çok anlamsız diyen insandır.
Mızmız erkek tipi. Ananne gibi sürekli acıktım, karnım ağrıyo, uykum var, gibi şeylerden sürekli dert yanıp. Kış aylarında tek derdi havanın soğuk olması olan erkektir.
Kız dengesizse, yani bir günü bir gününü tutmuyorsa, böyle sürekli değişken bir psikolojisi varsa. Kıskançsa, sizi sizden yani en sevdiğiniz Arkadaşlarınızdan ve şeylerden kıskanıyorsa. Zorsa yani herşeye tamam demiyorsa, sürekli anlamsız kavgalar çıkarıyorsa. Ve en önemlisi tüm bunları düzeltebileceğiniz konusunda çok azda olsa ümit veriyorsa. Bir erkeği değil aşık etmek, hayatını bile kaydırabilirler.
Eğer yolda boş boş yürürken aklınızda iki seçenek varsa, ve bunlar boş eviniza gitmek yada şehri terketmekse yalnızsınız. Gibi cümlelerle yalnızlığı Açıklamaktır.
Beşiktaşıma gerekli olan heyecanı istEmsiz olarak yansıtan insAnın deparıdır, fatih terim yada aykut kocaman gibi gol atınca sanki yemiş gibi triplere girmeyen carloS carvalhalin heyecanını yansıttığı sevinme şekli.
---Spoiler---
1. Bölüm: kainatı yakarım!
2. Bölüm: oley be vurdu be vurdu be sayısal vurdu be!
3. Bölüm: keşke gözlerine baktığımdada konuşabilseydim, keşke bilseydim gözlerinin rengini.
4. Bölüm: agrılardan yerimde duramıyorum de, çok kötüyüm de, hastayım de iyice abart hastalığını yer bu.
5. Bölüm: varlığının tiryakisi, yokluğunun delisiyim.
6. Bölüm: aşkta mantık olmaz dediler inandım.
7. Bölüm: sen benim yüreğimdeki o kıpırtısın leyla.
8. Bölüm: o şimdi onu ben sanıyo ya, ondan evet dedi tüh ya, ardayım ben ya.
9. Bölüm: seviyorum seni be köpek gibi seviyorum.
10. Bölüm: saçına maçına dokunabiliyoZmu istediğimiz gibi, omzuna falan sarılabiliyozmu yani.
11. Bölüm: o doğru an ne zaman gelecek bilmiyorum ama, sonsuza kadarda gelmese ben o anı bekliycem.
12. Bölüm: napıcamki ben vesikalık fotoğrafı muhtarmıyım ben ya.
13. Bölüm: memur oldum, köksaldım. Terk etmedi sevdası beni.
14. Bölüm: odan ne demek ya, odanın duvarları bile tanır seni ya.
15. Bölüm: bende özledim bende.
16. Bölüm: mecnun hangisiydi ya bi tane salak olan vardı ondan mı bahsediyosun.
17. Bölüm: ben seni gözlerine bakınca tanıdım çünkü benim senden başka bildiğim birşey yok.
18. Bölüm: rüyamda seni göreyim diye, dün gece resmini öptümde yattım.
19. Bölüm: iyiki kaçırdın beni leyla ya, valla iyiki kaçırdın.
20. Bölüm: benim ömrüm senin peşinde koşmakla geçiyo leyla farkındamısın.
21. Bölüm: adalardan bir ya r gelir bizlere, aman allah gözlere bak gözlere.
22. Bölüm: bana o kadar sert vurki uyanıyım, uyanmıyosamda göm beni buraya baba.
23. Bölüm: ismail abi sensin zaten ya, sen benim en kral arkadaşımsın ismail abi.
24. Bölüm: ben ne zaman aynaya baksam seni görüyorumki karşımda.
25. bölüm: eğer yol ayrımlarında iseniz. vereceğiniz kararlar şahsiyetinizde büyük rol oynarlar.
26. bölüm: ya bırak allah aşkına şu kıza sarılıyım ya bi kere, şansım varsa belki öpebilecem kızı.
27. bölüm: allahım şu andamı öpüyosun beni, şu dakikamı, o kadar ay bekledim şunun içinmi?
28. bölüm: leylam benim, hayat sensin, dünyam sensin, herşey sensin, gelecekse tüm acılar biz hazırız senden gelsin. bu sevdadan vazgeçersek allah belamızı versin.
29. bölüm: leyla ile ben diye bişey mümkün değil olamaz yani.
30. bölüm: valla çok özledim ya, çiçekler soldu hadi gel artık.
31. bölüm: ismail abi, leyla gitti abi.
32. bölüm: sendemi acaba leylanın kalbi, senmi aldın kızın kalbini.
33. bölüm: sendede bana ait bi ciğer var onu nasıl yapalım.
34. bölüm: ben o ceketi giymem bi daha.
35. bölüm: kalbi bana atarken mecnun dedi.
36. bölüm: her haltın formülü varda aşkın formülü niye yok acaba.
37. bölüm: sen hiç sevdiğini kaybettinmi.
38. bölüm: senide beyzbol sopasıyla korkuttularmı ya. tamam pardon yeri değil şimdi tamam.
39. bölüm: (napcaksın sen bu çiçeği) sahibine götürcem.
40. bölüm: duygularıçürümek üzere olan biri olarak, ölmeyi kafasına koymuş biri olarak, belki bütün bunlardan vazgeçebileceğim bişey birini bulduğumu düşünüyorum.
41. bölüm: malzeme aynıdır, yağ aynıdır, ama tadı aynı değildir ya. acaba ben o tadımı bulamıyorum.
Ve ---spoiler---
42. Bölüm: sen bendenmi hoşlanıyosun kız, banamı yürüyodun sabahtan beri, gerizekalı, saçmasapan geçmiş karşıma bide 1000 yıllık klışe
Kesinlikle nefsi müdafaadan kaynaklanan laf sokmalardır. Yoksa bir erkek bir kıza durup dururken laf sokmaya kalkmaz. Kızın yanlış bir hareketi yada herhangi bir kırıcı gafı sonrası gerçekleşir. Ve sonuçta erkek zekasıyla kızları göt üstü oturtan konuşmalar çıkar ortaya.
Birgün bir arkadaşın doğum günü partisindeyiz, tanımadığım bir sürü insan var ben orda tanıdıklarla oturuyorum. Tanımadığım kızın biri henüz yeni tanışmamıza rağmen üst üste birkaç laf soktu bana. Neyse ses etmedim. Fotoğraf çekinme faslı başladı. içinde bulunduğum pozlardan birini bana göstererek şöyle bir muhabbet başlattı ;
- aaa bak özürlü gibi çıkmışsın
+ bakayım, evet haklısın. Bakabilirmiyim bir diğer resimlere
- al bak
+ (bir resmini bulup) aa bak sende burda sağlam gibi çıkmışsın
Dedim ve dedikten sonra o kız bir daha kimseyle konuşmadı ordaki, peki ne gerek vardı. içim sıkıldı sonra bende anlamadım.
Turkcell'in tek yada ezici bir üstünlük kurduğu yıllardır. Telefonun giden kutusunda güzel mesajlar saklanırdı. Arayıp 32 kere nerdesin diye sormak yada mesaj atmak yoktu. Herkes belli saatte belli bir yerde hiç sözleşmeden buluşurdu. Sokak başı, duvar üstü muhabbetleri vardı. Mesaj yazmak aramaktan daha pahalıydı. Aramada ilk kontör 14. Saniyede gidiyordu. Kafamızda ve telefonumuzda anlamsız geyikler yoktu. -10 derece lan ne soğuk hava diye mesajlar gelmezdi. Kızlara saçmasapan açılmalarda yoktu. ilgilendiğimizi mesajla göstermek gibi saçmasapan bir olayda yoktu. Hayat vardı lan kısaca. Cep telefonu hayatımızamı girdi münasip bi yerimizemi bilmiyorum. Hepimizin bir numarası var seri numaraları şasi numaraları olan makineleriz artık.
- siz saate baktığınızda oda bakıyorsa
- parmağınız bi yere sıkıştığında ta koridor sonundan gelip sizinle ilgileniyorsa,
- dışarda akıştayken size konuyla ilgili bir mesaj atıp daha sonra pardon ya yanlış oldu diye mesaj atmışsa
Uzatmayın gidin konuşun, gözünün üstünde kaş var demeyin gözlerin çok güzel deyin
Genelde monotondur hayatları, renkli bir hayatları varsa bile bunu erkekler sayesinde yaparlar. Erkeklerle birlikteyken eğlenirler gülerler, kızLarla otururken bile muhabbetlerinin %95'ini erkekler oluşturur. Geri kalan %5 ise makyaj giyim ve hava ile ilgilidir. Erkekler ise sex dışında yine erkeklerle eğlenirler. Ajda pekkan'a çakar geçerim diye mırıldAnarak yürürler.
- noldu lan nasıl geçti
+ iyi ya büyük hissediyorum
- kaç bekliyon
+ 67 falan alırım heralde
- 67 ne amına koyum bu nasıl bir beklenti nasıl bir yanlış yaptın
+ ne biliyim ya yazdık işte bişeyler. Biraz kompozisyon gibi oldu. Karı geldi inceledi lan kağıdı.