Öncelikle arka plandaki müzik gercekten cogu sahneyi benim icin daha dokunakli yapti.
---Spoiler---
Acikcasi benim icin de soru basindan beri neden adami 15 sene sonra biraktilar olmustu.
Ayrica o kizin kizi olma ihtimali ilk sahneden itibaren aklima gelmisti. Hic aa öylemiymis dedigim sahne olmadi. Ama olay o degil bence.
Bu dogu kültüründe namus ve intikam olayi hep var anlasilan. Kan davasi diye bir seyin oldugu topraklarda büyüdügümüzden herhalde evil guy in kendini kiz kardesinin intikamina adamasi kimseye cok tuhaf gelmemistir.
Ben finali ve son sahneleri özellikle begendim. Adamin köpek gibi yalvarisi, kiziyla oldugunu ögrenince yikilmasi, bir de normalde herkesin kinayacagi bir olay olan ensest iliskiyi, bak iste herkese olabiliyormus, sana da oldu ya getirmeleri...
bir de kizin barajdan atlayip intihar etmek isterken, abisinin elinden tuttugu sahne gözlerimi doldurdu. Resmen kötü adama daha cok üzüldüm.
yine nefret edenlerin sayesinde gündeme gelmis ayakkabi.
moda ve populer kültürün mantigi olmaz. yasli teyze ya da köylü görünüslü biri giyse salvari ahahahahah köylüü, köylüü olur, moda diye giyenler sik olur. rengarenk satilan lastik cizmeleri üc sene önce birinde görseler ahahahaha amele ahahaha ahirdan mi geliyo, insaattan mi diyecekler, su an bir sürü para bayarak onu giymekte ve sik olmakta. bu ugg da yani populer olmadan once biri giyse ahaha ayi ayagi, hahaha heide'nin dedesinin cizmesi ahaha geyik kostümü ayakkabisi ahaahhah tarkan da kurduyla kosarken giyiyo bundancilar, su an moda diye giyerek yine sik olmakta. zeyna misin ahahhaha, orta dünyadan mi geldin ahahah da bihter giyince bihter cizmesi oldu.
birkac ünlü giysin yeter, kisacasi.
nefret etmenin de anlami yok. begenmeyen giymesin. ama illa fikir beyan etmek gerekiyorsa kisa boylu bayanlarda herhangi bir cizme, bot güzel durmadigindan ilk basta onlar giymesin. bihter cizmesi icin de gecerli bu.
Kiz isteme olayina daha bir profesyonellik getirir. Damat beyin de agzi ne kadar laf yapiyor, bakalim stress kontrolü ne kadar iyi, heycanlanip kekeleyecek mi, eye contact yapiyor muyu ortaya koyar. Sonra damat bey surdan mezun, su iste calisiyora kanmazlar. bakarlar bu damatta yükselmek icin potansiyel var mi. Ayrica damat beyin övülen özellikleri resimler ve semalarla desteklenip, onunla büyük ihtimalle ilk defa tanisan anne babanin aklinda daha iyi kalir. akillarina takilan yerleri not edip, sunum sonunda soru yöneltebilirler. Hem sunum sayesinde olaya bir akis ve plan da saglanmis olur. dcksajdjakdnasjdnsajdaj
sanki olay cok mantiga dayali da, sunum yapinca sacma oldu, neyse.
Simdi böyle basliklar aciliyor, altlarinda aman da ne igrenc kezban entryleri. böyle bir seyin varligi, bunun toplumda gayette kabul eden kesimin varligi demektir.
Böyle tuhaf konusmayi seven olur sevmeyen olur.
Sevmeyenin de umrunda olmaz. Güler gecer en fazla. Muhattap olmuyordur zaten öyle insanlarla. kimseye zarari olan bir sey de degil. Ne umrunda olcak.
agzina kürekle vuranin da, asagilayanin da, bu kezban lafini kullananin da vs tamaminin kuyruk acisi vardir. Reddedilmenin, ilgi görmemenin, begenilmemenin, istediklerini gerceklestirememenin kendilerinde yarattigi gizli ya da degil öfke ile kezban der, ne der saldirir.
bir erkegin hayatinda biri olup olmadigini anlamanin en kolay yolu elinde telefonla uzun msjlasma yapiyor mu diye bakmaktir. cok nettir. internete girip haber okumak ya da oyun oynamak disinda o elde telefonla birilerine mesaj gönderiyor mu? kizlarin aksine erkekler birbirlerine bir ton mesaj atmazlar. kendi aralarinda mesajlasmalar kisa ve net olur. simdiye kadar beni hic yaniltmadi.
bir de bunun sizin mesajlariniza bir ortama gittiginde cevap veriyor mu versiyonu var; ama bu duruma göre degisir. 1 hafta ayrisiniz adam size günde 1 mesaj anca atiyorsa ya deli gibi mesguldur, ki bence süpheli, ya da su an ilgisini baska biri cekmektedir. bu kadarda netim sayin sözlük yazarlari.
en kestirmesi girip facebookundan mesajlara bakmaktir. fb sagolsun boynuzlandigini yakalayan cok olmustur. mesela ben. mesela arkadaslarim. belki de sen. bilemiyorum.
Christmass bölümlerini hem sikici hem sacma oldugundan atlayarak izledigim dizi. Acikcasi böyle bölümleri din propagandasi olarak görüyorum ki zaten noel mucizesi, herkesi affedelim hadi olaylarini kücükken bile mal bulurdum. simdi inanc sahibi olmayan birine hepten komik geliyor. Demek ki son bölümünü de izleyemiyecegim. son bölümlerinde something stupid'i söyleyerek beni cok mutlu etmislerdi oysaki :(
slav kizi diye aglayan, ama annesi gavur gelin istemeyen Türk erkeginin bacisidir.
Edit: Bu arada italyanlar ve Türkler arasinda kil farki pek yoktur.
Not: Gittigim herhangi bir ülkenin ne disini, ne erkeginin cok güzel ya da yakisikli diyebilecek kadar begenmedim. Rus kizlarina öyle ögretildigi icin güzel diyen türk erkeginden daha haksiz olmayan kizdir.
Kendisini surada cekici bulanlar, baska basliklarda Türk kizi gitsin bilmem nerenin kizi gelsin dese de, esasen istediklerinin gayette Türk kizi oldugunu kabul etmis olurlar. http://galeri.uludagsozluk.com/r/hazal-kaya-359393/ Bu ne lan? Bildiginiz 3 cocuk dogurmus, ev hanimi olmus. Bunun aciklamasi da boy kisaligi falan degil. 2 kilo fazlalikla da degil. birkac kiloyla böyle mi deforme olur vücut? http://galeri.uludagsozluk.com/r/hazal-kaya-359391/ Neyse ben zaten kendisini begenmiyordum.
dogadir. Diger türlüsü olsa, hep güzeller güzellerle cirkinler cirkinlerle olsa? Nolur? Dünyada eli yüzü düzgün diye tabir ettigimiz, vasat güzellikte insanlar olmaz. Hep cok güzellerle, cok cirkinler olur. Bu mudur yani? Kimse hic yakinmasin. iyi bir seydir.
Ha bir de söyle bir gercek var. Hepinizin bildigi üzere güzel kiz, begenilen kiz havali olur, egosu olur, hep iltifat ister, herkesten ilgi bekler vs. Peki yakisikli olan erkek, kendisine bakilan erkek? Ciddi ciddi cekilmez kimselerdir. Havasi, egosu ve kimseyi begenmemesiyle, bir tarafinin havada olusuyla havali kizlardan beter olurlar. Etrafinda kendisiyle iletisim kurmaktan büyük zevk alan vasat tipli, genelde tiki bayan arkadaslari belki bir sans icin beklerler ama gercekte kim bunlarla ciddi iliski yasayip, bunlara tahammül edebilir bilmiyorum.
Arkadaslarimla bir cafedeyiz. yan masadaki kiz cocuga hediye vericek. biz liseye gidiyorduk, onlar üniversite ögrencisine benziyordu. Gözümüze carpti hediye paketi, tabi baskalarinin da. Cocuk da hevesle acti. Kiz böyle ona mutlulukla bakiyor. Icinden nutuk cikti. Evet bildiginiz nutuk. kapagi falan güzeldi bak. Ama cocuk daha kisisel mi artik romantik mi bir sey bekliyordu bilmiyorum ama nutuk beklemedigi o yüzündeki birkac saniyelik dumur ifadeden belliydi. Etraftaki masalardaki herkes cocugun yüz ifadesi karsisinda sesli güldü lan.
metrobüs zaten ne demek ki? Yapiyorsan metro yap, diger türlüsü her türlü otobüstür. Kendi yolu olsa ne olmasa ne? ayni rezillik. Uzun otobüsün adina metroyu getirince oluyor mu yani?
dreamers da ilk basta cok begendigim sonra gögüslerini acinca iyy bu ne laa diyerek kapatmama yol acan kadin. o zamandan beri gözüme güzel görünmemekte. kendisiinin yüzünde biraz iticilik olmakla birlikte en azindan dreamersda baya cekiciydi. yalniz egri oturup dogru konusucak olursak, öyle inek memesi gibi memeleri olan kadinin 34 bedenin üstüne cikmaya baslamasiyla memeleri bildigin nineler gibi karnina gelir, ha hep böyle kupkuru kalirsada yaslilikla o memelerden bildigin beli bükülür. ayrica cok zayif, kisaca begenmiyorum.
genel olarak birkac hic olmamis coveri disinda izlemesi eglenceli dizi. birkaci ise orjinalinden bence iyi.
bir de bu dizinin Rachel Berry'i gibi tuhaf bir karakteri var. acilarin cocugu kaslari, devasa burnu ve manyak kisiligi ile benim icin izlemesi en rahatsiz edici olan karakter. bir de yüzüne sürdükleri ne bilmiyorum fakat o ne ya, öyle bir parliyorki arasira agladigini tahmin ettigim sahne oluyor, yüzünün makyajinin normal parlamasi mi yoksa agliyor mu ayirt edemiyorum. 4. sezona basladim artik onu göstermezler diye umuyorum ama, bakalim. Hep derim Cirkin olan oyuncu olmasin, bu da görsel sanat diye.
iyice boka sarmasiyla izlememe karari aldigim dizi. ilk cikisindan itibaren izlememe ragmen artik dayanamaz oldum.
su anki dexter ile baslangictaki arasinda daglar var. bizim sevdigimiz karakter giderek her sezon ilk halinden kötü anlamda uzaklasti. yine de ilk sezonlari iyiydi. fakat dexter'in ders almasi gereken bir sürü sey olurken ders almanin tam aksi seklinde davranmasi artik ölse de kurtulsak durumuna getirdi.
yanlis hatirlamiyorsam öldürmek yerine önce becerdigi lila rita'nin cocuklarini mi ne yakacakti, arthur'u öldürmedi öldürmedi en sonunda arthur rita'yi öldürdü. lumen ile birlikte olmak icin de basina hic yoktan is acti. ilk sezonda az daha debra ölecekti. 6. sezonda da yine öldürmedigi adam harrison'u kacirdi. yani daha ne olabilir. hem kendini hem baskalarini tehlikeye atmaktan kacincagina giderek basina daha cok dert aciyor.
7. sezondaki hannah olayi tam bir sacmalik. resmen bu kadini koyalim daha cok reyting alalim demisler. hannah'i canlandiran karakteri ne seksi ne de güzel bulmasam da olaya eminim eli pantalonunda ergen ilgisi getirmistir de ya biz bunun icin mi izliyoruz dexter'i? dexter'in onunla birlikte olacagi belliydi basindan yalandan bikac bölüme gereksizce yaydilar. o masadan kaldirip sevisme sahnesi sacmaligin artik son noktasiydi. bir de diziye isaac diye kendi basina 3 adami indirebilen rus mafya babasi karakteri dahil olmus. dexter'in pesinde biz neyi izliyoruz? adam zehirleyip mal varligina konan bahcevan kizla dexter'in yiyismesini. birak ya.
Edit: Entrylerden gördügüm kadariyla iyice sicip sivamistir. Zaten hicbir güvenlik kamerasinin olmadigi bir sehirde yasadigini izleyenler kabullenmisti. simdi de kim oldugunu bilen hannah'i hapse mi ne göndermis. E yuh artik. iyice süzmeye dönmüs.
nasil bir reklama sahip oldugunu anlamadigim parfüm. kadinin güzelinin gözümüze sokulmasina alistik artik kimseden etkilenmez olduk zaten de buradaki adam agzimi acik birakti. böyle karizma bir reklam daha yok benim nazarimda.
evet türk erkegi izlesin sonra insanligin utansin aglasin, bir de millete kezban diyorum tipimi sey edeyim desin. evet bu amacla yapilmis.
her sene geleneksel olarak 5 kasimda filmin fblarda resmi paylasilir. ilgi cekilir like alinir. sonra hayata geri dönülür. tam ergen isidir. bir dahaki sene yine o resimler paylasilmak icin beklenir falan.
gelenek görenek harika ikilisi ile tam da herkesin istedigi gibi yetismis olabilir. cok fazla film dizi izlemis olabilir. dügün olmazsa elalem ne deeer vizyonlu bir insan olabilir ki öyleyse elalem kisir mi bunlar demesin diye evlendikten sonra hemen cocuk calismasina da girecektir. belki de parasi cok gösteris yapmayi seviyor bilemeyiz.
lisede liseden nefret etmem sebebiyle katilmadigim, fotolardan gördügüm kadariyla herkesin kendine yakismayani bulup giydigi, alkolun etkisiyle kavgalarinda yasandigi gece.
üniversideki versiyonuna da henüz katilmadim. yalniz ben türk kültürü ile baloyu pek özdestirmedigimden katilir miyim hic bilemiyorum. yani her sene fb sagolsun katilan tanidiklarin boy boy resimlerini görüyorum da yani o kiyafetler ne? tüm sene bunun icin ne gezdin? insanlarin vucut tiplerine olmayacak ne kadar kiyafet (kiloluya dar, kisaya normalde kisa olmasi gereken ama onda uzun duran elbise, büyük gögüslüye ona göre olmadigindan düsük gögüslü gösteren kolsuz elbise)varsa giydikleri, sacma sapan aksesuar, orda burdan kumas demeti, sarkan kumas, parlak kumas (özellikle mor ve lacivert), herkese tabiki bukleli topuz, ilerledikce ciplak ayak fotolar... erkeklere gelince, onlar zaten oraya halay cekmeye gelmis gibiler ki halay nedir ya dügünde misin baloda mi? o ablalarin da ayakkabilarini roman havasi oynarken cikardiklarina nerdeyse eminim. yani balo da balo, bari hakkini ver.
zaten bir sene gezip en sonunda kendine hic olmayacak elbise, ayakkabi,canta üclüsünü aliyosun. kac bin euroluk elbise diktiren var. komik görünmemek icin bir de iki ay falan dans kursuna gitseydin ne olurdu? elbise ve ayakkabi alip gidince oluyor mu? okul da ederinin ne kadar üstünde para aliyor zaten orasi bariz de bari, bir dans hocasi tut, kisa bir süre önce balodan dans toplulugu baskanina de ya da haftada 1 saat vals + baska bir dansi göstersin, isteyen katilsin. erkeklere de barzo denince , hödük denilince kiziyorsunuz ya, baloda halay ceken adama baska ne denilcekti? kiyafet derdin bile yok.
insanlarin kalite denilince anladiklari balonun yapidigi otelin adi, kiyafetlerini aldigi markanin ne derece pahali oldugu, ne kadara diktirdigi oldugu sürece komik ve gülünc olmaya devam edecek etkinliktir diyip bitirelim.
(bacaklarini gözlemleyip genelleme yapabilecek kadar türk lezbiyenle tanisan adama helal olsun)
türk abazalari kendilerini yurt disinda arapca konusan teröristler olarak tanitmadilarsa, yukaridakinin de herhangi kimsenin reklamiyla alakasi yoktur. tipik beyni bos amerikan dizisindeki yollu karakterin komik olma cabasidir. hayir bunu duyan arka fondaki gülme sesiyle gülerken ne düsündü acaba? ben cevap vereyim, hicbir sey. düsünen de arap ülkesinde oralarda lezbiyen olunuyor muymus diye düsünmüstür.
izleyip güldügünüz diziye cidden...
not: yurt disinda spora yüzmeye falan giden bayan arkadaslariniza sorun. türk kizinin kil tüy temizligi diger milletlerinkinin bayaa üstündedir. baska temizliklerden bahsetmiyorum bile ona göre.
yurtdisi egitim görüsmelerinden birinde sahit oldugum olay:
-kac yasindaki adamin velisi:
"e bizim oglumuz söyle iyi böyle iyi, odtüde okuyor ama napsin iste ortalamasi iyi degil, sonucta sayili cocuk girebiliyor" vs vs "e bunun peki bizim basvurumuzda artisi var mi?"
-danisman:
"malesef yok. hatta hic yok. yurtdisinda türkiyedeki bazi okullarin isimlerini bazilari bilinse de, genelde ortalamaya bakiyorlar."
-veli: " aaa ama odtüde sonucta sayili cocuk.."
-danisman:
"yaa di mi? malesef. sütcü imamdan mezun birinin sansi oglunuzla esit"
bu olayi tip okuyanlarinkine benzetiyorum. Bilirsiniz doktorlar diger meslekleri alcak görür, eslerini kendi meslekten secmeye calisir, hatta esleri baska meslekten olanlari disladiklari olur. bunun da tek aciklamasi o kadar cileden sonra hayatlarini bok gibi yasamalaridir. o adam da kendini öyle tatmin eder. bence bu topic de cok farkli degil.
her bakimdan batik istanbul'un örnek gösterilmesi ile dogru yolda giderken über sacmalanmis resmen. ankarali'nin daha dogrusu ankara'nin fakir kisminin akilsizligina diyecek yoktur. lakin bu akilsizlik türkiye'nin her yerine aittir, ankara'ya özgü degildir. fakirlestirip, sadaka gibi bulgur makarna verip halkin destegini almak taa romalilar vaktinden gelir. bunu akilsiz ankara vatandasi ile belediye baskani icat etmemislerdir. türkiye'deki neredeyse tüm sehirler icin de gecerlidir.
not : belediye olarak eskisehir'i falan örnek göster de gülmesinler bari.
neredeyse klasik olmamis hicbir romani okumamam nedeniyle (bkz: evet cooluktan geberiyorum)herhangi bir kitabini okumadigim bayan. yalniz kendisinin ermeni soykirimindan baska bir seyle gündeme gelmemesi kendisini gözümde pek de okumaya deger biri yapmiyor. fransa ödül vermeyecek olsa baska konuda yazar yazmaz bilemem ama türkiye'de egitim almis birinin (ama orasinin egitim dili inglizjeee demesin kimse bosuna) baska dilde kitap yazip türkceye cevirdigini duyunca sesli güldüm. türk insaninin bu kompleksleri yok mu. popularitenin gözünde iki kat über, benim gözümde iki kat daha bayagi oldu.
dinin bilim sayilmasina hic bir anlam veremememden artik hic anlayamayacagim olaydir.
yani baska bir evrende diyelim, ben mcdonalds big mc menü'ye tapsam baskalari da bana katilsa, buna tapan insanlari bunlarin degerlerini, cikis noktalarini falan arastirsam bu calismalarimi bilim saysalar, sonra okulda bunu din ve ahlak dersinde göstersem, uygulamali olarak beraber ögrencilerle big mc menüye tapsam mayonez siksak icine mesela... ne var? bu sirada da ingilizce bir seyler söyleyebiliriz. noldu sacma mi? ha inanmayan insan oturup kalkip yere yatip arapca anlamadigi seyler söyleyince sacma degil, bu sacma? niye sacma? mcdonalds menüyü ben görüyorum, ben yaptim diye mi? buna karsilikta benim dinim en azindan elle tutulur gözle görülür bir sey, gökte yasayan bir sey degil desem? hani senin tanrini göster gösterebilir misin desem? nolcak?
inanc ispati olan bir sey degildir. ispati olmayan seye de kimsenin inanma zorunlulugu yoktur. sapik yuvasi türkiye'nin de asla %99 u müslüman degildir. nüfus kagidina sormadan müslüman yazmakla ancak türkiye'deki kadar müslüman olunur. cocuklarin kafasini kücük yasta islami bilgilerle doldururken iyi, hristiyan ülkelerdeki türklere hristiyanlikla ilgili ders verilcekse kötü? yok ya? neden? herhangi bir inanc sistemi niyeyse illa zorba kafasindadir. fakat millet zamaninda reform yapmis, asmis bazi seyleri. kul köle olma zorunlulugunu en azindan kaldirmis. fakat bu nasilsa müslümanlarin en sevdigi sey oldugundan böyle bir dayatma kültürü kendinden cok emin bir sekilde devam ediyor.
bu tartismada ,o zaman matematik de fizik de okutulmasin secmeli olsun, problem cözmek zorunlu olmasin diyen arkadaslar gökten indigi varsayilan seylerle, bugün kullandigin varsayimlarla degil direk hayatini kolaylastiran, yeri geldiginde tedavine yardimci olan seylerin temeli ayni kefede degildir.
