içinde bir his vardır, birazdan girecegin sınavdan iyi hatta çok iyi bir not alacaksın..
sınava girersin, asistanlar soru kağıtlarını dağıtmaya başlamışlardır..evet sıra sana gelmiştir,asistan kağıdını uzatır.iç çekerek soru kağıdını ellersin,onu hissedersin ve bir an sonra kağıtta ki sorulara göz gezdirmeye başlarsın..ama hiçbir şey sınava girmeden ki umudunu kırmaya engel olamamıstır şimdiye dek..ve olamayacaktırda...
taki butun sorulara goz gezdiripte yüz puanlık sorudan maksimum 20 veya 25 alacağını anlayana dek..evet o umut sonmustur..hatta patlamıstır kafanın icindeki o iyi bir not alacagım baloncugu..ve o kadar şiddetli olmustur ki bu patlama beynin darmaduman olmustur..bildiklerini bile bilmez hale gelmişsindir..
ve yaklasık yarım saat sonra ilk kağıdı verenlerle birlikte kendini sınav salonundan dısarı atarsın..ağzından çıkaçak ilk cümlecik bellidir... vay a.q....
aşk ın tarifini yapmak mumkun mu..
aşk ne zaman başladı tam anlamıyla bilmek mumkun mu..
"aşk bitti" diyebilmek onu yaşayana, hissedene yakışırmı..
bu nasıl bir duygudur,nasıl bir histir..
aşka bitti diyebilmek için ilk once tanımlanması gerekmiz mi bitenin..
aşk bitmez..onun yükünü taşıyamayanlar biter..
kendilerine bitmeyi layık goremedikleri için sahip oldukları belkide tekşey olan "aşk" a bitti derler..
Cancun dünyamızın gözde tatil yerlerinden. Avrupalı, Asyalı, Amerikalı burada bir araya gelir, birlikte eğlenir. Küreselleşmenin simgelerinden. Uluslararası kongre turizmi merkezi. Ülke ekonomisine katkısı büyük. Dünyanın en zengin ülkeleri G8'lerin liderler zirvesi için toplandıkları, geleceğimize yön verdikleri yerlerden biri. Cancun'un başarısı, başka bir çok ülkede tekrarlanmak istenen bir örnek.
Maya dünyanın en eski uygarlıklarından. Cancun'un da bulunduğu Orta Amerika'da yaşayan Mayalar, eski Yunan ve Roma ölçüsünde bir mimari geliştirmişler. Şehir planlamasında, matematikte, astronomide yarattıkları, kendilerine özgü yazı sistemleri, takvimleri, türümüzün zenginliklerinin sayılı örneklerinden. inişli çıkışlı tarihlerine rağmen ispanya'nın istilasına kadar kültürleri açısından dünyamızın en dinamik uygarlıklarından. Bugün sayıları 6 milyon olan Mayalara istilacı ispanyolların hâkimiyet kurabilmeleri 200 yıla yakın sürümüş.
Rigoberta Menchu Mayalara özgü geleneksel elbisesiyle geçen ay Cancun'da beş yıldızlı bir otele gider. Kapıdan girer girmez otel yetkilileri tarafından kovulur. Cancun sokaklarında turistik eşya satan, dilenen yerli Maya halkından birinin böyle bir yere girmeye cüret etmesine doğal bir tepkidir bu.
Kapıdan kovulan Menchu, "Benim kim olduğumu biliyor musunuz?" dememiş. Dememiş ama otel müşterileri tarafından tanındığından kovulmasına müdahale edilmiş, olay basına yansımış. Meğer Rigoberta Menchu Cancun'a Meksika cumhurbaşkanının davetlisi olarak gelmiş. Kendisi ayrıca Guatemala'da cumhurbaşkanı adayı olmuş, Nobel Barış Ödülü sahibi. Güney Amerika yerlilerinin insan hakları için mücadele veren biri.
Otele girmek isteyen kişi Rigoberta Menchu olmasa bu olayı ben de ne öğrenebilecektim ne de şimdi, dünyanın bambaşka bir kıtasında bu insanın başına gelenleri bu satırlarda paylaşabilecektim.
Günümüzde kıyafet tartışmalarının sürdüğü, insanların kıyafetlerine göre hangi kapılardan içeri girebileceğinin tartışıldığı bir ülkede yaşayan biri olarak da olay dikkatimi çekti. 27 Mayıs askeri darbesinden bu yana Cumhurbaşkanlığı Köşkü'ne Çankaya'da köşkleriyle komşu olan kuvvet komutanlarıyla, bugün Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde yaşayanların kapılarındından kimlerin girebileceğinin tartışması, hem Menchu'nun başından geçenler kadar, armut ve elmanın birbirine benzemediği kadar, bize uzak hem de o kadar yakın.
bu laiklikle ilgisi olmayan, haberde de yazıldıgı gibi ozel hava yolunun kendi prensiplerine aykırı oldugu icin bayanın ucaktan indirilmesi gereken bir durumdur.
olayın laiklikle alakalı olabilmesi icin devlet, yani kamu olayı olması gerekmektedir.
sadece gulup geçilmesi gereken, dunyada insanlar aclıktan olurken, ulkemizde işsizlik almış başını gitmişken bu ve bunun gibi haberleri yapan ve bunları okuyup entrasan yorumlar yapabilme yetisine sahip olan insanların biraz kendi oz degerlendirmelerini yapma vakitlerinin geldigini anlamaları gereken olay.
vaktiyle, saçma sapan şiirler yazan bir şair, molla cami'nin meclisinde,
-üstat, demiş, dün gece rüyamda şiirler yazıyordum ki hızır aleyhisselamı gordüm. mübarek ağzının tükürüğünden bir parça benim ağzıma tühledi.
mola cami, adamın, şiirlerinde keramet sezilmesi için böyle söylediğini ve güya hızır'ın feyiz verici nefesine mahzar olduğuna dair yalancı şöhret peşinde koştuğunu anlayıp cevabı yapıştırmıstır:
-be ahmak, öyle değil! bence hızır aleyhisselam bu şiirleri senin yazdığını görünce yüzüne tükürmek istemiş, ama o sırada ağzın açık olduğundan , tükürük suratına geleceği yerde ağzına girmiş!..
onbes gunde yaklasık 30 film ve bir suru program indirmenin ardından yasanılan, iki de bir bilgisayarın başına gelip indirme hızı kaç diye bakmama durumu.
eski tiryakiler, ramazanda afyonu macun haline getirir ve mercimek büyüklüğünde toplar yapıp her sahurda iki üç tane yutarlarmış. ancak her bir macunu sırasıyla bir, iki, üç kat kağıda sararlarmış. boylece kağıt, midde öz suyunda eriyince macun midede dağılır ve keyif bir kaç saatliğine kadar devam edermiş.iki kat kağida sarılı macun daha geç, üç kat sarılı olan daha da gec mide öz suyunda erir ve boylece keyfin daha bi devamlı olması saglanırmıs. ancak bu planın yolunda gitmedigi yani afyonun kağidının zor parelendiği yahut kana karısmanın geciktiği durumlarda tiryaki krizlere girer ve dış dünyadan adeta koparmıs.
konusulan veya yapılan şeye uygun cevap verilemeyen, anlama ve algılamada geciken durumlarda kullanılan bir soz, artık zamanımızda deyim halini almıstır.
bide 2002 de cıkan 28 days later var.bu film onun devamı niteliğindedir. sonu yeni başlangıclara acıktır. yani yapımcılarından yakın bir zaman da yeni bir film gelebilir.
muhtemelen muhendislik fakultesinde 7 yıl gecirdikten sonra okuldan atılan, sonra da bir af ile yeniden o fakulteye donen, ısrarla ben muhendis olacagım diyen insanın diyemediği şey..
karsınızdaki insanın sizi anlamadıgını düşünmenize, bu anlamama olayı kronik bir hal aldıgında kendinizi bir anda o insadan kilometrelerce uzakta bulmanıza(yani ondan bir anda sogumak, buz kesmek)sebep olabilecek karmasık, can sıkıcı bir durum.
içindeki artıkların orda kalma sürelerine gore farklı olusumların meydana gelebileceği, ozellikle sıcak yaz gunlerinde 24 saatlik bir surede bile agzı acıldığında leş gibi koku yaymaya başlayacagına kesin olan çöplerin saklandığı kutu.
insanın o an mı yoksa haketmeyen kişiyle birlikte gecirdigi butun anlar için mi ağlaması gerektiğinin farkına vardıgında ağlamasını kesecegi ve içinde buyuyen nefretle karısık hırs duygusunu yasamasına sebep duygunun oncesinde yapılan eylem..
sevdiceğinizle ayrı şehirlerde olmak zor iştir, dayanılmaz bazen..
bazen aklınıza tak eder, içinizden ona sarılmak onun o mis gibi kokusunu içinize çekmek, ellerini okşamak, ipek tenine dokunmak gelir ama nafile.. o sizden kilometrelerce uzakta başka bir şehirde yaşamaktadır. dokunamaz, koklayamaz, hissedemezsizin sevdiceğinizi..
sevdiceğinizle ayrı şehirlerde olmak zor iştir, dayanılmaz bazen..
içinizde ki o ansızın şahlanan duygu yine içinizde kalır.. kimi zaman burnunuzun direği sızlar, kimi zaman ona duyduğunuz ozlemden, aklınıza gelmesine bir turlu mani olamadığınız o guzel yuzunden, birlikte yaptığınız guzel şeylerden geriye sadece gozlerinizden akan bir kaç damla göz yaşı kalır..
sevdiceğinizle ayrı şehirlerde olmak zor iştir, dayanılamaz bazen..
hele bazen tek kalırsınız. kimseler olmaz yanınızda. yalnız başınıza kaldıgınızda aklınıza o dank eder bir balyozla kafanıza cakılmıs gibi.o dur hep aklınızdaki.o oda da, o evde, bıraktım bunları aynı şehirde bile degilsinizdir. aranızda dağlar vardır. aşılması zor yollar.
sevdiceğinizle ayrı şehirlerde olmak zor iştir, dayanılmaz bazen..
benim iki tane sahip oldugum, kucukken surekli oldurme planları yaptıgım (cunku beni her işe yollarlardı. mesela; bodysilk kapı, bodysilk telefon, bodysilk şu, bu o... ), ancak yas 20 yi gecince ve ablalar evlenince abla demekten daha bi şevk aldıgım, zeynep' imin ve aybükemin anneleri olan cok saygıdeger varlık(lar).
iki gün sonra ev arkadısımın evine gitmesiyle başıma gelicekolan, gecen senede yaşadıgım, işten geldikten sonra insanı can sıkıntısından patlama noktasına getiren yalnızlık çeşidi.
il olmaya aday ilçerimizdendir.
kışın bile hic biyerde goremeyeceginiz kadar turisti gorebilirsiniz. yada pardon onlar artık turist degil ilcenin yerleşik sakinleri olmus vatandas gozuyle bakılmaya yakın insanlardır.
gece hayatı ilçe merkezinde belediye tarafından konulan bir yasakla gece 03.00 de bittiği icin turist kardeslerimiz eglenmek icin Mahmutlar beldesindelki AUDutoRiUM disco ya akın ederler.
cok sıcak ve asırı nemli bir havası oldugunudan ilk gittiginizde vucudunuz nemden yapış yapış olur ve bu duruma alışmanız yaklaşık bir gun sürer.
tatil icin güzel bir yerdir ancak muğla ilimizin gökova beldesini tatile gideceklere önerebilirim. hem sakin hem temiz hemde dogayla daha bi iç içe olmanıza elverişlidir.
son gunlerde keşfettiğim cakma bir klibe sahip olsada guzel bir şarkı.
Dönmez olsun dönmez olsun,
Sensiz bu dünya dönmez olsun,
Sönmez olsun sönmez olsun,
içimdeki ateş sönmez olsun,
Bu şarkı bizim olsun, aşkımız sonsuz olsun,
Gönlümün pınarında adın ceylanım olsun.
Görmez olsun görmez olsun,
Sensiz bu gözlerim görmez olsun,
Sevmez olsun sevmez olsun,
Kalbim başkasını sevmez olsun.
Bu şarkı bizim olsun, aşkımız sonsuz olsun,
Gönlümün pınarında adın ceylanım olsun.
Geçmez olsun geçmez olsun,
Sensiz bu ömrüm geçmez olsun,
Gelmez olsun gelmez olsun,
Ayrılık bize gelmez olsun,
Bu şarkı bizim olsun, aşkımız sonsuz olsun,
Gönlümün pınarında adın ceylanım olsun...