Youtube'un hesabıma yaptığı engelleme sonrası keşfettiğim başarılı video paylaşım sitesi. bu da video klip çalışmalarımı derlediğim kişisel sayfam. sinema ve müzik meraklılarına tavsiye olunur. http://vimeo.com/enderd
Yüzümde büyük bir gülümsemeyle sinema salonundan çıktım. Kesinlikle çok eğlenceli. Benim gibi 80'ler çocukları için hazine değerinde. Sonraki kuşaklar içinse ''harbi aksiyon filmi nasıl olur?''un cevabı gibi. Stallone - Van Damme ve Statham - Adkins kapışması, Lundgren'in komedi performansı, Norris - Schwarzenegger - Wills sahneleri, açılış sekansı vs... vs... Tek üzüldüğüm Jet Li'nin perdede çok kısa görünmüş olmasıydı ama açılıştaki Jet Li performansı için bile tekrar tekrar seyredeceğim film The Expendables 2.
Yani şimdi kim ne derse desin, 65 yaşına ermiş bir adamın çıkıp; bu kadroyu toplaması, filmi yazması, yönetmesi ve başrol oynaması zaten takdir edilesidir. Hee senaryo yokmuş, oyunculuk berbatmış, efektler kötüymüş, müş de müş. Benim gibi 80 model abilerin tadına varabileceği filmlerden biri var karşımızda. Bi nevi, Stallone'nin kavuğunu Statham'a devrettiğinin resmidir de diyebiliriz. Ama daha durun, The Expendables 2 yolda. Hem de kadroya Willis, Schwarzenegger, Van Damme ve Norris katılarak. Ben ilkini kocaman bir keyifle seyretmiş biri olarak şimdiden heyecan yapmaya başladım. Umarım ikinci filmde Jet Li asıl hünerini sergileyebileceği alana kavuşur, ilk filmde malum biraz şamar oğlanı durumu vardı. ikinci filmde yönetmen Simon West olacak. Açıkçası yönetmen olarak vasat bir isim ama umarım filmin aksiyon sahneleri ucuz yönetmenlik hatalarıyla harcanmaz. ilk filmde Stallone hızlı kurgu ve kesmelerle özellikle dövüş sahnelerinden alacağımız tada biraz tuz ekmiştir ama olsun. Dikkatli gözler için enfes sahneler bolca yer almıştır. Yaşasın 80'ler ruhu, yaşasın The Expendables!
''Estağfurullah hocam, emredin inşallah!'' repliği ağzına yapışmış olan Oktar Babuna yalakasıyla beraber sundukları ingilizce sarkıntılık programı akıllara ziyandır. En az bir kere seyredilesi, ibret alınası. Sonuna kadar din sömürüsüyle, düşünmekten aciz beyinlerin yıkandığı bir memlekette bunun gibilerin sonu ne yazık ki gelmeyecektir.
Kafasına yatmayan yayınlara ceza veren, örümcek beyinli hatta bence beyinsiz, insan suretli varlıkların idare ettiği ne idüğü belirsiz kurul. Sözde, Türk aile yapısını ve çocukların bedensel ve zihinsel gelişimlerini korumak adına kafasına eseni yapabilenlerin kurulu. Bi boka yaramadığı gün gibi belli olsa da iktidar zihniyetiyle çalıştıklarından sırtları kolay kolay yere gelmez efendim. Zamanında depo bekçisi olarak çalışan adamı bugün kurum içerisinde idari bölüme yöneticilik pozisyonuna atamalarından da ne oldukları bellidir aslında. Ne demişler yıllaaar önce, ''devletin malı deniz...'' Yiyiniz, sömürünüz efendim. Afiyet olsun, biz de tatlı uykumuzdan aman ha uyanmayalım olur mu?
Kötü bir film, başarılı bir video klip. Marilyn Manson ''If I Was Your Vampire'' yorumuyla! Filmi yalnızca 5 dakikada özetlemek için ideal fırsat. http://vimeo.com/26157259
Sezai Paracıkoğlu - Esme(Deli Rüzgar) Müzik Videosu. ''incir Reçeli'' filminden sahnelerle tarafımdan montajlanmıştır. Filmin meşhur metro sekansı videoda farklı bir şekilde yer almıştır, buyursunlar. http://vimeo.com/25451677
Türk Sineması'nın dönüm noktalarından ve kilometre taşlarından biri. Değeri yıllar geçtikçe daha iyi anlaşılacak çünkü bir benzerinin daha uzunca bir süre gelmeyeceğini düşünüyorum. Ve filmle ilgili iki önemli video. Hayko Cepkin ''Yol Gözümü Dağlıyor'' yorumuyla müzik videosu ve Clint Mansell'in müthiş ''Dead Reckoning'' bestesiyle kişisel fragmanım. http://vimeo.com/20405878http://vimeo.com/19744346
Harika ''Sweet Dreams'' düzenlemesi ve harika Emily Browning vokali, Zack Snyder usulü görselliğin ve aksiyonun tavan yaptığı, kimilerince nefret edilen, kimilerince pek bir sevilen, büyük usta Scott Glenn'in ayrıca renk kattığı film. Bu film neymiş, bu ''Sweet Dreams'' nasıl bir şarkıymış, Emily nasıl söylemiş? diyenler buradan bir göz atsın derim. Filmi sevenler grubuna dahil olduğum için bu video klip tarafımdan kotarılmıştır. iyi seyirler. http://vimeo.com/27099437
O kadar çok ki. Bazılarına parayla ulaşılıyor olsa bile paranın kendisinden kat be kat değerli olan her şeydi. He-Man maskesi, Kara Şimşek ve Mavi Ay seyretmek, öğlen uykusu, uyku sonrası dışarı çıkmak, sokak lahmacunu, şekerli yoğurt, allı güllü, şimdi adı beze olan bildiğimiz kaymak gibi kaymak, çubuk dondurma, Turbo sakızları, Filo Maket, Pembo, Tipitip, akşam ezanı, annenin ve babanın işten dönüşünü camdan seyretmek, iftar topu, karda oynarken ıslanan ayakları kaloriferde ısıtmak, kokulu silgi hele ki motosiklet figürlü ise, Neşe Gazozu ve simit, babaannemin kucağı, anneannemin ve dedemin verdiği huzur, anne ve babanın arasında uyumak, üç tekerlekli ilk bisiklet, su tabancası, mandalla köpük yapmak, balkonun korkuluklarından ayaklarını sarkıtmak, her oynayıştan sonra filesine tekrar doldurulan renkli misketler, ailenin yeni miniğinin aramıza katılma heyecanı, Barış Manço ile bayram sabahları... Ve daha onlarcası, artık bi çoğu yok ne yazık... Gözlerimizde buğu, kalplerimizde hüzün... Emin adımlarla sona doğru.
Risklidir. Temel yüzme durumunu kavrayan arkadaş daha sonra; kurbağalama, kelebekleme, sırtüstü vb. stil yüzüş denemeleriyle sizi çileden çıkarabilir. Kulaç atarken suya çok hızlı vurdurduğu kollarından fışkıran tuzlu deniz suyuyla gözlerinizi yakması da cabasıdır.
Sherlock Holmes serisinin ikinci filmi ''A Game of Shadows''un ilk fragmanında kullanılan ''Unstoppable'' ile keşfettiğim grup. Müzik vesilesi ile fragmanı onlarca defa başa sarıp seyretmişliğim vardır. Çok yakında ''Braveheart'' filmine yapacağım video klipte kullanılacak olan eserdir aynı zamanda. Tamamlandığında buradan meraklısıyla da paylaşacağım.
Lost in Translation! Galiba Bob Harris karakterinde kendimden çok şey bulurum. Her defasında aynı karmaşık duygularla seyrederim. Hem gülerim, hem ağlarım... Ve sanırım öyle bir aşkı bulamadığım için filmdekiyle yetinirim. Bill Murray konusuna daha sonra ayrıca değinirim.
Yönetmen-senarist Kurt Wimmer'in bugüne kadarki en iyi işi bence. Konusu, farklı aksiyon tarzı ve pek tabii Christian Bale, Sean Bean, Emily Watson gibi harikulade oyuncular ve performanslarıyla seyredilmesi gereken bir film. Apocalyptica Beethoven's 5th Symphony yorumuyla bir başka güzel, nasıl mı? http://www.facebook.com/v.../video.php?v=456176824395
Vallahi bu kadar aradan sonra Mel Gibson'u seyretmek güzeldi. Klişeymiş, sıradanmış vs. vs. Bir çok şey söylendi bu filmle ilgili ama ben yalnızca baba-kız ilişkisinin duygusallığıyla bile beğendim bu filmi. Bon Jovi'den ''It's My Life''a klip bile hazırlamışlığım var, göz atmak isteyenlere buyursunlar.http://www.facebook.com/v.../video.php?v=466583579395
Nam-ı diğer ''Kuşlastik''tir. 80 kuşağı çocuklarının en az bir defa eline almış olduğu, atış esnasında lastiği fazlaca gerdiğinizde kendinizi bile harcayabileceğiniz, kullanımının kolay olduğu kadar da zor olduğu emsalsiz silah.
Nam-ı diğer ''Kuşlastik''tir. 80 kuşağı çocuklarının en az bir defa eline almış olduğu, atış esnasında lastiği fazlaca gerdiğinizde kendinizi bile harcayabileceğiniz, kullanımının kolay olduğu kadar da zor olduğu emsalsiz silah.
Pedal çevirme hızınızla doğru orantılı olarak, sıkıştırılmış şişenin çıkardığı motosiklet sesi efektini de kontrol edebildiğiniz hadise. Ama ne zevk alınır hiç anlamadım, çocukluğumda bile. Bazı sivri zeka arkadaşlarımın her iki tekerleğin her iki yanına da şişe sıkıştırıp hiçbir yere gidemediklerini hatırlarım, meh meh meh...
Zamanının ötesinde bir müzik adamı. 1999 yılında Taylan Biraderler imzalı ''Sır Dosyası'' için bestelediği jenerik müziği ''Ahura'' ile bugün bile tüylerimi diken diken eden şahsiyet. Belki, Zaferlerim, Kahpe, Gümüş, Gitti Gider... Bu liste gider de gider. iyisi mi edinin, dinleyin.
Gönderebilir mi ki? Belki bir sonraki genel seçim vaatlerinden biri olabilir. ilk Türk astronotu aya ayak basacak! Muhtemelen de uzay mekiği ile değil de uz''ak'' mekiğiyle gönderilir gideceği yere.
Bence Michael Bay sinemasının en dişe dokunur filmi ve şimdilik zirvesidir. Elbette ki tipik ''Bay'' aksiyonu dolayısıyla yeterince abartılıdır ama olsun anlatmaya çalıştığı bir derdi vardır. Gelin görün ki gişede yerle yeksan olmuş hatta dibe vurmuştur. Ewan McGregor, Scarlett Johansson, Sean Bean ve adamım Steve Buscemi'li kadrosuyla favori filmlerim arasındadır.