Sigorta işine hep mesafeli yaklaşsam, "kim bilir yine neler imzalattılar ne yapıp edip ödemeyecekler" desem de, tüm sigorta şirketlerine eşit mesafede kıl olduğum için, vaadleri ilgi çekici gözüküyor. Bir de bu kampanyadan daha önceki bir dönemde bir arkadaşımın motorunu Unico Sigorta'dan kaskolatmıştık, 4 ay sonra motoru çalındı, sıkı pazarlık ettiler ama motorunun parasını uzatmadan verdiler. O yüzden bir kanım ısınmıyor değil.
ayrıca kendisi fanatik beşiktaş taraftarıdır. öyle ki beşiktaş kulübünde satranç branşının açılmasına sebep olan kişidir. halen bu takımın 1.masası ve kaptanıdır.
Daha önce var mıydı bilinmez ama ilk defa karşılaştığım satış sloganı. Yağmur yağmaya başladı mı bir anda onlarca insanın ellerde şemsiyeler istanbul'un tüm vapur iskelerinin önlerinde "yağmura şemsiye yağmura yağmura yağmuraaaaa" diye bağrışıp durma faaliyetinin ve fiyatlar sabit olduğundan rekabeti etkileyen tek faktörün bağırma gücü olduğu gibi bir karara da vardıklarını düşündüğüm "rahmet"e bağlı çalışan iş kolunun kod adı.
Kadıköy Haldun Taner sahnesi önünden gelip geçen her evlad-ı vatanın kesinlikle duyduğu repliktir. Çingene ablalar bunu eldeki çiçeğe göre manolyalar bir milyon papatyalar bir milyon şeklinde değiştirme yetkisine sahiptir. Kafayı kıran bir ablanın geçen gün "kafa bir milyon" diye bağırdığı tarafımca tespit edilmiştir.
girdiğim ilk dersinde soyunun baltacı mehmet paşa'ya dayandığından, geçen yaz katerina yengesinin sarıkamış'taki evini ziyarete gittiğinden, istanbul üniversitesi'nin ilk rektörünün yine dedelerinden olduğundan bahsetmiş, zamanında derste evlenilecek kızın tarifini yaptığı rivayet edilen zat-ı muhterem.
sahip olmadığım şey. bir arkadaşımla sohbet ederken " masa niyetine yatağımı kullanıyorum ama yatağım da aslında koltuk" cümlesini kurduktan sonra kesinlikle sahip olunması gerektiğine daha yürekten inandığım 4 duvar 1 kapı, mümkümse bir de pencere.
almış olduğu eğitimle o topuklu ayakkabılarla buz üzerinde rahatlıkla koşabileceğine kesinlikle inandığım koruma görevlisi
(bkz: askeri okul okumuş olmak)
11 Nisan'dan itibaren Moda Sanat Tiyatrosu tarafından sergilenmekte olan oyundur. Aziz Nesin'in öykülerinden derlenerek tiyatrolaştırılmış ve üstadın taşlama kitabıyla aynı adı almış "Azizname" anılan kuruluşça yaz boyunca sergilenecektir. Türkan Aktoprak'ın yönetmeliğini üstlendiği oyun Birsen Kaplanseren, Burak Aşçı, Cansın Atakul, Deniz Elmas, Seda Yağcılar, Sonnur Şahin, Uygar Cengiz ve Yiğit Yazgı'dan oluşan 8 kişilik genç oyuncu kadrosuyla oynanmakta, Aziz Nesin'in ince üslubu eşliğinde ekibin güncel olaylar karşısındaki duruşunu sergilemektedir.Detaylı bilgi kuruluşun resmi sitesinden edinilebilir.
Bahse konu yazarın boyuyla benim enimi birleştirdiğimizde üç insan ettiğimiz inkar edilemez bir gerçektir. Kendisi kandır, candır tarifi zordur. (bkz: dost ötesi)
türk gencini küçük düşürme politikasının bir ürünü. hayır abi yap şunu 15'inde baba çeksin maaşını o zaman gavur görsün nasıl oluyomuş sevgililer günü!
"beyler entryleri yazanlar taburun önüne çıksın" diyerek okulda istediği kadar gerilim yaratabilecek bir üst sınıf egemenliğinin varolduğu, yine de istanbul'un en güzel manzaralarından birine sahip, çocukluğunuzdan 4 yıl+ 85.000ytl karşılığında size hayatınızın geri kalanında her zaman yanınızda olacak yüzden fazla dost ve iyi bir akademik altyapı sunan kurum.
başı bağlı canlının "bu kaçıncı sayfadaydı lannn" diyerek tutuşmuş biçimde kitaba saldırması ve bulamamasına müteakip yapıp yapmamak konusunda derin ikilemlere girmesi beklenen durum.
Osmanlı zamanındaki mezar taşlarında da kişilerin görev ve statülerine göre mezar taşına sahip olduğu göz önünde bulundurulduğunda kültürel bir gelenek olduğu, kişiye ölümünden sonra da yaşamında geldiği konuma saygı gösterilmesi gerektiği düşüncesiyle bağdaştığı söylenebilir.