wasted and wounded, it ain't what the moon did, i've got what i paid for now
see you tomorrow, hey frank, can i borrow a couple of bucks from you
to go waltzing mathilda, waltzing mathilda,
you'll go waltzing mathilda with me
i'm an innocent victim of a blinded alley
and i'm tired of all these soldiers here
no one speaks english, and everything's broken, and my stacys are soaking wet
to go waltzing mathilda, waltzing mathilda,
you'll go waltzing mathilda with me
now the dogs are barking and the taxi cab's parking
a lot they can do for me
i begged you to stab me, you tore my shirt open,
and i'm down on my knees tonight
old bushmill's i staggered, you'd bury the dagger
in your silhouette window light go
to go waltzing mathilda, waltzing mathilda,
you'll go waltzing mathilda with me
now i lost my saint christopher now that i've kissed her
and the one-armed bandit knows
and the maverick chinamen, and the cold-blooded signs,
and the girls down by the strip-tease shows, go
waltzing mathilda, waltzing mathilda,
you'll go waltzing mathilda with me
no, i don't want your sympathy, the fugitives say
that the streets aren't for dreaming now
and manslaughter dragnets and the ghosts that sell memories,
they want a piece of the action anyhow
go waltzing mathilda, waltzing mathilda,
you'll go waltzing mathilda with me
and you can ask any sailor, and the keys from the jailor,
and the old men in wheelchairs know
and mathilda's the defendant, she killed about a hundred,
and she follows wherever you may go
waltzing mathilda, waltzing mathilda,
you'll go waltzing mathilda with me
and it's a battered old suitcase to a hotel someplace,
and a wound that will never heal
no prima donna, the perfume is on an
old shirt that is stained with blood and whiskey
and goodnight to the street sweepers, the night watchmen flame keepers
and goodnight to mathilda, too
hayatını sözlükte yaşayan kimseye verilen seviyedir. bu kimselerin sevgilileri sözlükte entarileşme mesajlaşma ilen tanıştıkları kimselerdir.
ancak ayırıcı özellikleri bu değildir; (insanlar sözlükten de taşınabilir kantinden de) esas ayırıcı özellikleri sözlükteki entrylerin kendileri için çok büyük önem arz etmesidir.
basitçe anlatmak gerekirse; sözlükten tanışılmış "arkadaşın", sözlükte biri sizin nik altınıza üstünüze bir şey yazması nedeniyle sizden ayrılması, sizden nefret etmesi vs. gibi.
işte bunu yapan, buna maruz kalan ve bundan ötürü telaşa kapılan kişi sözlük fiktifidir. kurgusaldır.
yani hastanenin hangi cemaate, hangi çıkar odağına yakın olduğunu çözdük bu link sayesinde. ben de "ya bu hastane kiminmiş" diye düşünmekten kurtuldum. bu nasıl bir rahatlık, asla tahmin edemezsiniz.
hastane hakkındaki iddialara, şeşen'lerin durumuna dair bir yorumda bulunmak istemiyorum, çünkü bu işte uzman değilim. ancak bir gerçek var ki, sağlık denetimi konusunda yetersiz bir ülke türkiye. tıbbi olarak yanlışsa bile yanına kar kalır; doğruysa bile tamamen aklanamaz.
ne alaka? param var hesabımda kardeşim. benim adres ya da fatura bilgimi alıp ne yapacaksın? münasip bir yerinde dedektifçilik mi oynicaksın? derdin ne?!
bok yemenin arapçası işte bu. başka anlamlar aramayın.
ayrılıkların yanında iyi gider,
ilyayı kutsar,
göz yaşlarını serinletir,
hatıraları yüceltir...
"Farewell my lovely
You sleep so cold
And how I'll love you forever.
My darling, I suppose
We had everything
And still wanted more
We told the stars down from the sky
Sometime back in '64
Now I remember the memory
Forever tonight.
Let these words be my testament
To each day that went wrong
Without you dear, I am nothing
And there's nowhere I belong.
We had everything
And still wanted more
We told the stars down from the sky
Sometime back in '64
Now I remember the memory
Forever tonight
Forever , fo-o-o-orever tonight."
işine çok erken gelip, böylece iş yapar, çalışkan gözüküp, sözlük başında duran moderatördür. e kardeşim, işine baksana, ne tırtlatıyon o buton bu mutonla!
bir de işinden atılmış ve miskinlikle saçma şeklini kaşıyorsa, kendisine tavsiyem, havuza git mod!
ranıld regın'a 89'da, baba buş'a 93'de verilmiş olan bu nişan, genellikle askerlere verilmesine rağmen, sivil hizmetkarlara da veriliyor ve bu siviller birleşik krallığı gururlandırılan kişiler arasından özenle seçiliyor.
ruhu temizlemeyi amaçlayan zorlayıcı, dualar barındıran, özel karışımlarda banyo yaptırılan ritüellerden geçilmediği sürece bu nişan tam olarak verilmiş sayılmıyor ve özel durumlarda tekrar çekilebiliyor.
boşu boşuna, sentetik şeylere karşı duyulan heyecanlardan; örnek vermek gerekirse bir dizinin yeni bölümünü ya da bir yeni filmi izlemeye ya da bir yeni ayakkabıyı giymeye karşı duyduğunuz heyecandan -eğer duyuyorsanız tabi- kendinizi alabilmektir.
hayatınızda gerçeken önemli olan şeyler dururken esasında anlamsız olan şeylere karşı hevesli olmanın pek bir anlamı yok.
oysa ki sevgiliniz, oysa ki geleceğinizde bizzat sizin yapacağınız ve yön verebileceğiniz hayatınız heyecanlanılmayı hak ediyor.
efendim, kadıköy belediyesi chp'li. bu belediyede akp'li üyeler de var.
ve bu kadıköy belediyesi mükemmel bir hizmet sağlıyor. süper bir poliklinik kurmuş, indirimli ya da bedava hizmetler sunuyor.
benzer şekilde, hemen yanındaki istanbul büyükşehir belediyesine ait kadın hastalıkları merkezi de bedava hizmetler veriyor. hem de pahalı konularda bile...
ve böyle 30 tane daha merkezleri var.
bizim işe yaramaz bakanlıklardan bir tanesi de geliyor, kadıköy belediyesine, o da belediyenin sadece chp'li üyelerine dava açıyor...
akp'nin başına bıyıklı bir adamı oturttuğu milli eğitim bakanlığı, daha önceden kapattığı bir liseye oks ile yerleştirme yapmış.
hem de 50 küsür çocuğa...
haydi be ömer çelik, cemaat okulu olsa sayısını yerini yurdunu adından iyi bilirsin; biliyoruz da, hiç mi utanmadın bu kadar insanın hayalleri ve hayatları ile uğraşmaktan?
haydi allah'tan korkun yok da, masumlardan da mı korkun yok?
ah be ömer, vah be ömer. fetullah aşkı seni yemiş bitirmiş be ömer...
fetullah gülen'in ergenekon'la irtibatı olup olmadığını kaleme alan, tuncay güney'in iddianamede yer alan kayıtlarına dayanan "ama" bilindik ergenekoncuları değil de, fetullah gibi ulvi adamları kaleme alan kimsenin davranışına bir benzetme. yerinde bir benzetme.
"Yılmaz'ın Ergenekon davasına dalışı da o misal. Yılmaz'ın bu tavrını habercilik olarak eski gazetesi Milliyet de destekliyor. Her mahfilde titiz gazeteciliğini vurgulayan ve iddianame sürecinde Tuncay Güney'i ciddiye almayan ve alanları eleştiren **** Sedat Ergin'in, sıra Fethullah Hoca'ya gelince Tuncay Güney'in ifadelerine sığınıp günaşırı haber yayınlaması tuhaf." **** (yani zaman star mtar cemaat gurubunu)
tabi daldığı kıç cemaatin kıçı. geniş olduğundan hissetmezdi belki ama feykelade başarılı bir sevap katı olduğundan olacak, pis yazmışlar.