eski meditasyonun “doğaya dön, saatlerce otur” mottosunu alıp, üzerine “çabuk, etkili ve Instagram’a uygun” filtresi eklenmiş hali.
modern insanın yoğun temposuna uyum sağlamak için meditasyonun minimum efor, maksimum fayda versiyonudur. bir yandan huzuru bulurken, diğer yandan "şu uygulamayı da deneyelim mi?" diye düşünmek gibi bir paradoks.
şehrin karmaşası içinde, hem zihni dinlendiren hem de Instagram story’lerine malzeme veren huzur mekanları. lotus pozisyonunda saatlerce oturmayı gerektirmez, hatta bir kahve eşliğinde gözlerini kapatıp "huzur geldi mi?" diye sorgulamak bile yeterlidir. çünkü modern meditasyon, geleneksel dinginlik anlayışını alır, üzerine bir tutam minimalist dekor ve Wi-Fi ekler.
savaş alanında generallerin kullandığı bir araç gibi görünse de, aslında günlük hayatın her alanında sessizce kullanılan bir zeka ürünü. Özellikle “sadece kızların anlayabileceği kız sinsilikleri” gibi konularda, bu harita adeta taktiklerin ince ince işlendiği bir sanat eseri haline gelir.
ilk aşama: Hedef belirlenir. (Mesela, en iyi arkadaşına nazikçe laf sokmak.)
ikinci aşama: Zemin hazırlanır. (Masum bir soru ya da tatlı bir iltifat.)
Üçüncü aşama: Hamle yapılır. (Beklenmedik bir yorum ya da gruba atılan “doğal” bir selfie.)
Bu harita, aslında sadece sinsilikle sınırlı değil. iş görüşmeleri, ilişkiler ya da sosyal medya stratejilerinde bile devreye girebilir. Ama haritanın bir sınırı var: Zeka ve dozaj. Fazla ileri gidilirse, strateji haritası seni zafere değil, karmaşa dolu bir savaşa sürükleyebilir.
Sonuç: Strateji haritası, hayatın planlı kaosudur. Herkesin elinde vardır ama kimisi onu sessizce kullanır, kimisi ise her adımında kendini ele verir.
kod bilgisi gerekmeden oyun tasarlanabilen bir oyun motoru. Oyun içerisindeki template'leri kullanarak kısa bir sürede oyun yapabiliyorsunuz. android, IOS, web ve exe olarak export edebiliyorsunuz.
ama işte ücretli..
başlangıç paketi 15$. tabi bu pakette kısıtlamalar mevcut. Kısıtlama olmadan kullanmak istiyorsanız 99$ ödemelisiniz veya bilinen yöntemlere başvurabilirsiniz..
ikili-üçlü-beşli iletişimde gayet iyi iken bir toplulukta söz sırası gelince konuşamama durumudur. rezil olursun.
dün akşam bir iftar yemeği düzenlendi ve ataması yapılan personel için bir veda yemeğiydi aynı zamanda. Her şey güzel başladı, yemekler yendi, bağlama gitar eşliğinde şarkı türküler söylendi. vakit ilerledikçe içten içe "iyi lan bu gereksiz veda konuşmalarından kurtulduk, oohh şükür atlattık" diye düşünürken "eeee hadi bakalım, bir veda konuşması yapın" cümlesiyle yıkıldım amk. baştan başladık ve yanımdaki arkadaş kalktı gayet güzel bir konuşma yaptı. "teşekkür ederim" cümlesiyle bitirip alkışların hemen akabinde tüm gözlerin bana yöneldiğini gördüm. anassını sikyimmm, şimdi ne konuşacam lan ben. öhhö, öhö. Hepiniz hoşgeldiniz.. ıııı.. bende söz bitti lan. o aradaki sessizlik var ya. onun ben amına koyim. sadece "geldiğiniz için teşekkür ederim" diyebildim sonra. vayy amk hoşgeldinizle başladım, teşekkür ederimle bitirdim. hepi topu en fazla yarım dakika sürdü ama oradakilerin gözünde "lan iki lafı bir araya getirip konuşamadı" oldum.
hay bu yemeği düzenleyenin de, "hadi bi veda konuşması yapın" diyenin de, bana götüyle gülenin de amına koyim.
peygamber (sav)'i dizilerinde kamyonete bindiren, haşa peygamber (sav) türkçe olimpiyatlarına teşrif etti diyen güruhun level atlayıp artık hocaefendilerini tanrı ilan etme yolunda attıkları ilk adım.
adamın attığı tweet kanımı dondurdu şerefsizim. o her şeyi görür, bilir ve duyarmış.
bir handa tarkan ve düşmanları kılıç kalkan savaşırlar. askerlerden birisi o an orada bulunan hancının kızını gözüne kestirmiştir. bir fırsat bulup arada kıza tecavüz etme derdindedir. Kısa bir süre sonrada fırsatını bulur. Zaten kız da han'a baskın yapan askerlerden birisinin kendisine tecavüz edebilme ihtimalini düşünmüştür. Ona göre giyinmiştir.
Her neyse, asker kızı tutup masaya yatırır ve kız da bacaklarını tecavüze uygun şekilde açar. Asker arkadaşımız hancının kızını öpüp okşamaya ve mercimeği fırına verecekken arkadan gelen kılıç darbesiyle hedefine ulaşamadan cünübet bir şekilde ya da tam cünübet olacakken yolun sonuna gelir ve kız sütyenlerini toplayarak hiçbir şey olmamış gibi oradan ayrılır.
Bu bir kaç defa devam eder ama hiç bir asker amacına ulaşamaz.
başlığa koşarak geldiğinizi biliyorum ama hiç öyle boşuna sevinmeyin türkiye'de değil bu mevzu.
Japon hükümeti çıkardığı bir kanunla çalışanlara mecburi tatil yapma hakkı getirmiş, bu zorunlu izni kullanmayana ise ceza var.
adamların düşünceye bi' bakın.. okuduğumda emin olun utandım.
"Araştırmaya göre Japonlar tatil hakkını kullandıkları zaman kendilerinden boşalacak olan iş gücünün patronları tarafından arkadaşlarına verileceğinden endişe duyarak tatile çıkmıyorlar. Japon çalışana göre herkes kendi işini kendi yapmalı arkadaşının işi ise geçicide olsa bir başkasına yüklenmemeli."
chp, mhp, akp gibi karşıt görüşlü siyasiler bilefilistin konusunda hemfikir iken, ağzından kuran'ı, Allah'ı, peygamberi düşürmeyen bu kişinin bir islam ülkesinde yaşanan katliama sessiz kalmasıyla bir kez daha nefretimi kazanmıştır.
çıkarları için dakikalar boyunca beddua eden bu kişi şu ana kadar israil zulmü için bir tek cümle dahi kurmamıştır.
Hindistan'da bir köyde, eşine tecavüz eden kişiyi bir güzel patakladıktan sonra konuyu ihtiyar heyetine taşıyor. ihtiyar heyeti de mağdurun eşinin tecavüzcünün 14 yaşındaki kız kardeşine tecavüz etmesine karar veriyor.
Hindistan'da böyle küçük yerleşimlerde de bu tür kararları alma yetkileri varmış ihtiyar heyetinin..
günümüzde ülkelerin kalkınmışlık düzeyleri milli gelir miktarı ile beraber eğitim ile de ölçüldüğü düşünülürse ülkemizin adına gurur duyulacak önemli bir gelişmedir. Çünkü insanın düşüncesi ve yetenekleri eğitim ile mümkündür. unutmayalım ki Rasyonel davranışlar, ancak kafalarda devrim yapılması ile sağlanır.
tanım : başlıktanda anlaşılacağı üzere iki gürcü kadınla yatmaktır.
Güzel bir hafta sonu geçireceğimizi düşünerek bir arkadaşla antalya yapalım dedik. gitmeden de meyhanede zaten bi' büyük rakıyı hiç etmiştik. zaten o kafayla vermiştik kararımızı. eee madem eğlenmeye gidecez yanımıza iki de hatun alalım dedik ve telefonlarımızda mevcut doddi*leri aramaya başladık. ne bahtsızlık ki kimisinin telefonu kimisi de hepten kapatmıştı hattını. araya araya bulduk bi doddi.
ve konuşma aynen şöyle devam etti.
d: pezevenk
a : arkadaş
a: merhaba d. şu an antalyaya doğru geliyoruz bize iki güzel çıtır lazım
d : abicim valla şu an elimde yok, daha biraz önce arasaydınız çok güzel iki rus vardı ama geç kaldınız
a : kardeşim valla çaresiz kaldık, net et iki manita yap bize geliyoruz, çıktık, yoldayız
d : tamam abi bi bakıp döneyim size
5-10 dk sonra
d: alo abi ayarladım ben iki karı, ikisi de gürcü, çok güzel de değiller, çokta çirkin
(artık yapacak bir şey yoktu, arkadaşla göz göze geldik, çaresizce...)
a: hmm tamam kardeşim ayarla madem onları.
en fazla ne kadar kötü olabilir ki düşüncesiyle gittik d'nin yanına. parayı sayıp eline verdikten sonra "tamam abi bekleyin, getireyim ben karıları" diyerek uzaklaştı. çok geçmeden arabanın arka kapı açıldı ve paldır küldür attı karıları içeri ve "devam et" abi dedi. arkamı dönüp baktığımda "en fazla ne kadar kötü olabilir ki" diyen beynimi sikmeye başladıydım.
birinin adı nina diğeri de zannedersem loriydi.bunlarla sadece kafa bi miyonken birlikte olabileceğimizi anlamamızla kendimizi nispet (antalya da bir gece klubü) te bulmamız arasında çok da zaman geçmedi. sürekli de gittiğimiz bir mekan olunca garsonların ve diğer çalışanların, hatta diğer müşterilerin bakışları bizim üstümüzdeydi. "Allahım biz ne halt ettik" diye bakakaldık birbirimize. kızlar.. (yok yok kadınlar diyim çünkü bizden en az 10 yaş büyüktüler) gayet güzel eğleniyorlardı, hatta çabuk olalım aşkım çalarken beni dansa kaldırdı. arkadaş başta olmak üzere insanların gülümsemelerini bariz görüyordum. kadını da kırmak istemedim haliyle. çabuk olalım aşkım parçasını çabuk bitir şu parçayı diye tekrarlamaya başladıydım. dans bitti geçtik yerlerimize.
arkadaş eğilip kulağıma "ben bunların ikisiyle de yatmam" demez mi.. "lan kardeşim o kadar para verdik, olur mu" diye çıkışırken " e sen götürecen o zaman ikisini de" diyerek bir de yemin billah etti kalmam diye. başından aşağı kaynar sular dökülmek deyimi artık bende anlam kazanmıştı. artık çok daha iyi biliyordum bunun anlamını. "iyi kalkalım madem" dedim de bu seferde "sabırsııııız seniii" diye taşak geçmeye başladı. bu sefer hiç sesimi çıkarmadım, verdim kendimi içkiye. bi 35 lik viski daha içtik. birazcık güzelleşmeye başladılardı klübden çıktığımızda. otele gidene kadar yalvardım "kardeşim nolur al şunların birini" diye. "yok ben sarhoş oldum iyice, sen götürürsün ikisini de" dedi gülerek ve girdi odasına.. eminim ki yatağa yatar yatmaz huzur içinde mışıııl mışııl uyumuştur ibne.
kadınlar gözlerimin içine bakıyor. eee napalım başa gelen çekilir. duş alıp gelip uzandılar duble yatağa. "haydiii gelmıyor muuğsuuuun caaağğniiiiim" der demez kendimi ikisinin arasında buldum. bundan sonrası +18 olduğundan bundan sonrasını yayınlamıyorum. sabah uyandığımda vır vır vır konuşuyolardı. taksi parasını verip teşekkür edip ikisini de yolcu ettim. arkadaş geldiğinde de bu geceden kimseye bahsetmeyeceğine dair yeminli söz aldım.
işten çıkıp o yorgunlukla kendimi yatağa zor atmıştım. biraz kestirip sonra kalkıp yemek yerim diye düşündüm. gözümü açtığımda gece yarısını birazcık geçmişti. 1-2 saat takıldıktan sonra tekrar girdim yatağa. epey bi' döndükten sonra uyuyakaldım. keşke o gün hiç uyumasaymışım.
kendimi öyle bir yerde buldum ki ne hava var ne su ne hayat. öyle de bir sis var ki göz gözü görmez."neresi bura ?" diye düşünürken kendimi gördüm ateşler içinde. zincirlere bağlıydım ve ateş öyle bir yakıyordu ki o acıyı gerçekten hissettim. uyanmak isteyip uyanamıyordum, o ateş beni cayır cayır yakıyordu.
çığlıkla uyandığımı hatırlıyorum. öyle bir canım yanmıştı ki korkudan tir tir titriyordum. günlerce kendime gelemedim.
zahmet edip 2 dk nızı ayırıp okuyun lütfen. sizde atlamayın benim gibi her gördüğünüz reklama.
Şöyle ki;
Ben daha önce avea'nın kartal cell'ini kullanıyordum. 5 gb kotalı olduğu için abonesi olduğum turkcell gsm şirketinin daha uygun bir tarifesi var mıdır diye araştırmaya başladım ve
"Kampanyalı paket ücreti 12 ay boyunca indirimli aylık 19,9 TLdir. Aylık 1 GB kullanım kotasına ulaşıldığında internet erişim hızı, paketin tekrar tanımlanma tarihine kadar 96 kbps'ye iner ve paket aşım ücreti yansıtılmaz.​​"
ibaresiyle karşılaştım, turkcell'in anasayfasında. sevindim tabi ve 96 kb da yeter bana diyerek aldım paketi.
zaten o 1gb bir günde bitti. ertesi gün bağlandığımda internet hızının bayaaa bi düşük olduğunu fark ettim. tüm iyi niyetimle "lan belki de hatlarda bi' bokluk vardır" diyerek çok da üstüne gitmedim.
sonraki gün yine bağlandım hız yine aynı. "Allah Allah yoksa 96 kb ile bağlanmıyor mu bu meret" diyerek 3 mb'lık bir dosya indirmeye yeltendim. bir de ne göriyim hız maximum 13 kb'a çıkıyor. dehşete kapıldım. "lan belki indirdiğim sunucu yavaştır" diyerek kendi serverımdan 2 mb'lık küçük bi dosya çekmeye başladım e yine aynı. "vay amına koduklarım" diyerek aradım 532'yi. zaten müşteri hizmetlerine ulaşabilmek için en az 20 dakika uğraştım. o zaten ayrı bir başlık altında incelenecek bir konu.
önce bir beyefendi çıktı karşıma. daha derdimi anlatmaya henüz başlamıştım ki bu işle görevli teknik sorumlularının olduğunu söyleyerek oraya aktardı. "eyvallah peki" diyerek çaresizce kabul ettim. eee el mahkum. rahatlıkla 10 dk'da o ara bekledim. artık ne bok yiyolarsa.. bir bağyan "buyrun efenim" diyerek cevapladı en nihayetinde.
sonrası ise aynen şöyle devam etti.
+ Merhaba. ben sınırsız diye bas bas bağırdığınız o 1 gb internet paketini alma salaklığında bulunup sonrasında da köpek gibi pişman olan bir müşterinizim.
- pardon ?
+ ne pardon ya ne
- birinci hudaverdi ile mi görüşüyorum. size hangi isminizle hitap etmemizi istersiniz ? (2 ismim var)
+ (mal de amk. <-- bu içses) 1 gb sınırsız bakın sınırsız diyorum internet paketini aldım.
- ivit
+ 1 gb gayet güzel ve hoştu. 1 günde bitirdim
- ivit efenim sorun nedir ?
+ anlatıyorum, acele etme bi yere mi yetişecen. burayı düşürene kadar canım çıktı zaten.
.. bu lafımdan sonra biraz sessizlik oldu tabe
+ sonrasında ben 96 kbps den devam etmeyecek miydim ?
- şimdi şöyle..
+ nasıl ?
- 96 kb'a kadar beyfendi
+ nasıl yani ? peki o internet sitenizdeki reklam ne ? (aynen okudum o yukarıdaki yazıyı)
... sessizlik
+ ya cevap versenize
- beyfendi ıııı
+ bırakın ya. ne ıııı ne ııı, kapat allasen şu telefonu kapaat Allah belanızı versin..
diyerek kapattım telefonu.
siz siz olun o sınırsız 1 gb hikayesine aldanmayın. 1 gb bittikten sonra en fazla 10 kb ile bağlanabiliyorsunuz nete. sakın inanmayın arkadaşlar.
sıktıysam affola ama benim başıma gelen bu olay kimsenin başına gelmesin diye yazıyorum.
bunlara inat gidip ttnet'ten sınırsız internet paketi alacam amk.
başarılı bir 3d oyun geliştirme yazılımıdır. geliştirilen oyunlar bilgisayar ve web üzerinde, iOS ve Androidde, yada Wii, PS3 ve Xbox 360 gibi çeşitli oyun konsollarında çalışmaya uyumlu hale getirilebilir.
3d oyunları bilgisayarınıza kurmadan web üzerinden oynatabilen (bildiğim kadarıyla) tek yazılım unity3d'dir. diğer bir çok oyun geliştirme programı grafik ile kodlamayı birbirinden ayırırken Unity3d her ikisini kullanabilirsiniz.
bingöl'de öğle saatlerinde gerçekleşen saldırıdan sonra 06 plakalı audi marka araçla kaçan orospu çocuklarıdır.
şimdi önüne gelen 06 plakalı audi marka araçları çembere alırlar kessin...
sonra başsağlığı mesajları gelir oluk oluk.. sonrasında "askerlik yan gelip yatma yeri değil","bir kaç mehmet öldü diye..." türünde mesajlar.. gündemi değiştirmek adına suriye ile "senin ananı sikerim","ben senin ananı sikerim" tarzında ağız dalaşları..
Allah (CC) hepsinin müstehakını versin.. o görücü, bilici..
romanyada vukuu bulmuş hadisedir. Luminita Perijoc isimli kadın, bindiği taksinin şoförünü bıçak zoruyla tehdit ederek evine çıkarmış, zorla tecavüz etmiştir.
kext utility programı ile kurulumu yapılabilir. kext dosyasını tutup bu kext utility'nin içine atıyosunuz, kurulum işlemi bu kadar. eğer yanlış sürücüyse muhtemelen bir sonraki açılışta mac açılmayacaktır.
endişe etmeyin; şu yolu takip edin.
mac'i -v -f moduyla açın ve hatalı kext dosyasının adını öğrenin (yukarlarda yazar error diye)
daha sonra -s moduyla açın, cd System\Library\Extensions klasörüne girip
mount -uw /
rm -rf kextadı.kext
komutlarıyla hatalı kexti silin ve bilgisayarı başlatın; bu kadar.
--spoiler--
Kırklareli'nde çiftçilik yapan F.D., garip sesler duyması üzerine gittiği bahçesindeki ahırda S.E adlı kişiyi ineğinin cinsel organına kolunu sokarken yakaladı. Koşarak kaçmak isteyen S.E., F.D. ile babası R.D tarafından yakalandı. Baba R.D, "ineğime cinsel saldırıda bulunurken yakaladım" diyerek şikayetçi oldu. S.E. ise suçlamaları kabul etmedi. Nöbetçi savcı, ineğin veteriner hekim tarafından kontrol edilmesi talimatını verdi.
Kırklareli Babaeski ilçesinde yaşanan iddiaya göre şöyle meydana geldi;
Babaeski'de çiftçilik ve hayvancılık yaparak geçimini sağlayan F.D. tarladan evine döndü. Saatler 03:00 sıralarında ise garip sesler duymaşa başladı. Eşini uyandırdıktan sonra da ışıkları açmadan bahçeye çıktı. Bir süre sonra sesin 11 adet ineğinin bulunduğu ahırdan geldiğini tespit etti. Bunun üzerine sesizce ahıra gidip, içeri girdi. Ancak S.E. adlı bir kişinin kolunu, ineğinin cinsel organına soktuğunu gördü. S.E. hızla ahırdan çıkıp kaçmaya başladı. F.D. ile babası R.D. kovalamaca sonunda S.E.'li yakaladı. Ardından da durumu polise bildirdi. Baba R.D. polisteki ifadesinde "Yaklışık üç yıl öncede S.E.'yi ineğimi taciz ederken yakaladık. Kendisini uyarıp bıraktık. Ama zaman zaman ahırda ineklerin yanında demir kovalar bulduk. Üzerlerinde ayak izi oluyordu. Gariplik fark ediyorduk ama bir şey bulamadık" dedi. R.D. şikayetçi oldu. Alkollü olduğu belirlenen S.E. ise "Suçsuzum. Hakkımdaki söylenenleri kabul etmiyorum" diye konuştu. Nöbetçi savcı, ineğin bir veteriner hekim tarafından muayene edilmesini istedi. Bunun üzerine polis eşliğinde olayın yaşandığı ahıra giden veteriner hekim, gebe olan ineği sağlık kontrolünden geçirdi. Veteriner hekim hazırlayacağı raporu savcılığa bildirecek. S.E ise ifadesinin ardından serbest bıraktı.
--spoiler--
doğduğunda yalnızca 15 gram olup kuyruğu boyundan büyük olan, fahiş fiyatlarla satılan şirin mi şirin maymun türü.
(bkz: Callithrix pygmaea)
tam sipariş edecektim ki fiyatını duyunca dudağım uçukladı, kendimi kaybettim. 2500 yüro ne lan. "sen ver abi telefonunu, ben haber veririm sana" diyerek alıp numarayı hızlıca uzaklaştım. adamın ismini de cep maymunu olarak kaydettim.
özel ve mübarek günlerde cep maymunundan mesaj geliyor şimdi.
gönderen : cep maymunu
mesaj : bu güzel gecenin feyzi üzerini...
"Öpüşme sahnelerinde araya yastık koyuyoruz" açıklamasıyla götümüzle yarılmamıza sebep olan Beren Saat'in şimdiki açıklamasıdır.
--spoiler--
Saat ""Ben bir oyuncuyum ve dolayısıyla o sahnelerin benim açımdan diğerlerinden hiçbir farkı yok. Rol gereği öpüşürken hiçbir şey hissetmiyorum" diyerek anlatıyor.
--spoiler--
ya bir düğün ortamında, ya bir eğlencede yerinde fıkır fıkır kaynayan birinin fark edilip oyuna kaldırılmasıyla ki bu esnada o fıkır fıkır kaynayan kişi kendini bir süre geri çekip ısrar bekler ve biraz ısrardan sonra "madem o kadar istiyonuz, oynim bari" havalarına girip suratında şapşal bir gülümseme ile piste kadar ellerini şaplata şaplata yürür.
Kısa bir sürede burada bekleyip yavaştan yavaştan oynamaya dahil olur. Bir süre oynadıktan sonra da gözleriyle ortamı süzüp kendi gibi yerinde duramayan şıkır şıkır, fıkır fıkır akranlarını arar ve biraz önce kendisine yapılan muameleyi onlara yapar. Bir süre de onlarla oynadıktan sonra görevini tamamlamanın verdiği gururla yerine doğru yürümeye başlar. tabi yerine giderken o ortamdaki herkesin pür dikkat kendisini izlediğini düşünerek yüzündeki şapşal gülümsemeyle yerine oturur.
Bu aktivite, do loop döngüsüne girmişcesine eğlence bitimine kadar devam eder.
Windows işletim sisteminde diskle ilgili işlemlerin yapıldığı yer. Disk parçalama, genişletme, küçültme, birleştirme, silme vs..
çok dikkat edin ama! yanlışlıkla hdd bölümlerinizden birini sildiyseniz geri getirmek için epey uğraşıyorsunuz. Veri kurtarma programları da ne yazık ki çok sağlıklı kurtaramıyor verilerinizi.
350 gb'lik arşivimi 23/05/2012 tarihinin ilk dakikaları itibariyle kaybetmiş bulunuyorum. 2 saatlik uğraşım da boşa çıktı. araştırmadığım, kurmadığım program kalmadı, boş tabi yaptıklarım, giden gitti.