Pişmaniye gibiyim...
@birakilmaktan yapilma bir adam    2159 (filozof)
on birinci nesil yazar 217 takipçi 5876.05 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    hemen al sonra öde

    1.
  1. Hepsiburada’nın bayağıdır kullanıma sunduğu ödeme yöntemidir.
    Her üründe kullanıma aktif değil ama almak istediğiniz aktif ürün varsa önce herhangi bir hesap kartınızı veya kredi kartınızı tanımlıyorsunuz. Sonra birkaç bilgi girişi yaptıktan sonra kredi notunuza göre size bir limit veriliyor.
    Limit tanımlandıktan sonra ürünü isterseniz tek çekim veya taksitle ödeyip aldığınız tarihten 1 ay sonra ödemeye başlıyorsunuz.
    Güzel ve kullanışlı bir ödeme yöntemi.
    0 ...
  2. solid ground

    1.
  3. enfes bir michael kiwanuka parçası.

    ing. sağlam zemin

    https://www.youtube.com/watch?v=zO_wmEzfMRY

    sözleri:

    [Verse 1]
    How does it feel when it's quiet and calm?
    And will I be denied?
    How will it feel when it's time to move on?
    Mother says kneel and pray
    When it gets hard, I will roll those sleeves
    Life can be so unkind
    I will be found on the edge of the world
    Where there'll be no one around

    [Chorus]
    Oh, solid ground
    Solid ground
    Solid ground
    Solid ground

    [Verse 2]
    How does it feel to be on your own?
    No one to understand
    I know I'm here and I don't belong
    I'm on my knees today
    When it gets dark, I will know no fear
    Life can be so unkind
    Hanging around on the edge of the world
    Finally no one around

    [Bridge]
    Oh, would you help me?
    I don't understand
    Is it over?
    Am I losing solid ground?

    [Chorus]
    Solid ground (Solid ground) 8 times
    0 ...
  4. national museum of modern and contemporary art

    1.
  5. güney kore-seul'da bulunan 1969 yılında açılan, farklı dönemlerden eserlerin yanı sıra çağdaş ve modern eserlere de ev sahipliği yapan müzedir.

    Michelangelo Pistoletto, andy warhol gibi sanatçıların daimi olarak sergilendiği müze.

    karantina sürecinde sanal müze olarak hizmet veriyor.
    şu linkten 360 derece sanal tura katılabilirsiniz.

    https://artsandculture.go...temporary-art-korea?hl=en

    edit: https://galeri.uludagsozluk.com/r/2017391/+
    3 ...
  6. the saatchi gallery

    1.
  7. ingiltere'nin başkenti londra'da bulunan ingiliz sanatçı charles saatchi'nin kurduğu çağdaş müzedir.

    özellikle sosyal medya* uygulamaları üzerinden interaktif canlı yayınlar yapılıp bu galerideki eserler ve koleksiyonlar ile ilgili güzel bilgiler edinebiliyorsunuz.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2017388/+
    4 ...
  8. dream caused by the flight of a bee

    1.
  9. uzun adı "Dream Caused by the Flight of a Bee Around a Pomegranate a Second Before Awakening" olan sürrealist deha salvador dali'nin eşi gala ile birlikte 1944 yılında yaptığı tablosudur.

    Dali, bu eseri için, sigmund Freud’un rüya tabirlerinin görülen hali olarak açıklamış. Tabloda görülen fil ise, italyan heykeltıraş Bernini’nin eserinden esinlenmiş.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2017370/+
    2 ...
  10. öptüm sözlük

    1.
  11. sözlük'ten çıkarken sözlüğün bizi özleyeceğini bildiğimiz için onun arayüzüne kondurduğumuz bir mouse dokunuşunun dile gelmiş hali olan, "seviyorum seni ama dedin hoşçakal diye ekledin" diyen şair ömer çelik gibi sözlükten ayrılığımızın mavi bir ölüm olacağını hissettiğimiz,çıkış butonuna tıklarken ellerimizi titrediği, göğsümüzün sıkıştığı, aort atar damarımızda hafif daraldığı, gözyaşlarımızın telefonumuza ya da bilgisayarımızın klavyesine döküldüğü, "gidiyorum ama belki dönerim" sözünün ağırlığını hafifleten, sözlükten çıkan her yazarın duygu aleminde yer bulup fiile dökülen bir veda sözüdür.

    - öptüm sözlük.
    + ben de kromozomcum.
    4 ...
  12. bonaparte crossing the alps

    1.
  13. Paul Delaroche'un 1850 yılında yaptığı Jacques-Louis David'in napoleon crossing the alps tablosundan esinlenerek biraz daha realistik takıldığı tablosudur.

    tablo liverpool'da bulunan dünyaca ünlü walker art gallery'de sergilenmektedir.

    david'in tablosundaki napolyon karizmatik ve kahraman edasıyla karşımıza çıkarken, delaroche'un tablosundaki napolyon soğukta it gibi titriyor gibi gözüküyor.

    david'in hükümet yalakası olduğuna dair de söylentiler var. hehe.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2017007/+
    3 ...
  14. napoleon crossing the alps

    1.
  15. persil reklamındaki inanılmaz mantık hatası

    1.
  16. sahur yaparken bir anda aklıma gelip beni sofradan kaldırıp işbu entry'yi girmeme neden olan mantık hatasıdır.

    bildiğiniz gibi persil bir deterjan markası ve reklamında da pınar altuğ, kocası ve kızı oynuyor.

    reklamı şu, hep beraber izleyelim...

    https://www.youtube.com/watch?v=4F7Wfnt2VuU

    fotoğraf:
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2016443/+

    şimdi nerede mantık hatası diyeceksiniz? dediniz mi? diyin lan, lütfen...

    mantık hatasının kaynağı kızın elindeki içecektir.
    büyük ihtimalle çikolatalı milkshake veya kahvedir.
    hepimiz biliriz ve takdir ederiz ki hiçbir anne çocuğunu elinde soğuk/sıcak bir içecek varken çarpışan arabaya bindirmez.
    çarpışan arabayı geç hiçbir lunapark aracına bindirmez.

    reklamın annelere verdiği mesaj şu: lunapark zehir olmaz persil varsa...

    ama gel gör ki ortada ciddi bir tehlike var ve gözden kaçıyor.

    reklamı izleyen ailelerin bilinçaltına çocuğun elinde bir içecekle lunaparktaki araçlarda eğlenmesi normal bir durum olarak kazınacaktır.
    ve tehlike çanlarının çalmasına sebebiyet verir.

    bu reklamın televizyon ekranlarından kaldırılması ümidiyle...

    başka bir mantık hatasında görüşmek üzere...

    edit: videoyu izleyemeyenler için fotoğraf eklendi.
    14 ...
  17. üçüncü bab şivekar ın yolculuğudur

    1.
  18. ismet özel'in yine, muhteşem, kendi sesinden okuduğu, türlü hayallere idrak ettiren başka bir eseri.



    Eskiler iz sürerdi.
    Biz muttasıl arıyoruz yeni insanlar.
    Arıyoruz âlemin iç yüzünden zihnimize
    Yansıyan bir tasarımla gerçeği.

    Şivekâr bizden biri
    Yola çıktı yolu bilmeden
    Arıyor bir hedef gözüne kestirmeden
    Aradığı ne sevgili, ne efendi, ne sultan
    Özünü harekete geçiren onun
    Kanını kaynatan candır düpedüz kendi canı.
    Yol canlılıkla mukayyet
    Gitti deriz
    Ölenler için
    Yalnız yaşayanların işidir
    Yola çıkmak, yolu kat etmek.

    Şivekâr olduğuna
    Olmasını istediği için inandığı
    O bir, biricik can için yola koyuldu
    Canını koydu yola
    Öyle bir başka ben
    Bulsun ki
    Ben’i bütün şemaliyle onda bulunsun
    Başkada bir ben yok ise
    Yere çalınsın rüya
    Benle
    Başka yok olsun.

    Eskiler aramaz, iz sürerdi.
    Bilirlerdi Evet’le Hayır arasına Belki
    Sokulduğunda
    Felaket gelir.
    Noksanı fark ederlerdi, çünkü bütünden
    Nelerin koptuğu besbelli.
    Dağılmak eskilerin dilinde
    Ufalanmak anlamına gelirdi
    iz sürerlerdi irileşmek, ulaşmak, toparlanmak için
    Biz yeniler bir an önce dağılsak bari deriz
    Korkarız kaybolmaktan çokluk içinde.

    Şivekâr korkmadı kaybolmaktan
    Daldı çokluğa can havliyle
    Dedi bulsam da Hüsnü Yusuf’u
    Onun gibi kaybolsam keşke.

    Kaç yıl geçirdi Şivekâr arayış içinde?
    Neler yaşadı?
    Biz yeniler yüz kızartan soruları hemen atlarız.
    Saklarız
    Arayan ve arayışın süre gittiği ortamın
    Yek diğerinden ne paylar aldığını.

    Dünyada
    Çözülürse dünyayı
    Issız kılacak bir çelişki vardı
    Bir çekişme vardı dünyada azgınlık fışkırtan
    Taraf olunduğunda.

    Aradı Hüsnü Yusuf`u Şivekâr
    Hep geciktirilmesi gereken o çelişkinin
    Susmayanı sağırlaştıran çekişmenin ortasında.
    Yalnız arayan bilir acımasını
    Aramamak acımamak demektir
    Küçümsenecekse
    Memnuniyet küçümsenmelidir
    Dünyanın dönmekten memnuniyeti
    insanların utancı dünyaya dönüşmekten
    insanlar
    Onların birer kırba hepsi
    Dış tarafları köseledir
    Hepsi içinde taşır içilecek şeyi
    Utanır ıslanmış köseleden insanlar
    SAHiPSiZ BiR UTANÇ HEPSi.

    Şivekâr önceleri
    Arayışın ilk aşamasında
    Bu utancı sadece seyretmekteydi.
    Evden ayrılırken bohçasına koyduğu birkaç altın
    Takındığı birkaç parça mücevher
    Bir şehirden başka şehre göçerken
    Dağlar aşıp ormanlardan geçerken
    Sıyrılıp yol bulmayı ona kolaylaştırdı.
    Daha sonra ve fakat
    insan dedikleri o sahipsiz utançla
    Yaptığı pazarlık fena tartakladı onu
    insanlık utancından
    En külliyetli payı o aldı.

    Aradı
    Arayış ibresinden gözünü ayırmadı
    Karnı aç
    Üstü başı lime lime
    Artık narin ayakları çiziklerle dolu
    Dirsekleri de yara kabukları
    Gerçi bu kadarı, böylesi
    Başlarken hiç akla gelmezdi
    Lakin hayret!
    Arayana yoksulluk eziyet vermiyor
    Arayanın aramaktan başka derdi yok.

    Vakti bilmek için
    Diyor kendi kendine
    Haber almak sadece bir başlangıçtı
    Aradıkça dirisin
    Aradıkça mecalsiz kaldı kibrin.
    Aradın ve anladın
    Haber almakla yol tüketilmiyor
    Arayış sahicilik vaktine erişsin istiyorsan
    Senin kendin
    Haber olsa gerektir.

    Bak işte
    Bir parça kuru ekmek
    Kim bilir kim düşürmüş
    Kim bilir kim ekmeği bir kenara
    Ayakaltından çekmiş.

    Ne de sert!

    Şu akan derecikte biraz ıslatsam ekmeği
    Diye düşündü Şivekâr
    O zaman dişim keser.
    Pırıl pırıl dereye
    Uzattı elindekini
    Belki eski kibrinden
    Kalma biraz halsizlik
    Belki bu ince suyun
    Cilveli alayişi
    Ekmek
    Dereye düşüverdi.
    Hem karnı aç
    Hem de avı nispet yaparmış gibi
    Su üstünde kıpırdanıyor
    Koştu o kuru ekmeğin
    Peşi sıra Şivekâr

    Bir süre öyle gittiler

    O da ne?

    Dere görünmez oldu
    Harap bir tahta perde girdi
    Ekmekle Şivekâr’ın arasına
    Genç kız gerilemedi
    Hem zaten vazgeçerse
    Ne yapacağı belli mi?
    Dönülecek bir yer
    Bilmiyor gitmezse ekmeğin ardı sıra.

    Suya girdi bulmak için ekmeğini
    Tahta perdeden öteye geçti.

    Aklı zorlayan bir yer o perdenin ötesi.
    Bir bahçe. Gerçekten buraya bahçe mi demeli?
    Ağaç, yaprak, meyve, kuş hepsi tamam
    Tastamam hepsi.
    Sanki biraz önce tamamlanmış gibi.

    Kokusu çiçeklerin
    Otların, çalıların kısa cümlecikleri
    Yukardan dua fısıldar gibi yüze değen esinti.

    insan bir resmin içine
    Bu kadar girebilir.

    Bu bahçede her şey hayran olunmak için
    Her şey kendine özen göstermiş
    Her şey kendine öyle bakıtıyor ki
    Şivekâr bir kuru ekmeğin peşi sıra buraya girdiğini
    Bir daha aklına hiç getirmedi
    Hangi garip kuşun rızkıydı ki o ekmek?
    Kim bilir nereye gitti?

    Şimdi artık bahçenin derinliği genç kızı cezbediyor
    Bu bahçe keşfe açık bir kalbi bekler gibi
    Yürüdükçe bahçeden bir şey siniyor kıza
    Şivekâr bahçeye tını salıyor adım attıkça
    Çok geçmeden gözlerinin önüne

    Ne diyelim?
    Resim içinde resim mi?

    Edebiyat burada bize yardım edemez.

    Bir çiçekle meşgul olan, kelebekle meşgul olan bir erkek
    Eskiler olsaydı betimleyeceklerdi
    Biz yeniler Alt dudağımızı ısırır
    Ve terleriz
    Şivekâr bizden biri
    Onun dilinden dökülen
    Bizim kelimelerimiz
    Saçma
    Ama başka ne sorulurdu ki?
    "in misin, cin misin?"
    Cevap verdi Hüsnü Yusuf:
    "ne inim, ne cinim"
    "ben de senin gibi bir beni âdemim"
    3 ...
  19. ıls sont eux

    1.
  20. üstadın* kendi sesinden okuduğu bir başka efsane şiiridir.

    https://www.youtube.com/watch?v=KHvgPedTAgs

    Ağır ceza reisi duruşmaya girerken,
    Safir bir göz yapışıyor kırmızı yakasına.
    Kırmızı yakaları var yargıç cübbelerinin,
    Fransız ihtilalelinden kalma.

    Burslu okuduğu yıllardan kalma ceza reisinin,
    Garip bir tarafı var.
    Kaşlarını çatınca bir çocukluk,
    Dolduruyor yüzünü,
    Ürkünç bir uğursuzluk,
    Gülümsediği sıra.

    Garip bir tarafı var valinin.
    Makam arabasına binerken her seferinde,
    Bakır bir dudak karışıyor kırmızı saçlarına.
    Saçlarını parmaklarıyla taradığı zamanlar,
    Bu dudak,
    Öpüyor onu hain bir yumuşaklıkla.

    Safir göz görünmüyor yargıca.
    Kendini valiye vermiyor bakır dudak.
    Görmüyor alay komutanı tekmil alırken,
    Gömleğine bir damla civanın sızdığını,
    Bir gözyaşı, bir ukde anlamı kazanarak.

    Kimse görmüyor,
    Buruşuk pardesüsüyle bir babanın
    Kırılgan bir yelpaze olduğunu akşam eve girince.

    Karısı,
    Katlanmış kilimlerle uyum içinde,
    Kolunu büküyor, dayıyor elini yanağına...
    Büyük kız kanepede bu ara,
    Bir göl gezintisine çıkmıştır.
    Kelebek ölülerinden bir ırmakta,
    Sürüklenmektedir lise birdeki oğlan.
    Kız için,
    Sırlara karışmaktır,
    Bir gölün ortasında olmak.
    Erkek kardeşi bir türlü
    Varamaz herhangi bir sırra.
    iki yanında neden akar binlerce bu kelebek?
    Binlerce kanatlı çekirge neden uçar
    Beyninin yukarsında?

    Evde soba yanıyor,
    Önce çalılar geçiyor çocukların boğazından,
    Sonra ağaç kökleri yırtıyor damarlarını,
    Bütün ailenin.
    Dışarda soğuk,
    Safirden, bakırdan, cıvadan bir gece uçuyor,
    Gece uçarken kulaklarına dokunuyor bekçinin.
    Bekçi,
    Mavi zehir şiddetinde düdük çalarak,
    Bir soru soruyor karanlığa,
    "Bütün cevaplar sendedir, saklama"
    Diyor karanlık ona.
    Bekçi en saklı yerinden bir banka broşürü,
    Bir piyango bileti çıkarıp gösteriyor.
    Copunu gösteriyor lise birdeki oğlana.
    Sonra acılı olduğu açıkça anlaşılan,
    Bir kadına bıyık buruyor.
    Buruk bir sabah,
    Başlıyor acılı olduğu,
    Açıkça anlaşılmayan,
    Dünyada.

    Ağır ceza reisi,
    Santa Lucia söylüyor traş olurken,
    Maiyet memurluğundan beri aksatmadan,
    Yaptığı gibi vali sabah sabah,
    Parlatıyor
    Zaten pırıl pırıl olan siyah kunduralarını.
    Kışlada alay komutanı,
    Barakaların kar altında öksüz,
    Duruşlarına bakarak,
    Susuyor,
    Söylemiyor bildiği tek şiiri.
    "Güzel olan hiçbir şey hülasa edilemez"
    Demiş çünkü Valéry.

    Çünkü serbest düşünme zamanı geçti artık,
    Şimdi mesai saati,
    Disiplin kurulunun toplantısı var,
    Arşivde sicil belgeleri damgalanacak,
    Tayinler imzaya girecek,
    Teftişe gidecek generaller.
    Rüya, okşayış, Tevrat,
    Gibi kelimeler
    Gündemin dışında.

    Yurttaşlar uygunadım çalışmalarıyla,
    Söktüler kariha yarımküresini yerinden.
    Bir pusula koydular açtıkları boşluğa.
    Titreyen, korkak ibresiyle bu pusula,
    Kuzeyi gösteriyor serbest,
    Düşünme zamanlarında,
    Safir bir göz görünce karıştırıyor yönü,
    Tırnaklarını yiyor bakır bir
    Dudak ona yaklaşınca;
    Cıvadan bir gözyaşı
    Bari olsun istiyor
    Bütün mesai boyunca.

    Buruşuk pardesülü adam dalgın,
    Gittikçe daha dalgın, elinde cetvel,
    Masada hesap makinesi, pusula,
    Yetmiyor dibe dalmasına,
    Bağlıyor kalın bir urganla beline,
    Ağır bir sandık,
    Salıyor kendini,
    Yeşil yosunların,
    Kırmızı balıkların,
    Uçan kabarcıkların,
    Derinliklerine...
    Orada,
    Bir sandık buluyor,
    Yakutlar, altınlar, pırlantalar.
    Adam, dibe inmek için beline bağladığı,
    Sandığını keşfediyor, dibe ulaştığında...

    Öyleyse, adamın eyvah ışıdı yüreği,
    Eve dönmesine gerekçe
    Bulamıyacak bir daha.

    Eyvah!
    Çattı kaşlarını, ayağa kalktı yargıç,
    Elindeki kalemi,
    Gülümsüyor, kıracak!
    Atıldı öne, denize doğru lise birdeki oğlan,
    Denize, yakuta, integral hesaplarına,
    Kardeşim!
    Diye haykırdı ablası arkasından,
    Fırladı kanepeden,
    Kopardı kafasını bekçinin,
    Safirden bir baltayla...

    Anneleri,
    Mutfakta kalan son bakır sahanı,
    Alüminyum olanıyla değiştirdi.
    Mesainin bitimine on kala,
    istifa etti vali,
    Çamurlu bir yoldan,
    Yayan yürüdü sınıf arkadaşı olan,
    Nalbantın dükkanına.
    Alay komutanı oğlu için,
    Otomobil satın aldı,
    Mercury marka...

    Kış geçti, öksürük haplarıyla,
    Geçti cumartesi.

    Hiçbir şey söylemeyen sözlere varmak için,
    Her şeyin sonuna kadar söylenmesi gerekti,

    incir,
    Yarpuz,
    Karamela,

    La havle ve la kuvvete illa billah.
    3 ...
  21. yünlü gelin

    1.
  22. 2020 yılı başlarında denizli'de keşfedilen yeni bir bitki.

    sadece denizli'de bulunması nedeniyle de endemik bir tür sayılır.

    bilimsel adı ise rindera lanataimiş.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2016346/+

    (bkz: yaran yanlış okumalar)
    (bkz: yeni gelin)
    3 ...
  23. kibritsiz ateş yakabilen erkek

    1.
  24. z library

    1.
  25. internet dünyasının en geniş e-book sitelerinden biri.

    5 milyona yakın e-book, 70 milyona yakın makalesiyle hizmet veriyor.

    z library'nin şu sitesinden bunlara ulaşabilirsiniz.

    https://b-ok.xyz
    7 ...
  26. düşündüren fotolar

    1.
  27. forebears io

    1.
  28. bugün ilk defa karşılaştığım az kişinin bildiği muhteşem web sitelerinden biri.

    arama kısmına soyadınızı girip aratarak dünyanın neresinde aynı soyadı taşıyanlar varsa bilgisini verir.
    çeşitli başka bilgilerin yanı sıra nerede oturduklarına dair de kısmen bilgi veriyor.
    çok kullanma fırsatı bulmadım ama güzel bir site.

    ben arattım, kenya'da 2 kişi var. olum gidecek ülke mi kalmadı?
    afrika'da türk okulunda okuyan biri vardı köyde. memlekete döndükten sonra kız kaçırmıştı mahalleden.

    o pezevenk olabilir. hasımları hala onu arıyor.

    https://forebears.io/
    5 ...
  29. uludağ sözlük corona sonrası buluşma zirvesi

    1.
  30. evet...

    uludağ sözlük'ün değerli yazarlarıyla istanbul'da gerçekleştirilecek zirvedir.

    sosyal hayatımızı etkileyen covid 19 virüsünün azaldığını görmüş bulunuyoruz.
    temennimiz odur ki haziran ayı gibi biter ve normal hayatımıza dönmüş oluruz.

    bu karantina ve #evdekal sürecinde hepimiz arkadaş hasretiyle nice prangalar eskittik, nice am göt meme entry'leri girdik, nice başlıklar açtık eksilere boğulan...

    bu süreçte sosyal hayattan uzak kalmamızın entry'lere de yansıdığını gördük.

    sözlüğün guzide trollerinin de performansları düştü, bilgi içerikli entry giren ali ağaoğlu'nun kültürlü hali yazarlarımızın da bilgileri tükendi.

    biyolojik olarak verdiğimiz bu savaşın ayrıca psikolojik bir yönü de olduğunu idrak ettik.

    psikolojimizi, moralimizi yüksek tutmak için türlü türlü önlemler aldık.

    kimimiz kitap okudu, kimimiz film izledi, kimimiz hobiler edindi...

    bütün bunların illa ki biteceği düşüncesinin de farkına varmamız gerekiyor.

    covid 19 virüsü sonrası sosyal hayattan uzak kaldığımız bu dönemin acısını, özlemini hep beraber çıkarmak için ve karantina sürecinde neler yaptığımızı da konuşacağımız,istanbul'da siz değerli yazarların da vereceği önerilerle ve desteklerle yeri, zamanı, lokasyonu belirlenecek bu zirvenin sözlüğümüze barış, bilgi, ilgi çekici entry'ler getirmesini temenni ediyor siz sevgili yazarları el kalbi duygularımla şahsım ve moderasyon adına selamlıyorum.

    zirveye katılacak değerli yazarların bu başlık altında toplanmasını bekliyoruz.

    şu an demo aşamasında olan bu zirveyi sizin sayenizde halka arz edeceğiz.

    şimdilik takipte kalın...
    4 ...
  31. the discovery of america by christopher columbus

    1.
  32. 1958-1959 yılları arasında amerikalı iş adamı Huntington Hartford'un newyork'ta açacağı gallery of modern art müzesine koymak için yaptırdığı, 4 metre ve 3 metre boyutlarındaki bu tablo sürrealist deha salvador dali tarafından yapılmıştır.

    tabloda amerika'ya kurtuluş* getiren columbus hristiyanlığın kurtarıcısı olarak resmediliyor.

    tablo şu an florida- st. petersburg'daki salvador dali museum'da sergilenmektedir.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2016116/+
    4 ...
  33. the swallow s tail

    1.
  34. sürrealizmin en büyük dehasalvador dali'nin 1983 yılında yaptığı son tablosudur.

    tablonun dayanağı, matematikçi rene thom'un dört boyutlu uzay fenomeninin olduğu catastrophe theory'sidir.

    tablo dali'nin memleketi ispanya'nın özerk bölgesi katalonya'da bulunan figueres'deki Dalí Theatre and Museum'da sergilenmektedir.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2016108/+

    tablo ile ilgili eksta bilgi için;
    https://www.wikiart.org/e...r-dali/the-swallow-s-tail
    5 ...
  35. the madonna of port lligat

    1.
  36. sürrealist deha salvador dali'nin 1949 yılında yaptığı daha sonra bazı değişikliklerin yapıldığı 1950 versiyonu da olan hazreti meryem ve çocuk isa'nın resmedildiği yağlı boya tablosudur.

    tablodaki meryem figürünün esin kaynağı ise dali'nin eşi gala'dır. iki versiyonda da eşini resmetmiştir.

    tabloların 1949 versiyonuda hazreti meryem'e deniz kestanesi* eşlik ederken;
    1950 versiyonun da ise gergedan* ve melek figürleri eşlik ediyor.

    tablonun 1949 versiyonunda ayrı olarak 1950 versiyonun da ise kucakta oturan çocuk isa'nın elinde ekmek de yer alıyor.

    tablo Angelico Chavez'in The Virgin of Port Lligat adlı kitabına da esin kaynağı olmuştur.

    1949...
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2016102/+

    1950...
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2016105/+
    4 ...
  37. the hallucinogenic toreador

    1.
  38. sürrealist sanatçı salvador dali, sürrealist düşüncenin en üst seviyeden yorumlandığı bu eserini 1970 yılında bitirmiştir. sürrealizmin daha baskın olduğu eserde neo-klasizm izleri de görülüyor.

    abd'nin florida - st. petersburg kentinde bulunan salvador dali museum(the dali)'da sergilenmektedir.

    tablonun ana unsuru olan venus de milo heykeli ise yunan mitolojisinde aşk tanrıçasıdır.
    helenistik dönemin sanatçısı Alexandros of Antioch'un mermerden yaptığı en ünlü heykelidir.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2016095/+

    tablo ile ilgili en dikkat çekici analiz de şöyle:

    --spoiler--

    Dali,the Hallucinogenic Toreador'da boğa güreşi tutkusunu gösterirken, karısı Gala bunu yapmadı. Yüzü parçanın sol üst köşesinde, kınama bakışıyla, pratik için nefretini gösteren resimde gösteriliyor. Venus de Milo heykeli, resimde 28 kez görülür, bu da zararsız bir ek değildir. Boğa güreşçisinin yüzünü görmek için heykelin ilk resmini geçmelisiniz. Yüz ikinci Venüs de Milo'da yatıyor. Daha yakından incelendiğinde, heykelin göğüsleri boğa güreşçisinin burnunu oluşturuyor ve elbiseleri kırmızı fularını ve yeşil bir kravat ile bağlanmış beyaz gömleğini oluşturuyor. Resim ilk kez New York'ta sergilendiğinde, resimdeki göstericinin gizli görüntüsünün nasıl görülebileceğine dair açık talimatlar veren “boğa güreşçinin nasıl görüleceği” etiketli bir resme eşlik etti.

    --spoiler--

    kaynak: https://www.wikiart.org/e...lucinogenic-toreador-1970
    4 ...
  39. dandy and son

    1.
  40. norveç-oslo merkezli olan şahane erkek gömlekleri ve kravatları üreten marka.

    gömlek hastası biri olarak keşke türkiye'de de şube açmasını istediğim marka.

    ama tabi ki internet üzerinden dünyanın her yerine sipariş gönderiyorlar.

    cutaway denilen yaka biçimini de çok güzel kullanıp kullandıkları renk kombinasyonları da şahane.

    https://www.dandyandson.com/
    5 ...
  41. telefon jokerinde aranacak ünlüler veritabanı

    1.
  42. sorunun geldiği alana göre joker hakkı kullanılıp aranacak ünlülerin veritabanıdır.

    tarih, coğrafya gibi alanlarda soru geldiği takdirde kesinlikle ilber ortaylı aranılır.

    edebiyat alanında gelen sorularda hayati inanç aranabilir.

    spor alanında ozan tuhahahaha. böyle bir şey olabilir mi ya?

    müzik alanında serdar orta açtı ve gollllll. tamam bu kötüydü kabul ediyorum. tamam önceki de kötüydü...
    5 ...
  43. alte pinakothek

    1.
  44. dünyanın en eski galerilerinden biri olup bir çok eski-modern esere sahip olan almanya'nın munich kentinde yer alan müzedir.

    mimari tarzı post-rönesans olan bu müzenin mimarları ise iki alman olan Leo von Klenze ve Hans Döllgast adlı mimarlardır.

    iki mimarın da genel tarzı neo-klasik ve neo-rönesans olduğu için bu galeride açıkça izleri görülüyor.

    old masters denilen birçok nadide eseri de bulunduruyor.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2015589/+
    5 ...
  45. honeyscukle bower

    1.
  46. hanımeli bower...

    barok dönem sanatçısı flaman peter paul rubens'in ve ilk eşi isabella brant'in kendi portresidir.

    evlendikten sonra yapılan tablonun tarihi ise 1609'dur.

    tablodaki duygular ise hanımelinden kaynaklı aşk ve evlilik temasıdır.

    Almanya'nın Munichkentindeki yer alan Alte Pinakothek sanat müzesinde sergilenmektedir.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2015586/+
    5 ...
  47. cathedral of our lady

    1.
  48. meryem ana katedraliolarak da bilinen gotiktarza bir mimariye sahip olup yaklaşık 5 asırlık bir katedraldir.

    yapımına 13. yüzyılda başlansa da yaşanan aksaklıklardan dolayı 15. yüzyılda tamamlanmıştır.

    mimarları Jan appelmans and Pieter Appelmans'tir.

    belçika'nın antwerp şehrinde bulunur.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2015537/+
    8 ...
  49. the descent from the cross

    1.
  50. çarmıh'tan indiriliş...

    flaman peter paul rubens'in barok dönemde yaptığı triptik bir resmin orta panel eseridir.

    tablonun boyutları 4,2 m x 3,2 m olup yine kendisinin yaptığı the elevation of the crooss eserinin yanında belçika'nın antwerp şehrinde bulunan cathedral of our lady(meryem ana katedrali) katedralinde orta panelde sergilenmektedir.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2015529/+
    8 ...
  51. the elevation of the cross

    1.
  52. haç'ın yükselişi...

    Flaman sanatçısı Peter Paul Rubens'in barok dönemde yaptığı 4,62 m - 6,4 m boyutlarındaki devasa tablosudur.

    tablo iki kere boyanmıştır. orijinal hali 1610'da sonraki restoresi 1637'de yapılmıştır.

    belçika'nın antwerp şehrindeki cathedral of our lady(meryem ana katedrali) adlı katedralde sergileniyor.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/2015523/+
    8 ...
  53. kimbell art museum

    1.
  54. modern mimarının bir eseri olan amerika birleşik devletlerinin kültürel faaliyetlerin yoğunlaştığı fort worth texas'ta bulunan amerikalı dünyaca ünlü mimar Louis Kahn tarafından 1936'da inşa edilen sanat müzesidir.

    müzede Michelangelo, Picasso, Caravaggio gibi birçok sanatçının eserleri bulunuyor.

    https://www.kimbellart.org/
    8 ...
  55. cardsharps

    1.
  56. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük