Uludağ kızlarının alacağı versus. Ekşi ya karta kaçmış ya da ilgiden götü kalkmış. Uludağ da istediğini yaşayacak aynı zamanda az nüfustan kimi seçeceğini bilemez hale gelmemiş hatunları gördüm pek az tecrübemle. Umarım artan nüfus sizleri bozmaz kızlar.
Büyük romancımız yumurtladığı bir ingilizce aksanıyla "bir zamanlar biseksüeldim" diyerek yeni bir yumurta doğurmuş. Nasıl veganlığı bıraktığını anlattığı röportajları da bir dönem çarşaf çarşaf gazetelerde yer almıştı. Nasıl anne olduğunu aktardığı romanından, neden kitabını için androjen görünümlü fotoğraflar çektirdiğini sayfa sayfa dünyayla paylaştıktan sonra. Edebiyat, roman,çok-kültürlülük, dinler arası diyalog, Kuir Teori, sufizm, Şems, Mevlana, veganlık, hepsi bu kadının kimliğinde sunulan çorba içine atılıp değersizleştirilerek önümüze sürülüyor. Cemaat'in koruyucu kollarından ayrılınca reklamını yapmak için gösteri dünyasının bu teşhirci kuklasının abuklamaları şaşırtmadı ama... Umarım insanların artık karnı doymuştur. Ya da afiyetle tüketiniz.
Bu devirde psikoloji, psikiyatri, sosyal psikoloji bu seviyede ilerlemişken halen burçlara ve gezegenlere göre insanın karakterinin sekillenecegine inanan bazı gerizekalilarca gerizekalı denen, sovulen burç. Topunuzu eşekler kovalasın.
yine mücadele ederiz ama 10-15 sayı-ki 10 iyimser bir tahmin- fark olacak. 25'e kadar arayı açabilir ispanyollar. oyun kurucuları ve uzunları bu kadar kötü bir milli takım hiç izlemedim. cenk akyol a, engin atsür e razıydım. yahu bir zamanlar bu ülkede serkan erdoğan yedek kalıyodu, nereden bu kadar kısır bi nesle düştük biz!
harun (evet 1 numara ki bunu özellikle 2001 de almanya ya karşı çok iyi uyguladık)/orhun / kerem de olur
ibrahim kutluay
hidayet türkoğlu
mirsad türkcan (yetenek olarak en iyisi ama milli takıma zerre katkısı yok, enes kanter de yok )
mehmet okur
yedekler
orhun ene/k. tunçeri
harun/ufuk sarıca (harun asıl yerine de eklemlenir)/ serkan erdoğan (az bilinenler kontenjanından)
cedi osman/volkan aydın
ersan ilyasova
kerem gönlüm (aslen 4 numaradır ama 4-5 ikisini de halleder)
Nostaljik 5
mehmet baturalp /can bartu/necati güler
yalçın granit /erdal poyrazoğlu/levent topsakal
kemal erdenay
ömer büyükaycan(aslen 5 numaradır)
efe aydan /hüseyin alp
Ben bu siteye güvenerek refurbished bir kindle paperwhite 6th generation ürün satın aldım. Ürünü tesli alabilmek için 2 ay bekledim.Öncelikle garanti ve Amazon'un Kindle a özel sağladığı avantajlardan faydalanabilmem için adıma sipariş edilmesi gereken ürün adıma sipariş edilmedi. Ürünün kargoda kaybolduğunu yeni ürün sipariş ettiğinizi söylendi. Ben de bu adamlara güvenerek para iadesi yerine bu ürünü teslim almayı kabul ettiğimi söyledim. 15 Haziranda sipariş ettiğim ürün bana 10 Ağustosta ulaştı. Ancak gönderilen ürün başkası üzerine kayıtlı 2. el, kullanılmış bir cihaz. 2 ay beklememe rağmen bana bunu reva gördüler.Üstüne üstlük bana bir ay içinde kapanan kullanıcı hesabımın açılacağı söylenmesine rağmen bu da yapılmadı. Yani ortada bir alışveriş bile görünmüyor. . Ürünün 6. neslini istemiştim, 2. el ürün 4. nesil olarak gönderildi, hem de 2. el!!!! Amerikapostam a olan güvenimin karşılığını böyle verdiler. Sakın güvenip de alışveriş etmeyin, 2 ayda 2. el ürün gönderirler. Hem de sizin adınıza kayıtlı olmayan.
bu kız aslında ümitvar bi sese sahip. keşke caz söylese. ama o da dünyada popüler olan ablalarının izinden popa kaydı. ama bakkal popuna maalesef. kültürel hegemonya böyle bir şey. 20. yüzyılın başında caz müziği yozlaşma olarak gören frankfurt okulu'na inat ya da söylediklerine uygun olarak lumpen kültür tüm dünyada egemen. abd de ana avrat düz giden gangstalar, burada bunlar. bu halkı bu hale getirmenin temelleri 80 darbesindedir.
keşke ortadan kalksa dediğimdir. islam helal kıldığından mıdır, gelenekçilik midir,ikisinin birbiriyle hemhal olmasından mıdır, bilmem bir türlü bitmez bu topraklarda.
ideolojisini edebi yeteneğinin önüne koymuş; yeteneğine yazık etmiştir. edebiyatta ideoloji, felsefe gibi konular elbet işelenir ancak keşke mesajını karton karakterler yoluyla aktarmak yerine daha ince yollarla vermeyi denese idi.
sinema camiasında acayip saygı görür. anlaşmazlıklara hakem olur. sağlam malumatfuruştur. iyi bir senaryo yazarıdır. onu en ilginç kılan özelliği sosyalist literatürle islami külliyata ciddi anlamda hakim oluşudur.
zaman anlardan oluşmuş bir bütündür der sanıyorum platon. nasıl maddenin bölünemez en küçük parçası atomsa o zamanki görüşe göre an da böyledir. an ı yaşamak konusu meditasyon pratiklerinde çok geçer de gerçekten mümkün müdür, bilmem. hele ki berbat bi geçmiş gelecek kaygısyla yoğurulup bu hayatınızın özü olmuşsa, bu duruma gelmekte sizin hiç suçunuz yoksa, bir de sorumlu aileniz gibi asla hayatınızdan atılamayacak organik olarak bağlı olduğunuz insanlarsa, suçludan intikam bile alamıyorsanız, insana hayatı, inancı, Tanrı'yı, hakikati, velhasıl her şeyi ve herkesi sorgulatır. Boynunda bir yumruyla yaşarsın, anlatmak istedikçe daha çok boğulursun. eskiden dağları delmeni sağlayan özgüvenin mariana çukurunun dibine düşer. zeka ve çalışkanlığının yaratabileceği hayat standartlarına asla ulaşamayacak olmayı bilmek insanı ezdikçe ezer. çevrendeki aptalların yükselişini izler, ; harcanmış bir yetenek olmanın ağırlığı altında ezilirsin. eskiden sana akademik başarı sağlamış yeteneklerinin de aslında sende olmadığını düşünür hale gelirsin. hiçbir şeye konsantre olamaz, çok güvendiğin zekan bile işlemez hale gelir. depresyon,uykusuzluk, gerginlik, sosyal kopuş bunlara eşlik eder. çırpındıkça batarsın. Rilke demiş ya "dedem bu topluluğa aile adını veriyordu" diye, öyle yabancılaşırsınız her şeye. içki ve sigaradan medet umarsınız, eskiden ağzınıza sürmemiş olsanız da. hayat teoman ın deyişiyle koyu bir balgam sert bi pornoya döner!
yanlış karar da kararsızlıktan iyidir. hayatta iki camii arasında beynamaz olmaktan kötüsü yoktur. belirsizlik adamı fena yorar. karar verememek özgüveni bile aşağılara çeker. obsesif karakterlerde çok görülür.
ırkçı, hitler özentisi bir adamdır. ama dalkavuklar gecesi gibi bir eseri atatürk yaşarken yazabilmek cesaretini de göstermiştir. ruh adam ı okudum, buradan yola çıkarak romandan zerre anlamadığını söyleyebilirim.
iyi slogan yazar. tek değerli şiiri mahur beste dir-bknz tanpınar. sado-mazoşizm fışkırır şiirlerinden. bir tık ötesi yusuf hayaloğlu arabeskidir. ama üzüntülü, tutkulu zamanlarda iyi gider. tarihçi olmadığı için bu alanda yazdıklarında tıpkı necip fazıl ve tarih yazan diğer şairler gibi kitapları büyük hatalar içerir.
benimki annem sayesinde zirveye doğru giden yoldan kanalizasyona doğru ilerlemiştir. yazar olursam uzun uzn anlatırım. ama zamanın biz sıradan insanların dünyasında lineer olması, en fazla geleceğe gidiliyor olması ne azaptır ya rabbi.
önemli, estetik, güzel ve bulunduğu alanla ahengine dikkat edilmiş bi eserse ki, türkiye de mehmet aksoy inkiler dışında pek bulunmaz, insanın bu ülkede bunları yapan insanlar da var diye umutlanası gelir. geri kalan yöreyi tanıtan sucuk, pastırma, portakal heykelleri ve sıkıcı mustafa kemal heykelleridir. yazıktır, günahtır. mimari güzelliğin, estetiğin bulunmadığı bir ülkede yaşadığına küfredersin.
anna karenina dan sonra en etkileyici kadın roman karakterlerinden. Tabii bunda büyük yazarların çoğunluğunun erkek olmasınında payı büyük. romantik akımdan realizmde geçişte köşe taşı. karakterinin zehirlendiğinde neler yaşadığını anlamak için flaubert in çok küçük müiktarda siyanür alıp zehirlendiği de rivayet olunur.
ilkokulda ayakkabının dil denilen bölümünün üstünde yarısı kesik turuncu bir basketbol topunun olduğu reebok pump ım vardı...o ayakkabı sayesinde nasıl bir şöhret kazanmıştım okulda bilemezsin sözlük... çocuklar bahçede durdurup ayakkabıyı o küçük pompanın şişirdiğini test ederlerdi...teey tey ne günlerdi!
türk sineması reha erdem in a ay filmiyle 1989 dan beri ve 2007 ye kadar -2007 sonrası hafif bir duraklama görülmekle beraber-bir rönesans yaşamış,avrupa ülkesi sayılıyor isek onun en iyi sinemalarından olup, kore ve iran sineması düzeyine ulaşıp yer yer onları aşmıştır... bu başlığı açan yazar kardeşim önce bir has sinemadan anlasa zaten konvansiyonel sinema üretiminde hiçbir gelişmiş ülkenin de hollywood a erişemeyeceğini anlar; belki birazcık gerçek sinema izlerdi. sizin gibi cahiller yüzünden cannes da altın palmiye yi yani en prestijli ödülü alan kış uykusu filmini oscarlara yollamaktayız. allah akıl fikir versin ne diyeyim, halen oscar alacakmış...bre gafil 3 adet altın ayı' n 2 adet altın palmiye' n varken ne hacet oscar a !