Şuraya her gelişimde uslu duracağım adam gibi yazacağım diyorum ama olmuyor bana ip ban atılmasını rica ediyorum allah'a inanmasam da hakkınızı helal edin belki vardır neyse bir gün tekrar gorusuruz muhtemelen. Üzücü ayrılıktır en azindan benim icin.
bakın ben bazıları (koydumkaran) gibi yalan yere ortaya atmıyorum bu iddiayı. değer verdiğim her şey üzerine and olsun ki eğer bu kadar pasif bir sözlükte beni sevmeyen 120 kişi çıkarsa, burada durmamın bir anlamının olmadığına inanacağım. 100 demedim çünkü burada kalmak istiyorum gerçekten, kolay olmasın istedim. gece 12 ye kadar mühlet.
yalan olmayan ama gerçekleşmemesini umduğum iddia.
Vay be ne turnuvaydı ama. Favorilerin patır patır döküldüğünü hatırlıyorum. charlotte fiona themis falan elenmişti. Maalesef ki finali organize edemeden çıkan olaylar yüzünden banlanmıştım. Neyse belki 2019 ayağını yaparız.
Biz bunları yıllar önce söyledik. Adam alman hayranı. En iyi yazarlara bile alman yazarları örnek gösteriyor. Değişik kafada bir insan ama severim kendisini.
Salakca bir şeydir. Birlikte intihar edebileceğin biri varken yanında neyin kafasıdır bu? Zweig ve eşi değilsiniz ya 2. Dünya savaşının bunalımlarını yaşamıyorsunuz.
Hoş karakterli bir yazar. Bundan önceki bana ait olmayan ama nickimi kullanan hesapları bile hor görmemiş hep iyi şeyler söylemiş Demek ki beni seviyor. Şimdiye kadar nasıl göz ardı edebildim böyle birini aptallığıma yanayım.
Kendisini alakadar etmeyen bir konuda başlığımın altına 'geldi yine tipini siktiğimin' şeklinde bir entry girdi akabinde gayet efendi bir şekilde özel mesajdan selam verip tanışıyor muyuz diye sordum. 'Sana ne' cevabını aldım. Sakin kalıp bu davranışların aslı astarı nedir diye düşünmeye başladım ve araştırdım. Yaptığı terbiyesizliğin bir geçmişi varmış aslında. Zamanında kendisi hakkında şöyle bir entry girmişim:
Yani üstünden bunca zaman geçmesine rağmen bana duyulan bu nefret canımı yaktı doğrusu. Bu arkadaştan tekrar özür diliyorum burada taktığımız maskelere aldanıp yargılamayalım birbirimizi reelde görüşsek belki çok severdik birbirimizi ne belli?
Bana göre yanan günışığı kadar güzel olmayan jack london eseri. Onu benim nezdimde ölümsüz bir kahraman yapan şey ise:
-Spoiler-
inanılmaz özendiren intiharıdır. Yeni bir karar alıp hayatına güzel bir şekilde devam edebilmesi son derece mümkünken bunu elinin tersiyle itmesidir. Neden olsun ki neden isteyeyim ki bunu deyip manasızlık gerçeğini yüzümüze vurmasıdır. Tıpkı nikolay vsevolodoviç gibidir. intiharına gelince, düşünün bir gece vakti okyanusta giden bir geminin içindesiniz. geminin bordasından Usulca suya bırakıyorsunuz kendinizi. Ay ışığı ve sayısız yıldızlara bakarken gemi çoktan uzaklaşmış sizden. Nefesinizi tutup suya dalıyorsunuz gidebildiğiniz yere kadar dalmak bir daha isteseniz de kurtulamayacağınız şekilde dibe gitmek düşüncesindesiniz fakat bi torik balığı size çarpıp planınızı bozuyor yüzeye çıkmak zorunda kalıyorsunuz. Tekrar derin bi nefes almadan etrafınıza bakıyorsunuz gece olmasına rağmen aydınlık ve içi olduğu gibi görünen okyanusta envai çeşit balıklarla başbaşasınız. Ve insanın boğazına yumru gibi oturan o ölüm.
Kutsalı olmayan yoktur olsa olsa kutsalının ne olduğunu henüz keşfedememiş ya da üzerine düşünmeyi aklına getirmediğinden kutsalını bilmeyen insan vardır. En azılı nihilist bile olsan bir şeylere insan olmanın gereği olarak anlamlar yüklemek zorundasın.
Geleceğin kemalist teyzelerinin daha açık fikirli ve açık kıyafetli versiyonlarının her şeyi biz biliriz edalarında ve atatürk hariç tüm değerlerin yadsınabilirliği fikrini benimsemiş görünen halleriyle ortalıkta dolaşmasının komik bulunması olayıdır aslında bu başlığın özeti. mesela kalıpları vardır bu tiplerin Bira ile kokoreç ikilisi güzeldir onlara göre. Kötü bu bence dersen seni yobaz ne anlarsın sen şeklinde ilan edebilecek kadar kötü ve aptallardır.
sefiller, savaş ve barış gibi devasa romanları bir ay içerisinde bitirmiş biri olarak en fazla üç gün sabredebildiğim kitabın berbatlığına katlanılamaması durumu. yahu bu kadar mı olur birbiriyle alakasız şeyleri sıralayıp habere saçma sapan tamlamamalar kurmak... yok aga marifet değil bu. evet kafandaki belli belirsiz bir şeylere temas edip anılarını falan canlandırabiliyor ama bu çağrışımların sebebi de zaten kelimeleri çorba etmesi. son derece doğal yani. nasıl anlatsam ki, adamın aklına afrikadaki bir siyahinin yarrağının karalığı diye bir şey geliyor sonra bunu istanbul'daki bir ara sokakla özdeşleştirmeye çalışıyor gibi mantıksız bir şey. laf salatası yapmak tesadüfen başarı ve nobel ödülü getirebiliyor demek ki.
Anlaması oldukça güç olan, hangi amaç uğruna sarf edildiği çözülemeyen davranış biçimleridir. Bu adam eski nesil yazarlardan ve yıllardır çizgisini hiç bozmadan karşı cinsle kafayı bozmuş şekilde yazılar yazıyor. Ama bakın trollükse eğer sadece kadınlar üzerine yapılıyor oluşu çok ilginç. Kimi zaman doğru tespitler de yapıyor ama neyi ispat etmeye çalışıyorsun ve Hakikatin neferi misin sen? Bence her gün kadınları aşağılama dozunu alıp gidiyor başka türlü rahat edemiyor bağımlılık olmuş.