iyi bildiğinin seni yanıltması, iyi bilmenin iyi öğretebilmek olmaması..
artık, sadece öğretmenlik diploması almış olan insanların iyi bir öğretmen, hatta sadece ve sadece "bir öğretmen" olamiycaklarını anlamaları gerek.
fakirlik, alabildiğine hiç bir şeye sahip olamamaksa eğer; siz fakir insanlar hiç bir şeylerin tanrısısınız, siz hiç bir şeylerin en zenginisiniz. gurur duyun ruhlarınızla, beden çürüyüp gidecek elbet geri kalan mal varlıklarıyla, hatılararla..
saçma gruplarından nefret ettiğim, ama yine de hoşuma giden site. bi çok arkadas edinmemi sağladı. ortak arkadaslar güzel seyler tabii. bağımlılık yaratabiliyo ama bazı geceler..
hayatıma yön veren bi grup olması yanı sıra saksafonlarının tadı kulakta müthiş bi etki bırakır. ( herif 2 saksafonu aynı anda çalıyo yahuu )
her parçası birbirinden güzel, birbirinden zevk verici.. morphine, adı üstünde işte. duyduğuma göre grup elemanları ( zaten 3 kişiler ) morphine'den ölmüş. grupta bateri, saksafon, bas ve vokal var. gitarsız müthiş işler yapıyolar..
müthiş sesi, müthiş müziği, müthiş yorumu, müthiş dreadlockları, müthiş kişiliğiyle tam bi müthiş insandır.
lakabı "jr. gong" olan damian marley, bob marley'nin en küçük oğlu. müthiş bi yetenek. sıkı rastafari'dir, parçaları da genelde bunun üzerinedir.
saksafon (saxophone) pirinçten yapılır ve kamışla ses çıkarır. bir çok türü vardır ( kalından inceye -> kontrabas, bas, bariton, tenor, C-ezgi, alto, F mezzo-soprano, soprano, C soprano, sopranino ). Adolphe Sax tarafından icat edilmiştir adı da burdan gelmektedir. günümüzde genellikte jazz, blues, pop vs. müzik türlerinde kullanılır.
yeni zerlanda'lı kabileler tarafından savaş dansı olarak ortaya cıkan poi günümüzde spor ve meditasyon amaçlı kullanılmaktadır. poi arayıp da bulamayanların, bulup da alamayanların tek yardımcısı (benim de yaptığım) çorapın içine herhangi bir şekilde ağırlık koyma yöntemi gerçekten hoş ama bi o kadarda tatmin edemeyen bi yöntemdir. poi, fit kalmanın yanı sıra, stres atmak, koordinasyon, ritim ve denge sağlamaya da yardımcı olur. ateşli, kanatlı, kuyruklu, fosforlu ve ışıklı olmak üzere beş çeşit poi vardır.
capoeira brezilya asıllıdır. afrikalı siyahilerin zorla, kölelik yapmak için getirtildikleri brezilyada, kendilerini savunmak ve korumak amacıyla ortaya cıkardıkları bir savunma sanatıdır. onlar için capoiera "özgürlüğe giden yol" olarak görülmüştür.
capoeira'da belli baslı kurallar vardır ve bu kurallar gelenekseldir. uygulamaya gecmeden önce bu işin felsefesini, kurallarını, kökenini öğrenmek gerekir. capoeira'nın bir çok türü vardır, enstrümanları ve müziği geleneksel ve farklıdır, bu da capoeira sanatına çok ayrı bi hava katar.
Çoklu zeka kuramı Howard Gardner tarafından 1983 yılında geliştirilmiştir.
bedensel-dokunsal zeka : Bu tür zekaya sahip olan kişiler; bedenlerinin farkındadırlar.Sportif hareketlerde başarı gösterirler.Duygularını vücut dilleriyle anlatabilirler.Tiyatro,drama,spor gibi etkinliklerden hoşlanırlar.
Sözel-Dilsel zeka : Bu tür zekaya sahip olan kişiler;sözlü iletişimden hoşlanırlar.Konuşarak kişileri ikna etme kabiliyetleri vardır.Avukatlık,öğretmenlik gibi meslekler bu alanda yer alır.
görsel-uzamsal zeka : Bu tür zekaya sahip olan kişiler;üç boyutlu düşünebilirler.Bulmaca çözmekten hoşlanırlar.Resim ve sanat etkinliklerinden zevk alırlar,harita ve tabloları kolayca okuyabilirler.Nesneleri hayal etmede başarılıdırlar.Görsel ayrıntılara dikkat ederler.Mimarlık,mühendislik gibi meslekler bu alanda yer alırlar.
müziksel zeka : Bu tür zekaya sahip olan kişiler;ses tonlarını tanır,ses farklılıklarını ayırt etme,şarkıların melodilerini hatırlamada başarılıdırlar.Ritim tutma,şarkı söyleme,mırıldanma,beste yapma gibi etkinliklerden hoşlanırlar.Müzisyenler bu alanda yer alır.
Mantıksal-Matematiksel zeka : Bu tür zekaya sahip olan kişiler;soyut kavramsal düşünme,matematiksel işlemlerde başarı,sebep sonuç ilişkilerini kolayca anlama,bilgiler arasındaki bağı anlama,hipotezler kurmada başarılıdırlar.Bilim adamları,matematikçiler,muhasebeciler bu zeka alanındadır.
sosyal zeka : Bu tür zekaya sahip kişiler empati kurmada,ikna etme kabiliyetinde,paylaşma ve yardım etmede başarılıdırlar.Politikacı ve din adamları bu zeka alanındadır.
içsel zeka : Bu tür zekaya sahip kişierin bağımsızlık duygusu gelişmiştir.Kendi başına karar verirler.Kendi yeteneklerinin farkındadırlar.Özsaygıları yüksektir.Eleştirilmekten çekinmezler.Yalnız yaşamaktan hoşlanırlar.Bireysel projeler geliştirmekte başarılıdırlar.
doğa zeka : Bu tür zeka sahip kişiler;doğa olaylarına meraklıdırlar.Bitki ve hayvanlara ilgi dler,bahçıvanlar bu zeka alanına sahip kişilerdir.
hepimizin uzaylı olması yanı sıra.. onlar dosttur evet, çoğu kez dünyayı yok olmaktan kurtarmışlardır. ama hala insanlık onlardan korkmakta, inkar etmekte veya düşman bilmektedir. isteseler dünyayı yok edemezler mi? koskoca bi evrende yalnız olduğumuzu düşünmek hatadan daha çok gerizekalılıktır. geçen gün okuduğum gazeteden öğrendiğim kadarıyla uzaylıların kendi gezegenlerinden dünyaya, insanlara iyi enerjiyi, barışı vb şeyleri öğretmek için insan kılığında ve insan bilincinde geldiklerini öğrendim. bu özel görevi alan varlıklar, dünyaya geldiklerinde özel görevde olduklarını bilmiyolardır, yani insan bilincindeler işte. ama tek fark daha akıllı olmaları, beyinlerinin daha büyük bi bölümünü kullanabilmeleri. bu yüzden einstein, mozart, nietzsche gibi dahi insanların uzaylı oldukları düşünülüyor..
rastalar barışı, kardeşliği, sevgiyi, saygıyı benimsemişlerdir, ırksal düşmanlığı bir kenara bırakıp dünya barışını sağlamayı ve insanların dünyada uyum içinde yaşamasını öğütlerler.eski etiyopya imparatoru haile selassie I tarafından ortaya cıkan rastafari felsefik akımı, afrosentrizmden doğmuştur.
rastaların kutsal toprakları afrikadır. cennetlerini zion olarak adlandırırlar. bunun nedeni, siyahilerin köle olarak kullanıldıkları zamanlarda marcus garvey'nin gelip siyahilerin haklarını savunması ve onları kendi topraklarına geri götürmek istemesidir. rastalar zionda ilk insanın yaşadığına inanırlar.
rastaların kendilerine özel dilleri vardır.
_Haıle selassie I_
rastalar için haile selassie'nin önemi büyüktür.
selassie (1930-1975)mükemmel dünyayı (zionu) yaratmak istemişti.selassie'nin geleceği book of revelation da bir ayette daha önce belirtilmişti.taç giyme sırasında selassie'ye verilen ve incilde de yer alan bazı isimler "kralların kralı", "tanrının seçtiği", "judah'nın kabilesinde ki feth olan aslan". rastalar aynı zamanda selassie'ya "jah rastafari", "yaşayan tanrı", "majesteleri" de derler. rastalar ölüme inanmazlar, ölümü fiziksel bedenden ayrılma olarak adlandırırlar. selassie'nin ölümü de aldatmaca olarak görülür ve inananlarını özgürleştirmek için geri döneceğine inanılır. selassie etiyopya krallarından 225. idi. selassie rastaların kralı ve tanrısıdır. afrikanın tek bağımsız lideri olması nedeniyle selassie, insanlar tarafından çok sevilmişti. kişilik olarak onurlu, gururlu olan selassie dünya medyasının ve bir sürü güçlü ülke yöneticisinin önünde ayakta durabilmiştir. en basından beri rastalar, afrikanın tek siyahi imparatoru olan selassie'ye tüm sadakatlerini ve kendilerini adamışlardır. selassie rastalar için isa'nın vücut bulmuş, jah'ın ise ruh bulmus halidir. rastalar isa'nın siyahi olduğuna inanmışlardır.
_Jah_
kutsal ruh, tanrı. jah her rastanın içindedir bu yüzden I (ben) değil, I&I (ben ve ben) olarak tabir edilir.
_Zion (cennet)_
rastalar hayatlarının sonsuz olduğuna inanırlar bu yüzden cennet dünyada, yani afrikadadır.
_Babylon (babil)_
babil, rastalar için cehennemi temsil eder. rastalar babil sistemine kesinlikle karsılardır. babil olarak adlandırılabilinecek ülkeler batı ülkeleri ve siyahilere eziyet etmiş tüm ülkelerdir.
_Afrosentrizm ve siyahi onuru_
rastafari, afrosentrizm ile doğmuştur.rastafariler afrika kültürüyle yaşar fakat rastalar, rastafari inancının sadece siyahiler için değil, tüm insanlık için olduğunu söylerler. afrosentrizm akımını marcus garvey baslatmıstır. bazı rastalar için marcus garvey peygamberdir (bence kesinlikle değil). ilk rastalar siyahi üstünlüğüne inanırlardı ama çok sürmedi, bunun sebebi de selassie'nin gelip bu ırkçılığı açıkça kınamasıydı.
_Yazıtlar_
bazı rastalar incilin sadece yarısının yazıldığına inanırlar, diğer yarısının kültürleri boyunca onlardan çalındığını söylerler ve kişinin kalbinde olduğuna inanırlar. bu konsept, cahil bi insanın bile tanrının kelimelerini kalbinde barındırabildiğinde rasta olabileceğini gösterir. hristiyanlar rastaları istedikleri gibi incili kullandıkları, değiştirdikleri için suçlarlar. selassie 1950de incilin amharik(selassie'nin kullandığı dil) ortadoks versiyonunu yazmıştır ve rastalara yol göstermiştir. rastalar da buna inanır. ( adam oturup yazmış işte, yok gökten indi yok popomdan cıktı gibi şeylere gerek duymadan )
_Seramoniler_
_reasoning : mantık seramonisi rastaların toplanıp ganja içmesi ve etik, sosyal ve dini konuları tartısmasıyla olur. yakıcak kişi onurlandırılır ve küçük bir dua eder. ganja saat yönünde döner eğer ülkede savaş yoksa (varsa soldan döner).
_grounation (binghi) : kutsal gündür. binghi gününde dans etmek, şarkı söylemek, dua etmek, ziyafet vermek ve ganja içmek gerekir, günlerce sürebilir.
_Kilise_
rastalar kilisenin kendi vücutları olduğuna inanırlar ve bu sayede tapınakların bir yapı seklinde olması gerekmediğini gösterirler.
_Beslenme_
rastalar için ete dokunmak ölüme dokunmaktır.rastalar içinde kimyasal olan gıdalardan kaçınırlar ve ette yemezler. alkolü de kullanmazlar, bunun nedeni babilin sadece insanın kafasını karıştırmak için ürettiği bişey olduğunu düşünmeleridir. vücuda mayalı seylerin ve etin sokulması, kiliseyi bi mezarlığa çevirir. buna rağmen bazı rastalar böyle düşünürken bazı rastalar ise "ağzına ne girdiği değil ağzından ne çıktığı önemlidir" diye düşünürler. bu beslenme şekline I-tal denir. I-tal, Vital'dan gelir.
_Ganjah_
rastalar için kanabis kullanımı ruhani bir durumdur. vücudu, aklı, ruhu temizleyen dini tören olarak görülür. bilinci yükselttiğine, barışçıllığı kolaylaştırdığına, zevk verdiğine ve jah'a yakınlaştırdığına inanılır. ganjah yakılırken şöyle söylenir, "bu ateş yanlışlıkları ve kötülükleri destekleyen ve yapanların kalbini yaksın." rastalara göre kanabisin legal olmaması rastalara yapılan eziyetin en büyük göstergesidir. yasak olmasına şaşırmazlar çünkü kanabis gibi insanın bilincini açan güçlü bi madde tabii ki babil sisteminin istiyiceği son şeydir. ganja için incilde şöyle yazar "ganja sizin etiniz olmalıdır", "onu orada tuttuğunuz için size kin besleyen bir öküzü yemek yerine, sevgiyle yetiştirilmiş ganjah daha iyi bir yemektir". peygamberlerin kutsal yağının içinde de kanabis vardır. (italyada 2008de kanabis legal olmuştur.)
_Dreadlocks_
rasta adıyla bilinir fakat rasta, rastafari olan kişidir. insanların sadece saç şekli olarak adlandırdığı sey aslında rasta değil dreadlocktır. her rasta dreadlocklı değildir, her dreadlocklı da rasta değildir. incile göre dreadlocklar babile isyanı ve judah'nın aslanını temsil eder.Dreadlockların oluşma süreci ruhani bir süreçtir.Uzun süre oluşmamalarının sebebi kişinin sabrını denemektir. rastalar için jilet, makas ve tarak 3 babil icadıdır. rastafari aynı zamanda "hairlocks", "nuttydread", "dreadlock" diye de adlandırılır. ünlü bi rasta sözü, "önemli olan kafanda ki dreadlock değil, kalbinde ki sevgidir."
_Politika_
rastalar hiç bir politik harekatı desteklemezler ve oy vermezler.
_Livity_
adil ve sonsuz yaşamak, konsepti merkezi hayat enerjisinin jah tarafından verildiğidir ki bu insanın içinde ki jahtır. bu enerji içimizde ki gücün, jah'ın enerjisidir. ve bu rastalar tarafından "I & I" (1. I Jah, 2. I bedendir) olarak tabir edilir. rasta meditasyonunun ilk amacı I&I durumunun farkındalığını sağlamaktır. bir rastanın hayatında ki en büyük amaç livity'sini genisletmek olmalıdır.Livity, meditasyonlarla ve I-tal dietine bağlılık ve belki de en önemlisi insanlara karsı sevgi dolu davranıslar sergilemekle genisler ve büyür.
keske herkes rastafari olsa, herkes mutlak huzura, sevgiye ve barışa ulaşabilir o zaman..
