Canım'dır. Normal şartlar altında ideal bir hitap şekli iken dillere pelesenk olarak değerini yitirmiş ve iticilesmiştir belki de. Ota boka canım denir mi lan!
Mesut sanmak için kendimi
Ne kağıt isterim,ne kalem
Parmaklarımda sigaram
Dalar giderim mavisinden içeri
Karşımda duran resmin...
Giderim deniz çeker
Deniz çeker,dünya tutar
içkiye benzer birşey mi var
Birşey mi var ki havada
Deli eder insanı,sarhoş eder?
Bilirim,yalan,hepsi yalan
Taka olduğum,tekne olduğum yalan
Suların kaburgalarımdaki serinliği
iskotada uğuldayan rüzgar
Haftalarca dinmeyen motor sesi
Yalan...
Ama gene de
Gene de güzel günler geçirebilirim
Geçirebilirim bu mavilikte
Suda yüzen karpuz kabuğundan farksız
Ağacın gökyüzüne vuran aksinden
Her sabah erikleri saran buğudan
Buğudan, sisten,ışıktan,kokudan...
Ne kağıt yeter ne kalem
Mesut sanmam için kendimi
Bunların hepsi...hepsi fasafiso
Ne takayım, ne tekneyim
Öyle bir yerde olmalıyım
Öyle bir yerde olmalıyım ki
Ne ışık,ne sis,ne buğu gibi
insan gibi...
muhtemelen yayından kaldırılacak dizidir kendisi. konusu böyle ilgi çekici ve süresi diğer dizilere kıyasla kısa olan diziyi yaşatmazlar malesef. umarım haksız çıkarım.
Oğuz Atay'ın hatta dünyanın en iyi romanıdır. Herhangi sayfasını açıp herhangi bir bölümü okuduğunuzda mutlaka bir şeyler hissettirecek tek kitap olma özelliği taşır benim için.