anadan doğma hükümdar olan yediği önünde yemediği arkasında padişahlar gibi hazıra konmadı. hiçbir sosyal statü ayrıcalığı olmadan, tırnaklarıyla kazıyarak bir lider oldu. cehaletle boğuşan bir ülkede, cahillere kafa tutarak ülkeden cehaleti def etti. adına "din" denen cehaletin kaynağını köreltti.
kuvvetle ihtimal içine kapanık, çekingen bir ergen (ben de böyleydim). bundan mütevellit acısını sözlükte saçma sapan ergenliklerini dökerek çıkarmakta (ben böyle değildim).
haklı ayardır. maç boyu çekirdek çitleyen kaz kafalılara, gariban veysel'i ıslıklayanlara, daha dün gelmiş cemal'i ıslıklayanlara güzel bir ayardır.
Galatasaraylıyım bu arada.
Dünyanın en zevkli şeyi olduğuna kuşku yok, ama yapabilmek için kırk dereden su getirmek saçmalığım daniskasıdır. lan seks dediğin özgürce olmalı, hayvanlar gibi.
yazıya bakarak zeka analizleri yapan dehaları görmüş olmamı sağlayan insandır. he amk o zaman okumayı zar zor söküp boktan boktan yazanlar da einstein.
ne kadar da meraklısınız her boktan sonuçtan kendinizi zeki görmeye.
tehlikeli bir oluşum. aile ve ırk ayrımcılığın temelini oluşturur zira. ayrımcılığın olduğu yerde de her türlü pislik olur. bu sebeple sevgili kardeşlerim, ailevi bağları fazla güçlendirmeyin. ne kadar çok güçlenirse o bağlar, aile dışındakilere o kadar yabancılaşırsınız.
frank herbert efsaneyi yazmadan evvel yıllarca araştırma yaptı. amacı mesih mitini anlatan bir seri yazmaktı. nitekim seri boyunca üç farklı mesihimsi karakter gördük. ilki peygamber paul, ikincisi tanrı leto, üçüncüsü de ebedi duncan.
dune serisi bilimkurgu, siyaset, felsefe kitabı değildir sadece. bir kutsal kitaptır. her iki cümlesinden birisi özdeyiştir, bol bol düşündürür.
frank herbert 7. kitapla uğraştığı sırada pankreas kanserinden gider. ama dune efsanesi bitmez. sevgili oğulcuğu, babasının 7. kitapla ilgili notlarını tesadüfen keşfeder ve seriyi tamamlamak için yazarlığa soyunur (gerçi kendisi de yazar olmak ister). kevin anderson denilen başka bir yazar kardeşimizle efsaneyi devam ettirir, şu ana kadar ek 11 kitap yazmışlardır. (henüz okuma fırsatı bulamadım)
uzun lafın kısası, dune serisi şu hayatta okuyabileceğiniz en derin, en muhteşem kurgu romanlardır.
şüphesiz ki raylı sistem olacaktır. sikko arabalar tarihe karışacaktır. daha uzak bir gelecekte ise düşünce hızıyla ulaşım sağlanacaktır.
burayı okuyan gelecektekilere not: kehanetim nasıl tuttu ama? şimdi bedenimi bulup dna'larımdan beni yeniden yaratın ve dehamdan daha da fazla yararlanın. (biraz daha seksi bir vücut istiyorum, teşekkürler)