bu kadar geniş bir konunun ancak bu kadar dar bir kapsamda işlenebileceği program. avukatın eline verdiler sözü bırak salçayı okan alırsa sözü iyi. konuşma salça zaten saçmalıyorlar.
D&R'da gezerken, fonda çalması sonucu tanıştığım ve çok sevdiğim, son birkaç aydır da bayağı popüler olmuş bir gruptur. Albümü takıp unutursunuz çünkü bir tek şarkıyı bile atlamak istemezsiniz. Hele isabelle'in o muhteşem yorumuyla Eblouie par la nuit ile albümü noktalamak muhteşem oluyor. Anlaşılacağı üzere favori parçam; Eblouie par la nuit.
mümkün olmayacak durum. zira kendisinin işi gücü tam da insandır. sevmediği şey ise olsa olsa insanlık olabilir ki bu oldukça az insanda tam anlamıyla bulunur.
kokun burnumda tütmeden,
ellerinde öpücüğümün ıslaklığı gitmeden yanına geldiğim zamanlardaki gibi tek düşüncemin hediyemi nasıl bulacağının olduğu, o dolu dolu yaşanan babalar günlerindeki heyecanımla gelemeyeceğim belki yanına ama
tek hediyem de gözyaşım olmamalı sana...
ve maalesef bu sefer ki hediyem elimde değil dilimde ve duamdadır...
bana yaptığın o şahane babalığı Allah Baba da sana yapsın...
mekanın cennet olsun babacığım...
- olm var ya biz daha fena dövdük herifleri!!
.yok abi ya ağız yüz dağaldı baksana tipimize!!
- onlarında ağzından yüzünden kan geliyordu!!
.abi sen benim yüzümü görmüş olmayasın o karmaşada??
- ayağa kalkamadılar olm daha ne olsun!!
.polisi duyunca koşarak kaçtılar be abi!!
-!!
.abi ya senin kafaya bayağı vurdular...sanrı...bu kaç?? vah vah...
bir de butun yaptiklari zorbaliklari haklarimiz verilmiyor onun icin yapiyoruz diye acikliyorlar. yuh artik ne hakki. herkesden cok hakkiniz var bu ulkede. yakinda ayrimciliktan ben sizi sikayet edecegim insan haklari mahkemesine.
abidin dino nun beni benden alan tablosudur. tabloda bir cift ve alti cocugu bir yatakta uyumaktadir yuzlerinde o mukemmel tebessumle, birlikte olmanin guveni ve mutlulugu hicbir seye degisilmez. bunu o yataktan birini kaybetmeden anlayan bir ailedir bu. bir kucuk battaniye, akan bir dam, kirik yatak ayagini dengelemek icin konmus kitaplar, mutlu bir aileye dahil olan mutlu bir kedi ve kopek... burunlari soguktan kizarmis ama penceren dogan gunes az sonra isinacaklarinin habercisi ve tabii ki mutlu ve birlikte gelecek yepyeni pasparlak bir gunun...
kendimi bir avm de film izleyebilecek kadar sansli buldum bir anda, hic bir sorunum kalmamisti. babami kaybettigimi bile unutabilirdim. nasil oldu anlamadim. o kadar sansliydim ki bes para etmez bir adamin namlusunun ucunda degildim, ailemden kilometrelerce uzakta...
ben bu filmi izleyip, zorunlu empatimi gerceklestirirken birileri yine o karakolu bekliyordu bes para etmez bir adamin namlusunun ucunda...
ben burda bu filmi izleyebileyim diye o namlunun ucundaydi o korpecik hayat... o namluyla karsilastirilamaz derecede masum ve sicak...
filme herhangi bir sifat yakistirmayacagim cunku benim icin sifatlar ustu birseydi bu... filmi izledikten sonra aklımda söz kalmadı. Nutkum tutuldu. Nefesim boğazıma düğümlendi. ben nefes almadan izledim "nefes"i...
hastalarina yeterince ilgi gosterilmeyen, yonetilmiyormus gibi gorunecek derecede ilkelliklere sahip ve doktorlarinin kalplerini aldirmis olmasindan supheye dusuren morg kisminin buyutulmesinin hic sasirtmayacagi yapi.
bu yapinin ara yogun bakimlarinda kimi hastalar kendi yemeklerini yiyemez ve tuvalete gidemezler, iste bu hastalar sansli olanlardir gorunenin aksine. cunku onlara yeterli personel olmasina ragmen calismak isteyen personel olmadigi icin yakinlari bakarlar. ayni sans yakinlar icin gecerli degildir. ne kendilerine ait bir tuvalet ne de koltuk vardir hatta bir sandalye bile yoktur. arkasina para takilip alinan su tekerlekli sandalyelerin ustunde uyurlar. ama gene de bakilmayan hastalari gordukce yerde bile uyurum iyi ki burdayim diye gecer akillarindan. digerleri sanssiz olanlardir. tek baslarina ve ilgiden yoksun. ben cok gordum ordek istedikten yarim saat sonra yatagina utana utana tuvaletini tutamadigi icin yapan hasta.
doktorlarini anlatmak istemem zaten genel kanim olumsuzdur turk doktorlari icin. ama burada olumlu birsey bulmak imkansiz. sebebi belli, yorulmadan, kafa yormadan islerini yapmaya calisiyorlar. ara yogun bakima bir kere bile gelmez doktor. asistandir isleri yuruten. onun da kararlari asla uygulanmaz. oturdugu yerden hic gormedigi hasta hakkinda kararlari veren beynini kullanmayi unutmus insanciklardir.
asistanlar derseniz, belki de tek islerini yapmaya calisanlar onlardir. kaba sabaliklari bile gozunuze batmaz bir sure sonra. ne de olsa her doktor megolomanyaktir ki hayat kurtarmayi basaramaz bile cogu.
temizlik iste en acisi bu zaten. bu hastaneye yatan hastalarin cogunun olum nedeni enfeksiyondur. cunku ara yogun bakim kapisi herkese aciktir hasta yakinlari haric. hastane giris cikislarinda tum personel bu kapiyi kullanir kestirme olmasindan dolayi ustelik galossuz. hasta yakini galos giymezse, birakin asistanlari, hasta bakicilari bile onlari asagilamak icin bir sebep kabul eder bunu. oysa ki o galossuz personelle her aksam ve her sabah esprilerle selamlasilir. tum hasta tuvaletleri cis kokar. ara yogun bakimda cis kokan bu tuvaletler, servise cikinca size emanettir en azindan orda temizleme sansiniz olur ara yogun bakimin aksine.
anlayis beklemeyin lutfen. bu hastane icin biraz luks bir beklenti bu. dedim ya beyinlerin yarisi zaten iptal geri kalanida zaten tam performans kullanilmiyor. hasta yakini sadece haber almak ister. zaten hasta gosterilmez. dedim ya icerideyseniz gercekten sanslisiniz. kici kirik bir asistan gelir ve iki cumle soyler artik bir sure sonra buna da sukreder kapida bekleyen merak icindeki yakin. iceride bir teyze vardi hep agliyordu kizlarim beni unuttu burda birakip gitti diye. herkeste teselli etmeye calisiyordu. kapida doktor asistan beklerken laflarsiniz malum hastane ortami. benim icerde hasta baktigimi ogrenince biri annesinin adini soyledi bilmem kac gundur goremiyordu. girer girmez teyzeyi buldum meger o aglayan teyzeymis. hemen dedim butun kizlarin kapida ama iceri almiyorlar. kadin hemsireye de asistana da iki goz iki cesme agladi iki dakika izin verin diye. sonuc sizi hic sasirtmasin tabii ki giremedi kizlarin biri bile. insan demek geliyor mu sizin icinizden bunlara?
bana gelince; kocaman bir odada yatan babamin yanindan iki hasta cikarildi. annemle cok huzursuz olduk niye herkes burdan cikiyor diye. bize babami koruduklarini soylediler. size daha once yalanci olduklarindan bahsetmemistim lafi gelmisken bunu da soylemeliyim. hasta yakini olarak soylenene inanmayin. biz de inanmadik. baktilar cok soru soruyoruz taburcu etme karari aldilar babami. dedim ya hayat kurtarmayan megolomanyaklarin eline dusmustuk. pijamalari bile yoktu sadece altinda bezi. bu sekilde taburcu edildi babam ustelik kalbinde bir problem olmadigi ve enfeksiyon sorununun olmadigi soylendi bize. ambulans goztepe ssk hatanesine goturup birakti orasi da beyninde bir sorun olmadigi ve fizik tedavi merkezlerinde de erkek hasta yatagi olmadigi icin eve gonderdi bizi. ustelik taksiyle hatirlatma geregi duyuyorum babamin pijamasi yoktu ustunde ve subat ayiydi. ustune ortulen battaniye icin annemin kimligini aldilar. babamdan daha degerliydi bir battniye siyami ersek ara yogun bakim insanciklari icin.
sonra mi?
daha sonra ogrendigimize gore babam serum hastasiymis ve evde yeterince sivi alamadi. enfeksiyon yuzunden halsiz dustu. sivi alamadigi icin de bobrekleri iflas etti. sonucta o iyi olan kalbi kan pompalamadi ve durdu.
siyami ersek hastanesindeki asistan ve doktor babami iyilestirmenin hazziyla mi uyudu bizi taburcu ettikleri gece? yada acaba siyami ersek denen doktor kisinin kemikleri sizliyor mudur simdi?
normal ve olmasi gereken harekettir. ramazanda sokakta elinde suyla yada buz gibi kolayla dolasan ve konu inanca geldi mi vaaz vermekten hic cekinmeyen cenesi dusukten, bin kat daha muslumandir alkol almak icin ramazanin bitmesini bekleyen...
