bu aralar sıkça kullanacağımız cümle başlığıdır.
ne de olsa tarihi günler yaşıyoruz.
yeni devletler kuruluyor, devletler yıkılıyor..
ben bu tarihi sanki lisede okumuştum. osmanlı batıyormuydu ne?
akıllı gençlerimiz bizim işte.. adamlar adım adım bölmeye yönelirken bizimkiler burada atıp tutuyor..
ırak'ın kuzeyi, suriyenin kuzeyi, türkiye'nin güneyi size birşey çağrıştırdı mı?
hani mezopotamya desem aklınıza gelir mi?
ya da israil buraya yerleşmeye çalışıyor desem aklınıza birşeyler gelir mi?
suriye sınırına tampon bölge oluşturulmaya çalışılırken bu bölgenin mayınlarının temizlenme ve üst kullanım hakları kime verildi sizce...
hadi ne olur biraz düşünün..
daha burada bile fikir birliği oluşturulamamış..
adamlar bizi gerçekten bölmüş uyuyun daha siz...
hangi millet adına ya da hangi topluluk adına konuşuyorsun bilmiyorum ama farsça konuşan ve yazan milletler
kadınların etek boyunu tartışırken avrupa'da sadece kuramsal fiziği düşünürsek bile çağ atlıyordu.
ya da kimya endüstrisi almış başını gidiyordu.
evet bir millete yapılacak en büyük kötülük onun dili ile oynamaktı. o yüzden cihanların halifesi cihat diye bağırırken yardıma koşmayan
topluluklar sağ olsun kemal atatürk'ümün türkçe çağrısına kulak verdi.
çok insan güne gezegenlerin onu nasıl etkileyeceği ile ilgili yazılarla başlıyor.
takımyıldızlarının sayısının ve isimlerinin kabul edilmesi 1000 yıl öncesine dayanmaktadır.
giderek değişen takımyıldızlarının yerlerinin her yılın başında medyumlar tarafından incelendiğini sanmıyorum.
ayrıca inceleseler bile komik bir şekilde aynı şeylerden bahsedip duruyorlar.
örnek: aile ile ilgili ilişkileriniz kuvvetlenecek. bugün günlerden pazar aileyle zaman geçirilecek tek zaman.
yakışıklı olması ya da olmaması bir şeyi değiştirmiyor ki. yüksek bir zekası ve bunu ustalıkla kullanacak bir aklı vardı. ne yapmak istiyorsa onu yapmış ve iyi de etmiştir.
magazin başlığı gibi olmuş.
kendi kendinizi dolduruşa getirmeyin ağalar. daha 1. sabah oruç yeni başladı. saygısızlık yapmayın dövülürsünüz.. hatta hayvanlar oruç tutmaz..
her yerde her anlamda kendinizi haklı görmekten vazgeçin. terazi sizde değil..
bir heyecanla yenen yemeğin ardından çağrı filmini izlemek ve çay içmek ardından kendini uykuya bırakmak.
sabah serinliğinde sahurda gırgır şamata sahur yapmak. daha neler neler.. özlemişiz be..
çağımızın hastalığı. her yerde her anlamda daha köktenci gruplar belirmeye başlıyor. küreselleşmenin kendisi herkesi tek bir çatıda toplayacak söylemlerinin yanında gruplar içinde gruplar beliriveriyor. daha anlamıyor musunuz şimdi yaşanan bir sonraki için gerekli adım. herkesin ortaklaşa kabul ettiği değerlerin sayısı azalırken nasıl bir birlikten bahsedilebilir ki. kendi inandıkların sana saklı kalsa daha değerli olmaz mı? bir başkasına bunu dikte etmenin ne anlamı var.
buradan tüm insanlara sesleniyorum. insanoğlu binlerce yıllık geçmişinde her çağ için sürekli bir konu etrafına toparlanır ve yönetilir. sakince çevresini anlamaya ve saygı göstermeye çalışan insanlar sindirilmeye çalışılırsa o güzelim insanları mumla arasak bile bulamayız.
dekolte giyen özürlü kadının amacı gayette ilgi çekmektir. ilgi çekmek istiyorum diyenin de niyeti ilgi çekmektir. kendi götünde bomba patladıktan sonra devletten yardım alabilmek için ne kadar 'engelli' olduğuna dair olan belgeyi imzalamak zorunda kalırsa götümle gülerim haberin olsun.
karşıt fikir olmasını gerçekten anlarım. o da insan benimle aynı şeyi düşünmek zorunda değil. ama öyle şeyler yazılıyorki hakaret kıvamında. nereden gelir bu insanlar buraya.