Direnişin ilk 24 saatinde insanların 24 saat daha koyun sürüsü olup, gaz yemesini sağlayan palavradır. Oysa bilmiyorlar ki 114.maddeye göre Hükümet ancak darbe veya yüca divan mahkemesi yoluyla düşebilir. Anca sokağa çıkıp gaz yiyin cahil boş kafalar.
Demokrasiden bi haber, hakkını hukuksal yollarla değil de 18.yyda gibi arayan arayan cahil insan topluluğudur. Gürültü kirliliğinden başka bir şey değildir. Tayyipi indirmek istiyorsanız tayyip istifa diye bağırmak yerine seçimleri bekleyin arkadaşım bu ülke demokrasiyle yönetiliyor çünkü.
Taksim'e giderken kimsenin bunu sorgulamadığıdır. Kimse mi düşünmez hiçbir olayda yanımızda olmayıp destek vermeyen amerika ve avrupa ülkeleri türk medyasından önce canlı yayın yapıyor. Neden? Ne çıkarları var? Yanımızda mı olduklarını sanıyorsunuz? Eğer cidden böyle düşünen varsa ciddi anlamda saftır. Kendi çıkarı için babasını bile satacak insanlardan bahsediyoruz. Kışkırtmalara gelip olayı vatan millet sakaryaya çeviren insanlar gündemi meşgul ederken acaba kimse düşünmüyor mu ne geçiriyorlar o sırada bize? Hangi yasa? Hangi özelleştirme?
şöyle sol frame'e bir göz gözdirince bu ne ya dediğimiz anlardan biridir. Noluyonuz sözlük ahalisi hani seks? hani atatürke sövmece ? hani kemalist gençlik? olmamış.
Acikogretimden iki yillik adalet bolumu okuyup dgs sinaviyla hukuka gecis yapma olayidir. Isin ozunu detaylarini bilenler anlatirlarsa bu yazar cok mutlu olacak.
ilk başta tam olarak hissedemediğimiz kırılma anları var. Zamanla harap edici duygulara dönüşüyorlar. Yaralanmanın sıcaklığıyla ilk anda hissedilmeyen kurşunlar gibi. Böyle durumlarda biraz zaman her şeyi daha da beter ediyor. Bizi yere seren büyük sorunlar olmuyor hiçbir zaman. Bizi yere seren evdeki şekerin bitmesi oluyor, kaybolmuş bir kitap oluyor, kesilen elektrik oluyor. ikimiz de yere serilmiştik o gece. Öyle bir kafaydı işte.
Yalan soylemeyi seven erkektir. Aldatmayi duygusal olarak goruyorsa, baska bir kizla sevismeyi ihtiyac olarak kabul ediyorsa kendini aldatmiyorum ki ben yeaaa diye kandiran erkektir.
muhtemelen abazadır, doymamıştır. Yazın giyilen derin göğüs dekoltelerinin yerini yakası kapalı kazaklar, şortların yerini kadife pantolonlar aldığı için hüzünlüdür, kederlidir.
Sürekli dalga geçtiğimdir. hala ben devrimciyim yeaaa kafasında takılan insanların varlığını görünce şaşırtan olaydır. o deniz gezmiş tişörtlerini bile kapitalizmin köpeği olduğunu bilmeden alırken sen hangi devrimden bahsediyorsun canım? şuan bu başlığa "devrimin ne olduğunu bilmeden konuşma beyinsiz" diye saydıracaksan önce o bilgisayarının markasına ya da elindeki yüksek kalite telefona bak derim.
edit: bunların bir de özel okulda okuyup devrimci takılanları vardır onlardan uzak durun, beyinsizlerdir ehehe.
(bkz: çocukların ellerinde blackberry ıphone telefonlar devrim yapıyorlar)
Su gunlerde heyecanla aldigi cam agacini suslemeyi anlatan, 3 yasindaki cocugun bile daha zeki oldugunu dusundugum insandir. Yil olcak 2013 hala cam agacina para verip susleyen insanlar var. Suphesiz ki onlar gerizekali.
Edit: hristiyanlar icin soylemedim bu onlarin en dogal hakki. Ama baska dinden olup bunu yapanlar ozentidir.
asla güvenilmemesi gereken kişiye çaresizce kurulan cümledir. kişi burada söylediğinin asıl konuşmak istediği kişiye gideceğini bilir ama kendince bir oyun oynar, belki de gerçekten saftır ve aramızda kalacak dediği kişiye güvenmemesi gerektiğini hala anlayamamıştır. zaten güvense aramızda kalacak diye uyarıda da bulunmazdı ama neyse o bana düşmez.
How I met your mother karakteri Ted Mosby tarafindan dizinin ilk dakikalarinda soylenen kids kelimesiyle bir ani baslatilir. Ama bir gun gercek olcagi umuduyla bekleyen yazar ted mosby'nin bu cumleyi kurmasini bekler.
Kasim ayina girilmesiyle bitene kadar kurulan o boktan cumledir. Filmin guzelligini alir goturur hafizalardan, yerini pelinsu ve berkecanlarin haykirislari alir :" aaaay kasimda ask baskadaaaar ama." Sanki her ay asik olmus da en cok iclerinden bunu begenmis mina koydugumun fakiri.
her şeyin düzeleceğine inanan pollyanna ile çeşitli münasebetleri olduğunu düşündüren insandır. moralin bozulur, her şey düzelecek der. üzülürsün, her şey düzelecek der. ağlarsın, bak daha önce çok söyledim biliyorum ama her şey düzelecek der. sonra bir gün yüzünü gülerken görür yüzündeki o yavşak gülümsemeyle etraftakilere çaktırmadığını sanarak bak sana söylememiş miydim her şey düzelmiş işte der. üzüldüğünde mutsuz, güldüğünde mutlu olduğunu kabul eden insan tipidir bu, en sevmediğimden. her şey düzelecek derken de, her şey düzelmiş bak derken de yüzündeki sahte samimiyete donuk bir şekilde bakar kalırsınız. bir insan nasıl bu kadar inanarak yalan söyler diye düşünürsünüz. adam bu işi meslek haline mi getirmiş acaba dersiniz. her şey düzelecek cümlesi bir ürün olsa o an bizi inandırıp satacak pazarlama elemanı gibi, eve gidince boşa para verdiğinizi anlarsınız ya öyle. ben niye bu kadar takıldım diye soracak olursanız diğer şeyler gibi bunu da bilmiyorum. her şey düzelecek diyen insanın yavşaklığına mı kızıyorum yoksa her şeyin hiçbir zaman düzelmeyecek oluşuna mı bilemiyorum. hayır hayır, duygusal bir anımda değilim sadece içimde gizli bir melankolik var bazen çok konuşuyor ve susturamıyorum. böyle bulduğu yere yazıyor. her şeyin düzelmeyecek oluşuna taktı şimdi de. güzel bir müzik dinlerken insan her şeyin düzeleceğine inanabilir ama bir yavşak gelip bunu derse inanmıyor. dünya ilginç bir yer. yazının başıyla sonunu kaçırdım. ne diyordum ben?
yok kız olsam kaşar olurdum, yok erkek olsam piç olurdum klişelerini düşünürken kendini katil olsam ne yapardım lan derken bulan yazarın açtığı başlıktır. Şah damarına çalışırdım heralde ehehe.
bunu ancak bir orospu çocuğu yapabilir dediğimiz insanların toplandığı listedir. listemizin birinci sırasını josef fritzl alıyor. kimmiş bu insanımsı derseniz buyurun burdan; http://tr.wikipedia.org/wiki/Josef_Fritzl
edit: ben bireysel suç olarak almıştım ama siz genelden yürüdünüz o da olur.
şuan bulunduğunuz yerde en gereksiz görülen eşyadır.
mesela şuan ben salondayım ve gözüme bir fiskos çarptı. ulan zaten sehpayla aynı işi görüyor ne diye var bu dedim kendi kendime.
sabahtan beri sözlükte sevgili yapmak isteyenlere tavsiyeler, yok efenim ergenlere tavsiyeler falan filan bir sürü başlık döndüğünü gören yazarın olaya tepkisini merak ettiği bir hususla koymasıdır. e tabi bu öyle basit bir iş değildir onun farkındayız, merak edenlere bu olayı daha önce denemiş, bu işi bilen insanlardan tavsiyeler deyip cümlemi sonlandırırım.
edit: mna koyim ciddi sormuştum, ne hale geldi neyse artık kısmet bu işler. güldürürken düşündürdünüz ehehe.
ayca22 nin kanal7 dizilerine konu olacak sıkıcılıkta bir adamla evlenip, pis işleri bırakmış olma ihtimalidir. nur topu gibi üç çocuğu olduğu tahmin ediliyor.
eskilerden bir dizi olan yarım elmadaki yoncanin aksine bir o kadar samimi ablamızdır. artık gittikçe sayıları azalan ve samimiyetin timsali olan bu goncalardan her eve bir tane lazımdır. açın bir bakın ne tatlı kadındı lan.