istanbul büyükşehir belediyesi'nin taksim'in ortasına yaptırdığı acayip, estetik yoksulu, amaçsız ve anlamsız heykelcik. bir dönem taksimin ortasına camii diye tutturdukları düşünülünce kedi köpek heykeline razı olmamak elde değil.
mevcut nüfusla baş edemeyen, bu nüfusun sorunlarını çözemeyen iktidarın, milletin gözünün içine baka baka anasına sövmesi durumudur. Hala ve inatla alkışlamaya devam edenler karşısında aklımızı, sabrımızı koru yarabbi! Sübhanike dinimiz amin!
valla orman denince ülkede akla ilk Karadeniz gelir. karadeniz'de orman yangını olmaz çünkü Karadeniz acayip yerlerden göç almaz. Çok şanslıdır. Batı ve Akdeniz'i de kimlerin yaktığı belli zaten. Hain diyoruz, destekçileri hemen eksiliyor kardeşim. ha dışarıda orman yakmışsın, ha sözlükte haini desteklemişsin. Fark ne ki?
seovi sahibi olmama sebep olan önermedir. aaa nasıl diyordunuz siz ota boka pozitif açıklamalar yapan yazar müsveddeleri hah buldum, SEOVi Mi SEViYORUM!
umutsuz zamanlardaki iç konuşmalardır. Uzanıp, gözlerinizi kapatıp gerçekleşmesini istediğiniz hayallerinizi bir bir canlandırmaya çalışırsınız. Olmaz bir türlü. Mucize örmeye başlasın istersiniz hayat. Nedense tel kaçırır hep sizin dokuma, bakarsınız başkalarının ki ipekten.
1948 yılında kurulan Dünya tiyatro enstitüsü 1961 yılında dünya tiyatrolar gününü kutlamaya karar verir. 1962 yılından itibaren her yıl paris'teki uluslar tiyatrosu'nun açılışı olan 27 mart dünya tiyatrolar günü olarak kutlanır.
bir uludağ sözlük yazarı yakarışıdır.
sözlük yazarlarıyla polemik yaratır diye entryleri silinen, düşündüğüm bu ve ben bunu yazamayacak mıyım diye mızlanan sözlük yazarının cümlesidir. Gerçek şudur ki; entry silinmesi yazarın fikrini zerre değiştirmez.
komşu hayriyenin sizin şeyinizi görüp kocasına boşanma davası açabilme ihtimalidendir.
Ya da adım başı çiftleşen insanların dünyayı izleyen tanrıya görüntü kirliliği yaşatacak olmasındandır.
Zina yapıyor diye kara deftere not düşmeye çalışan meleklerin pır pır dönüp telaşla evrak yetiştirmeye çalışmalarına sebep olacağındandır.
Ast-üst de dahil olmak üzere sistemi dengeleyen bütün ilişkilerin yerle bir olmasına sebep olacağındandır. Çaycının peşinde üç kat aşağı kadar koşan müdür figürü hiç hoş olmayacaktır.
Aynı iş yerinde çalışan iki insanın birbirinden hoşlanması durumudur. sonu cinselliğe varmayan, karşılıklı ilgiyle devam eden, enteresan diyalog örgüsüne sahip heyecan veren durum.
Trabzon'da havaya sıkılan kurşunun ne alakaysa, gelip urfa'da yolda yürüyen birine isabet etmesi durumudur. Hiç olmayacak bir işin başınıza gelmesi, milyarda bir olacak işin, kör talihin sizi bulmasıdır. Bir nevi çöldeki kutup ayısıyla bedevi arasındaki ilişkidir.
bütün hayatı basitlikle kuşatılmış, edebi konuşup yazınca kendini kaliteli sanan, seviyeli olduğunu vurgulayan, montaigne'in "denemeler"ini bile okumamış insan.
