eğitim olarak gayet iyi olduğunu bildiğim, mezunlarının da gayet iyi yerlerde iş bulabildiğine şahit olduğum bölümdür. bina mı? evet pek iyi sayılmaz. ama herşey de kampüs değil ki!
şu an hatırlatılmasında hiç bir fayda görmediğim askerlerdir. ırkı farketmez zaten kaçak kaçaktır. türk kaçak ta vardır muahakkak. napalım şimdi? daha birlerştirici şeyler söylesek? ayrılıkçı ibnelerin ekmeğine yağ sürmesek? *
cho- şimdi gelin lan pis türkler, gelsenize olum! nanik nanik!
yao- cho arkana bak dostum ihi!
cho- ne var olum, noldu? ne kaş göz yapıyosun?
yao- dostum bu türkler konar göçer millet demedim mi sana? arkandalar!
cho- ha siktir!
güven' i behlül' le aldatan aslı zeybek ve deniz' e veren bihter. bitmedi; bu sırada deniz' in annesi leman da ednan' la aşna fişne ederken, nihal' de atakan' la halvet olur. biter mi? asla; tam bu olayların ortasında cevahir' de su' yu götürür, domuşuk sevim' le beşir arasındaki elektriklenmeyle bütün herkes soktan şoka girer.
sen hayatını hiçe say, vatanı kurtar, ezanı kafirin esaretinden kurtar, bayrağı kurtar, namaz kılmıyosun diye hain ol!
sizce bu mantıklı mı? hangi kitapta yazıyomuş bu?
(bkz: götünden fetma uydurmak)
üniversitede bir hocamın, bir tur aracılığıyla gittiği abd' de aynı odada kalan almanın gerzek söylemidir. ve belkide ogüne kadar karşılaşılabilecek en baba doğal ayarla karşılaşmıştır hocam. o sırada açık olan amerikan televizyonunda azra akın' ın dünya güzeli olduğu haberi yayınlanmaktadır. televizyondan ayar alan alman mosmordur.
hülya avşar' ın yetenek sizsiniz yarışmasında yaptığıdır. her hafta bi bebe bu lafı duyar ve hayatının sonuna kadar inmeyecek totosuyla yarışmadan ayrılır.
tecavüze uğrayan kızın çok bağırdığını görenlerin "o kadar da girmedi, rol yapma" demesi gibi bişeydir kendisine atılan su şişesine verdiği tepkiyi eleştirenlerin yaptığı. illa adamın kafası yarılmalı. ama bakın bazen yarılsa da farketmiyo; adam tribünden düştü federasyon ceza vermedi diye zırlayanlar, hakemin kafasını yarıp maçın iptal edilmediğini ve daha sonra diyarbakır maçında iptal edildiğini görünce de sus pus oldular. boşver keitam sen yardır.
yayı gerildi. "inşallah fener kalesine patlar, fenerli oyunculara değil" diye dua ediyorum. ilki olursa yardırır, ikincisi olursa yine yardırır ama bu sefer bizi yardırır. aman diyorum.
kendisini yattarayla karşılaştırabilen insanlarla değil futbol, basketbol, sutopu gibi toplu sporları topsuz sporlar olan tekvando, güreş, yüzme gibi sporları bile konuşmam.
hani lan yattara nerde?
kaç teknik direktör değişti?
minik futbolcularla bir maç organize edilmişti bi ara. danone takımı mıydı, minikler milli takımı mıydı şimdi ununttum ama böyle koca koca adamlar vs minikler kıvamında bişeydi. bu abimiz de oyuncular arasındaydı ama yanlış anlaşılmasın bu büyükler tarafında oynadı. haliyle karşısındakiler bebe olduğundan bunlara dikkatli oynayın falan demişler ama mirgün hiç sallamadı. ezdi geçti. hatta maçı sunan spiker bile dayanamayıp gülerek " mirgün maçı baya ciddiye almış" tarzı bişeyler söylemişti. futbol geleceğimizi ateşe atacaktı az daha adam.
insanın fiziksel özellikleriyle var olduğunu bilmesi kötü bişey. dik memeli hatun! ne yani sarkık olsa da sarkık memeli hatun diye mi alacaktı niki? memeleri dikse vardır bu tipler, yoksa hiçtir.
semih şentürk' ün aldığı sezon başına 4 uyduruk penaltıyı düşününce yaptığı hareketin hiç te anormal bi tarafı yoktur. şu bi gerçek;
adamı çekemiyosunuz. bu adam gördüğünüz en müthiş sağ açık ve hep birlikte salyalarınız akıtarak izliyosunuz. bütün rakipleri ipe dizerken hipnotize oluyosunuz. önce bi gidin takım oyuncularınızın elle attığı gollere, aldığı saçma sapan penaltılara üstüne bide her hafta hakem diye ağlamalarına bakın, başkanınızın koridorda hakemi mıncıklamasına bakın, öyle gelin bu adam hakkında yorum yapın.
türklerin boyları istatistiğe vurulacak olursa orta boy olarak nitelendirilebilir (tabi bu genetik olarak söylenmiş bişey. yoksa ne mutlu türküm diyene! *) . evet bu böyledir. ural eteklerinde ilk olarak roma ordularıyla karşılaştıklarında da bu böyleydi. bizimkiler strateji belirleyip dağın görece yüksek kesimlerini tutmuş, atları üzerinde bilmem kaç kiloluk kılıçlarıyla hayretler içinde roma ordularını seyrediyolardır. zira romalılar asterix filmlerinden çıkma hareketleriyle pozisyon almaya falan çalışmakta, o bilindik baştan aşağı zırhları ve abidik yürüyüşleriyle aklınca türklerin gözünü korkutma niyetindedirler. daha sonra savaş başlar. türkler aldıkları pozisyon itibariyle, çocukluktan gelen at binme yeteneğinin verdiği inanılmaz bi hızla, kılıçlarını havada savurarak roma ordusuna saldırıya geçmiştir. savaş pek bi kısa sürmüş, savaş sonunda roma ordusundan 5000 kişi sağ kurtulabilmiştir. ha savaş öncesi orduların asker sayısı mı? şöyledir:
türkler: 15000
romalılar: yaklaşık 30000
romalılardan kaçan 5000 kişi ise savaşmayıp sadece kaçarak kurtulabilmiştir.
romalılar mı kim? urallar mı neresi? ohooooo!
lafım bu ülkenin evladı hiç bi kürt vatandaşa değil! kürtler de çok saygın insanlar yetiştirebilir, yetiştiriyorlar da ve bu insanlar da ülkemize hizmet ediyor. her ne kadar sizin gibi bölücüler yüzünden pek onları farkedemiyorsak ta bu böyle.
hey bre faşist sözüm sana;
madem bi milletle sidik yarıştıracaksın, ne diye tarihin en eski milletini gözüne kestirirsin bilmem ki! napalım kardeşim? tarihe yön veren milletlerden biriysek bizim suçumuz mu?
bence en iyisi kendi sikletinizde birilerini bulun.
unutmadan;
(bkz: önemli olan boyu değil işlevi)
(bkz: ben avarları kıskanıyorum onlar da kürt değil)
milliyetçiliği zaman makinesi gibi icat edilebilecek bişey zannedenleri sevindirecek bir saçmalık. oysa onu yaşamak gerekir. ırkçılık olmadığını anlamak o kadar zor değildir.
müslüman ilahisi söyleyecek kadar da misyoner bi adamdır bu. (bkz: demedim mi)
beşiktaşlıdır. zaten ben de yobazım, beşiktaşlılar toptan hristiyanlığa geçtiğinden mütevellit galatasaralıyım.
(bkz: hasiktir diyorum hasiktir)