transferin şampiyonu oluyoruz demiş birileri. alper potuk lan bu alper potuk. ne olarak görüyorsunuz alper\'i anlamadım. bunu alınca transfer şampiyonu mu olmuş oluyorsunuz, yazık la harbi yazık.
fenerbahçe\'yi reddecek futbolcu. zira fenevde oynamayı kabul ederse kişiliği ve karakteri hakkında pek hoş şeyler konuşulmayacak.
saçma sapan bir yazıdan çıkarılan saçma sapan bir sonuç. işte yazının girişi;
--spoiler--
california üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, ateist ve agnostiklerin başkalarına yardım etme konusunda koyu dindarlardan daha istekli olduklarını gösterdi.
--spoiler--
başlıkta ateistlerin inançlı insanlardan daha merhametli olduğu söyleniyor. ama giriş cümlesine bakacak olursak inananlar yerine koyu dindar tabiri kullanılmış. zaten bana göre koyu dindarlık diye bir şey yok. dini kullanma diye bir şey var. dini kullananarak kendini koyu dindar gösteren kesimden merhamet beklemek akıllıca olmayacağından saçmalıktan öteye gitmez bu durum.
sonuç olarak inananlar yerine koyu dindarlar tabiri kullanılırsa ateistlerin en azından göründükleri gibi olduklarından son derece olağan ve doğru bir sonuç.
bir tek sevişme sahnelerinde karşılaşmadığımız durum. dublajın yapımında emeği geçen şahsiyetler yabancı olan her şeyi direk türkçe'ye çevirince böyle bir durumla karşılaşıyoruz. çevirme yerine yerelleştirme yapılsa durum daha farklı olup, kulağa hoş nağmeler gelebilir.
bana göre hasan şaş, hakan şükür gibi galatasaraylılardan sonra gördüğüm gerçek galatasaraylılardan birisi olan ve bonservisinin zaman kaybedilmeden alınması gereken futbolcu.
zevklerin ve renklerin asla tartışılamayacağını ve enstürmanların ne yönden incelenmesi gerektiğini bilmeyen fakat bilmesi gereken şahısların saçma sapan düşüncesi.
(#14601904) incelendiğinde kendi kendine gelin güvey olma olayının örneğini fazlasıyla iyi veren bir yazar. aynı zamanda olayları anlamakta güçlük çektiğide cabası.
edit:ayrıca liseli ile "liseli" arasındaki farkı bilmeyen yazar.
bilgisayar oyunculuğunu maximum seviyede yaşatmak için ürünler koyan razer firmasının yaptığı müthiş bir oyun bilgisayarı.
oyun bilgisayarı denilince akla ilk gelen monster bilgisayarlar olsada, razer bu ürününde diğer gaming laptoplardan farklı olarak klavye takımının yanına minik bir ekran koyuvermiş. bu minik ekranda oynadığınız oyuna dair önemli içerikleri görüntüleme şansınız var ve touch pad olarakta kullanabiliyorsunuz. ayrıca bu ekranın üstünde oyunla ilgili kısayollar için yapılmış bir tuş takımı var ki bu da olaya ayrı bir hava katıyor.
özelliklerine bakacak olursak 8gb ddr3, i7 işlemci ve 2 gb ekran kartı şeklinde bir sistemi var. bu özelliklere bakılınca sağlam olduğu anlaşılıyor ama yinede abartılmaması gerekir. fiyatıysa 2800 $. sanırım klavyenin yanındaki ekran biraz pahalıya getiriyor işi.
klavye ve mouselarıyla sıradan oyun keyfinin dışına çıkmayı sağlayan, alanında tartışmasız lider olan ve klavye ve mouse konusunu aşıp intel ve nvidia ile çalışıp ortaya razer blade gibi müthiş bir dizüstü oyun bilgisayarı çıkartmış olan firmadır.
doğruları ve gerçekleri dile getirdiği için, sözlüğün pislik içinde boğulan, dinsiz, akp karşıtı, sözde müslüman olan bazı şahsiyetlerin çekemediği, hatta çekememekle kalmayıp bu bazı şahsiyetlerin malum yazarımızın nickaltını, ateşe ateşle karşılık veremediğinden liseli ergenlerin siyasi konuşmaları tarzındaki cümlelerle doldurduğu, şahsımca büyük yazar.
yüksek range özelliği sayesinde rakiplerine kastırmayan, early gamede büyük işler başaran, adam akıllı farm yapıldıktan sonra önünde durulamayan, ultisiyle çok büyük canlar yakan, league of legends'ın hem sexy hem güzel championu.
finlandiya'yı c.o.b temsil etmeyecektir. sadece asılsız bir iddia. neden derseniz umk'de yer alan 40 şarkının içinde c.o.b yok. ha bir de katıldığını düşünelim. sadece ismi bile kazanmalarına yetecektir. ingiltere'den adele, almanya'dan rammstein katılcak olsa bile.
bize gelcek olursak can bonomo sağlam bir parçayla gelirse ilk 5'i zorlarız, en azından öyle umut edelim ama olurda tekrardan bir yüksek sadakat vakası yaşarsak diyecek söz yok.
tanıma gelince müzikal rekabetin, siyasal rekabeti geçeceği ilk eurovision yarışması.