Aslında buraya yazarken o kelimeleri kullanmış olacağız ama, işin alengirli kısmını bırakıp cevap vermek gerekirse, panpa ya da pampa kelimelerini hiç kullanmadım, kullanmam. Kullananla arkadaşlığımı keserim. Net.
Benim en çok özlediğim şeylerden biri, çocuk kitapları okumak.
Şimdi de kitap okuyorum elbet, istesem çocuk kitapları da okurum ki kitaplığımda onlarca var, ama çocukken onları okumanın tadı bambaşkaydı. Her okuduğumu gerçek zanneder ve kitaptaki karakterlerden ilham alarak hayatımı şekillendirirdim. Bir şey öğrenip hemen onu uygulamaya koyardım. Eğlenir, mutlu olurdum. Şimdi okuduğum zaman kafa ya aşırı bilgi yüklemesinden ya dertten alev alıyor.
Eğer yeterince okuyan, araştıran ve düşünen bir bireyseniz, Atatürk'ü sever ve saygı duyarsınız.
Eğer hayatınızda bir tek kitap bile okumamışsanız ve eve gittiğinizde açtığınız ilk kanal atv ise, Atatürk'ü sevmezsiniz.
Eğer okuyan biriyseniz fakat arap ya da ingiliz kırması bir göt deliği iseniz, Atatürk'ü sevmezsiniz.
En büyük korkularımdan biriydi ve yaklaşık bir saat önce eve geldiğimde, sürekli öten ve yanına azıcık yaklaşsam kafesin içinde çırpınıp duran hali yerine, kafesin ortasında hareketsiz yatar haliyle karşıladı beni.
Boğazım düğümleniyor.
Huzur içinde uyu Bade.
Tenlerin birbirine değmesi mühim değil, yürekler dokunduysa birbirine, özler insan. Ki hayatında herkes en azından bir kere hiç dokunmadığı hiç kokusunu duymadığı birini özlemiştir. Özlemelidir.