2014 yılı gündemini saçmalatmakta gelinen son noktadır sansayon yaratmak toplum da gerilim duygusunu arttırmak için dış mihraklarca düzenlenmiş derin meselelerdir. Bir yandanda Türk bayrağının indirilmesi de türk toplumuna atılmış milenyum tokadıdır. Neymiş özerk bir kürdistan modeli oluşturmak hadisenize herkes petrolün peşinde...
Hızlı gelişen sosyal medyanın ne kadar saçma bir toplum oldugumuzu meydana koyan durumdur. Her geçen gün durum daha da kötü bir hal alıyor. Ben aklı başın da bir ülke oldugumuzu zannederdim . Herkes deli gibi twit atıyor durum güncelliyor ve oyun istegi yolluyor utanmasa osurugundan bile bizi haberdar eden sanal ikonların oluşması ve bunu takip eden milyonların olması bu ülkede yaşama isteginin azalmasına yol açan vahim durum. El atılması ve kısıtlama getirilmesi gereklidir. (bkz: Nerede o eski sözlük yazarları)
gece geç saate kadar otururlar. tam kalkıcakken yeni bi sohbet acılır. bir türlü gitmek bilmezler. gitmeyin kalın dersinde içinden siktirin gidin dersin.
hayat da iki şeyden nefret ederim birincisi ırkçılık ikincisi zenciler. dünya da ırkçılık kaosu sürüp giderken sadece siyahlar ırkçılığa karşı çinliler asyalılar ve melezler uzak doğu kültürlerini ırkını savunup savaş verirken sadece zencilerin bu durumdan rahatsız oluyor olması.
(bkz: vesselam)
Âdem, Havva ve Yasak Elma Bütün dinlerde kabul görmüş, bildik bir öykü Tanrı önce Âdemi yaratır. Âdem yalnızdır ve yaratılma sırası Havvaya gelmiştir. Âdemin kaburga kemiğinden bir Havva yaratır. Onları cennetine alır, bahçelerinde gezmelerine izin verir, bahçedeki ağaçlardan istedikleri kadar meyve yemelerine de Sadece bahçenin ortasındaki elma ağacını yasaklar. Ama Havva yılanla özdeşleştirilen şeytan tarafından kandırılır ve elmayı yer. Âdeme de yedirir. Tanrı, yasak elmayı yedikleri için Âdem ve Havvayı cezalandırır, cennetinden kovar.
Öykünün karakterleri belli. Havva, yasakları çiğneyen ve Âdemin de hata yapmasına neden oluyor. Âdem, sevdiği kadın için Tanrıya karşı geliyor. Tanrı cezalandırıcı, yılan veya şeytan ise ayartıcı
sözlügü ciddiye alan yazarının nolucaz biz sendromudur bir kahve içerek atlatılması muhtemel durumdur.
yazarın üstüne fazla gidilmemesi her dediginin yapılması.
ayrıca yazarın ekşici eskort kıza odaklanması gereklidir.
ABD li sosyolog yazar Eric Klinenberg yeni piyasaya çıkan kitabı '' Going solo '' da tek başına yaşamanın faydalarını sıraladı.
1. Güveni arttırır.
2. Yalnız yaşayan insan yeniliklere açık olur.
3. Yaratıcılığı arttırır.
4. Kendinize istediginiz kadar zaman ayırabilirsiniz.
5. Yalnızların dogru kişiyi bulma şansları daha fazla.
6. Yalnızlık insanı sorumluluk sahibi yapar.
tarihin bize net dialoglarla aktarılmamış olmasıdır. tarihde hiç küfürlü bir hadise replik yoktur.
1. sırtından bıçak yiyen sezar
ıhh sendemi brütüs,
yıkıl öyleyse sezar.
ne kadar resmi halbuki olayın aslı şöyledir;
hartt
sendemi amk evladı
öleyim o zaman ben.
2. iskender dünyanın en büyük kralı olmasına ragmen diyojenin barınagınıa gitmiştir ve şu diyalog yaşanmıştır
sen diyojen ayagı kalk
neden
ben dünyanın hükümdarı ve efendisi iskenderim
sen dünyanın efendisisin ama sen benim ayagıma kadar geldin kim kimin önünde ayagı kalkmalı
benden bir istegin varmı
gölge etme başka ihsan istemez
gene cok resmiler halbuki olayın aslı şöyledir
diyojen bumu kaldırın şunu,
şş diyojen...
ne var amk!
ben dünyanın efendisi ve hükümdarı iskender,
eeee bende diyojen nabayım ?
varmı bi istegin
ya bi siktir git abicim ya bide bana deli derler manyakmıdır nedir gölge etme başka ihsan istemez hadi allah versin hadi.
%52 oyla iktidar kuran hükümetin istatistikler sonucu her iki kişiden birinin bu iktidara vermiş olmasına ragmen 100 kişiye sorasanız oy veren 2 kişiye rastlayamazsınız ben oy vermedim sen oy vermedinse kim oy verdi sorusunu sorduran cümledir.