sıklıkla görüyoruz o öyledir bu günahtır şu keferedir bu imansızdır o sizin atanız bu onun atası allah 1 avrat 4 diye ortalıkta gezinen kekoları. da ne işiniz var sizin buralarda yav internet teknoloji falan haram değil mi yavvv şeytan icadı değil mi yavv bunlar. neden kullanıyorsunuz bunları neden üye oluyorsunuz hem bak günah falan kol geziyor buralarda hemde teknoloji de haram 2 eksi birleşip artı yapar diye düşünüyorsanız öyle bir şey yok yani. bak yol yakınken dönün herkes rahat etsin. her şey bi yana gerçekten insanın kafasını kurcalar bu kesimin sıklıkla sergilediği çelişkili davranışları.
not: bahsettiğim kitle muhafazakar kesim değildir.
onca olay oldu ölenler kalanlar yakanlar yıkanlar uzun süredir başlık açmıyordum bu olaylar sonucu kalkıp başlık açıyorum. bu ışid aylardır insanları katlediyor orada. peki tel afer de türkmenler perişan olurken neredeydi bugünkü yaygaracılar. kobani türkiye cumhuriyetinin toprağı da sahip çıkmıyoruz? insanları öldüren türk silahlı kuvvetleri mi? peki neden bize zarar veriyor bu eşek avcıları. orada yanlış bir şey varsa dünyanın her yerinde protesto yapabilirsin haklılığını göstermek sesini duyurabilmek ilgi çekebilmek için ama neden yakıp yıkıyorsun neden buraya zarar veriyorsun. bunu yapmanın sebebi ne. yazık günah değil mi? bir de unutmayın bu ülkenin insanlarının da bir tahammül sınırı var nereye kadar dayanabilecekler bazı yerlerde bu teröristlere karşı ayaklanmalar başladı istanbul zeytinburnu da insanlar tepki göstermeye başladı haberlere baktıysanız görmüşsünüzdür gazianepte de sopalı bıçaklı silahlı insanlar düştü sokaklara bunun sonu iyi mi olacak sanıyorsunuz yine zararı türkiye ye olacak. hatta ve hatta bu bile oldu http://alkislarlayasiyoru...mini-kafasiyla-kiran-adam neyse tüm bu olanlara rağmen eğer kobaniye yardım giderse bu sefer biz sokaklara dökülürüz yeter artık bu kadar ciddiyette yeter madem öyle ışid e başarılar diliyorum efenim bu ötenlerde vik vik yapmasın siktir olun gidin kobaniye ışid sizi de düdüklesin puhahaha ezikler.
ne çabuk unuttunuz la başkanınızın dilendiği günleri. alem insanlarsınız yahu. ulan gece gece hiç güleceğim de yoktu. neyse bu halini unutmayın. hatırlayın.
gezi parkı direnişi döneminde %50'yi evinde zor tutuyoruz diye bir açıklamada bulunmuştu hatırlarsak. bu açıklamada bir yanlışlık var kendileri o %50'yi evinde değil götünde tutuyormuş meğer. buyrun bu da 2 gündür hepimizin ezberlediği güldürürken düşündüren video.
maaşını ödediği vatandaşa vurmak ne demektir. biri bunu açıklasın. ekmek parası saçmalığına da kimse girmesin senin ekmeğini veren adama saldırıyorsun sen.
yeter artık rte yeter. son ver şiddete. yetmedi mi bu kadar insanın canını yaktığın. sen şiddete başvurdukça insanlar sakin kalmaya çalıştı provakasyona gelmemek için uğraştı ama yeter artık sınırları zorluyorsun. biz direnişçilerde artık şiddetten başka bir yol bırakmıyorsun. yalnız herkes farkında olsun ki eğer direnişçiler en son çare olarak gördüğümüz şiddete başvurursa ortada ne eli sopalı şakirtler kalır ne %50 o sopaları tek tek götlerine sokarlar sokaklarda direnişçi kovalayanların.
bunu unutmayın hiç bir zaman yobazlar. bu memleket size bırakılmayacak kadar değerli yanlış anlaşılmasın muhafazakar ya da dindar demiyorum. düşünce yoksunu yobazlardan bahsediyorum. bu memleket düşünme yetisini kullanmaya yanaşmayan kekolara kalmaz kalmamalı. ve emin olun biz bunun için sonuna kadar direneceğiz.
denenmiş ve onaylanmış durumdur. 1 sene boyunca şakirtlerle aynı ortamda bulundum. içlerinde bir tane çift taraflı düşünebilen, olaylara objektif bakabilen göremedim. beyin denen organ sadece zaman denemeleri çözülsün diye insana verilmiş gibi bir tutum içindeler. bir tanesinin tomanın püskürttüğü suyla takla atan ve sanırım hayatını kaybeden ( eğer kaybetmediyse biri mesaj atsın) adam için oh iyi olmuş vs gibi yorumlar yaptığını gördüm ve daha niceleri. yine şahit olduğum bir olayı aktarayım. bu sivri zekalılar uzun saçlı arkadaşıma kardeş saçın uzun ama müslüman mıyız? sorusunu yöneltecek kadar zekidirler. hani 1 2 kekoda olsa olur arada diyeceğim de yok yani çok büyük bir kitle aynı şekilde davranıyor. vereceksin bunların eline 2 inancın gölgesinde 1 sonsuz nur okuyup okuyup eğlensinler. şimdi gelsin eksiler gelsin mesajlar gelsin tehditler.
eğer türkiye cumhuriyeti vatandaşıysan atatürkü seveceksin. buna istediğin ismi ver istediğin kadar yırt götünü sevmek zorunda değiliz diye ama öyle bir dünya yok ulan. eğer bu memleketin vatandaşıysan bu memleketin ekmeğini yiyorsan yaşamını burada sürdürüyorsan sevmek zorundasın ulan. ister türk ol ister kürt ister sağcı ister solcu ol ister sağcı ne olursan ol hem sayacaksın hem seveceksin. saçma sapan hakkında atıp tutmayacaksın sallamayacaksın. nankörlük etmeyeceksin eğer bugün türkiye diye bir ülke varsa emin ol atatürk sayesindedir koçum. haddini bileceksin. eğer bugün o şakirtlerin alnı secdeye deyiyorsa kimin sayesinde olduğunu bir düşünsünler. kansızlık şerefsizlik yapmayacaksın.
beşiktaş bu sene 31 martta gerekli izinleri alıp avrupa kupalarında mücadele etmeyi hak ederse ve ligi gerekli sırada bitirip gerek direk gerek ön eleme oynayıp şampiyonlar ligine katılırsa başarılı olabilir mi? kadrosu yeterli mi? yoksa bir numara yapamaz mı? bunları cevaplamak ve görüşlerinizi öğrenmek için bir girişimde bulunuyorum.
bu mücadele şekliyle başarılı olabilr mi beşiktaş bence olabilir mücadele de bir eksiklik yok hatta aşırılık var lakin her mevkide aynı başarıyı veriyor mu bu mücadele tartışılır. hatta tartışılmaz su götürmez bir gerçek bu defans aksıyor demek ki bazı şeylerde sıkıntı var. bu defans oynayan oyuncularda mı hayır. ligin en iyi stoperi sivok beşiktaşta oynuyor ibrahim toraman da kaliteli bir isim ve tecrübelide sanırım 21 yaşından beri beşiktaşta ersanda fena değil arada iniş çıkışları olsada sırıtmıyor tabi saç baş yoldurduğu da oluyor (bkz: beşiktaş-kdç karabük) sorun defans oyuncularının kalitesinde değilse nerede? lider galatasaray defans oyuncularının pek üst düzey olmayışından sıkıntı çekiyor bizim derdimizse başka. ileride top tutamamak kimi zaman orta sahada gerekli sertlikten yoksun olmak ki veli ve ibo orta sahada oynamayınca bu sertliği yakalayamıyoruz. kimi zamanda ileride top tutamıyoruz forvet oynayan oyuncu ileride top tutmakta zorlanıyor topu ayağına alıp zaman eritmeyi beceremiyor bazen hatırlarsanız bjk es es maçında 2-0 dan 2-2 ye gelen maçta almeida ileride taç çizgisinin yakınlarında topu yağına aldı pas mı verecekti neydi net hatırlayamıyorum saçma sapan bir hareket yaptı kaptırılan topta atak golle sonuçlandı bu da dediğimin kanıtı sayılabilir. takımımızın sorunu da bunlardan ibaret işte başka bir sıkıntımız var mı bilmiyorum ya da hatırlayamıyorum şu an atladığım kaçırdığım noktalar varsa söyleyin.
şimdi bir bakalım bu takımla şampiyonlar liginde başarılı olunur mu iş yapar mı?
bana kalırsa biz bu şekilde şampiyonlar ligine gidersek süzgeç oluruz.
gerekli mevkilere iyi oyuncu getirmek lazım. yani ilk 11 e en az 3 iyi adam getirilmeli.
cenk kalede güven vermiyor refleksleri iyi ama yan topların çoğunda ya çıkamıyor çıksada genelde boşa çıkıyor güven vermiyor. mc gregor güven veriyor da sene başından beri extra çıkardığı kaç top var. yenilmeyecek goller yemiyor ama + bir katkı da yok. bakalım trabzonsporun kalecisine tek başına kaç puan kazandırmıştır takımına aynı şekilde feerbahçe ve galatasarayda da öyle. iyi bir yerli kaleci lazım bize madem seneye yabancı kontenjanında da bir kısıtlama olacak.
defansta da takviye yapılması gerektiğini düşünüyorum bana kalsa stopere de bir oyuncu getirilmeli ya da en azından vaktinde zapo gönderilmemeliydi.
gerçek bir sağ bekte gerekiyor bize sene sonunda serdar kurtuluşun geri döneceği söyleniliyor ama bakalım ne olacak.
sol bekte bir transfere ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum seneye ismail köybaşı gökhan süzen emre özkan uğur boral bu mevkide oynayacak 4 oyuncu olacak he kaçının gerçek mevkisi sol bek dersen ya 1 ya 0 gökhan ve uğur aslında ileride oynayan oyuncular. emre özkan da stoper çıkışlı imiş geçen gün öğrendik bunu da.
orta sahaya geçtiğimiz zaman fernandes gibi müthiş (aman nazar değmesin) ve oğuzhan gibi yetenekli + gelecek vadeden oyuncularımız var. bu iki oyuncu ama kesinlikle orta sahaya takviye lazım bu iş veli kavlak necip uysal falan yürümez. zaten şu an necip uysalın sadece beşiktaşın çocuğu kontenjanından oynadığını düşünmeye başladım sene başında bi kıpırdanma oldu da sonra yine bozdu neyse umarım yanılırım çok istiyorum hatta bu konuda yanlımayı. bize fabian ernst gibi oyunun iki yönünüde iyi oynayabilen oyuncu lazım en yakın örnek o şu anda hem bizden gitme hem bu hafta rakibimizin kaptanı. 300 500 bin euro fazla verseydik de kalsaydı ne olurdu diyorum gerçekten ernst için en az 6 puan fazlamız vardı bu takımda kalsaydı. hem skora katkı verebilecek hem de defansif yükü çekebilecek bir orta saha oyuncusu da şart.
takıma iyi bir kanat oyuncusu da gerekli mesela miroslav stoch tarzı bir oyuncu holoskonun asıl mevkisi kanat değil olcay şahan da sağolsun emeğine sağlık iyi niyetinden hiç bir şüphemiz yok çokta düzgün bir insan gibi katkıda veriyor ama bir çalım atana kadar belimiz büküyor ligde ki bu performansı şampiyonlar liginde kesinlikle yeterli olmaz ama bakalım elimizde dentinho var belki o kanatta iyi işler yapabilir kaliteli bir oyuncu bu her halinden belli ama tutacak mı onu son 9 hatfada oynarsa göreceğiz.
forvet hattına ise takviye gerektiğini düşünmüyorum sadece niangın bonservisi alınırsa müthiş olur eğer niang kalmazsa oraya da takviye gerek. niang almeida mustafa pektemek bir de genç sinan yeterli olacaktır.
kadroda 3 5 tane çok iyi oyuncu var yani takımın iskeleti hazır gibi bu iskeletin üzerine gereken yerlere iyi adamlar alınarak takım adam edilebilir.
bir de samet hocam aman deyim korkutma bizi yıldız almayacağız takımın içinden yıldız çıkaracağız falan deme. kim çıkacak takımın içindne yıldız mehmet akgün mü akyüz mü bir de tutturdun holmen holmen diye. biz şl diyoruz sen gençlerbirliğini yönetiyor gibi transfer politikası izleyeceğim diyorsun sana da yaptığım tek eleştiri de bu tamam holmeni de al ama hobi olarak al bütün ümidini ona bağlama.
yazdıklarımı burada sonlandırırken mehmet akgün mehmet akyüz gibi adamların bu takımda ne aradığını çözememiş ve muhammed galiba fos çıkacak fazla şişirdik korkusuyla bu takım hasan türke erkan kaşa mı emanet edilecek ileride akibetimiz ne olacak edalarıyla veda ediyor. gençlerle çolukla çocukla şampiyon olunmaz o devirler geçti öyle bir şey olsa her sene arsenal ortalığın anasını ağlatır lütfen takımı çocuk bahçesine çevirme samet hocam şampiyon olacaksak eğer sağlam kadroya 1 ya da 2 tane genç oyuncu monte edilir öyle mücadele edilir diyerek veda ediyorum. görüşlerinizi ve düşüncelerinizi de bekliyorum saygılar sevgiler.
memlekette kezban çok doğrudur. da kavrayamadığım bir şey var neden genelleme yapılıyor. her bakire kezban değildir nedir bu genellemenin sebebi? moda olmuş her bakireyi kezban ilan etmek. kaldı ki bakire olmayıpta kezban olan insanlar da mevcut bu da göz ardı ediliyor. neyse cidden bunun sebebi nedir bilen varsa bilgilendirmeli. rica ediyorum.
100.yılda şampiyonluktur efendim. eğer bir zaman makinası üretemezlerse maalesef bunun imkanı yoktur. onun yerine kendilerini şaibeli şampiyonluklarla avuturlar. şimdi hemen siz de asla uefa kupası alamazsınız diyen zeka küpleri çıkacak lakin ki zor olsa bile bunun imkanı vardır avrupa kupalarına katılan her türk takımının ufakta olsa şampiyonluk şansı mevcuttur. bu belki önümüzdeki sene belki 50 sene sonra olabilir yani her zaman ihtimal vardır be senin geri dönüp 100.yılda şampiyon olma şansın hiç yok. yani hiç bir zaman http://www.youtube.com/watch?v=dj1mjDYkXZQ bunu yaşayamayacaksın. üzerinden 10 sene geçse bile aynı heyecanla maçın özetini seyredemeyeceksin. hatta 100.yılında şampiyonluğu ezeli rakibine kaptırdın diye iyice iç geçireceksin hüzünleneceksin.
2013 e 1 aydan az zaman kalmış hala sağda solda görüyorum g yerine q yazanlar var. yapanlar ilk okullu lisesli bebelerde değil ki üniversite talebesi olmuş g yerine q yazıyor bir harfi küçük bir harfi büyük yazıyor insanı çileden çıkarıyorlar. ama hacı sallıyacaksın 2 tanesini taksim meydanında bakalım bir daha yapabiliyorlar mı.
1993 doğumlu bu sene başında fiorentina'dan manchester city'ye transfer olan sırbıstanlı defans oyuncusu. aynı zamanda adına başlık açılmamasına şaşırdığım oyuncu.
30 kasım 2012 de abdi ipekçi spor salonunda oynanacak olan euroleague d grubu mücadelesidir. her 2 takımda top 16 ya kalmayı garantilemiştir. ek olarak bütün camianın da ilgi göstermesi gereken bir maç salon yine cska maçı gibi olursa çok bomba olur fakat umarız ki skor cska maçı gibi olmaz.
bir kaç kez çıktı karşıma böyleleri sordular en iyi gördüğün forvet diye. ibra dedim falcao? dediler.falcao da çok iyi bir oyuncu olmasına rağmen ibra'nın yanından bile geçemez.ibra gerçekten de çok değişik bir oyuncu yaptıklarını görene hakikatten insan mı lan bu dedirtiyor. bir insan ligte bir maçta 4 asist yapıyor yetmiyor milli takımda bir maçta 4 gol atıyor ve hatta bir gol insanın aklını alıyor. buyurun görmeyen varsa eğer.
şok şok şok. şanlı san marinomuzun U-17 takımı andorra ile 1-1 berabere kalarak grupta -10 averajla üçüncülüğe oturdu. belki de futbol tarihinde bir ilk san marino sonuncu değil. artık futbolda dengeler değişiyor. san marino mükemmel genç jenerasyonuyla geri dönüyor.
aga yapmayın gözünüzü seveyim durup durup giydirmeyin adama özvmüyorum aybabayı iyidir kötüdür demiyorum ama durun bakalım bi lig başlasın işler nasıl gidecek görelim eğer kötü giderse çıkar konuşuruz ama daha hiç bir şey olmamış nedir bu düşmanlık zor bir dönem geçiriyoruz beyler altından böyle eleştirerek kalkamayız. böyle konuştukça elimize hiç bir şey geçmez sadece diğer bebeler sevinir agalar. kimsenin umurunda değil şu anda uludağ sözlükte ki beşiktaşlılar teknik direktörü eleştiriyormuş falan filan ne yönetimin ne onun ne bunun haberi bile yoktur. tek yaptığımız kendi kendimizi yıpratmak.
yine necatiyle anlaşmaları beklenen transferlerdir. çarşıdan aldım shaqiri eve geldim necati. daha sonra amrabat dediler necvatiyle 2 yılıık imzaladılar. sıra yine necati de olabilir.
edit: neden eksiliyorsun hacı. gerçek değil mi bunlar. yoksa gerçekleri görmek hoşuna mı gitmiyor. kaldıramıyor musun?
beşiktaş mücadeledir hem de çok büyük bir mücadeledir. hem tribünde hem sahada hem klübede hem yönetimde. her yerde. beşiktaş lige havlu atmışken takımı motive etmek için tribünde haykırmaktır. takım borç batağının içindeyken bir şeyler yapmak için uğraşmaktır klübede otururken oyuna girmek için savaşmaktır. sahadayken...
bu zor günler de kesinlikle gerçekleştirmemiz gereken durumdur. klüp zaten gırtlağına kadar borca batmış bundan önce ki yönetim futbol takımını adeta portekizli menajer mendes'e emanet etmiş. 8 9 sene de 84 tane oyuncu getirmiş getirdiğini beğenmeden göndermiş üstüne bir de tazminat ödemiş. yetmiyor gibi kaçar gibi takımın başından gitmiş ve yeni yönetime 130 a yakın dava ve dünya kadar borç bırakmış kısaca takımın anasını ağlatmış ya da yeni başkanımızın deyimiyle hem kendi imkanlarını hem de daha sonra ki yönetimlerin imkanlarını kullanmış. futbol açısından rezil geçen bir dönemin sonunda tek tesellimiz uefa avrupa ligine katılacak olmamızdı uefayla yapılan ilk görüşmeler de olumlu sonuç almışken ikinci görüşme olayları başladı oyuncuların alacakları ödenmeye başlamıştı yavaş yavaş klüp 17 tane davayı kapatmıştı sıkıntı çıkmaz diye düşünürken tüpçünün yediği haltların faturası kesildi. beşiktaş 1 sene men cezası aldı yani tek tesellimizi de elimizden aldılar. şu an gerçekten klüp olarak çok zor durumdayız 482 milyon lira (küsüratı da var) borcumuz ve tüpçüye de 5 taksit halinde ödeyeceğimiz 104 milyon lira borcumuz var. geçirdiğimiz bu karanlık günlerin altından kalkmak için gerçekten birlik olmamız kenetlenmemiz gerekmekte herkesin elini taşın altına sokması elinden geldiği derece klubüne maddi manevi destek olmalı ne bileyim gidip feda tshirti almalı yeni sezon tshirtlerinden almalı ya da en önemlisi ve gereklisi gidip kombine almalı ama bir yolunu bulup klübe yardımcı olmalı yoksa bu günleri biraz zor atlatırız.
lanet gelsin dediğimiz video. sözlüğün kalitsinin düşük olduğundan bahsederken bu tarz şeyleri kast ediyorduk. ulan insanlığa sığar mı be bu yapılan ayıp günah. hadi kendine saygın yok bize de mi saygın yok. yemin ediyorum inci de böyle şaklabanlık yok lan.
öğretmenin ders işlemediği bir ders vardı.derste serbest bırakırdı. biz de futbol konuşurduk haliyle. tam muhabbetin en koyu anında öğretmen gelir en çok tuncayı seviyorum. seviyorum ben. tuncayı derdi ve gülmeye başlayıp bir tek onu biliyorum diye de espri yapardı. üstüne de siz en çok hangisini seviyorsunuz diye sorardı biz her seferinde ali turan hayrettin gibi cevaplar verirdik belki utanır da gider diye ama etkili de olmazdı gelip bir de baktım ki çok hararetli konuşuyordunuz bende dayanamadım gelip bi lafa turp sıkayim derdi. işte o an afferim ne oldu şimdi? büyük adam mı oldun ortamın içine sıçtın çekil git demek istedim hep ama diyemedim de. çok dokundu. çok.
