her ne kadar bir önceki akşam sarhoş kafayla ona mesajlar atılmışsa da (ona olan özleme yada onun hala sevildiğine dair bir şey söylenmemiş olmasına rağmen) ertesi gün sevgilinin çalış diyerek not yollaması ve çalışmayı takip etmesidir.
kişi eski sevgilisini hala seviyor ise içinde kelebek gibi ama kelebek olmayan ucube yaratıkların uçuşmasına neden olabilir.
Sevilen kızın, "o benim kardeşim" dediği erkek ile sevgili olduğudur. Hele ki bunu sizden saklamışsa ve sizde aşka gelip ona açılmış iseniz daha da kötü bir hal alır.
Bunu yaşamış bir dosta sahip olmak ise daha da acıdır ki onu üzgün ve depresif halde görmek pek iyi hissettirmez.
Çok iyi babadır, oğluna ne kadar nasihat verse de asla tecrübe kadar eğitici olmayacağını anlamış babadır.
Ama birde benim babam gibi "hayat senin hayatın ben karışmıyorum" deyip üstüne hata yapınca "hayat senin hayatın benim mi?" diyip azarlayan ve ne yapıp ne yapmayacağıma kendi adına karar veren bir baba tiplemesi vardır ki çok kötüdür.
Sınavlarda gözetmen olarak giren asistana aşık olmaktır. Onunla tanışmak, konuşmak için ne yapsam acaba diye düşünmektir.
Aradaki küçük bir yaş farkı olmasına rağmen gözünü başka bir şeyin görmemesi olayıdır.
Son zamanlarda ülkemizde karıştırılan ve kürk asıllı vatandaşlarımızı ayrımcılığa iten, teröristlerin yararlandığı bir kavram kargaşasıdır türk-kürt ayrımı.
Bu kargaşanın nedeni ırk olarak türk'lük ile Vatandaşlık belirten Türk'lükün karıştırılıyor olduğu kanısına varılabilmektedir.
Halbuki kökeniniz nereye uzanırsa uzansın Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlarına Türk denir. Buna Türkler, kürtler, lazlar, çerkezler, ermeniler vb herkes dahildir.
Not: At gözlüklerinizi çıkarıp bakarsanız doğruluk payı olduğunu görebileceğinize inanıyorum.
Zihinsel bir oyundur. Kurallar basittir;
-oyunu herkes oynamaktadır.
-oyunu oynamamak diye bir seçenek yok, herkes oynamaktadır ve oyunun sonu yoktur.
-oyun ile ilgili düşündüğünüz anda oyunu kaybetmiş olursunuz. Ama sonu yoktur, tekrar başlamış olursunuz.
-oyunu kaybettiğinizde en az bir kişiye söylemek zorundasınız.
Box in Box markalı sigara paketleri üzerinde caydırma amaçlı bulunan resim yazı vs. kamufle için üretilmiş üzerinde böyle güzel hoş resimler yazılar bulunan paketlerdir.
Bütün pakedi içine yerleştirmek dışında dalları tek tek yeni kutuya koymak da oldukça kullanışlıdır.
kişi kilo verme konusunda bu kadar takıntılı ise kolunu keserek ortalama 3.6 kilo verebilir.
Dikişiydi, dağlamasıydı iki saat kadar süreceğini tahmin ediyorum.
Hayattan sıkılmaya başlamış, adrenalin ve heyecan arayan kişinin söyleyeceği şeydir. Ardından pis pis gülünürse daha da tehlikelidir, tamamen rus ruleti gibidir. Minibüsçü tepki veremez, yada öldüresiye sopalar.
Not: Ben şanslıydım, bütün minibüs yarıldı, minibüsçü tepki veremedi.
iki ay olmuştur ayrılalı, bir iki kere tekrar birlikte olmaya çalışılmıştır ama olmamıştır. Hala seviyorsunuzdur ama elinizden birşey gelmiyordur. O kapı bir kere kapanmış ve anahtarı içeride unutmuşşunuzdur. Ama kıskancınızdan onu twitterda takip etmeyi bırakamamışsınızdır. En sonunda finallere çalışmaktan sıkıldığınız bir gece eskiden hala beraberken attığı twitlere bakmak için profilinde amansız bir yolculuğa çıkmışsınızdır. Ama bir yerden sonra gözünüze siz ayrıldıktan sonra size olan nefretini çıkarttığı twitlerini görürsünüz, bir çoğu gözünüzden kaçmıştır. "Ben ne yapmışım amk" dersiniz ama bir yandan da hala kör olduğu için öfkelenmişsinizdir. Sonuç olarak "takibi bırak" butonuna tıklamışsınızdır ve artık çok geçtir, çünkü profili kapalıdır tekrar takip edebilmek için onay gereklidir.
tanım: eski sevgili olarak adlandırılan şahsın twitter hesabını takip etmeyi bırakmaktır.
Uludağ sözlük yazarlarını huzursuz eden şeylerdir.
Sürekli akla gelip dikkati dağıtan, içinizde bir sıkıntı yaratan şeylerdir.
Benim için; bu şey içten içe tehdit altındaymışım gibi hissetmeme neden olmaktadır.
Fiziksel bir tehdit olmadığına eminim ki fiziksel her türlü şeye hazırlı olduğumu düşünmekteyim.
Ama beni tehdik eden şey çok farklı, bunu hissedebiliyorum. Ve hayır, bu paranoya değil.
Korkuyor muyum ? Hayır, belki evet. Ama korkuyorsam bu o "şey" geldiği için değil, ne olduğunu bilmediğimdendir.
Bu şey, beni kafeslenmiş vahşi bir hayvana çevirmeye başladı. Son dört-beş gündür agresifleşmeye başladım. Bu belki de çaresiz hissetmeye başladığımı gösteriyor. Her ne geliyorsa etkisini şimdiden gösteriyor.
Sözlükte yeni geldikleri iddia edilen 10.nesil yazarlar ile karşılaşmamış olup, 10 nesil diye bir neslin henüz var olmadığına inanmış yazardır.
Benimdir.
Edit: MCska adlı yazar arkadaşımız sayesinde sayı en az bir kişi düşmüştür.
Sevgili, kendisine gösterilen ilgiyi yeterli bulmamış, afedersiniz götü kalkmış ve sevgilisini kıskandırarak daha fazla ilgi peşinde koşma olayıdır.
Bu çabayı erkeğe göstere göstere yapıyor, ve tepkilere rağmen yapmaya devam ediyor ise erkeği çileden çıkarır.
Hele ki bu yaptıkları yetmeyip bir de sinirden gözü dönmüş erkeğin üstüne giderse ilişkiyi bitirebilecek nitelikte sert sözler duymak zorunda kalabilir.
Sevgilisine olan güvenin, sevginin büyüklüğünü gösterir. Onu kıskanmasına gerek yoktur, çünkü sevgilisinin yanlış birşey yapmayacağına inanmaktadır.
Ama pek çok kız bunu anlayamaz, sevilmediklerini düşünürler. Birçok erkeği böyle kaybederler.
Not: Sevmediği için, kız umurunda olmadığı için kıskanmayan da vardır elbet, ama bu farkı çok rahat anlaşılabilir.
Not 2: Sevgilim ile ayrılmamızdaki en önemli etmenlerden biri idi. O kıskanılmak istiyordu, bunu göremedi. Zorla kıskandırma çabaları da benim agresif tavırlarımı tetikledi. Öyle bok yoluna bişeyler oldu.
Edit: Erkeğim ben, ve hayır sırf ben değil birkaç arkadaşım daha aynı şeyleri söylüyor. Bu arada kıskanma kavramını biraz daha açmam gerekecek sanırsam.
Evet kıskanır, ama daha sakin tepkiler verilir.
Örneğin benim eski sevgilim bir başka erkekle konuşurken tabi ki kıskandım. Ama gidip çocuğu öldüresiye dövmedim, yada dövmek istemedim. Halbuki başka sevgililerime bu kadar güvenmemiştim ve dövmüştüm konulştuklarını. Ama ona güveniyordum, çocukların istedikleri kadar uğraşsalar da sevgilimin ağızlarının payını vereceğini biliyordum. Veriyordu da.
Başlık "eski sevgilinin birlikte yılbaşını kutladığınız en yakın arkadaşına mesaj atıp sana atmaması" olması gerekiyordu, ancak neredeyse iki katı olduğu için olmadı.
Kişiye koyan bir durumdur. Eski sevgili ile en yakın arkadaşın arasındaki dialogun %90'ı sen olmuşsundur; eski sevgili sırf gıcıklık olsun diye en yakın arkadaşına yeni yıl mesajı atması durumudur.
Sevgilisinin güvenini kaybetmek üzere olan erkektir. Ayrılmaları yakındır.
Büyük ihtimal ayrıldıktan sonra erkek kendini rezil hisseder. Hele ki seviyor ise daha kötüdür.
-test edildi onaylandı-
Ask.fm'de beğeni ve hediye karşılığında soyunmaktır. Bunu yapan kızlardan gerçekten şüphe duyarım. Laik yada değil hiçbir toplumda olağan karşılanabileceğini sanmam.
Hele ki bir tanesi var ki abisi ile birlikte olup videolarını koymaktadır.
Not: " sen nerden biliyorsun abaza" diyecek olursanız şimdiden söyleyeyim bunu yapan bir arkadaşım idi. Eskiden arkadaşımdı.
Not 2 : pek opurtunist bir insan değilimdir, kızla birlikte olmadım.
cehennemden iş teklifi aldım, malum günümüz koşullarında müşteri yoğunluğu çok olacak.
3 Öğün yemek + Yol (sırat köprüsü için aylık akbil) + SGK(?) vede aylık 100 Sevap.
Yeterince sevap topladığımda cennete transfer edilicem.
Not: Amaç eğlenmek, dalga geçmek değil yanlış anlaşılmasın.
insan kaç yaşında olursa olsun içine oturan, kuru ağlatan bir olaydır.
Hatırlarım ben 6. sınıfa başlayacaktım. Yazın dedem babamdan inşaat işinde yardımcı olmasını istemişti. "kimseye bağlı olmayacağın, strese girmeyeceğin vede çok para kazanabileceğin bir iş" vaat etmişti. Babam da yıllarca özel sektörde çalışmaktan yorulmaya başlamış, "milletin ağız kokusunu çekmektense kendi işini yapmayı" istemiş ve 5-6 bin (o zaman 5-6 milyar olsa gerek) tl maaşlık bölge müdürlüğünden istifa etmiş, tazminatı ile küçük bir araba almış geri kalanı ile de dedemin şirketinin borçlarını ödemişti. Araba çok birşey değildi, wv polo idi, ikinci el 15bin tl falandı galiba.
Neyse, babam çok çabaladı. Dedemin şirketini borç havuzundan çıkardı, gerçek bir şirket haline getirdi. Babamdan önce bir ofisleri bir logoları kartvizitleri bile yoktu. Babam şirketin yüzü olmuştu.
Kısa kesicem işler yürümedi, derler ya müthaitler yalancı olur dolandırıcı olur diye. Dedem için doğruydu bu. Dedemi severim iyi bir insandır, ama sadece bize karşıymış; babamın anlattıklarından sonra ona aynı tonton dede gözüyle bakamadım.
Babam beş parasızdı, evler yazlıklar satılıyor ama cebine para girmiyordu. babam resmen eve kapanmıştı tüm gün uyuyordu.Annem zaten çalışıyordu önceden. Annem özel bir armatör şirkette çalışıyordu onun maaşı ile geçiniyorduk.
Yine bir gün ben okuldan dönmüştüm, sağolsun babam et şinitzel almıştı. Ben kursa gitmeden önce yiyim diye. Ama evde ekmek yoktu. Ben zaten anca okulda karnımı doyuracak kadar harçlık alıyordum; bende de yoktu, babamda da.
Gidip koridorda duran domuzcuk kumbarasını getirdi. önce birlikte açmaya çalıştık, altında plastik bi bölüm vardı oradan açılabiliyordu normalde ama sıkışmıştı. Babam da içeri götürüp kırmıştı.içimde bir burukluk oluşmuştu, o zaman anlamamıştım ama büyüdükçe o burukluğu anladım yavaş yavaş.şu an bile aklıma geldikçe içimde aynı burukluk oluştu.
Sonradan istanbula geri döndük, zar zor da olsa bir-iki yılda toparladık sayılır. Eski işine dönemediği gibi iş bulmakta da zorluk çekti baya. Ama toparladık sonuç olarak. Hala eski maaşı kadar kazanmıyor gerçi.
Babam hiçbir zaman bir eksiğimiz olsun istemedi başkalarından, hep güçlü durduk. Cebinde parası yoktu, sırf ben arkadaşlarım yanında mahcup olmiyim diye bir yerlerden bulur bana verirdi para. belki de o para ile kendine gömlek alacaktı, çorap falan birşey alacaktı ne biliyim. Hala da sırf başkalarından eksik hissetmeyelim diye uğraşır. Ay sonunu zor getirir bazen (annem babam ayrıldılar 10. sınıfta) ama yine de son model telefonu, telefonum vardır. En yenisi olmasa da yenilerden led televizyon, ps3, tablet, fotoğraf makinesi sırf başkalarına özenmeyelim diye. Ben yada kardeşim istemesekde alır.
Hayatım boyunca, o olaydan beri ne zaman biraz aşırıya kaçsam harcamalarımda, harçlığım yetmeyecek gibi olursa aklıma gelir o olay. içim burulur, gereksiz harcamalarımı anlarım, az harcarım, para birirktirim. Bir daha cebimden 75 kuruş çıkmayıp bir ekmek bile alamayacak duruma gelmeyelim diye.
Can sıkıntısı ile "youtube da kedili medili komik videolar izleyeyim" mantalitesi ile youtube'da boş boş dolanma sonucu kendinizi bulacağınız bölümdür.
Çoğunlukla psikopatça videolarin veya canlı yayın frikiklerinin bulunduğu bölümdür. Kişi geçmişine baktığı zaman "oha bunlar ne neler izlemişim ben" der.
