Evladımı emanet ettiğim Milliyetçi ve Atatürkçü bir okuldur. Bahçelievler Kampüsü için söylüyorum kayıt esnasında göz boyamayı bırakın Müdire Hanım bakalım biz size ve oğlunuza uygun olacak mıyız dedi * Sn Hoccam ellerinizden öpüyorum. Her şeyin yozlaştığı değerini yitirdiği bir ortamda sizin gibi Atatürkçü öğretmenlerimizin olması bizlere umut aşılamıştır.
Tenise dair aklınıza gelebilecek her türlü ürünü üreten firmadır.ilk tenis raketi ve kordaj üreticisi olduğundan bahsedilir. Bu markaya ait bir raket vardır ki modeliyle markanın adının önüne geçmiştir "Pure Drive" bizler gibi prof. olmayan oyuncular için kullanılabilecek en ideal rakettir. Birde 1.25 rpm kordajla efsanevi ve rahat bir raket olmaktadır kendileri.
Şu an bütün Lejyonerleriyle Ülkemize saldıran Salih Müslimi 2 sene önce Ülkemizde Devlet protokolüyle ağırlamıştık. Aynel Arap'taki Kürtler için varımızı yoğumuzu harcamıştık. Ülkemizin sınırlarını açıp sınırsız misafirperverlik göstermiştik. Tabi aynı hassasiyetleri Türkmenlerden esirgediğimizi söylememe gerek yok.
Şimdi bu kaynaklarımızı harcadığımız hainler yerine Türkmen liderleri grupları silahlandırsaydık, eğitseydik bu sıkıntılarımızın %90'ını yaşamazdık. Ermeniler Azerbaycan'ı işgal ettiklerinde Demirel'den Rahmetli ELÇi Bey "askeri yardımı geçtim yaralıları taşımak için sadece 1 tane helikopter istedim onu vermediler. 200 Milyon $ kredi karşılığı petrol ve doğalgaz kullanım hakkında ortaklık teklif ettik kabul etmediler. Benim öz yurdum Türkiyenin hiçbir yöneticisi bana yardım etmemiştir" dedi.
Bugün yönetimsel ve anlayış olarak değişen hiçbir şey yoktur. Malesef Türk illeri ağabeyleri diye andıkları Türkiye'den hiçbir fayda görmemiştir.
Halepe insani yardım taşıyan yetim çocuklara sahip çıkan Anda Kardeşe vefa Derneği bulunmaktadır. Bütün yardımlar ilk elden ihtiyaç sahiplerine ulaşmaktadır. Biz yapacağımız kısmı elimizden geldiğince yapalım vebal gücü elinde tutanlara kalsın.
iletişim için facebook twitter vs kanallardan Fahri Bozgeyik ve Okan Tosun' a ulaşılırsa sizleri yönlendireceklerdir.
Urfa'da yer alan tarihi bir konakta hizmet veren restaurant/konukevi.
Urfaya yolu dusen biz yerli turistler internetten ilk arama yaptigimizda bura karsimiza cikar. mimarisi vs aklimizi celer ki cidden de guzel.
yakin zamanimdaki seyahatlerimden birinde mekana gittik. Giriste hemen karsilama gorevlisi sizi alip musait yere yonlendiriyor.telsizler fln bayagi istanbulu yasatiyorlar bize. garson masamiza oturtuyor her sey harika. lakin arka masalardan birine 2 kalantor ve tanidiklari bir ailenin gelmesiyle isler karisti. Sef garson ve 2 garson herkesi birakip 2 masaya kosusmaya basladilar. Yemekleri bitirdik ayrani zor getirdiler, yemegin basinda soyledigimiz salata gelmedi, eksili kofte kalmadi dediler ama 10 kisilik bir gruba verdik de dediler. butun masalar bos her yere rezerve yazmislar bizi hak ortaya oturttular. ama gelen diger 2 kalantor abiyi direk cam kenarina
işin ozeti sozlukculer bireysel olarak gitmeyin...
Vanlılar ve Diyarbakırlılar bile Hakkarililerden şikayetçilerdir. Van ve Diyarbakır burdan deli gibi göç alır eğer van'da bir hödükle karşılaşırsanız bunu kürtlere yontmayın hele hele Vanlılara asla çünkü Van'da Türk nüfus da çoktur. Ama burda yaşamak için Devlete hizmetten başka hiçbir amacım olamaz...
Bir komisyon kurulup araştırılması konusunda Almanya Büyükelçisi çağrılarak nota verilmelidir.
Bölgedeki Türk Dernekleri desteklenmeli nu kararı destekleyen siyasi yapılanmaların seçimlerde Türkler tarfından oy alamayacağı bildiriler ve basın yoluyla duyurulması,
Avrupa Birliği ile imzalanan ve uygulamada Türkiyenin mağdur olduğu Suriyeli Mülteci anlaşması tek taraflı olarak feshedilmesi,
Suriye sınırındaki kampların taşınarak Bulgaristan ve Yunanistan sınırında yapılandırılması bu işi kolaylıkla çözecektir.
Olayın salt benim hayatım kimse karışamaza indirgendiğini görerek hayretler içinde kaldığım başlıktır.
-AVM'de ya da halka açık bir yerde cinselliği algılayamayacak (psikolojik olarak zarar görecek) küçüklerin bulunduğu yerde neden insan düşüncesizce sevişme ihtiyacı duyar.
-2.si AVM'de yiyişecek kadar duygusuz mental bir ilişkiniz varsa bu işi nihayete erdirin sokaklarda kediler gibi sevişmekten kurtulursunuz. Bu uluorta sevişmeler hep yokluktan. Güzellemeye çalışmayın YOKLUK çekmeyen kimse sokak ortasında bir kızı sıkıştırmaz.
- Hiçkimsenin değinmediği diğer nokta be hemşehrim sen nasıl hastalıklı bir eşşoğlusun kız arkadaşınla buluşmaya bıçakla gidiyorsun.
- Bir adamı 4 yerinden bıçaklayan bir veledi zina nasıl tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Vali ile Kültür Turizm il Müdürlüğü'nü karşı karşıya getirmiştir. Vali Bey "benimde göz zevkimi bozdu" diyecek kadar açık konuşmuş. Vakıflar Genel Müdürlüğü projeye uygun demiş. Ulan bunun için projeye ne hacet ! Gürcükapıdan 2 tane tesitatçı getir daha iyisini yapar. Allah sonumuzu hayretsin ülkemizin geçmişi bu adamlara emanet.
Suçluları korkutmak bir daha bu tarz iğrenç şuçlara tevessül etmelerini engellemek adına tepki göstermek uygun olabilir.
Terörist yakalarsın, tecavüzcü yakalarsın linç edersin döversin her neyse.... Ama şöyle bu işçiler kendi ekmek teknelerini yakar mı hiç ! Hiç çalışma ve yaşam şartlarını düşündünüz mü arkadaşlar bu insanlar eşlerinden çocuklarından ailelerinden kopup inşaatlarda çoğumuzun ahıra benzeteceği ortamlarda 10-15 kişi belki fazla bir arada yaşayarak ailesinin nafakasını çıkarmaya çalışan insanlar. Doğuda yaşadıkları bölgelerdeki gibi kaçakçılık yapmamışlar, pezevenklik yapmamışlar, dağa çıkmamışlar. Bu insanlardan ne istiyorsunuz ? Bu insanlara zarar verdiniz yaktınız yıktınız bayrağınıza şan şeref mi verdiniz.
31.05.2016 tarihi akşamı iflas etmiş spor salonları zinciridir. polonya menşeili firma 31.05.2016 akşamına kadar üye alımı yapmış, akşamına millet spor yaparken iflas ettik çıkın diye milleti boşaltmışlar. Yani sistemli şekilde milleti dolandırma var. Nakit akışı dönsün diye çok ucuza üyelik satıyorlardı. 40.000 üyeye ulaşmışlar ,en son üyelik yenilemek için bir p.tesi gittiğimde bana salonu göstermek istemediler abi sen biliyorsun zaten lafı yaptı. Salona bir girdim ortaya çöküp lahmacun yeseniz kimse fark etmez o duruma gelmiş üye olmadık çıktık. Yaşasın Mahalle Salonları
Metropol Çocuğu beyanıdır. Çiğköfteye çok limon sıkılmaz bulgur sertleşir. Nar ekşisinden hiç bahsetme Çiğköfteye nar ekşisi döküp yiyen bir Urfalı hayal edemiyorum.
Gece kararnamesiyle Erzurum'dan Denizli Valiliğine atanan Kırşehirli Bürokrat. Daha önce Muğla ve Antalya valiliklerinde bulunmuştur. Türkiye'ye ilk defa gelecek olan EXPO'yu ülkemize Antalya Valiliği döneminde kazandırmıştır.
Başlığı açana cevaben. Kıbrıs harekatı yapılmasa ülkemiz belki Hatay şuna yoktu doğru. Ancak bir kişiyi överken en son ne olduğuna da bakmak gerekir. Ecevit'in aklımda kalan en son görüntüsü Kemal Derviş'in yanında süklüm püklüm verdiği görüntüyle, 50 bankayı batırıp fazileri %130'a çıkardığıdır. tevellüt yetiyorsa bilirsin millet evsiz barksız kaldı.
(Ama Bahçeli dediğini duyar gibiyim al birini vur ötekine )
Evlerinde kurandan ziyade Risalei Nur isimli Said-Nursi'nin kitaplarının okunduğu altı ibadet üstü ticaret tuhaf bir yapılanmadır. Tanıdığım bu gurupa mensup insanlar özellikle öğrenci ve öğretmen olanlar yani alt tabaka ihlaslı düzgün insanlardır.En azından benim tanıdıklarım öyleydi.
Lakin orta ve üst kademeleri tam şarlatandır.Allah için hizmet düsturunu esas aldıklarını söylerler. Ancak bu hizmet esnasında ümmetin kardeşliği gibi bir doğruyu sözde benimsemiş gibi görünseler de fiilen asla uygulanmaz. Müslümanları onlara göre 2'ye ayrılır Hizmetten olanlar, Hizmetten olmayanlar.
Hizmetten olanların dünya nimetlerine daha cabuk ulaşarak hizmetin faydasında ilerleyebilmesi ve Allaha hizmet edebilmesi için (yersen) kendilerinden olmayan müslümanları karalamak, ezmek, iftira atmak gibi her türlü yolla derdest etmek onlara göre Allah katında günah sayılmamaktadır. (bunlara göre)
28 Şubat'ta sessiz kalmışlardır. Hatta bunların baş mendeburu daha ileriye gidip mevcut hükümete gazetelerde "beceremiyorsanız bırakın gidin" sözlerini sarf etmiştir.
Rezillikleri anlatmakla bitecek gibi değildir. Lakin sabah sabah hiçbir şey yokken bunlara yüklenme sebebim aslında hafta sonu derste Yunan bir hocanın başından geçen cemaatle ilgili olayı anlatması üzerinedir.
Hocamız baba tarafından Yunan anne tarafından ingilizdir. Şuan 50'li yaşlarda olup ömrünün uzun kısmını Orta Asya ve Hindistan'da geçirmiş Gandhi vari bir kişilik. Et yemez, pahalı kıyafetler kullanmaz, çok sevinmez, çok üzülmez çok kararında bir insandır.
istanbula geldiği ilk yıllarda (1998) burdan sonra Hocamızın anlatımıyla:
Şık görünümlü gayet eğitimli kişilerdi, kılık kıyafet yerindeydi. Tiplerinden radikal bir örgütlenmenin mensubu oldukları belli olmuyordu. Üniversitede çalışıyordum ordan tanıştık. Beni evlerine davet ettiler. Hindistanda eve yemeğe misafir davet etmek elindekini paylaşmak önemlidir ordan kalma alışkanlıkla hemen kabul ettim.
Yemek zamanı geldiğinde ortaya bir örtü serildi; akabinde elinde koca bir tepsiyle bir adam geldi ve tepsiyi örtünün hemen ortasına bıraktı. Tepsinin ortasında üzeri et dolu kocaman bir pilav yığını, içten dışa etrafı saracak şekilde yoğurt, salata ve patates kızartması vardı.
Ben vejeteryanım eti görmemle tiksinmem bir oldu ama nezaketi elden bırakmıyorum en azından oturur yoğurttan yerim diyorum. Herkes birden çöktü ve benide oturttular. Bekliyorum ki tabak gelsin ama nerde birden herkes kaşıklamaya başladı. iğrene tiksine yoğurttan ve patates kızartmasından aldım.
Onları eleştirecek siyasi görüşlerinden haberdar değilim müslümanda değilim ; ancak evlerine misafir ettikleri insanlara özenli yaklaşmamaktan daha kötü edinilmiş bir alışkanlık olamaz. Her sohbetimizde Hindistan çok pis demekten dem vurmayan arkadaşlar iğrenç arap kabileleri gibi neredeyse ortak bir kaptan elleriyle yemek yiyeceklerdi.
Birinin raketleri diğerinin Kayano serisi koşu ayakkabıları efsanedir. Eve hırsız girse bunlar harici ne varsa alabilir sorun değil. Zaten 2 sinin fiyatı televizyon fiyatı orası ayrı *
Ankaralı Ünlü Jinekolog. Orta halli ve Üstü Ankara hanımlarının hatrı sayılır birçoğunluğunun doğumunu yapan doktordur.
Eşcinsel bir hastasının fotoğraflarını sosyal medya hesaplarında üzerine çeşitli yazılar yazarak "sarakaya alımıştır".
"insan bazen gerçekten hayret ediyor" Arkadaşım Sen Avrupai görünmek, müşteri çekebilmek için nirelerini yırtmışsın bir eşcinsel hastanı çekemiyorsun...
Keramet şalvarda değil arkadaşlar ; özellikle hanım arkadaşlar dikkat edin aşık olduğunuz uzun saçlı entel arkadaş Barzo çıkabilir iyi tetkik edin vesselam....
Alaçatıda aynı caddede 3 tane şubesi olan pastanedir.Yakın zamandaki alaçatı ziyaretimizde buranın bütün ürünlerini denedik (bir kaç ürünü hariç ne yazıkkı turizm bölgesi balonu) kurabiyesi ve damla sakızlı muhallebisi tamam ancak diğer ürünlerinin hepsi ortalama bir pastane ürünü.
Lakin kurabiyesinin başka meziyetleri var: Benden tavsiye ehliyeti evde unutanlar mutlaka bagaja 1 paket koysun. Jandarma çevirmesi falan görürseniz ani fren yapın, dörtlüleri yakın, bagajdan kurabiyeyi alın, diğer arkadaşınız şoförün yerine geçsin bagajdan kurabiyeyi alıp arabadaki arkadaşlarınıza dağıtın.Kurabiyenizi yiyerek ve anlamsızca kahkaha atarak yolunuza sorunsuz olarak devam edebilirsiniz.
istanbulda genelde merkezi semtler arasında ulaşımın sağlandığı (Bakırköy-Taksim, Bostancı-Taksim, Üsküdar-Kadıköy Vs) ayakta yolcu almayan, koltuk yeter sayısı dolduğunda hareket eden ulaşım aracıdır. Hızlıdır lakin güvensizdir. Şoförler daha çok sefer yapabilmek için gannadanah gaza yaslanırlar. Öyle bir yaslanma ki yolun tersi düzü fark etmez bazen kaldırım bile kullanılabilir. ( Bakırköy-Taksim'i kullananlar bilir Sahil Yolunda Madonun olduğu benzinliğin önündeki kaldırım.)
ilaveten zaman zaman Şoför-Yolcu, Yolcu-Yolcu eksenli çok değişik olaylara sahne olabilmektedir bu dolmuşlar.
Not: işbu entry'i bir tanımdan ziyade başımdan geçen bir hadiseye yöneliktir.
Her sabah olduğu gibi Bakırköyden Taksim istikametine gidebilmek için sarı dolmuşların ilk durağına geldim. Yılların verdiği ustalıkla yanlış yerde sıra bekleyen KAMiLLERi atlatarak durağın esas sıra bekleme noktasında beklemeye başladım. Sıradaki boş dolmuş geldiğinde ön kapıyı açıp tam mabadımı yerleştirecekken duyduğum Herifcioğlunun sesiyle başladı olaylar.
-Herifcioğlu: Birader ben sırada bekliyordum.
-Ben: Nerede bekliyordun sıra burası.
-Herifcioğlu: Aha şurda !
-Ben: Bak bakayım orada durak var mı ?
-Herifcioğlu: Sabah sabah git şurdan bin lan hadi !
-Ben : Lan git işine elin kolun doğru dursun bin şu öne bineceksen uzatma...!
diyaloğumuz monolağa dönüşmüş birbirimize sert bakışmalar ne bakıyorsun muhabbetleri arasında devam ederken aradan sıyrılan bir amcanın ön koltuğa atlamasıyla bıçak gibi kesildi sessizce koltuklarımıza yerleştik.
Yolun devamında arkadan bana ücret uzatırken arkadan sırıtmasına şahit oldum. Aynı sırıtma 20 dklik yol boyunca kavga edeceğimiz koltuktaki herife baktıkça devam etti.
Aslen isviçreli olup 2008 yılından bu yana ülkemizde yaşamakta olan isviçreli Ultrarunner, Sport Trainer, Blog Yazarıdır.
Antreman ve Beslenme ile ilgili tavsiyelerine yönelik (http://koscora.com/ ) internet sitesi bulunmaktadır.Ayrıca Uplifers sitesinde de koşu hakkında çeşitli makaleleri yayımlanmaktadır.
Kendisiyle tanışmam ayağımda ortaya çıkan (bkz: Plantar Fasiit) hastalığım münasebetiyle olmuştur. internette araştırma yaparken aynı hastalığa yakalanıp koşuya döndüğünü görerek yardım istedim. Sağolsun nezaketle cevapladı. koşu hakkında birkaç tavsiye istedim ikiletmeden yardımcı oldu. Okulda sevdiğiniz öğretmenler olur ya onların havası var.
Koşuyla ve sporla ilgilenenler için sitelerine bir göz atın derim.
Kadına yonelik siddete karsi duran, ozellikle sosyal medyada taciz ve gibi durumlarda haklı olarak çok sert tepkiler veren hürriyet gazetesi yazaridir.(yazar midir?)
Yalniz M.sabuncumun mahkeme salonunda bir bayan muhabiri yumruklamasina ses çıkarmamistir.(cikarmamistit.)Hatta murat yapmaz demistir goruntulerden bahsederek susmayin siddet kendi cenahinizdan gelince susuyorsunuz tweetlerim zoruna gitmis olacak ki tweeterdan blocklamis beni...
istanbulda Zeytinburnunda Metro, Tramway ve Çırıpıcı Mahallesi otobüs duraklarının bulunduğu lokasyonda yer alan iBB tarafından inşa edilmiş şehir-spor parkıdır.
Peyzaj olarak iyidir. içerisinde Türk Spor tesislerinin olmazsa olmazı 1 kaç halı sahası, ilaveten 5 adet açık tenis kortu vardır.
Lakin bu tenis kortuna 2 kez gitmeme rağmen süremi hiç tamamlayamamışımdır. Bunun sebebi kortun yanlarının da açık olması ve tenis kortlarının parkın bir kısmıymış gibi ulu orta açıkta yer alması. Eğer eşinizle vs gitmişseniz zaten ilk 3 dakikada ayrılmak zorunda kalırsınız.
Tesis Zeytinburnunda ve semtin dokusunu yapısını bilenler bilir at hırsızlarıyla ünlü bir semt.
Söz konusu at hırsızları kortun yan açık kısmına gelip ellerini koyup seyretmeye başlarlar, 1-2 dakika ilginç ve farklı gelen bu spordan sonra kendi aralarında bayan anotomisi dersine, küfürleşmeye, küfürleşirken güreşmeye, bira şişesi tokuşturmaya, "AAAĞĞĞBi top versene köpeğe atacağım dialoglarına", dönüşür.
Eğer bu guruplardan birine takılmamışsanız, Birden bire korta dalan 4-5 suriyeli çocuğun toplarınıza olan saldırısını engellemek zorunda kalırsınız.
Aziz Valenti'nin çocuklarını rahatsız eden eylemdir. Şaka bir yana Kuran-I Kerim hiçbir zaman protesto malzemesi değildir. Başkan Bey'de bunu böyle kullanmamıştır.(Umarım)
