https://devasaz.com/urun/migro-son-sprey/
Sürekli nefes darlığı yaşıyordum. Tiktok yayınlarında davut bey'e denk geldim. Kaç yıldır geçmeyen nefes darlığı problemim cok iyi şekilde minimalize oldu. Herkese tavsiye ederim. Nezle.grip,nefes darlğı ve şiddetli migren ağrılarına iyi geliyormuş.
bir avrupa ozentisidir. Bununla ilgili avrupada yapılmış özel bir röportaj. bir türk genci diyor ki " ben noel baba olmak istiyorum!". buyrun izleyin. http://www.youtube.com/watch?v=262vL6HTQ14
Nafiz Basan "Papağan" isminde bir eserin yazarıdır. Eser dünya tarihinin binlerce yıllık özlü söz birikimini alışılmışın dışında özel başlıklar altında yer yer espirili, okkalı...hikmetler deryasına derin bir yolculuğa çıkarıyor.
"Papağan" Nafiz Basan'ın yazarlığa adım attığı ilk eseridir. Daha basım aşamasındayken 500'in üzerinde ön sipariş almış durumda. Eser, 3000 yıllık hikmetli sözlerden ve hikâyelerden incileri bir araya getirip güzel bir buket halinde derlenmiştir. Kitap, toplumun her kesimine hitap ederken, ayrıca herkesin bu eserden kendi hayatına bir şeyler katabileceği dikkat çekmektedir. . "Papağan", yazarın ilk eseri olmasına rağmen kitabın içinde yer alan resimler, Ankara'da resimleri birçok kez sergilenen Orhan Kurmalı tarafından karakalem çalışması olarak özenle çizilmiştir.
Allah cevizi vermis kullarina 'yesinler' diye. nankör insanoglu da cıkısiyor hemen Allah'a "kabugunu da kırsana Rabbim". Allah herkesin huzur icinde yaşayabilecegi imkanları yaratmis şu dünya hayatında. Sonra da insanoglu 'sana ihtiyacim yok artik, gerisini sensiz de hallederiz' Allah da insanlari kendi hallerine birakmis. Hirsina yenilen insan adaletten sapinca da cogunlugun zulum gordugu bir dunya duzeni cikmis ortaya. Ve cok kere de 'iyi' ler 'kotu' ler kadar cesur olamadigindan, korkakliklarini, acizliklerini, olum yokmuscasina yasantilarini, komplekslerini ve daha bircok ahlaksizlarini gormez de insancik Allah'i hatirlayiverir hemen. Adalatsiz Tanri cikar ortaya. insan cok adaletlidir ya hani. evrenin birligi bile ortada iken 'ben' i ilahlastiran insanciklarin bakis acisidir.
his suphesizdir. 50 yil sonra turk milletini nasil dinsiz, imansiz, yozlasmis, avrupa taklitcisi, gecmisine sogen, medeni! (neden? cunku ingiliz, fransiz oyle yasiyor ve istiyor ( ingilizin, fransizin somurdugu, zulm ettigi bir dunyada) bir millet haline getiririz diye ileri ongoruslulugu ile gerekli butun tedbirleri almistir. Ustelik bu kadar ileri goruslu, ulu olmasaydi ingilizler, fransizlar istanbula girip de ellerini kollarini sallayarak onu basa gecirip cikip gitmezlerdi.
Evrim teorisi, bir bakteriden sonra vs..den maymuna sonra da insana donusmektir (bu gidisle evrim daha surecektir) denilir. Yalniz anlasilmayan nokta, hani diyelim gercekten boyle. Peki bu teori Allah'in varligini inkar etmek icin yeterli midir? Burada ortaya cikan bir soru da, o ilk bakteri nerden geldi? O da canli degil miyd? Madem evrimlestikce mukemmelesen dogal bir sistem var da, insanlar niye insanciklasabiliyorlar? kendini once mukemmellestirip sonra da yok etmeyi planlamis bir doga mi var? dedirten teori.
dinsizlerin, ölüm geldigi vakit (duamiz daha once idrak edebilmeleridir tabiki) ellerinde hic birseyin olmadigini anladiklarinda bir kirintisina dahi dünyalarini satacaklari, yahudi, avrupa magduru zihniyetlerine ragmen pazarlik dahi yapmadan din! din! din! diye onlerine servetler dokecekleri inancli insanlari asagilama bicimidir. Gün gelip bu kullandiklari tabir kendilerini bulacaktir.
Uygurlar, çoğunluğu Çin Halk Cumhuriyeti'ne bağlı Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde yaşayan Türk halkıdır. Dilleri Türk dillerinden Uygurca'dır.
Uygurlar, geçmişde Çin ile dostça ilişkiler kurmuş, ticareti geliştirmiştir. Böylece, köyler ve kasabalar gelişerek kalabalık şehirler haline gelmiştir ve bu nedenle ilk yerleşik hayata geçen Türk devleti, Uygur Devleti olmuştur. Bunun sonucunda tarım ve mimari gelişmiştir. Tahta harflerle matbaacılık yapan Uygurlar, kağıdı da kullanmışlardır. Bu sayede yeni bir alfabe oluşturmuşlardır. Bu alfabe 14 ila 18 harften oluşur. Uygurlar, kendi dinleri dışında diğer dinlere de hoşgörülü davranmıştır.
Uygur halkı iki defa, 1933 ve 1944 yıllında, kendi otonom cumhuriyetini kurmuşdur. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 da Doğu Türkistanı işgal ederek, Uygurların 1944 den beri var olan 2. Doğu Türkistan Cumhuriyetini yok etmiştir. Uygur halkı, Çin içerisinde kendi geleneklerini ve kültürlerini sürdüremediklerinden yakınmaktadır. Uygurlar, her ne kadar sözde özerk bir cumhuriyete sahip olsalar da, Çin egemenliğine girdiklerinden beri bağımsızlıkları için mücadele etmektedirler. Uygurlar, Mani dininin terimlerini Türkçe'ye çevirerek ulusal kimliklerini koruma uğraşısı içinde olduklarını göstermişlerdir.
11 Eylül 2001 olaylarından sonra Çin hükümeti her türlü Uygur direnişini islamist terör diye adlandırıp, yasa dışı göstermek için çaba sarf etmektedir. Bazı insan hakları örgütlerine göre, Doğu Türkistanda 1990 den bu yana 700 Uygur Türkü idam edilmistir.