akp türkiyesinde şaşırılmayacak hede. eğitimi bir endoktrinasyon unsuru olarak görerek, insanların algılarını istedikleri noktalara kanalize etmek için eğitim kitapları kullanılmamalı. zaten imam hatip geleneği hakim kılınan, insanların istedikleri liseye gitmelerinin önünü tıkayan çağ dışı bir sistemimiz mevcut. bir de bu tip sublimine metodları ile yakın geleceğimizi karanlığa itiyoruz.
bütün memleket bir araya gelsek, yahu şu memleketin başına nasıl hain bir iktidar buluruz diye kırk yıl araştırsak zannediyorum böylesini bulamazdık.
inanılmaz karanlık bir tarikattır. müritleri, şimdiye kadar ki cemaatlerden çok daha fanatik bir grubu ihtiva eder. bence burada en önemli nokta gülen cemaatinden boşalan kadrolara ivedilikle bu tarikat mensupları yerleşmesi meselesidir. yakın gelecekte, gülen cemaatinin yediği boklardan fazlasını bu tarikattan bekliyorum.
iktidar öyle bir mefhumdur ki, en dindar görünenleri bile baştan çıkartır.
şayet ikisi arasında bir vs yapılacaksa bu kesinlikle imamoğlu olur, neden?
muharrem ince her ne kadar kendi seçmenine, ortamda yarattığı agresyon sayesinde daha sempatik gelse de, nihayetinde eriştiği en mutlak başarı, kendi seçmenini tek bir noktada konsolide edebilmesi olarak kalıyor. Yani chp ve sol-ılımlı sol cenahı, muharrem ince nin tiratlarından normalin üzerinde etkilenip bir arada hareket etmeyi başarabilse de, işin esprisi şurada; sol-ılımlı sol cenahındaki bu konsolidasyon tüm gidişata rağmen yüzde 30-35 bandını aşamıyor. Bu bandı aşmanın yolu karşı bloktan oy çalabilmek. işte tam da bu noktada imamoğlu' nun başarısı başlıyor.
ekrem imamoğlu, özellikle muharrem ince nin bahsettiğim cenah özelinde inşa ettiği konsolidasyonun üzerine, yeri geldiğinde haddinden fazla naif duruşuyla, kibar meydan okumalarıyla, düşük hatta hiç olmayan agresyon seviyesiyle yeni bir dalganın başlamasına sebebiyet verdi. kavga ve gürültüyle uğraşmasını seven ve yıllarca buna alışmış iktidarın dengesini bozdu. sakin tavırlar, insanlara derdini anlatma isteği, akp ve ekürilerinin cenahında da karşılık bulmayı başardı. karşı bloktan oy çalmayı bilen sol-ılımlı sol bloğu, istanbul gibi türkiye nin beyni olan bir şehirde yüzde 50 lerden fazla oy almayı başardı.
skandallarıyla meşhur futbol kabadayısı, futboldan zerre anlamayan bir futbol adamı (!).
bu sene de bırakıp kaçacaktır galatasarayı. yüksek ihtimal, şu anda masada çevirdikleri dolaplardan bir geri dönüş bekliyorlar ama son iki senede kazanılan ve buram buram şaibe kokan şampiyonlukların spor kamuoyu nezdinde yarattığı intiba ortada. fenerbahçe artık geri döndü ve ayağa kalkmaya başladı. bu şahsiyet de işin gidişatını görüyor ve dönen algılardan istediği sonucu almadığı görününce, her zaman olduğu gibi bırakıp kaçacaktır.
anlatmaya çalıştığım senin bahsettiğin şekilde değil.
icraatlerine halel getirmek, benden sonra mustafa diye biri gelecek vs şeklinde değil; bırakın mustafa kemal i, burada ertuğrul gazi var, osman gazi var demektir.
ha bu baktığında kötü bir şey değil. fakat hangi durumda kötü bir şey değil biliyor musun? mustafa kemal ile ilgili diziler veya onunla alakalı destekleyici yayınlar yapabildiğinde iyi bir durumdur.
sen, mustafa kemal lafını çanakkale anmalarında bile alma, pelin çift denen kadının programında alenen hilafet yardakçılığı yap, abdülhamit dizisinde jöntürk hareketlerini kötüle, ondan sonra gel diriliş dizisi yap; bu işler böyle olmaz...
ben art niyeti yalnızca diriliş dizisinde değil onun tamamlayıcısı olan diğer durumlarda görüyorum.
yoksa bu dizi, propaganda aracı trt de değil de başka yerde yayınlansa bu kadar tepki sebebi olmazdı.
görmüyor musun arkadaş? elinde kılıçla, satırla, silahla bu diziyi izleyen manyaklar türedi bu memlekette. sence hangi partiden amk?
son ikisi hükümetin propoganda aracı olarak, Mustafa Kemal' e ve icraatlerine halel getirmek için bilinçli dizayn edilmiş, akp seçmeninin afyonu, esrarı, morfini olan diziler...
hükümetin cemaat kadrolarından boşalan mevkilere, kendi düsturuna (!) haiz bir takım kimseleri doldurma çabasıdır.
türkiye cumhuriyeti tarihinin gördüğü en büyük haksızlıktır. osmanlı döneminde ermeni ve rumlara askerlik yapma yasağı getirilmesi kadar absürd bir durumdur. adaletsizliğin daniskasıdır.
fakat, torpilden, ranttan, siyasi çekişmelerden, sırtına vurulan semerden zevk alan bir halk için ise başlı başına tepkisizlik sebebidir.
geçmiş olsun türkiye, size geçen bir durum daha peydah oldu!
dünya ekonomisinin içine sızmış/sızdırılmış bir tür virüstür.
değerlemesindeki artış ve azalışın tam olarak hangi verilere istinaden şekillendiği tam olarak kestirilemediğinden; doğal ekonomik opsiyonların dışında seyreder.
dünyanın gelecekte alacağı yeni şeklin veyahut düzenin parametrelerinden biri olsa gerek.
yani şu anda kısaca; lidyalılar döneminde, lidyanın dışında yaşayan insanlar gibiyiz.
şimdi dönün bakın, bu adam için, çok değil bir kaç sene evvel, şöyle iyi bir hayırsever, bçöyle iyi bir yardım sever, diyenler; aynı zamanda ensar vakıflarının azgın savunucuları değil miydi?
soruyorum...
evet öyleydi.
dolayısıyla, bu tip homoseksüel yaklaşımlara da çok şaşırmamak lazım... çocuk pornosuna bile eyvallah diyen koca bir güruh varken memlekette, homoseksüellik ne ola ki...
Giyinmesi şeklinde yazılmak istenen hede. Sonra kızınca kızdı oluyor. Bu memlekette kızların giyim tarzına kadar çok sorun var, sizin dil bilginize sokayım.
90 lı yılların en sinir bozucu vakası. Hele ki iki CD önceden denenmemişse, ilk filmden sonra vcd yi parçalamaya da sebebiyet verebilen durumdu. Bilimum kolonya ve peçete ile düzeltilmesi muhtemeldi.
vay amk olayı çözmüş lan dedirten tek hücreli yazarımsı beyanıdır.
eee bu yazılan şey, senin paylaştığınla örtüşmüyor mu? bu adamın durduk yere, ki bir insanın tramvay yolu olduğunu görmemesi için gerizekalı oğlu gerizekalı olması gerek ve ben buna katiyyetle inanmıyorum, insanların hakkını gasp etmesi bildiğin hak yemektir.
orada insanlar seni beklemek zorunda değil ayrıca senin inancına sevgi beslemek durumunda da değil. ne demek 3 dakikanın lafı mı olur? git ötede kıl lan!
ama yok, illa ki birilerini toplumda ötekileştirmek için bilinçli halde yapılmış bir hareket işte. sizin gibi aklı bir tarafına kaçmışlar içinse sazanlık fırsatı...
adamlıktan bahsedene bak hele... iki cümlelik din bilgisiyle adamlık yapacak!
bir insanı baştan ayağa arap bedevisi yapmak maksatlı toplanmış bir gazetede yer alan yazıdır.
bunlar toplumu mahveden parazitlerdir işte. çatal matal kullanmadan elle yemek yiyin, diş fırçası değil misvak kullanın, toplum içinde osurun sıçın gibi söylemlerle insanları gelişmişlikten uzak tutmaya çalışmaktadırlar.
demek istediği kısaca şu; insan gibi değil yalnızca arap bedevileri gibi yaşayın siktir edin gerisini...