Müslüman olan kişi ilk önce Allahın varlığına birliğine inanır. Allah olmayabilir diye din yaşanmaz. Böyle düşünenlerde hep bir iman olarak zayıflık vardır. ilk olarak bu durumu çözmesi gerekir.
ikinci olarak Allah var diyelim , hangi dinin Allah tanımı doğru peki , yahudiye göre yahudi değilsen cehennemliksin, Hristiyanlara ve keza müslümanlara göre de öyle. Diğer budizm, şamanizm gibi dinlerde de kendilerine göre ölümden sonra cezaları var. Ben müslümanım diyorsan diğer dinlerden kendi dininin üstün olduğuna da inanmıyorsun yada emin değilsin demektir bu söz. Bunu sözlediğin ateist, deist senin dinine girsin. Adamların aklı zaten karışık sen daha da karıştırıyorsun. Kendi dininin doğruluğundan şüpheye çekiyorsun.
Bir müslüman Allahın varlığına birliğine ve islamın Allah indinde tek geçerli din olduğuna önce kendi inanacak. Bunu önce kendine ispat edicek. Sonra bu sözü söylemez o insan zaten.
not: Hz Ali bu sözün benzerini söylediği ortam durumu ve onun ilmi farklıdır. Benim sözlerim bizim gibi sıradan müslümanlar için geçerli. Sadece bu söze dayanıp ibadet edenler için yazılmıştır.
Üsküdar belediyesinin halkı kentsel dönüşüme zorlamak için yıktığı camidir. Kesinlikle amaç yenilenmesi değildir. Zira 4 yıl önce restore olmuş bir camidir. Olayı daha iyi anlamanız için size baştan anlatayım.
Ben o bölgede oturanlardan biriyim. Bu bölge Üsküdar'a bağlı Kirazlıtepe Mahallesidir. Burada belediye 2 veya 3 yıl önce bir kentsel dönüşüm yapacağım dedi. Bu kentsel dönüşümde ise insanlara belirli bir şartlar sundu. En sonunda bir sözleşme geldi önümüze. Yalnız önümüze gelen sözleşmede neredeyse tüm maddeler belediye lehine insanların aleyhine. En basitinden şunu söyleyeyim. Kentsel dönüşümde bize evimizi yıktığı bölgeden ev vermeyi taahhüt etmiyor. Yani bize tuzladan da ev verebilir. istanbul dışındanda ev vermeyebilirde. Yerine bir para belirleyip onu bile verebilir. Sözleşmede bunun güvencesi yok. Bunu belediye başkanına sorduğumuzda bana güvenmiyormusunuz söz verdik mi tutarız gibi cümleler var sadece. Bir avukat olan belediye başkanının savunması bu.
Bunu anlaşma içine koymamasının sebebi ise o bölge yeni yapılan çamlıca camiinin hemen altında, çamlıca tepesinin hemen altında, 1. köprünün hemen dibinde, beylerbeyi çengelköy gibi yerlere çok yakın ve çok güzel bir boğaz manzarası olan bir yerdir. Böyle bir yerde fakir halkı attıktan sonra ortaya çıkabilecek rantı düşünebiliyor musunuz?
Belediyenin bu tutumuna ise halk yaklaşık 2 yıldan fazladır sözleşmeleri imzalmayarak kentsel dönüşüme yanaşmayarak cevap veriyor. Kentsel dönüşüm yapılabilmesi için gerekli olan imza sayısı bölgenin %66 sıdır. Fakat 2 yıldan fazladır uğraşan belediye daha %10 ları bulmadığı için insanları bezdirmeye imzalamak zorunda bırakıyor. Bu sebeb yüzünden orada hala halk olmasına rağmen o camiyi yıkıyor. Yani cami rant için yıkılıyor para için yıkıyor. Bunu da biz müslümanız diyenler yapıyor. En acı olanda belediye başkanı şimdiyi bilmiyorum ama geçmişinde hafız olan bir insandı. Buna rağmen bu yapıldı.
Kendini beğenmişlik ve kibir. En büyük biziz en güçlü biziz demeye başladıktan sonra kendini koyvermişlik ve rehavet. Bunların en büyük nedenide azda olsa islamdan kurandan taviz vermeye başlamamız sebeb olmuştur.
hepimiz şehitlere karşı duygusalız doğrudur ama hukukta duygusallığa yer yoktur. kimin kimde hakkı varsa ödenmesi gerekir. öyle avukata küfretmeler alacağını isteyene küfretmeler yanlıştır. Alıcaklı alacağını almak istiyorsa onu almalı. Eğer şehidi olan ailenin durumu yoksa burda devlet bu olaya sahip çıkmalıydı. Zaten dinen de durum böyledir. Kişi mezara girmeden borcu ödenmeli yada biri borcu üstüne almalı yoksa mezarında kişi kul hakkıyla mezarında rahat edemez.
ne kadar kariyeriniz olsada ne kadar paranız olsada mutlu olamayacağınızı gösteren kişidir.
nitekim hyundai nin sahibinin kızıda intihar etmişti. üstelik mehmet pişkinden daha da varlıklıydı. müdür patron dırdırı çekmeyen biriydi. herkese parası dolasıyla emir verebilen istediğini yaptırabilen çalışmak zorunda bile olmayan biri.
dünya için ne kadar kosarsanız koşun. mallarınız mülkleriniz olsun. ama allah a inanmıyorsanız, emirlerine uymuyorsanız içinizdeki boşluk dolmaz. asla ama asla tam mutlu olamazsınız. böyle bok yoluna gidersiniz. evet bunu coolluk olarak düşünenler var. ama bu bildiğin bok yoluna gitmekdir.
ufak bir fotoğrafdan bir cenaze namazı olup olmadığı anlaşılmaz. ama eğer cenaze namazı ise kıyafet elbbete uymamış ve ayrıca namazda kadınlar erkeklerin gerisinde saf tutar. bu yüzden burdan da faso var. Tabi başka söylediğim gibi eğer bir cenaze namazı ise.
dostum o evin fiyatının 3 kat artmasınında sebebi faiz.
adam ev yapıyor kumu çakılı alıyor faizle krediyle evin yapım maliyeti oluyo 1 birim iken birim. aradakı 1 birim artış faizin geri ödemesi.
evi satarkende zaten bu adam zaten krediyle alcak taksit taksit öder diyor 2 olan maliyete 4 şatış fiyatı koyacakken 2 de kendi koyuyor 6 birim satış fiyatı koyuyor.
6 birim olan fiyattan satılsn evi sen çekiyorsun konut kredisini o evin fiyatı oluyor yani bankaya ödeyeceğin miktar 10 birim oluyor.
yani sen normalde faiz olmasa insaatci 1 birime yaptigi evi 2 birime satar sende 2 bilemedin 3 birimden alirdin evi. saeece faiz var diye o evin fiyatı 10 birim oluyor. bunada biz borçlandırıp sömürme diyoruz.
faiz/kredi kullanıldıkça aradaki fiyatlar artmaya devam eder. taki bir
kriz vurana kadar. kriz vurdu mu banka milletten havzettiklerini satmak için kredileri düşürür elindekileri satar yine aynı döngü devam eder.
bbc kendince dalga geçmeye çalışmış. kıble noktası tam bilinemiyorsa kişi kendince kıbleye olabildiğince dönüp kılması yeterlidir. bu kadar basittir bu. namaz araba içinde yolda giderken hatta hasta isen yatağında bile kılınabiliyor. bu durumlarda illa kıbleye dönülsün denmiyor kıbleye döndüğünü hayal etmesi yeterli. islam bu kadar basittir onu zor yapan çarpıtan çoğunlukla gayrimüslimlerdir.
istifa etsin diyenler tudor gitsin diyenlerle aynı kişilerdir. Şenol güneş korkuları hala devam etmektedir ve hiçbiri beşiktaşlı değildir. Amaçları beşiktaşı ligden düşürmektir. şampiyon olamasak bile Şenol güneş ile devam edilecektir.
Hatalı park edilen mercedes bmw türü bir araba ise çekici bu araçları çektiğini asla görmediğiniz, fakat nerede bir reno, hyundai tarzı orta , alt sınıf bir araç var sadece bunları çekmesidir.
öğle namazı vaktinden ile ikindi namazı vakti arasında yapılması evladır. öğle namazı vaktinden önce yapılmış olanlar biraz baş ağrısına sebeb olabilir.
(bkz: kerahat vaktinde uyumak)
kılıçdarın iyi konuştuğu ama neden en azından dekontların fotokopilerini basına dağıtmadığını anlamadığım yayın. lan eline geçti birşey madem ver herkes bilsin.