ışid'in Türkiye sorumlusu olduğu iddia edilen şahıs. bu kişi beraberindeki 6 tutukluyla birlikte bugün serbest bırakılmış. suçsuz da olabilir tabiki sonuçta her dindar terörist değil nasıl ki her kürt'ün terörist olmayacağı gibi. bu arada; savaş değil barış istiyoruz diyen akademisyenlerden Esra Mungan, Kıvanç Ersoy ve Muzaffer Kaya ise tek kişilik hücrelerinde hapislik hayatılarına hala devam ediyorlar işte, naparsın sözlük.
kısaca yazılım festivali, kod maratonu gibi götten atma adlarla adlandırabileceğim organizasyon. bu organizasyonlara yakında baktığımızda özgür ve marka bağımsız yapılarla birlikte, şirketlerin güdümünde de gerçekleştiği görülebiliyor. kendi kendime düşünürken "ulan bu organizasyonlardan sadece ben mi kıllanıyorum yaa?" diye soruyorum. yerelde bir şirketin normalde çok büyük rakamlara yaptırabileceği bir big data analytics temalı işini 2 günlük bir organizasyonla bedavaya getirmiş olduğunu gördükten sonra rahatladım.
Yaratılış (Mihrap) adlı eseri Demirbank'a TMSF tarafından el konulduğunda çalınan! * sanat adamıdır. Herkes Kaplumbağa Terbiyecisi'ni bilir, konuşur ama islam'a ve oryantalist sanata kroşesini, sırtı Kıble'ye dönük ve kutsal kitapları ayakları altına alan mihraptaki hamile kadın'la atmıştır.
Son dönemde adını internet projelerine yaptığı yatırımlarla sıkça duyduğumuz yerli melek yatırımcıdır.
Bu sürece yönelik olarak içten içe düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum. Ne oldu, nasıl oldu da ülkemizde yerli melek yatırımcılar birden palazlandı? "internet kullanımının artması, mobil'in gündelik hayatımızın vazgeçilmezi olması" gibi teranelerle kendimizi avutmayalım. Süreç; Kairetsu Forum gibi global melek yatırımcı grublarının ülkemizde ofis açmasıyla başladı. Şimdi sürece yerelde cebi dolu olanlar hakim olmak istiyor ve e-tohum organizasyonu ile internette bizden habersiz kimse başarılı olmamalı stratejisi uyguluyorlar. Yatırımların sermaye aktarımı şeklinde değil de hisse alımı şeklinde gerçekleşmesi de ayrıca dikkat edilmesi gereken bir nokta.
bir de şu var ki; din eğitimi devlet kontrolünde olmazsa cemaatler ve tarikatlar bu eğitimi devralır. akp iktidarının son dönemde özellikle cemaatlerle ters düşmesinin geri planındaki kaynağın bu olduğuna inanıyorum. daha liberal ve ilerici muhafazakarlar ile gelenekçiler arasında kıvılcım patlak verdi. bu sürecin sonunda cemaatler güç kaybedecekler.
türlü metafizik mahlukattan tırsan bir toplum olduğumuz için, korku filmlerimizde buradan ekmek yiyor tabisi. bu toplumsal korku imgelerimiz, üç harfliler, işte siz söyleyin adını bilmediğim başkaca harfliler, hepsi çok afedersiniz; dinsel birer fantazi.
bu memlekette ufo görünce taşlanır, üç harfli dedin mi altına sıçılır.*
paylaşımın değil etkileşimin önemli olduğu bir çağın habercisidir. kalitesiz paylaşım asla bir paylaşım değildir. bu yüzden insanlar artık içerik değil mecra tüketmeye başlamışlardır.
iş arayan her bireyin rahatlıkla farkedebileceği bir durumdur.
ülkenin ekonomisinin gerçekten suyu çıkmıştır. tokici zihniyetin parsellediği ekonominin üretimden ve büyümeden anladığı budur.
bütün kariyer portallarında dört ilanladan birisi "inşaat mühendisi" ihtiyacına yöneliktir. geriye kalan üç ilandan birisi "şantiye şefi" efenim ne söyliym işte "gayrimenkul satış danışmanı" tarzı benzeri işlerden oluşmaktadır. son ilanı ise hizmet sektörü kapmaktadır ve satış ve danışmanlık alanlarına yöneliktir.
"bu zihniyetin üretimden anladığı inşaata abanmak" demişti vakti zamanında birisi. o birisi şu an inşaat mühendisi.
"yasal uyarı" kısmıyla temkinli bir fizy kopyası, müzik dinleme falan filan sitesi. bu durum kapatılmalarına engel teşkil edecek mi? bekleyelim ve yamulalım düşüncesindeyim.
ucuz elden kelepir ürün edinebileceğiniz site. ha bir çok farklı yönleri de var ama (iş bulmak vs) kafe diye gidip erotic pub tarzı yerlerle karşılaşabilirsiniz.
bir adet köşe yazısı içerisinde "puşt" ve benzeri ifadeleri rahatlıkla kullanabilen, istediğine istediği iftirayı atan, gözdağı veren ve bunu inanılmaz bir pişkinlikle yapabilen (afedersiniz yazar bile diyemiyorum) yazamayan kişi. bu ve benzeri şahısların kendilerine biçtikleri kaftanları hakedecekleri yerlerin, tüm bir halkın bağrından geçtiğini anladıkları gün yüzlerine "siktirol" tokadının ineceği gün olacaktır.
ankara da, kızılayın orta yerinde görüldü bu gün. utanmaz kedi seni. o ne bağırmalar o ne feryatlar öyle hayvan. ulan daha yeni girdik marta bee. bune aymazlık bune arsızlık.
eşşiz bir halk müziği sanatçısıdır. öyle duru ve temiz bir sesi vardır ki insanı yüreğinden vurur. böyle sanatçılar için bazen kelimerle bir şeyleri ifade etmek gerçekten çok zor.