gerçekle$mesine tam bir ay kalmı$ zirvedir. dayı kurduk zirve mirve ho$ ama katılımcı olmadan sarmıyo biliyonuz mu? bekliyoruz lan herkesi. gelmeyen ölsün lan top olsun. ühü.
(bkz: nerdesin ey gebze)*
yakı$ık olduğunu dü$ündükleri erkeklerin tamamiyle yenilmi$ calippo kadar bo$ olduğunu bilmeyen kızlardır, çünkü bu herifler o kadar yakı$ıklı gözükmektedirler ki, kızlar ekran ba$ında mallar, mavi ekran verir.
örnek olarak burak kut. $arkılarına bakın, ne dediğimi anlayacaksınız.*
bu yurdum kızlarına da bir önerim var. televizyon izlemeyin lan. oturun evinizde zerdü$t'ü falan okuyun.
zorla tecavüz kavramını yaratmı$ yazar.
(bkz: tecavüz)
ajdar vari söylemlerini irdelemeden geçemeyeceğim. bu adam atatürk'ün mason olabilme ihtimali üzerine konu$uyor. konu$abilir, hakkı var, atatürk'de irdelenmeli. ancak irdelediği yön o kadar yanlı$ ki, adeta sıçılmı$ bok'a 'bu lüle bok değil ki' gibi bir isyanı var.
atatürk darmadağın bir ülkeyi en azından düzlüğe çıkarabilmi$, dünya tarihinde sayılı üstünzekalı insanlardan biridir. arkasından gelenler gibi ülkeyi kimseye pe$ke$ çektirmemi$tir, ne ruslara, ne de amerikalıya. bu adam bu kadar çok $ey yapmı$ken, masondur vurun lan $eklindeki açıklamalarla ilginç durumlara dü$mektedir.
ha, atatürk'ün hataları olmadı mı? tabii ki oldu. her insan hata yapar, kli$e bir laf olarak. ancak $eriatçı bir zihinden çıkabilecek yüzeysellikteki fikirlere ve bok atmalara sahip olduğu için $eriatçı yaftasını yapı$tırmı$ bulundum sanırım, öyle değilse çok üzüldüm.
fikirlerini daha yüksek zeminlere ta$ımasını diliyor, esenlikler diliyorum.
kedinin acıdan çıkardığı sesi duymayarak travma geçirmemi$, bilinçaltına vah$et akmamı$ ,kana susamı$, kurtlar vadisine tapan psikolojisi bozuk bir genç olmamı$tır. toplumun yüz karasıdır bu çocuk. kınıyoruz.
http://www.ntvmsnbc.com/news/444971.asp
aklımın almadığı, alamadığı açıklama. lan nası, lan nası lan diyor insan. ba$lığı görünce bir ürperiyorsun, "devlet üzerine dü$eni yaptı." evet sayın erdoğan, sizin ve sizin polisinizin üzerine dü$en yerdeki kadını coplamaktı, ona küçük bir iç kanama, ardından da dü$ünsel bir travma yaratmaktı.
bütün suçu sendikalara atmak ne kadar kolay değil mi sayın erdoğan? tıpkı ba$ınız sıkı$ınca enflasyon dü$tü'ye sığınmak gibi. hani ne oldu, enflasyon hedefleri tutmuyor artık? kesin i$çiler yapmı$tır zaten, onlar taksim'e çıkmaya çalı$tı, ondan böyle oldu.
en çok ho$uma giden bölüm ise $u: Çalışma Bakanı Faruk Çelik'in dünkü olaylarla ilgili olarak "Mülki amirlerin izah etmesi gerekir" açıklamasına rağmen; polisin müdahalesini yerinde bulan Erdoğan, "Devletin üzerine düşeni yapmıştır" dedi.
"devletin üzerine dü$eni yapmı$tır" ibaresindeki çarpıklığa değinmeyeceğim. umrumda değil. sayın ba$bakan'a tek bir sorum olacak. sizi kafasından kanlar akan, kolu, bacağı kırılmı$ insanımızla kar$ıla$tırınca ne derdiniz?
ben sizin yerinize cevap vereyim.
(bkz: ananı da al git)
çünkü sizin olabilecek maksimum halk anlayı$ınız bu. hükümetinizi de alın gidin sayın tayyip. emekçilerin size tahammülü kalmadı.
çoğu spor takımının kadro anlamında gerçekle$tirdiği eylem. baki mercimek'i satıp emre a$ık'ı almak bir revizyonun ilk adımıdır mesela. aynı zamanda vizyon deği$tirmek anlamına gelir.
(bkz: revision)
tam tamına 30.000 polis'in kutladığı bayramdır. ellerindeki copları sanki coplar bir salatalıkmı$casına sallayan 30.000 polis, aynı anda gaz bombalarıyla da bu ne$eli güne anlam ve önem kazandırmı$tır.
helal olsundur, i$te bu ülkeyi ayakta tutmaya insanları koruyan polis, i$te neden cop kullandığını bilmeyen, kudurmu$ köpek gibi i$çilerin üzerine saldıran polis.
anlamıyorum, anlayamıyorum. 1 mayıs polis bayramınız kutlu olsun.
insan mantığının kavrayabildiği gibi, '$ey' belgisiz zamir'i e$ey ve dü$ey kelimelerinde bulunmaz, çünkü e$ey e$'ten türemi$tir, '$ey'le herhangi bir alakası yoktur. $eytan da aynı $ekilde birle$ik yazılır, çünkü $eytan'ın $ey ile bir alaksı yoktur.
ha, $ey daima ayrı yazılır demi$, ben $u alıkla azıcık alay ediyim, kelime oyunu olan $eylerle dalga geçeyim felsefesindeki popülist arkada$ları alkı$lıyorum. ellerinden gelen $eyi g.tlerine koymasınlar.
'$ey' zamiri ile ilgili yapılan bir çok dilbilgisi hatası vardır, tespit edilen bu dilbilgisi hatalarını gidermeye çalı$an masumane bir ba$lık yazılmı$tır.
ayar vereyim artı rep alayım modunda olan arkada$lara a$k olsundur.
dipnot: $ey zamiri bi$ey $eklinde kısaltılırken bi'$ey orjinalinde yazılmaktadır. ancak internet dilinde 'bi$ey'i kullanmanın bir sorunu yoktur.
ülkemizde bilindiğini sanmadığım kural. olsun, bilmemek değil öğrenmemek ayıp. evet sayın yazarlar, bu bir gerçek, $ey ne olursa olsun ayrı yazılır, edu kendi kalesine gol atsa da, baki mercimek ve sabri fiorentina'ya rekor transfer ücretiyle satılsa da '$ey' daima ayrı yazılır.
gerek 'bir $eyler', gerek 'her $ey', gerek 'hiçbir $ey' ve daha niceleri ayrı yazılır. '$u $eyi versene lan' derken '$ey'i nasıl ayrı yazılıyorsanız, aynen öyle, '$ey' her zaman ayrı yazılır.
aynı zamanda 'her zaman' birle$ik değildir.*
$ey'leri ayrı yazalım, yazmayanları uyaralım.
e$itlik uğruna sava$ırsınız, birey yerine toplumu önemsersiniz.bencillikten kurtulursunuz, ya$lı ve yorgun amcaların para kazanmak için akordiyon çaldıkları sokakta starbucks'a girmek yerine o amcayla konu$maya gidersiniz.
big mac değil, halk döner yersiniz. zincir markaların değil yerli esnafın yanında olursunuz. bol bol slogan atar, içinizdekilerden kurtulur, az da olsa izin verirsiniz içinizdeki küçük ku$un kanat çırpmasına.
not: zannedildiği gibi komünist olanlara kızlar vermiyor. götünüzden element uydurmayın. ha $öyle bi durum var ki, adam gibi okumu$, ideolojisini son derece mantıklı düzlemlerde savunan, azıcık da yakı$ıklı erkeklere, sizin değiminizle verirler.
ancak sadece komünistler mantıklı konu$ur diye de bir kaide yok. mantıklı agnostiklere de veriyor kızlar. hadi gidin biraz da agnostiklerle uğra$ın, komünizm'den size ekmek yok.
(bkz: kızların komünistlere verdiğini sanan mallar)
gazeteden kuponla alınan cd'lerle ingilizceyi konu$maya, kornetto'nun kornet olan bölümünü yalayarak yemeye benzer. aradaki tek fark, rammstein almancasıyla konu$ursanız biraz argo, küfür, gay, sex vs. + 18 $eyler içerir. almanca dersinde böyle konu$ursanız disipline gitmeniz muhtemeldir.
- hocam rammstein dinliyor musunuz?
+ yok evladım ben pek müzik dinlemem.
- hocam o zaman ich möchte buck dich.*
+ (okkalı tokat efekti) terbiyesiz! çık dı$arı!*
azwraith bünyesi arkada$ının buck dich diyeceğini tahmin etmi$, matrix modunda ağır çekim 'haayıııır' demeye ba$lamı$, ancak trinity ki$isini kurtaramamı$tır. rammstein diliyle anlmanca konu$ulmamalıdır, konu$ulursa da maksimum ich will denmelidir.
özgürlük sınırsızlıktır, çünkü özgür sözcüğü bunu gerektirir. toplumsal özgürlük olmaz, bireysel özgürlük olur, ve özgürlük sınırlandırılamaz.
toplumda görülen durum $u ki, özgürlük ve hak kavramları karı$ıyor, kimi zaman ben de karı$tırıyorum. ancak özgürlük toplum olarak dü$ünülemez ve özgürlüğün tanımı hiçbir zaman diğer bireylerin özgürlüklerine girmeden özgür olmak değildir. bu cümleyi kurmak zaten özgürlüğe ihanettir.
özgürlük sınırsızlık olduğundan, toplumsal ya$amda özgürlükten bahsedilemez, çünkü bireyler birbirlerini kısıtlar. sevgilinizle sadece size ait bir adada istediğiniz gibi düzü$mek de özgürlük değildir, unutmayın, hala sizin ya$amınızı etkileyen biri var.
reel olarak dü$ünürsek, özgürlük sözcüğünü toplumlarda telaffuz etmek imkansızdır. yarım özgürlük ya da çeyrek ekmek özgürlük diye bir $ey yoktur, yüksek seviyede insan hakları kullanımı daha doğru olabilir.
son olarak, özgürlük, bo$lukta yalnız bir kuğu gibi uçmaktır.*
vatanda$lık 8 kitabında öğretilen değil...
hadd denilen $eyi sözlük formatı olarak algılarsak, cıbılcızlak ko$an deli dana misali yazarların sözlüğün format duvarlarına çarpması olayıdır. belki de özgürlüğün .mına koymaktır.
(bkz: özgürlük ve sınırlar)
(bkz: özgürlük sınırsızlıktır)
fosforlu mor rengi çok sevdiklerini dü$ündüğüm insansı kitle. di$i cazibelerini arttırmak için gotizm denilen $eyi kullanıp, bu akımdan zerre çakmadıkları gözlenmektedir.
zira avrupa'da kiliseler gothic'tir. bi de bi avuç insan. saygı duyuyoruz ancak sanırım onlar bizim onlara duyduğumuz saygıyı duymuyorlar. her neyse.
- lan gothic kız geçiyo, çok ta$ oğlum, dudaklar falan.
+ vampir gibi aq. hem ben o kızı tanıyorum lan. geçen sene ismail yk dinliyordu. dev$irme olmu$ o, tımarlı sipahiye bağlamı$lar.
$ampiyon olmasan da,
kupayı almasan da,
en büyük sensin hep,
koysan da koymasan da...
ba$ka bir çar$ı olan kar$ıyaka çar$ı'dan geliyor bu naralar. baki mercimek'e rağmen, inadına siyah ulan!*
öncelikle belirtmeliyim ki, sendikal herhangi bir $eye değinmeyeceğim ve küçük bir örnek vereceğim. bizim meclisimizde ufuk uras isimli bir milletvekili var. çoğu insan onu pek tanımıyor, ancak biz onu tanıyoruz. kendisi meclisteki tek ödp temsilcisi, çok dü$ünen, çok yazan, belki de halkın aradığı bir aydın. $üphesiz, tayyip erdoğan gibi televizyonlarda bol gözükseydi, veya biraz kamer genç olabilseydi, biz onu daha çok tanıyacaktır.
bir söz vardır iyi bilirsiniz, reklamın iyisi kötüsü olmaz. sayın baykal'ın ve sayın erdoğan'ın yaptığı $ey budur, dtp'nin yaptığı $ey budur, mhp'nin yaptığı $ey budur. tam anlamıyla bo$ politika yaparlar, içlerindeki ender milletvekilleri hariç.
medvedev rusya'da bir seçim kazandı. muhalefetin sesi kısıldı, ı$ıklar kapatıldı, sandıktan küçük putin çıktı. neden mi? çünkü muhalefet, çünkü gerçek ses kısıktı, gösterilmedi.
küstahlığın, patavatsızlığın, sansasyonun halk tarafından sevildiği bir ülkede ya$ıyoruz. televizyon yarı$malarına bir bakın, ne dediğimi göreceksiniz. hemen hemen her gün 2 adam izliyoruz ekranlarda, bağırı$an. ikisini de tanıyoruz, belki de küfrediyoruz içimizden ama tanıyoruz.
i$te biz bu yüzden ufuk uras'ı tanımıyoruz. önce politikacı değil, önce insan olduğu için.
peki bunun taksim ısrarıyla alakası? taksim i$çinin kendisini gösterebileceği tek yer, taksim halkın kalbinin fethedilebileceği, taksim 77'de ölen insanların anılabileceği, taksim i$çinin sesini duyurabileceği tek yer.
ve en önemlisi, taksim i$çinin yasağı kırarak, özgürlüğünü kazanabileceği tek yer.
ne sendikaların çıkarları, ne de hükümetin tepkisi. taksim, 77'den beri bir yasak, geçtiğimiz yıl 900'ü a$kın gözaltı...
taksim, i$çininin bu ülkede olduğunu hükümetin gözüne sokulabileceği tek yer. i$çilerin konu$ma özgürlüğünü kullanması sendikal çıkarlara yorulması üzücü. emin olmak gerekir ki kadıköy'de yapılacak bir miting taksim'deki kadar ses getirmeyecektir...
tıpkı ufuk uras, baskın oran ve nicelerinin sesini duymadığımız gibi, i$çinin de sesi kısılmakta. buna izin vermemek için 1 mayıs 2008'de taksimdeyiz.
onaylanmı$ zirvedir. 7 haziran'da gelebilen tüm yazarları bekliyoruz. siyasi veya edebi görü$ü, espri anlayı$ı ne olursa olsun. hadi katılın lan.*
minik not: eğer çoğunluk 'abi biz cumartesi gelemiyoz pazar yapsak ya $u i$i' derse, pazar'a almaya çalı$abiliriz, sanırım. çaylar müessesedendir.
sürüyü s.kip suçu boğaya atmaktır. bu eylemi yapan bi kaç çok ilginç insan gördüm. tek bir entry'si hayvan gibi eksileniyor ve suçu ibneye atıyor. güzel karde$im naaptın sen? yalnız ibnelere tahsis edilen 5 eksi gücündeki buton diye bi$ey yok, moderasyon yemi$ seni.