galatasaray'ın rambo yusuf lakablı futbolcusudur. kocaelispor'dan 86 yılında gelmiş ve 86-94 yılları arasında galatasaray'da oynamıştır. gerçek galatasaylıdır. rıdvan'la çok haşır neşir olmuştur zamanında.
91-92 sezonunda fenerbahçe'de forma giymiş, hatta fener'e her transfer edilen futbolcu gibi penaltıdan da olsa galatasaray'a gol atıp gerçek fenerli olmuştur. sonrası meçhul.
avrupa'da büyük liglerin iyi maçlarını , şampiyonlar ligi maçlarını , uefa maçlarını, geceleri nba maçlarını , buz hokeyi maçlarını , amerikan futbolu maçlarını kısacası günün tüm kaliteli spor karşılaşmalarını en az 500kbps görüntü kalitesi ile veren kusursuz sitedir.
br bonusu da ingilizce maç anlatımları yapan spiker abilerdir.
aynı ırka sahip olmak anlamını taşır.
tüm dünyada yok olması gereken kelimedir. aynı ırka mensup insanların birbirlerine sesleniş biçimidir.
bazı ortamlarda hocam, aga ve hafız gibi kelimelerin yerini almış kelimedir.
stockholm'ün en işlek noktasıdır. cuma ve cumartesi geceleri beyoğlu'nu aratmayan kalabalığa sahip olur, bu kalabalığın %60'ının haftasonu diye kendini dışarıya atmış güzel isveç kızları olduğunu belirtmeme gerek yok sanırım.
slovenya'da ufak bir termal kasaba.başkente 50 ,maribor'a 20 dakika uzaklıktadır. insanları çok sıcaktır ve sanırım şu saaten sonra türkleri çok sevmektedir * , gece hayatı hafta sonları eğlencelidir.
28 days later, 28 weeks later ve snatch gibi filmlerin müziklerine imzasını atmış başta bu üç film olmak üzere seyircileri memnun etmiş 1965 liverpool doğumlu müzisyen.
barselona'nın en güzel ve en gözde caddesidir. üzerinde pandomimciler, dansçılar, ressamlar, akrobatlar ve geceleri fahişeler kendilerini gösterirler. çok güzel zaman geçirilir şehirin kalbi orda atar.
Laonicus Chalcondyles'ın yazmış olduğu Aytunç Altındal tarafından yayımlanan kitap. *
-------spoiler--------
"Türk imparatorluğu'nun Çöküşü"ne dair kehanetleri de kapsayan Laonicus Chalcondyles'in "Kehanetler Kitabı" Aytunç Altındal tarafından yayımlandı.
Altındal, kitabın önsözünde, geleceği Tanrı'dan başka hiç kimsenin bilemeyeceğini, ancak, "kehanetler"in birer öngörü olarak değerlendirilmesi gerektiğini söylüyor. 1425 yılında doğup yaklaşık 1490 yılına kadar yaşamış ve hayatının bir bölümünü Konstantinapolis'te (istanbul) geçirmiş olan Atinalı tarihçi yazarın kitabında yer alan ve gerçekleşen kehanetlerden bazıları şöyle:
Katolik Kilisesi ile istanbul'daki Ortadoks Kilisesi kardeşçe kucaklaşacaklardır. Bu kucaklaşma, aynı ifadelerle Kasım 2006'da gerçekleşmiştir.
Fatih'ten sonraki 16. padişah döneminde, Osmanlı içerden çökmeye başlayacak ve padişah kendi adamlarınca devrilecektir. 16. padişah III. Ahmet'tir ve Eylül 1730'da Patrona Halil'in başlattığı isyandan sonra yok edilmiştir; kehanet yerini bulmuştur.
Bu dönemde, Tatar Hanı Osmanlı'ya yardım etmeyecektir. Bu da gerçekleşmiştir.
"Üç kez üç yüz yıl ve bir de yirmilik" tarihinde Osmanlı Devleti yok olacaktır. Gerçekten de Türkiye Cumhuriyeti 1920'de kurulmuştur.
Kehanet gerçekleşti
istanbul'u ele geçirecek olan padişahın adı ile teslim edecek olanın adı aynı olacaktır. Her ikisinin adı da "Mehmet"ti. Kehanet doğru çıkmıştır.
Çok hızlı davranan bir Müslüman prens, Hıristiyanlara fark ettirmeden, Türk Devleti'ni yeniden kuracaktır. Bu prens Atatürk'tür ve kehanet gerçekleşmiştir.
Gelelim kehanete göre, diğer olacaklara veya Altındal'ın deyimiyle, "öngörü"lere:
istanbul'un camileri ve Ayasofya üzerinde haçlar dikilecektir. Bu haçlar, saplanacağı yere silahlı ellerle saplanacaktır. Bu muhteşem şehrin yıkımı gelecektir. Yıkım, sadece orada yaşayanlar sevdiği dini değiştirirse duracak ve şehir lanetten kurtulacaktır.
Yıkım adaletsizliklerin en kötülerinin gerçekleştiği bir dönemin ardından olacaktır. Tüm Doğu ülkeleri de Hıristiyanlarca fethedilecektir. Böylece, ölü yaşayan, soyulmuş ve felç olmuş bir yönetim sona erecektir.
Tesadüf o ki...
Önce, Müslüman şeriatı artacaktır. Eğer yedinci seneye kadar kaldırılmazsa, on ikinci seneye kadar buranın hakimi olacaktır. Sonra, Hıristiyan silahlarıyla bir tutsaklık dönemi gelecektir.
Türklerin başına geçecek 11. devlet adamı, ülkenin bekasını belirleyecektir. Tesadüf o ki, yakında 11. cumhurbaşkanımızı seçeceğiz.
"türkiye'ye avrupa'nın çini denmesi"
evet ne yazık ki bu böyledir fransa'da hollanda'da tüm avrupada bu böyledir.
ucuz türk mallarının avrupaya girdiğini söylerler bize çin benzetmesi yaparlar, türkleri ağır işlerde çalışan bir toplum olarak görürler, "geçen tv'de gördüm sizin insanlarınız yürüyordu yolda neden ki?" diye sorarlar nedenlerini anlatsanda anlamazlar, seni şeriatla yönetilen toplum sanırlar.
mahalle maçı kültürü olanların hayatlarında muhakkak kullandığı cümledir.
faul olur ve cocuk topu koyar önünde 3 adım sayar barajın durması gerektiği yeri gösterir.
-olum açılsana 3 adım girdin yine dibime!
-ali sami yen mi lan burası ne açılcam!