kendisininkini en muhteşem zanneden erkektir. Öte yandan görmediği için vehimleri olan, yarışamayacağı için korkudan illa bakire kızlarla birlikte olmayı isteyen bunu da namus diye örtbas eden erkektir.
karısının sevgilisinin ısrarla bakire olmasını isteyen ve eninde sonunda yedi cihanla yatmış bir kadınla bakire zannederek evlenecek erkektir. ve huzurla yaşayıp gidecektir.
dünya üzerinde oranı %10, türkiye'de ise %90'dır. Kendisini bakire bir kızı hak edecek kadar zeki, çevik ve ahlaklı zanneden erkekleri tarif etmek için kullanılan bir tanımdır.
her 4 erkekten 1'idir. dünya sağlık örgütünün ve türkiye verilerinin örtüştüğü ayrıca kriminolojik olarak onay verilen rapora göre, her 4 çocuktan birisinin babası farklıdır. yani her 4 kişiden birisinin baba dediği kişi aslında biyolojik babası değildir.
muhtemelki bir sözlük yazarıdır. Tahminimizce henüz kadın kukusu ve memesi görmemiş ergen erkek yazar bünyelerin devamlı olarak kadın temalı cinsellik fikirlerini paylaşmalarından bıkmış usanmış yazardır. Karşı atak olarak sadece erkekler ile ilgili bilgi girişi yapacak olan yazardır.
%50 ihtimalle hetoreseksüel erkek olabilir. Biseksüel ise anal seks yapmıştır. Homoseksüel ise zaten yapmıştır. Bir erkeğin anal seks yapmamış olması onun sadece kadınlarla ilgilendiği anlamına gelmez. (bkz: gizli eşcinsellik) (bkz: homofobi)
ülkenin durumunu anlamanın en iyi yoludur. Buyrunuz bugünün manşetleri:
Baba 12 yaşındaki kızını 54 yaşındaki adama 5bin TL karşılığında sattı. Adam kızı otele götürüp tecavüz etti.
iğrençlik gerdek gecesinde ortaya çıktı! (Ağabeyin, 3 kız kardeşine tecavüz ettiği anlaşıldı)
Grup yorum konser biletini satmaktan 6 üniversite öğrencisi 13 yıl hapis cezası aldı!
El kaide ve islami Cihad birliği üyesi terörist istanbul'a gitmeye çalışırken ABD'de yakalandı.
Nevruz günü bağımsız Kürdistanı ilan edebiliriz!
Adı RTE olsun! (yeni yapılacak havaalanı için isim önerisi)
Mısır'da Kahire yakınlarında bir kentin adı. Piramitlerin burada bulunması sebebi ile, gize kentinin dünyanın önemli manyetik bir noktasında bulunduğuna ve agarta yeraltı bağlantısı olduğuna inanılır.
Türkiye'nin ezoterizm ve bilinmezler konusunda ilk araştırmacı yazarıdır. Bugün 2012 veya inanılmaz olaylar/oluşumlar söz konusu olduğunda ortaya fırlayan kendini bilmezlere, yaklaşık 45 yıl önce ders verir niteliğinde çok detaylı ve nezih bir dille, gerçek bir araştırmacı ve bilim insanı yaklaşımıyla kitaplar yazmıştır. Başlıca eserlerini aşağıdaki gibi sayabiliriz.
Türkiye'nin Gizemleri
Kötülük ve Kaynakları
Ufo Gerçeği
Türkiye Ufo Raporu
Yalan Dünya dizisi ve hakkında yapılan yorumlar gerçeği tahlil eden net veriler sunar bize. sözlükçülerin şımarık bir entellektüelizm sanrısı içinde olmasının en büyük delilidir.
Madem bu dizi o kadar kötü, izleyen ve gülen embesil herkes bu konuda hemfikir de, nasıl oldu da her karaktere sayfalar dolusu tanım övgü yapıldı?
Yalan Dünya karakterlerinin tamamı tek tek sözlükte yerini bulmuş hepsi tek tek övülmüş ama Yalan Dünya dizisi tanımında hiç komik diil, gülen gerizekalıdır vs gibi çıkışlar yapılmıştır. Tıpkı facebook'u küçümser gözükmeye çalıştıkları gibi. Yalan dünya, sözlükçülerin yalan bir dünyada yaşadıklarını afişe etmiştir. Sözlükçüler klasik entel dantel hastalığına yakalanmıştır. iyi bir çalışmayı yermenin küçümsemenin kendilerini önemli göstereceğini zannetmişlerdir. Halbu ki iyi dolu bir entellektüel, doğru dürüst çalışılmış her projeyi çekinmeden över.
yatıp kalkıp Fransızların bizleri hiç iplemediğine şükrettiğim durum. Fransızlar bizi boykot ederse olacak durumlar:
- uçağa binemeyiz
- Kanser hastalarının ilaçları dahil pek çok hayati ilaca ulaşamayız
- Fransızlar yatırımlarını da alıp giderse yaklaşık 5 milyon kişi işsiz aç bilaç kalır.
- Sayesinde izlediğimiz TV' de sadece karlı görüntülere maruz kalırız zira uydumuz Fransız malıdır.
sonuç: Çalışmadan, üretmeden yaşayan milletler köle olmaya mecburdur. Şu anda fiili olarak köleyiz. Posta koyarak bir yere ulaşamayız. Her derdin devası bilgidir. insanlar doğru bildiklerine inanırlar. Öyleyse Fransızların ve tüm dünyanın doğru bilgilere doğru yöntemlerle ulaşmasını sağlamalıyız.
aşağıda gördüğünüz haberin başlığıdır. Habercinin yaranma gayretlerinin bile saklayamadığı gerçeği bu haber tokat gibi yüzümüze çarpar.Halkımız o kadar fakirdir ki 3 kuruşuk emekli maaşı ile insanlar kıskanılmaktadır. Evet gerçekler acıdır...
"Üşüdüm evladım.." Türkiye, Güllü Nine';yi bu sözleriyle tanıdı. Kocasından kalan üç aylıkla geçinmeye çalışan 72 yaşındaki yaşlı kadının, karda yürüyerek yaşam mücadelesi vermesi, görüntüleri seyreden herkesi duygulandırdı. Türkiye kenetlendi, yardım kolileri gelmeye başladı. Ancak, onu o kadar korkutmuşlardı ki "Senin maaşın var, maaşını keserler, hapse atarlar" diye. Oysa o sadece üşümemek için 1 tane kazak istemişti..!! Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna, gecekondusunda yaşayan ve gerçek adı Elif Kelle olan, Güllü Nine'yi ziyaret etti. Onu o kadar korkutmuşlardı ki, muhtarın yanında Vali'yi karşısında görünce korkudan titremeye başladı. Dedikodu ve kıskançlık simsarları eşinden kalan emekli maaşı var diye Güllü Nine'yi zengin ilan etmişlerdi. Güllü Nine'nin konuşmalarına şaşıran Vali, ne olup bittiğini anlamak için arada bir muhtara baktı. Muhtar espri yapmaya çalışıyordu. Her şeyi anladı tabii devletin Valisi. Ve gereken sözü verdi..
Yazarının adı aysun olduğu için aldığım, ve neredeyse küçük dilimi yutmama sebep olan, 2 saatte soluksuz okuyup bitirdiğim muhteşem kitap. aferin kadın sana. not: yazarın adı ile kitap seçtiğim için vesilesi ile de yazarından özür dilerim.
Bu konu bekaret süresinin belirlenmesi gerektiği, aile ve kadından sorumlu bakanı göreve çağırmakla ilgilidir. kanamayan yaraya parmak basmanın vaktidir. 25 yaşından küçüksen ve bekarsan bakire olmamak ayıp. 25'i geçtiysen ve bekarsan bakire olmak enteresan. 40'ı hatta 50'yi geçtiysen bekarsan ve hala bakireysen komik duruma düşülüyor. Bekaretin son kullanım tarihi belirlenip bu işkenceye son verilmelidir.
sen benim hakkımda Tanrı'nın adına konuşuyorsun denmelidir. anlamazsa konu daha da açılır ve denir ki: Kimsenin bilmediğini benim bile bilmediğim bir şeyi benim hakkımda iddia ediyorsun. işte bu alenen şirk koşmaktır. sanırmısın ki 2010 yılında fiili şirk vardır?zımni şirk vardır. Tanrı'm bunu bilmezmiydi de 2010 yılında kitabının okunacağını bile bile sık sık şirk koşmayınızdır demiştir? Bunun anlamı sadece benim bildiğim bileceğim konularda konuşmayınızdır ŞiRK tir bu. ayrıca iftira kul hakkıdır ve affetme yetkisini Ulu tanrım kendisine bile vermemiştir. O'na inanmadığın da bile affedilme şansın var, ama kul hakkı çiğnediğinde git sahibinden al helalliğini öyle gel diyor. yazık sana cahil kepaze. sana cevap vermeyeceğim istediğin yerde hakkımda at tut, ağzından köpükler saçılsın ne dersen de , bana göndereceğin mesajı da okumadan sileceğim. Netice de köpeklerin duası kabul olsa gökten kemik yağardı. Şimdi serbestsin hakkımda istediğin kadar ifira edebilirsin, çünkü artık boynunda ki iftira günahının zincirin bir ucu bende.
12 haziran 2010 grup yorum konserinde edinilen izlenimlerdir.
1- enstrüman yoğunluğu, kullanımı çok iyiydi.
2- Koro çok iyiydi.
3- Şarkılar çok güzeldi.
4- Performansları çok başarılıydı.
5- Ses düzeni iyiydi.
6- Organizasyon çuvalladı.
7- 40 bin kişiden fazla izleyici vardı.
8- Che'den Mercedes'e kadar tüm devrimciler anıldı.
9- Emperyalizme küfredildi.
10- Dünya üzerinde emperyalizme karşı savaş vermiş ve kazanmış tek lider Atatürk anılmadı. 1 saniye bile.
11- Halkların kardeşliği temasında Türk halkının yegane lideri ile barışılmadan nasıl kardeş olunacaktı anlaşılmadı.
12- Kardeş türkülerin hep doğu tınılı olduğu görüldü. Egeliler ve Trakyalılar türküsüzdü sanırım.
13- Kardeşten kasıt kürdün başkaları ile kardeş olup türkleri yok etmek olduğu hissedildi.
14- Devrim çığlıkları atan 40 bin kişiden 4 tane türbanlı yoktu.
15- Devrim çığlıkları atan emocular tikiler, abercrombi adidas giyinmiş on binler hayretle izlendi.
16- Bu kadar ateşli devrimci varda neden bu ülke bi türlü hakkını arayamıyor anlaşılamadı.
karnı acıkmış kürt insan. Türkiye'de yaşamazlar. Türkiye de bilhassa kürtler toktur. Ağlamayana meme verilmeyen güzide ülkemizde, kürtler ağızlarında meme ile dolaşır. Bu devlet kürtlere de türklere de her kökenden insana eşit derecede kötü davranır ancak sadece kürtler kavga çıkarır.
anlaşılmayan durumlara örnekler:
1-tıp fakültesinde okuyan kahramanların yarısı daha geçen bölüm YGS ye yenice girmiştir.(biz seneye doktor çıkacaklar diye beklerken)
2- hafızasını kaybetmiş sonra yeninden bulmuş kız aşık olduğu adamdan bir çocuğu olduğunu hatırlar ama bi tek kendisi hatırlar.
3- esas oğlan mert bu çocuk benden deyip mavi bir patik bulur bir boş evde kesin olarak emin olur o kız doğurmuştur ve o çocuk onundur . patikten anlar - böyle doktorlar her eve lazım.
4- denizin ağzı yamuktur kapatmak için devamlı botokslu seda sayan gibi bakar bu duruma uygun kendisine şaşıracağı diyologlar yazılır.
diğerlerini düşünürken yazarınız delimiyim ben neden seyrediyorum ki diye düşünür titrer ve kendine gelir. (sağolasın başlık açan )
O sabah kuşluk vakti uyanıp, sevdiceğime ellerimle sahanda yumurta yapmıştım. Sahanı da bizzat kendim ateşte dövmüştüm. dindar kadınlığımı tüm ihtişamı ile ortaya çıkaran en dar elbisemi giyip güzelce türbanımı bağladıktan sonra, erimi kollarımda eriterek uyandırdım.
Hurma gözlü, deve yükü cüzdanlı naif yârim bu sabah kahvaltıyı birinci zevcesi ile yapacağını söyleyince bir parça yaş düştü gözümden. Bilemedim dedim affet sen beni sevdiceğim. Benim yüzümden suçluluk duygusu hissettin. Taş olaydım da o sahanı dövmeyeydim. Sahan yerine kendimi ataşa umarsızca ataydım da sen suçluluk hissetmeyeydin. O kahırla oturup zümrüt tespihimi çekmeye başladım. Mütemadi olarak rabbimden sevdiceğime gönül ferahlığı vermesini diledim. Cebine kuvvet beline kuvvet istedim. Rabbim o anda bana s..git dedi gibi geldi ama biliyorum şeytanın oyunlarından biriydi bu, aldanmadım...
Modern Müslümanlar olduğumuz için hermes eşarbımı bağlayıp dar kotumun altına konverslerimi çekip, kömür çuvalı büyüklüğünde tek taşımı taktım. Bu sefer rabbim bana akmerkez demişti bildim. Koşarak çıktım evden. Rabbim buyruklarını yerine getirememekten korusun, salah etsin beni...
ingiliz şair ve çevirmen. Doğumu 22 mart 1852 , ölümü 13 ocak 1921. " gecenin binlerce gözü vardır" en ünlü eseridir. Ayrıca özlü sözleri ile de ünlüdür.