Yazarların aylık kazançları başlığını görünce olsa da paylaşsak, yazsak her birimiz, rakamlardan ziyade bu örnekleri okusak dediğim, entry girilesi bir başlık.
Açmışken;
Bu ay bildiğim iki yazarın kitabını ve daha evvel hiçbir kitabını okumadığım için bilmediğim bir yazarın kitabını bitirdim. Dört kere güneşin doğuşunu izledim. Denizi seyrettim iki hafta kadar. Yemek yerken bana eşlik etmek ister gibi bakan bir kedi ile yemeğimi paylaştım. Annemin bir köpeğe merhaba hoşgeldin karnın mı aç senin diyip mutfağa koşup onun için yiyecek bir şeyler hazırlanmasını seyrettim. Babamın eskiyen dolap menteşelerini değiştirmesini izledim. Kardeşimle gelecek hakkında sohbet ettim. Bir kız çocuğuyla oyuncağımı paylaştım, birlikte oynadık. Sevdiğim insanı özledim, özlemek harika bir şey. Her bir eylemin üzerinde düşündüm. Kazanımlar bitmez.
işten çıkarılma noktasında yasaya ihtiyaç duyuluyorsa bu tasa teklifi onaylanana kadar işçi çıkarımı olmasa bari dedirten durumdur. bir de şunu düşündürmektedir, madem yasaya ve gereğince yaptırıma ihtiyaç duyulacak kadarız nasıl bu süreçte birbirimize inanır güveniriz de sağlık olsun deriz ki.
o videoları çekmeden önce ya da çektikten sonra kullanacakları her türlü market malzemesini depolardan raflara yerleştiren, raflardan market arabalarına dizen, poşetleyen,hatta o videoların çekildiği evlerin kapısına kadar götüren market çalışanlarının da izlediği videolardır.
kenan imirzalıoğlu'na 'hayat eve sığar' dedirten, bizlerin buna inanmasını ve bu öneri ile evlerde kalmamızı destekleyen ama kotalı internette bu süreçte herhangi bir iyileştirme yapmayı akıl edemeyen, gelişine güzel hayat eve sığar hedeleri savuran, 'hayat eve sığsa da netfilişe sığmıyor kotalar' diyerek nokta koymaksızın söylenmelerimizi var eden gsm operatörü firmasıdır.
mor kadife ile kırmızı kadifenin kankiliği asla çözülemez. Satın alan kişinin satıcıyla uzun renk pazarlığı sonrasında ikna olunan mor kadifedir.
(kırmızıyla moruna canım kurban yoluna)