sözlük ne dersin bilemem ama bir tuhafım gerçekten bu aralar.
dur anlatayım hemen.
az önce manga dan hayat bu işte yi dinliyorum. sözleri de çok hoşuma gider.
yaşamak için bir neden ararken ölmek için bulursun kısmında harbiden öyle ama
diye düşünürken dertli dertli, bir bayram çikolatası attım ağzıma ve şöyle dedim :
ahaaa işte yaşamak için bir neden. dönekliğin de bu kadarı ama değil mi sözlük? *
bir de şaşıracaksınız erkekler ama türk rus fransız farketmez hepsinin ortak bir noktası var ki o da şu : erkeklerin hepsinin aynı olduğunu düşünmeleri.
adamın biri bir toplantıda odada bulunan herkese karşı durarak:
- bu odadakilerin %50 si salaktır demiş.
tabii herkes ayaklanmış yahu bu adam ne diyor , kendini bilmez , sözünü geri al çabuk
filan demişler. sonra bu adam :
- tamam tamam sözümü geri alıyorum. bu odadakilerin % 50 si salak değildir, demiş.
ve herkes yüzlerinde gayet memnun , tatmin olmuş bir ifadeyle yerlerine oturarak adamı dinlemeye devam etmişler..!
bir yakınımızın ölüm haberi eve geldiğinde ocakta barbunya vardı ve evimizde dolayısıyla barbunya kokuyordu. ne zaman barbunya kokusu burnuma gelse biraz ürperirim biraz da ağlayasım gelir. *
biliyorum bu bir oyun..
ama hepimiz oyun oynayarak büyümedik mi?
oyun oynarken zamanı unuttuk, güldük, ağladık, küstük, kırdık, saklandık, büyüdük..
ama şunu bil ki; ben seninle oyun oynamadım bilerek isteyerek..
daha doğrusu farketmedim ne olduğunu,
oyundaymışız,
oyuncakmışsın,
oyunmuşuz..
öyle dalmışız ki birbirimize oyunda olduğumuzu farketmemişiz
başka hiçbir şeyi de farketmemişiz..
oyun bitmiş,
oyun bitmeliymiş.
oyun kötü bitmiş,
oyun kötü bitmemeliymiş.
- ne o yoksa beni hiç sevgilin olarak hayal etmedin mi?
+ hayır hayır tam ters çok hayal ettim seni, ikimizi..
- ee sorun ne o halde?
+ çok hayal ettim ama bir şeye benzetemedim seni.. *