Bir hayli fazla tanık olduğum durumdur. Adam bayaı Kürt oğlu Kürt ama oglu icin bilhassa batı Anadolu ve Ege kültürüne ait bir ismi tercih ediyor. Tabii yadırganacak bir durum yok ama biraz ilginç...
Üst edit: buradaki mevzubahis aldatmak değil, evlenmeden iliskiye girme durumudur.
Kimseye aslında bir zararı olmayan, insanin hem güdüsel bir ihtiyacı hem de yasamin en büyük hazlarından birinin kutsal kitaplarda neden cinayet ve hırsızlık gibi büyük suçlarla bir Tutulması ve günah adlesilmesi ilginç bir durum.
Muhtemelen eski zamanlarda korunma yöntemlerinin olmayışından ötürü evlilik dışı iliskilerde çocuk olduğu vakit aile birliği bozulup toplumda kaos meydana gelebilirdi. Hem de çocuğun kime ait olduğu da ciddi bir sorundu.
Ancak artık günümüzde hem korunma yöntemleri var, hem de çocuğun kime ait olduğu çok kolay bulunabilir.
Bundan ötürü, artık gunah sayılmamalıdır.
deli gibi sevip bir türlü açılamayanlar için alternatif yollardan biridir.
şöyleki, hoşlandığınız/aşık olduğunuz kişinin isim ve soyismiyle bir blog safası açarsınız. oraya onunla ilgili içinizden geçen şeyleri yazar, romantik Şiirler paylaşırsınız. tabii kendi yazdıklarınız olması önemli. ve de yazıların o kişiye ithafen olduğuna dair şifreler yerleştirirsiniz.
O kişinin adı google'Da aradığında ise o yazıları görüp oldukça sürprizli bir teklifle karşılaşacaktır. Başarı ihtimali yüzde 50...
elin uzaylısı ışınlanmayı, görünmezliği bulup farklı evrenlerde fink atarken biz dünyalılar hala tam anlamıyla gelişemedik ve senelerdir yerimizde sayıyoruz.
ilginç bir olay gerçekten. Sahi yok mu yeni bir teknoloji...
öncelikle buradaki "erkekler" ifadesinden pekçok erkekle geçmişte çeşitli münasebetleri olduğu sonucuna vardığımız, ancak deneyimlediği ilişkiler sonucunda onu katı bir güvensizliğe iten olay ya da olaylar silsilesinde kendisinin ne tür rollöre büründüğü konusundaki irade ve kararlarının anlamını minimize ederek kendisini soyutlayan ve erkeklerin bir özelliğine atıfta bulunarak kötücül bir bakış açısıyla erkekleri genelleyen ama bu genellemenin de ötesinde aslında insanlara karşı olan bir güvenemeyiş, soğukluk, kabul edememe ve bir karamsarlık durumundan bahsebileceğimiz ve bundan dolayı da aslında biraz acınacak halde olan,
ve zaman zaman da bu tarz cümle öbeklerini kullanarak aslında itici göründüğünü anlaması gereken ve de kendisini sınırlandırmaması gerekip her erkğin aynı olamayacağını, her şeyin kendinden kaynaklandığını anlaması gerekip karamsarlığa düşmeyerek mutluluğunu zedelememesi gereken bir kızdır.
Ortaokul 1’nci sınıfta, 12 yasında iken benden 5 yaş küçük kız kardeşimin yanında yaşadığım ve seneler geçmesine rağmen hala tam unutamadığım ve ara ara aklıma gelen, dimağımda travmatik bir etki yaratan olay. Hala sinirimi bozmaya devam ediyor. Sıradan bir çocukluk anısı değil.
Kardeşimle Birlikte okuldan çıkmış ve elinden tutmuş eve gidiyorduk. Tam apartmanın bahçesine girmiştik ki, arkamdan gelen bi çocuk aniden üstüme atladı ve yere yatırdı. kar maskesi taktığını farkettim. Yüzüstü uzanmış haldeyken önce kafamı yumrukladı ve sonra sırtıma, karnıma nereye denk geldiyse durmadan vuruyordu.. öylece şok içinde kalakalmıştım, o kadar korkmuştum ki ne yapacağımı bilemiyordum. kendimi de savunamadım. 7 yaşındaki kız kardeşimin aglayışları ve abime vurma, yapma, ne olursun! çığlıkları içinde vurmaya bir süre devam edip sonra kaçıp gitti.
Ardından eve gittik ve kardeşime bu durumu kimseye anlatmamasını tembihledim. Aslında kimin yaptığını tahmin ediyordum ama söyleyeceğim kimse yoktu. Daha önce de sınıf arkadaşlarımın sürekli fiziksel görünüşüm sebebiyle benimle alay edip dışlamalarına ve hatta siddete dayanamadığımı sınıf öğretmenime söylediğimde, beni mızmız, sürekli şikayet eden uyumsuz biri olmakla itham etmiş ve bu durumu aileme de bu şekilde lanse etmişti, ailemin gözünde de çok kötü bir duruma düşmüştüm, beni suçlamışlardı.
Dolayısıyla, bu durumdan kimseye bahsedemedim. Günler süren bi suskunluk dönemi oldu; geceleri hep ağlayarak uyudum. Zaten hep içine kapanık bi çocuktum.
Şu var; o zamanki olayları da tam hatırlamıyorum tabii ama bir çocuk nasıl bu kadar canavarlasabilir, nasıl bu kadar kötü olabilir? Bir türlü aklım almıyor.
Mamafih söyle bir düşünce de doğuyor; çocuklar hiç te masum yaratıklar değildir. ‘çocuk acımasızlığı’ diye bir şey var gerçekten. Evet, insanların özünde Kocaman bi kötülük var aslında...
Tanrı’nın ibadet olarak kullarina buyurdugu iddia olunan ve bir çok insanın da uyguladığı bir şey.
Hadi yemek yememek sağlıklı olabilir okey de su içmemek çok kötü bir şey olmalı.
Allah yardımcıları olsun.
Siyasi angajmanlarin tırmandığı gezi zamanında istanbul’un göbeğinde unv okumuş (ki buraya Anadolu’daki bir taşra unv sinden geçiş yapmiştim) ve iki tarafa da tam yanaşmamakla birlikte belli oranda çevre edinmiş biri olarak gözlemim şudur ki;
Solcu ogrenciler Boğaziçi, itü, yıldız teknik gibi üst düzey unv lerin kalifiye bölümlerinde okurlardi. Ki hatta saint joseph'de, ted kolejinde, kadıköy anadolu da, ne bileyim çeşitli fen liselerinde okumuş çok sayıda sol görüşlü ogrenci tanimisimdir.. kısacası şunu söyleyebilirim ki, iyi eğitimli insanların pek çogu niyeyse bu kanaldaydı..
buna karşılık, milliyetçi muhafazakar veya ülkücü kesime baktığımızda ise bunlar da nispeten daha asagi bölüm ve ünv lerde okuyan kişilerdi.
yani eğitim seviyesi-kalitesi ile muhaliflik-muhafazakarlık arasında sanırım ters oranti var.
Hiç olmazsa olmeden önce ailesine bir seyler bırakmak isteyen kimya ogretmenidir. Zaten Şimdiye kadar memlekete hayırlı Evlatlar yetiştirebilmek için yeterince çalışmış ve çabalamıştır.
Düz mantık ile düşününce aldatmak gibi duruyor ama tam da aldatmak değildir.
Aldatma esas olarak gönlünü birine kaptırmak ile olur. Eskort iliskisinde, masturbasyona yakın biçimde, yalnızca rahatlayıp çıkıyorsunuz, kolay kolay o kişiyi bir daha görmüyorsunuz. Bunun neresi aldatmak?
Şimdi aynı durumu kadın ile de kıyaslayanlar var. Ancak erkek ile kadın arasında söyle derin bir fark vardır; kadın sevmediği ve hoşlanmadığı surece kolay kolay kimseyle birlikte olmak istemez. Ancak erkek için durum farklıdır. Erkek ne kadar severse sevsin başka bir kadını cinsel olarak arzulayabilme potansiyeline sahiptir. Zaten tek eşlilik te erkeğe pek uygun değildir.
Dolayısıyla, para karşılığı birliktelik aldatmadan sayılmamalıdır.
Henüz daha çocukken, internetin 4 GB kotalı olduğu, sözlüğün ilk açıldığı yıllardan bir şekilde sözlükte hesap açmak ama hiç giriş yapıp yazmamak, ama seneler sonra hatırlayıp bir seyler yazma ve paylaşma ihtiyacı içinde yeniden yazar olma durumu...
belki kader, belki looser olma durumu, belki de negatif düşüncenin sonucu veyahut istikrarsızlık sonucu olan şey.
çocukluğumdan beri, hangi oyunu sevsem ve hangi oyunu oynasam hep kaybederdim. beyblade ile başladı bu durumu farketmem. apartmanda turnuva yapardık, ne kadar hızlı ve sert çevirirsem çevireyim bir şekilde benim beyblade im durur ve sonuncu olurdum.
ondan sonra basketbol oynamaya başladım. deli gibi severdim oynamayı ve iyi de oynardim aslinda. ama maclarda hangi tarafa geçsem kaybeden o takım olurdu. en iyi oyuncularla bile oynasam, hep eşit skorla ilerlese de, son bi sayı kala ya bir şekilde çok kolay bi sayıyı kaçıran ben olurdum ya rakip topu kapar ve giderdi oyun elimizden. bu neredeyse istisnasız hep böyle olmustur; hatta su dönem bile oynasam böyle olur.
lisede deli gibi satranca merak saldım. taktik öğrenmek ve geliştirmek için çok çalıştım. aslında bayai öğrendim de.. yani çok güçlü rakipleri de yendiğim olmustur, gelgelelim 10 macın en az 7 si mağlubiyettir.
ve hala böyle... telefonda en çok vakit harcadığım şeylerden biri online satranç.z çok iyi kombinezonlar üretirim, bir çok hamle sonrasını görürüm, rakibi oldukça zayıflatırım lakin bi yerde kesinlikle aptalca bi hata yapıp her şeyi berbat ederim ve bir şekilde oyunu kaybetmeyi başarırım.
bu durumun kaynağı ne bilmiyorum. iyiyim diyebileceğim neredeyse her konuda ne yapıp edip kaybetmeyi başarıyorum bir şekilde. kazanmaktan değil oyundan keyif almaya çalışıyorum ama olmuyor da maalesef.. motivasyon kalmıyor.
eşek hayvanı özgüveni bi hayli yüksek olan nev-i şahsına münhasır çok güzide bir yaratık olmakla birlikte oldukça güzel gözlere sahiptir. bi kere göz göze gelindiyse, siz gözünüzü kaçırmadıkça hayatta geri adım atmazlar. çok romantik bakarlar. bu yüzdendir ki nice at eşşeğin gözlerinin büyüsüne kapılmış ve ortaya yeni bir canlı türü çıkmıştır.
aşık olunan kişinin gözlerinin içine bakılamazken bir eşeğin gözlerine pekala rahatça bakılabilir. ama şimdi şöyle bi durum da vardır ki onca kişinin arasından neden sizi seçmiştir....
tabi önce kendinizi kontrol edersiniz. açıkta bi Yer mi var acaba. ama yok, illaki izleyecektir sizi. sonra anlık bir takıntı haline gelip eşekle eşek olurcasına bakışmaya devam edersiniz. acaba dersiniz, bi önceki hayatımda eşek falan mıydım? şimdi niye bakıyo bana. bu bakışmanın ardı arkası kesilmez tabii, acaba hoşlanmış olabilir mi diye de geçirebilirsiniz içinden..