herkesin kendi tercihi olmakla birlikte kendim dahil çoğu kadına yakıştırmamakla birlikte çok çok istisnai olarak bir kadına yakıştırıyorum. hanım kişi gözümde bir anda, askerlik arkadaşı vehbi misyonuna evrilebiliyor.
isim vermek istemiyorum ama bitkisel kozmetik ürünler üreten bir firma sayesinde kısmen de olsa çözüm bulduğum ve muzdarip olduğum bir meseledir. ancak şu da var ki kötünün iyisini kullandığımın da farkındayım çünkü ne kadar doğal kisvesi altında bu ürünler ilk etapta bir sempati uyandırsa da asla ama asla bir mis kokulu sabunun, külün veyahut bu ve benzeri ürünlerin yerini tutamadığını bilerek kullanıyoruz. hulasa eğer hassas bir cildiniz yoksa kıymetini bilin.
trabzon suyu içmesinden mütevellit sanıyorum biraz asi, biraz hırçın ama yiğit bir padişahtır.
Rivayet olunur ki memlük seferi sırasında sadece o ve ordusu geçerken yağmur yağmış ve hasan can'ın rüyasında 4 halifeyi görmesiyle kutsal topraklara sefer müjdelenmiştir.
kimse kusura bakmasın ama milliyetçiysen başının ağrıdığı sözlüktür kendisi, vatan hainlerinin el üstünde tutulduğu; Türklükle ilgili bir şey yazdığında ise kafatasçı yaftası yediğin entelektüel hippi godomanların ağam da şimdi gelir paşam da şimdi gelir diye birbirini yağladıkları bir yere dönüşmüştür.
4.40 direncinin kırılmasından sonra ve paritenin güncel haline bakarak bile 5.20-5.35 bandını göreceğiz diye düşünüyorum. ha yatırım tavsiyesi değildir o ayrı. yatırım yapacaksanız cad'a yapın son 1 yıılık grafik çok pozitif şeyler vadediyor.
hiç unutmam fakültede trakyalı arkadaşımla otururken muhabbet bir yerden açılmış ve dayımla yengemin kuzen olduklarını söylemiştim. bunu dediğimde arkadaşın yüzü bir attı, bir düştü, sormaya çekiniyor ama anlaşılıyor yüzünden rahatsızlığı. sonra öğrendim ki onlar da kuzen kardeşle eş tutulurmuş hatta aynı mahalle kızına bakmak bile kimi yerlerde hoş karşılanmazmış. gece istediğin saatte dışarı çıkmalardan, milletin karısı kızına bakmamaktan laf etmiyorum bile. o gün anladım, trakya insanları hakikaten kafa olarak toplumun birkaç adım ötesinde. hiç bozmasınlar inşallah.
hayır diyen ya hiç tıp okuyan birini tanımamıştır ya da hiç tıp okuyan beylere yazan birine rast gelmemiştir.
daha ilginç bir şey söyleyeceğim bizim fakültede diş hekimi "düşürmek" için tıp fakültesi yolunu su yolu eden arkadaşım!? olmuştu. bir güzel kullanılıp atıldı, bir güzel diyorum çünkü tek ama tek amaç ağzını yaya yaya "benim diş hekimi sevgilim var" demek uğruna kendini adeta peşkeş çekmeyi gururuna yedirtmişti.
tıp okuyan çok yakın kız/erkek arkadaşlarım da var. haliyle bu konular açılınca bırak "yazmayı" ilişki teklif edeninin bile olduğunu öğrendim.
sanırım kendisi lise sondaymış, umalım ki önündeki asıl sınavı ikinci plana atmasın ve ayrıca çok tatmin etmeyeceğini bilsek de bir cv görsek fena olmazdı.
bir trabzonlu olarak zaman zaman benim de fark ettiğim bir durum bu. şehirde yaşarken çok fark etmeseniz de şehir dışında yaşayan bir trabzonluda özellikle devlet kurumnda çalışan bir trabzonluda ona çok da normal gelmeye başlamış ama zaman zaman rahatsız verici bir durum.
eskiden sol framenin hızına yetişemediğimiz ve hatırı sayılır saatleri ayırdığımız bir mekanken şimdi yolcu uğramaz bir kervana dönmüştür, insan bir garip olmuyor değil.