ibnu Ömer (radıyallâhu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kim (ısrarla) içki içerse dördüncü sefere kadar kamçılayın, sonra (devam ederse) öldürün."
Ebû Dâvud, Hudud 37, (4482); Tirmizî, Hudud 15, (1444).
eylem akp 'Lilerin değilmiş siktir lan belli ki tayyip şehitler hakkında yaptığı şeyi bahane edip ak itleri aklamaya gelmişler. şehitleri kullanıp da kendilerine halkta taraf bulmaya çalışıyorlar. gösteri yetkisi olmadığı halde bir basın kuruluşuna saldırı şeklinde eylem yapmak yasalar gereği suçtur. hani polis?
onlara laf yok çünkü onlar akp' li sol bir gurup bunu yapsaydı anında gelirdi gözaltılar olurdu tomalar sıkardı ama ak itler olunca hiçbir şey yok.
üç beş ergenin yazdığını kim takacak. eğer burada olan nefret suçu takılan bir şey olsaydı sözlükte hapse girmeyen çok az insan olurdu. nefret suçu bir görüşü komple aşağılamaktır.
bir milleti gözü kara sevmekle bir milleten gözü kara nefret etmek arasında insan ilişkileri açısından bir fark yoktur.
mesela biri sürekli sizi aşağılayıp kendini üstün görüyor.
hangi milleten olursan ol sikimde değil ama sen bu insana karşı ne hissedebilirsin?
yani işi ırktan çıkarıp insana indirgersek insanın ha tipini aşağılamışsın, ha düşüncelerini, ha ailesini, ha ırkını. yani insana ait olan ve onla özdeşleşen bir şeyi aşağılıyorsun.
sonuçta biri size sürekli küfür etse buna ne duyarsanız ırk da böyle bir şeydir. ırkınız sizdir, kimliğinizdir bunu aşağılarsanız hangi kimlik olursa olsun size kin güdecek gerektiğinde öfkeyle karşılık verecektir.
bu tür şeyler daha ilk sevgili olunmaya başlandığında denilmelidir.
ayrıca kadınlarda bu ezilmişlik psikolojisini anlamıyorum ben, bir hata yaptım diyorlar. ulan ne hatası senin bedenin senin kararın bir erkek istemiyorsa seni her halinle o zaman sen niye kıvırtarak dürüstlüğünden taviz vereceksin.
sonuçta hayat kararlar bütün ve kimse kimseye hesap soracak konumda değildir. o kadar meraklıysa zara zarı olan biriyle evlenir. bunu diyemeyecek kadar aciz olmak bekareti kaybetmekten daha kötü bir durumdur.
dürüstlük her şeydir dürüst olun kaybettikleriniz dürüstlüğün yanında hiçbir şeydir. zaten yalanlar üzerine kurulmuş bir birliktelikten kimseye bir fayda gelmez.
batıda laiklik sayesinde dinlerini yaşamı fırsatı bulurken burada laikliğe düşman olmaları. hiçbir özgürlük hareketini desteklememelerine rağmen türbanı bir özgürlük hareketi olarak görüp bir anda solcu kesilmeleri.
ya üniversitede it gibi çalışan insanlar var onları gözün görmüyor hayvan gibi seks yapanları niye görüyor?
sonuçta üniversiteler bilim yuvası eğitim veriyor mu?
veriyor.
dışarda kimin kimi siktiği üniversiteleri sarsmaz onların amacı millete zincir takıp kontrol etmek değildir. bilim yapmaktır eğitim vermektir.
bu yönde sıkıntı varsa burası eleştirilmeli. yoksa ahmet ayşeye atlamış bak üniversiteler çok kötü kafası üniversitelerin sorunu değildir zaten sorunda değildir. sonuçta ikili ilişkiler kişilerin problemleri ve aralarında hukuksuzluk yoksa devleti de ilgilendirmez ki sen kim oluyorsun buna müdahale ediyorsun?
darwindir, kedisinin doğanın gerçekleri karşında inancını kaybedişinin bir bir yarattığı yıkımın her saniyesi dinlerin doğadaki gerçekler karşısında nasıl çökeceğine dair işarettir.
madem allah herkesin tanrısı o halde kulla allah arasına kimse giremez.
sonuçta sen ibadet edince sana biri bir şey diyor mu?
yoh.
o zaman o da küfür edince ona kimse bir şey diyemez. sonuçta tanrı bir kişinin tanrısı olmuyor herkesin tanrısı oluyor. madem herkese irade vermiş bir tanrı var sen iradenle ona ibadet edince bu özgür irade oluyor o özgür iradesiyle ona küfredince bu neden özgür irade olmuyor?
sonuçta sana göre tanrının adaleti diye bir şey var ve bu adalete göre bu kişi kendi yaptıklarının bedelini kendi tanrısı karşısında ödeyecek ve tanrı özgür iradeyi buna yaptığı seçimleri kendi aklıyla yapsın diye vermiş oluyor.
tanrının vermiş olduğu özgür iradeyi kısıtlayarak bir nevi tanrıya karşı gelmek olmuyor mu bu?
sonuçta kişinin seçimleri bir özgür iradenin ürünü olmayacaksa o zaman tanrıya karşı yapılan ibadetlerin tanrı katında ne anlamı olabilir?
sonuçta tanrı insana akıl vermiş ve irade ile seçim yapma şansı vermiş senin istediğin şeyi yapmadığı için ona kısıtlama getirmek bizzat tanrının vermiş olduğu aklı kısıtlamak ve tanrıya karşı gelmektir.
eğer tanrı herkesin aynı olmasını isteseydi veya aynı şeyleri yapmasını isteseydi o zaman insana özgür irade diye bir şey vermemesi lazımdı.
eğer verdiyse tanrı bunu kendisini inkar edecekleri de hesaba katmıştır dolaysıyla özgür irade veren yargılayamazken bu iradeyi yada buna engel olmazken sen insan olarak ne hakla buna engel oluyorsun?
bunu diyen kadını avuçlayacaksın tamam mı açacaksın telefon rehberini bir bir arkadaşlarını saydıracaksın. listenin sonuna gelince evet şimdi arkadaşız lanet olası değip sıkmayı bırakıp gideceksin.
niye bilmiyorum yada bundan ne anlar onu da bilmiyorum ama yapacaksın.